Ömer b. Ebî Seleme (r.a.) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın terbiyesinde bir çocuktum. Yemekte elim, tabağın her tarafında dolaşıyordu. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bana ikazda bulundu: "Evlat! Allah'ın ismini an, sağınla ye, önünden ye!" Bundan sonra hep böyle yedim."
"Sizden kimse sakın sol eliyle yiyip içmesin. Çünkü şeytan soluyla yer içer."
"Her biriniz sağ eliyle yesin, sağ eliyle içsin, sağ eliyle alsın, sağ eliyle versin. Zira şeytan sol eliyle yer, sol eliyle içer, sol eliyle verir, sol eliyle alır" buyurdular."
Bu hadisi şeriflerden şu neticeleri çıkarabiliriz:
Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bu üç hadislerinde yemek adabından bilhassa "sağ elle yeme" üzerinde durmaktadır. İslâmî adapta sağ elle yemek, solla yemek yememek mühim bir esastır. Bu hususun ehemmiyeti hadislerin muhtevasından ve emrin te'kidli bir üslupla ifade edilmesinden anlaşılmaktadır.
Sağ elle yemek yemenin hükmü konusunda birkaç görüş vardır.
Şafiîlerden çoğu mendub demiştir. İmam Gazali ve İmam Nevevî de böyle hükmetmiştir. Ancak İmam Şafiî er-Risale ve el-Ümm'de vacib olduğuna hükmetmiştir.
İbni Arabî de: "Şeytana nisbet edilen bütün fiiller haramdır." kaidesinden hareketle sol elle yemenin haram olduğuna hükmeder.
Kurtubî, sağla yemenin mendub olduğuna hükmeder. Hadisteki emri "sağı, sola teşrif etme" kabilinden görür. "Çünkü der, sağ el umumiyetle soldan daha kuvvetli, işe daha yatkın, her çeşit işi yapmada daha erken davranandır. Sağ (yemin) kelimesi, yümn (uğur) kelimesinden türemiştir. Cenâb-ı Hakk da ehl-i cenneti sağa nisbet edip ashabu'lyemîn (defteri sağından verilenler) diyerek sağı şerefli kılmıştır..."
Bütün bu açıklamalardan sonra sağ elle yemenin Efendimiz (sas)'in bir sünneti olduğunu ve bu konuda Efendimiz (sas)'in çok hassas davrandığını görmekteyiz. Bu açıdan sağ elle yemeye hassasiyet göstermeliyiz. Âlimlerimizden "menduptur" diyenler olduğu gibi sol elle yemenin haram olduğunu söyleyenler de olmuştur. Bu durum, meselenin hassasiyetini daha da teyit etmiş oluyor. Solak olan bir kimsenin sağa alışması imkânsız bir şey değildir. Bunun için, usulünce, anlatarak, ikna ederek ve biraz da zamana bırakarak alıştırmaya çalışmak gerekir.
"Sizden kimse sakın sol eliyle yiyip içmesin. Çünkü şeytan soluyla yer içer."
"Her biriniz sağ eliyle yesin, sağ eliyle içsin, sağ eliyle alsın, sağ eliyle versin. Zira şeytan sol eliyle yer, sol eliyle içer, sol eliyle verir, sol eliyle alır" buyurdular."
Bu hadisi şeriflerden şu neticeleri çıkarabiliriz:
Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bu üç hadislerinde yemek adabından bilhassa "sağ elle yeme" üzerinde durmaktadır. İslâmî adapta sağ elle yemek, solla yemek yememek mühim bir esastır. Bu hususun ehemmiyeti hadislerin muhtevasından ve emrin te'kidli bir üslupla ifade edilmesinden anlaşılmaktadır.
Sağ elle yemek yemenin hükmü konusunda birkaç görüş vardır.
Şafiîlerden çoğu mendub demiştir. İmam Gazali ve İmam Nevevî de böyle hükmetmiştir. Ancak İmam Şafiî er-Risale ve el-Ümm'de vacib olduğuna hükmetmiştir.
İbni Arabî de: "Şeytana nisbet edilen bütün fiiller haramdır." kaidesinden hareketle sol elle yemenin haram olduğuna hükmeder.
Kurtubî, sağla yemenin mendub olduğuna hükmeder. Hadisteki emri "sağı, sola teşrif etme" kabilinden görür. "Çünkü der, sağ el umumiyetle soldan daha kuvvetli, işe daha yatkın, her çeşit işi yapmada daha erken davranandır. Sağ (yemin) kelimesi, yümn (uğur) kelimesinden türemiştir. Cenâb-ı Hakk da ehl-i cenneti sağa nisbet edip ashabu'lyemîn (defteri sağından verilenler) diyerek sağı şerefli kılmıştır..."
Bütün bu açıklamalardan sonra sağ elle yemenin Efendimiz (sas)'in bir sünneti olduğunu ve bu konuda Efendimiz (sas)'in çok hassas davrandığını görmekteyiz. Bu açıdan sağ elle yemeye hassasiyet göstermeliyiz. Âlimlerimizden "menduptur" diyenler olduğu gibi sol elle yemenin haram olduğunu söyleyenler de olmuştur. Bu durum, meselenin hassasiyetini daha da teyit etmiş oluyor. Solak olan bir kimsenin sağa alışması imkânsız bir şey değildir. Bunun için, usulünce, anlatarak, ikna ederek ve biraz da zamana bırakarak alıştırmaya çalışmak gerekir.