SARHOŞ İNSAN DA, BİZ NEYİZ?
Şu garabete bakın ki;
“Demokrasi ve özgürlük” sakızı çiğneyen “medya” da, bu “garabet”e maalesef destek vermekte; “başörtülülerin uğradığı zulümleri” gündeme getirmek yerine “içki içenlerin hakları” ile meşgul olmaktadır!..
Tabiî, onlar da insan!.. Elbette onların da hakları gündeme getirilecek... Ama birader “topyekûn zulüm”leri görmezden gelip, “istisna”larla uğraşmak; kime, ne fayda sağlar...
Meselâ, şu haber:
“Antalya Manavgat DSP İlçe Başkanı Mehmet Karakaş, Side’de rahatsızlanan Hasan Ödecik isimli şahsın, alkollü olduğu gerekçesiyle ambülansa alınmadığını iddia etti. Karakaş, “Çağrılan ambülansın doktoru ‘Alkol kokuyor, üzerine su dökün, ayılır’ dedi ve gitti. Hasta sabah öldü” dedi.
Sağlık Bakanlığı da “Sözkonusu 112 personeli hakkında soruşturma açıldığını” açıkladı.”
Peki, sözkonusu sağlık personeli hakkında “alkollü” insana “lâkayd” davrandıkları için “soruşturma” açılırken, “başörtülü” hanımlara akla gelmedik “zulüm”ler uygulayan “yargıç”lar, “bürokrat”lar, “sağlıkçı”lar ve “holding patronları” hakkında kılını kıpırdatan biri var mıdır?
Hayır, yok!..
İşte bu yüzdendir ki; bu ülkenin “mütedeyyin” insanları “kesilmeye, biçilmeye, doğranmaya” devam edilmektedir!..
Ha tabut!.. Ha kamusal alan!..
Ya uyacaksın!.. Ya da kesileceksin!..
Söyleyin, yalan mı?..
Böyle bir ülkede “barış” olur mu?..
Şu garabete bakın ki;
“Demokrasi ve özgürlük” sakızı çiğneyen “medya” da, bu “garabet”e maalesef destek vermekte; “başörtülülerin uğradığı zulümleri” gündeme getirmek yerine “içki içenlerin hakları” ile meşgul olmaktadır!..
Tabiî, onlar da insan!.. Elbette onların da hakları gündeme getirilecek... Ama birader “topyekûn zulüm”leri görmezden gelip, “istisna”larla uğraşmak; kime, ne fayda sağlar...
Meselâ, şu haber:
“Antalya Manavgat DSP İlçe Başkanı Mehmet Karakaş, Side’de rahatsızlanan Hasan Ödecik isimli şahsın, alkollü olduğu gerekçesiyle ambülansa alınmadığını iddia etti. Karakaş, “Çağrılan ambülansın doktoru ‘Alkol kokuyor, üzerine su dökün, ayılır’ dedi ve gitti. Hasta sabah öldü” dedi.
Sağlık Bakanlığı da “Sözkonusu 112 personeli hakkında soruşturma açıldığını” açıkladı.”
Peki, sözkonusu sağlık personeli hakkında “alkollü” insana “lâkayd” davrandıkları için “soruşturma” açılırken, “başörtülü” hanımlara akla gelmedik “zulüm”ler uygulayan “yargıç”lar, “bürokrat”lar, “sağlıkçı”lar ve “holding patronları” hakkında kılını kıpırdatan biri var mıdır?
Hayır, yok!..
İşte bu yüzdendir ki; bu ülkenin “mütedeyyin” insanları “kesilmeye, biçilmeye, doğranmaya” devam edilmektedir!..
Ha tabut!.. Ha kamusal alan!..
Ya uyacaksın!.. Ya da kesileceksin!..
Söyleyin, yalan mı?..
Böyle bir ülkede “barış” olur mu?..