Mustafa Cilasun
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 22 Haz 2007
- Mesajlar
- 4,488
- Tepki puanı
- 1
- Puanları
- 0
- Yaş
- 67
- Konum
- Kayseri
- Web Sitesi
- www.facebook.com
An her perdesini kapattığında
Halin terennümlerini bir bir sahneliyordu
Senaryo bir hüküm olarak netti
Figüranlar maharetiyle sahnede yer almışlar
Nasıl oynayacaklarının telaşındaydı
Zira tercihleri bizzat konumlarını netleştireceklerdi
Sanat yönetmenleri halin dirliği
Aşk iksirinin zindeliğinden nispeten habersizlerdi
Onların derdi beğenilmek ve gişe hâsılatı
Konusunda rakiplerini geçerek zamanla marka olmaktı
Oyuncular sahne alırken en çok
Yönetmenden çekindikleri için ürperti yaşıyorlardı
Elbette ki kameralarda olacaktı
Reklâm payesinden destekleyici devrede bulunacaktı
Peki, izleyenlere ne anlatılacaktı
Geçmiş zamanı yeniden farklı açılardan anlatacaklardı
Lakin bu zaman, zaman içinde kalan
Bu manada anlamlaşan insan hakikati saf dışı kalacaktı
Anlar içinde yaşanan kalanlarda anılar
Sanat adına, günlerce ekranlarda zikredilerek sunulacaktı
Ne rollerin oynandığı o ölmeyecek anlar
Ve nede zamanı hakkıyla anlamayan sadece alkış tutanlar
Benzer alışkanlıklarını nakarat halinde
Cenaze merasimlerinde de bir haşyet yaşamadan yaparlar
Aslında asırlarca sinelerine ekilen tohumla
Dini hasletlerin sanatın içine asla sokulamamağını biliyorlardı
Ya töre cinayetleri, dinmeyen kan davaları
Yâda illegal olarak yaşanan, yasakları hiçe sayan asi aşklardır
Asliyetinde ana tema insan ve zaman
Anların içinde oynanan oyunlar, anı ve zamanı insan çehresinden
Ruhun zafiyetinden, vicdanların rikkatinden
Anlata bilmeyi başarmış olsalardı işte o vakit sanat zirve yapardı
Tarafgirliğin hırlığında tokuşturulan kadehler
Zamanın içinde esrar perdesini aralamayan anlara bigane kalacaktır
Aşk sadece keyfin birliğinde, uçkurların lekelerinde nameyle anılacaktır…
Halin terennümlerini bir bir sahneliyordu
Senaryo bir hüküm olarak netti
Figüranlar maharetiyle sahnede yer almışlar
Nasıl oynayacaklarının telaşındaydı
Zira tercihleri bizzat konumlarını netleştireceklerdi
Sanat yönetmenleri halin dirliği
Aşk iksirinin zindeliğinden nispeten habersizlerdi
Onların derdi beğenilmek ve gişe hâsılatı
Konusunda rakiplerini geçerek zamanla marka olmaktı
Oyuncular sahne alırken en çok
Yönetmenden çekindikleri için ürperti yaşıyorlardı
Elbette ki kameralarda olacaktı
Reklâm payesinden destekleyici devrede bulunacaktı
Peki, izleyenlere ne anlatılacaktı
Geçmiş zamanı yeniden farklı açılardan anlatacaklardı
Lakin bu zaman, zaman içinde kalan
Bu manada anlamlaşan insan hakikati saf dışı kalacaktı
Anlar içinde yaşanan kalanlarda anılar
Sanat adına, günlerce ekranlarda zikredilerek sunulacaktı
Ne rollerin oynandığı o ölmeyecek anlar
Ve nede zamanı hakkıyla anlamayan sadece alkış tutanlar
Benzer alışkanlıklarını nakarat halinde
Cenaze merasimlerinde de bir haşyet yaşamadan yaparlar
Aslında asırlarca sinelerine ekilen tohumla
Dini hasletlerin sanatın içine asla sokulamamağını biliyorlardı
Ya töre cinayetleri, dinmeyen kan davaları
Yâda illegal olarak yaşanan, yasakları hiçe sayan asi aşklardır
Asliyetinde ana tema insan ve zaman
Anların içinde oynanan oyunlar, anı ve zamanı insan çehresinden
Ruhun zafiyetinden, vicdanların rikkatinden
Anlata bilmeyi başarmış olsalardı işte o vakit sanat zirve yapardı
Tarafgirliğin hırlığında tokuşturulan kadehler
Zamanın içinde esrar perdesini aralamayan anlara bigane kalacaktır
Aşk sadece keyfin birliğinde, uçkurların lekelerinde nameyle anılacaktır…