EbuSüleyman
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 24 Ocak 2010
- Mesajlar
- 47
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 29
HADİSLERDEN ÖRNEKLER
1- Birçok şia ve Sünni kaynaklarda Hz. Emir-ül Mu'min (a.s), İbn-i Abbas, Abdullah b. Abdullah ve Ebu Emame vasıtasıyla Hz. Resulullah'tan (s.a.a) şöyle nakledilmiştir: "Bıyıklarınızı kısaltın, ama sakallarınızı bırakın."[1]
2- Şeyh Saduk "El-Fakih" kitabında Resulullah'tan (s.a.a) şöyle nakletmektedir: "Mecisiler (Ateşperestler) sakallarını kesip bıyıklarını uzatıyorlar; ama biz (Müslümanlar) bıyığı kısaltıp sakalımızı bırakıyoruz."[2]
3- Kaziruni "El-Munteka" kitabında bir hikayenin arasında şöyle nakletmektedir: "İran padişahı tarafından iki kişi Allah Resulü'nün (s.a.a) yanına geldiklerinde kesilmiş sakallara ve uzatılmış ve burulmuş bıyıklara sahiplerdi. Allah Resulü (s.a.a) onlara hitaben şöyle buyurdu: "Yazıklar olsun size, kim sizi böyle yapmaya emretmiştir?" Cevapta şöyle dediler: "Bize bunu Rabbımız olan "Kisra" emretmiştir." Allah Resulü şöyle devam etti: "Ama benim Rabbım bana bıyığımı kısaltmayı ve sakalımı uzatmayı emretmiştir."[3]
4- "Eş'asiyyât" kitabında İmam Cafer-i Sadık (a.s) vasıtasıyla babalarından, bilahare Emir-ül Mu'minin (a.s) kanalıyla Resulullah'tan (a.s) şöyle nakledilmiştir: "Sakal kesmek musle yapmak gibidir. Musle yapan kimse Allah'ın rahmetinden uzak olsun."[4]
5- Usul-ül Kafi kitabında Hz. Emir-ül Mu'minin'den (a.s) nakledilen bir hadisin bir bölümünde şöyle geçmektedir: "Cünd-i Beni Mervan, geçmiş ümmetlerden sakallarını kesen ve bıyıklarını uzatıp buran topluluklardı. Onların bu davranışı (bilahare) bazı hayvanların şekline dönüşüp mesh edilmelerine sebep oldu."[5]
6- Mecme-ül Beyan tefsirinde İmam Cafer-i Sadık'tan (a.s) şöyle nakledilmiştir: "Bıyığı kısaltıp sakalı bırakmak, Hz. İbrahim'in (a.s) sünnetlerindendir. Allah Teala Kur'an-ı Mecid'de onun sünnetlerine uymamızı emretmiştir."[6]
8- Ali b. Cafer kardeşi İmam Musa Kazım'a (a.s) "Sakal kesmek caiz midir?" diye sorunca, İmam (a.s) şöyle buyurdu: "Yüzün yukarı kısımlarını (yanakları) kesmenin sakıncası yoktur. Ama ön ve aşağı kısımları tıraş etmek caiz değildir."[7]
8- "Serâir" kitabında Ahmeb b. Ebi Nasr'da şöyle nakledilmiştir: "İmam Rıza'ya (a.s) "İnsanın sakalını kesmesi caiz midir?" diye sordum; İmam (a.s) şöyle buyurdu: "Yüzün üst kısımlarını (yanakları) kesmenin sakıncası yoktur. Ama yüzün ön ve aşağı kısımlarını kesmek caiz değildir."[8]
9- Merhum Şey Behai'nin "İtikadât Risalesi"nde şöyle yazmaktadır: "Sakal tıraş etmenin, kumar ve sair günahlar gibi haram olduğu, Şia ulemasının kesin fetvalarındandır."[9]
10- Müteşerrî ve mütedeyyin insanların hepsi, sakal tıraş etmeği münker ve kötü işlerden saymış ve saymakta ve bundan kaçınmaktadırlar. Onların bu tavrı sakal kesmenin haramlığını ortaya koymaktadır."[10]
________________________________________
[1]- Maan-il Ahbar, s.291, Sahih-i Müslim, c.1, s.153.
[2]- El-Fakih, c.1, s.76.
[3]- Müstedrek-ül Vesail, c.1, s.59.
[4]- Eş-asiyayt, s.158.
[5]- Usul-ül Kafi, c.1, s.366.
[6]- Mecme-ül Beyan, c. 1, s.200.
[7]- Kurb-ul İsnad, s.122, Müstetrefat-üs Serair, s.7.
[8]- Kurb-ul İsnad, s.122, Müstetrefat-üs Serair, s.7.
[9]- İtikadat Risalesi (Şeyh Behai), s.8.
[10]- Et-Takrirât (Ayetullah Hoî), s.197.
1- Birçok şia ve Sünni kaynaklarda Hz. Emir-ül Mu'min (a.s), İbn-i Abbas, Abdullah b. Abdullah ve Ebu Emame vasıtasıyla Hz. Resulullah'tan (s.a.a) şöyle nakledilmiştir: "Bıyıklarınızı kısaltın, ama sakallarınızı bırakın."[1]
2- Şeyh Saduk "El-Fakih" kitabında Resulullah'tan (s.a.a) şöyle nakletmektedir: "Mecisiler (Ateşperestler) sakallarını kesip bıyıklarını uzatıyorlar; ama biz (Müslümanlar) bıyığı kısaltıp sakalımızı bırakıyoruz."[2]
3- Kaziruni "El-Munteka" kitabında bir hikayenin arasında şöyle nakletmektedir: "İran padişahı tarafından iki kişi Allah Resulü'nün (s.a.a) yanına geldiklerinde kesilmiş sakallara ve uzatılmış ve burulmuş bıyıklara sahiplerdi. Allah Resulü (s.a.a) onlara hitaben şöyle buyurdu: "Yazıklar olsun size, kim sizi böyle yapmaya emretmiştir?" Cevapta şöyle dediler: "Bize bunu Rabbımız olan "Kisra" emretmiştir." Allah Resulü şöyle devam etti: "Ama benim Rabbım bana bıyığımı kısaltmayı ve sakalımı uzatmayı emretmiştir."[3]
4- "Eş'asiyyât" kitabında İmam Cafer-i Sadık (a.s) vasıtasıyla babalarından, bilahare Emir-ül Mu'minin (a.s) kanalıyla Resulullah'tan (a.s) şöyle nakledilmiştir: "Sakal kesmek musle yapmak gibidir. Musle yapan kimse Allah'ın rahmetinden uzak olsun."[4]
5- Usul-ül Kafi kitabında Hz. Emir-ül Mu'minin'den (a.s) nakledilen bir hadisin bir bölümünde şöyle geçmektedir: "Cünd-i Beni Mervan, geçmiş ümmetlerden sakallarını kesen ve bıyıklarını uzatıp buran topluluklardı. Onların bu davranışı (bilahare) bazı hayvanların şekline dönüşüp mesh edilmelerine sebep oldu."[5]
6- Mecme-ül Beyan tefsirinde İmam Cafer-i Sadık'tan (a.s) şöyle nakledilmiştir: "Bıyığı kısaltıp sakalı bırakmak, Hz. İbrahim'in (a.s) sünnetlerindendir. Allah Teala Kur'an-ı Mecid'de onun sünnetlerine uymamızı emretmiştir."[6]
8- Ali b. Cafer kardeşi İmam Musa Kazım'a (a.s) "Sakal kesmek caiz midir?" diye sorunca, İmam (a.s) şöyle buyurdu: "Yüzün yukarı kısımlarını (yanakları) kesmenin sakıncası yoktur. Ama ön ve aşağı kısımları tıraş etmek caiz değildir."[7]
8- "Serâir" kitabında Ahmeb b. Ebi Nasr'da şöyle nakledilmiştir: "İmam Rıza'ya (a.s) "İnsanın sakalını kesmesi caiz midir?" diye sordum; İmam (a.s) şöyle buyurdu: "Yüzün üst kısımlarını (yanakları) kesmenin sakıncası yoktur. Ama yüzün ön ve aşağı kısımlarını kesmek caiz değildir."[8]
9- Merhum Şey Behai'nin "İtikadât Risalesi"nde şöyle yazmaktadır: "Sakal tıraş etmenin, kumar ve sair günahlar gibi haram olduğu, Şia ulemasının kesin fetvalarındandır."[9]
10- Müteşerrî ve mütedeyyin insanların hepsi, sakal tıraş etmeği münker ve kötü işlerden saymış ve saymakta ve bundan kaçınmaktadırlar. Onların bu tavrı sakal kesmenin haramlığını ortaya koymaktadır."[10]
________________________________________
[1]- Maan-il Ahbar, s.291, Sahih-i Müslim, c.1, s.153.
[2]- El-Fakih, c.1, s.76.
[3]- Müstedrek-ül Vesail, c.1, s.59.
[4]- Eş-asiyayt, s.158.
[5]- Usul-ül Kafi, c.1, s.366.
[6]- Mecme-ül Beyan, c. 1, s.200.
[7]- Kurb-ul İsnad, s.122, Müstetrefat-üs Serair, s.7.
[8]- Kurb-ul İsnad, s.122, Müstetrefat-üs Serair, s.7.
[9]- İtikadat Risalesi (Şeyh Behai), s.8.
[10]- Et-Takrirât (Ayetullah Hoî), s.197.