Ebû Saîd el-Hudrî radıyallahu anh anlatıyor:
Medineli Müslümanlardan bir kısmı Resûl-i Ekrem´den mal istediler, o da verdi. Sonra bir daha istediler, yine verdi. Tekrar istediler; o da elindekiler tükeninceye kadar hepsini verdi. Ardından şunları söyledi:
Yanımda birşeyler daha olsaydı, onları sizden esirgemez, verirdim. Kim elindekiyle yetinir
ve insanlardan birşey istemezse, Allah ona kanaat duygusu verir.
Kim tokgözlü davranırsa, Allah ona gönül zenginliği verir.
Kim sabretmeye ve dayanmaya çalışırsa, Allah ona sabır ve dayanma gücü verir.
Hiç kimseye sabırdan daha değerli ve daha büyük bir iyilik verilmemiştir.
Buhârî, Zekât 50, Rikak 20; Müslim, Zekât 124; Ebû Dâvûd, Zekât 28; Tirmizî, Birr 77; Nesâî, Zekât 85.
Medineli Müslümanlardan bir kısmı Resûl-i Ekrem´den mal istediler, o da verdi. Sonra bir daha istediler, yine verdi. Tekrar istediler; o da elindekiler tükeninceye kadar hepsini verdi. Ardından şunları söyledi:
Yanımda birşeyler daha olsaydı, onları sizden esirgemez, verirdim. Kim elindekiyle yetinir
ve insanlardan birşey istemezse, Allah ona kanaat duygusu verir.
Kim tokgözlü davranırsa, Allah ona gönül zenginliği verir.
Kim sabretmeye ve dayanmaya çalışırsa, Allah ona sabır ve dayanma gücü verir.
Hiç kimseye sabırdan daha değerli ve daha büyük bir iyilik verilmemiştir.
Buhârî, Zekât 50, Rikak 20; Müslim, Zekât 124; Ebû Dâvûd, Zekât 28; Tirmizî, Birr 77; Nesâî, Zekât 85.