Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Riyakarlarin Dikkatine (1 Kullanıcı)

zunnun_u_misri

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Şub 2008
Mesajlar
292
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Kalb hastalıklarının, yani kötü huyların mühimlerinin altmış aded olduğunu bildirmiştik. Bunlardan biride riyadır. Riya, birşeyi olduğunun tersine göstermektir. Kısaca, gösteriş demektir. Ahıret amellerini yaparak ahıret yolunda olduğunu göstererek, dünya arzularına kavuşmak demektir. Kısaca, dünya kazancına dini alet etmektir. İbadetlerini göstererek, insanların sevgisini kazanmaktır. Sözleri veya ibadetleri riya ile olan kimsenin, din bilgisi varsa, buna Münafık denir. Din bilgisi yoksa, buna Din yobazı denir. Fen bilgisi olmayıp da, kendisini fen adamı tanıtıp, kendi görüşlerini, fen bilgisi olarak söyleyip, müslümanları aldatmaya, bunların dinlerini, imanlarını bozmaya çalışan islam düşmanlarına Zındık veya Fen yobazı denir. Din yobazlarına ve fen yobazlarına aldanmamalıdır. Riya, ancak mülci, olan ikrah yapılınca caiz olur. İkrah, bir kimseyi istemediği şeyi yapmaya zorlamak demektir. Ölümle veya bir uzvunu yok etmekle zorlamaya Mülci, ikrah denir.Zalimlerin, eşkiyanın işkence yapmaları da, mülci, ikrah olur. Bu zaman, zorlanan işi yapmak zaruret olur. Habs etmekle ve dövmekle zorlamaya hafif ikrah denir. Hafif ikrah karşısında kalan kimsenin riya yapması caiz değildir. Riyanın zıddı, aksi İhlasdır. İhlas, dünya faydalarını düşünmeyip ibadetlerini yalnız Allahü tealanın rızası için yapmaktır. İhlas sahibi, ibadet yaparken başkalarına göstermeyi hiç düşünmez. Bunun ibadetlerini başkalarının görmesi ihlasına zarar vermez. Hadis-i şerifte, Allahü tealayı görür gibi ibadet et, Sen görmüyor isen de, O, seni görmektedir. buyuruldu.
selam ve dua ile...............
 

نعىمة

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
2 Ara 2007
Mesajlar
2,969
Tepki puanı
3
Puanları
0
Yaş
40
hmm, selamün aleyküm iyi bir başlık

Hz. Ebu Bekiri Sıddık (ra) (ihlaslı, sadık demektir) nifaktan korktuğunu hatırlasak. halkı "nifaktan (riya) ancak münafıklar korkmaz" diye nasihat ederdi.
bizim halimiz nicedir?
 

Turgay.

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Şub 2008
Mesajlar
337
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
58
İhlas, gerek beden ile, gerek mal ile yapılan farz veya nafile bütün ibadetleri, Allah rızası için yapmaktır. Mal, mevki, saygı, şöhret kazanmak için yapılan ibadette ihlas olmaz, riya olur. Böyle ibadete sevap verilmez. Günah olur, azaba layık olur. Haram işleyenlerle, bid’at ehli ile, kâfirlerle, arkadaşlık, komşuluk edenlerin ihlasları kalmaz.

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
İbadet yaparken, Allahü teâlâ emrettiği ve beğendiği için yapmaya niyet etmelidir. Bütün işlerin, iyiliklerin hep ihlas ile yapılması lazımdır. Kiminde, ihlas, kendini zorlayarak hasıl olur ve kısa bir zaman devam eder. Sonra kalbe nefsin arzuları gelir. Devamlı ihlas sahiplerine Muhlas denir. Zahmet çekerek elde edilen, devamsız ihlas sahiplerine Muhlis denir. Muhlas olana, ibadet yapmak, tatlı ve kolay olur. Çünkü bunlarda, nefslerinin arzusu ve şeytanın vesvesesi kalmamıştır. Böyle ihlas, insanın kalbine ancak bir evliyanın kalbinden gelir.

Muhlis olarak ibadet etmek övülmüştür. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(De ki, ben ancak Allah’a muhlis olarak ibadet ederim.) [Zümer 14]

Hadis-i şerifte de buyuruldu ki:
(İhlas ile yapılan ibadet az da olsa insana kâfi gelir.) [Dare Kutni]

Murad, istek, arzu demektir. Tasavvufta ise Murad, seçilmiş kimse demektir.
Allahü teâlânın rızasına kavuşturucu iki yol vardır. Birisi talibler yolu, ikincisi, muradlar yolu. Yani seçilmişlerin yoludur. Birinci yoldaki talibler, sıkıntı çekerek yürürler. İkinci yoldaki muradlar ise sıkıntı çekmeden, hatta nazlı nazlı okşanarak maksada kavuşurlar. Bu yol, Peygamberlerin ilerledikleri yoldur. Bu yol bazı evliyaya da ihsan edilir.

Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Allah, dilediğini kendine seçer, kendine kavuşmak isteyenlere de, kavuşturan yolu gösterir.) [Şura 13]

Devamsız olan ihlas ile yapılan ibadetler de, zamanla nefsi zayıflatır, devamlı ihlas elde etmeye sebep olur. Süfyan-ı Sevri hazretleri, (Allah rızası için, niyet etmeden yemeğe davet edene bir günah, niyet etmeden gidene de, iki günah yazılır) buyuruyor.

Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Amellerinizi Allah için halis kılın. Çünkü Allahü teâlâ, ancak kendisi için ihlasla yapılan ameli kabul eder. [Dare Kutni]

(İbadetlere riya karıştırmayın ki amelleriniz boşa gitmesin.) [Deylemi]

(İbadetine riya karıştırana ahirette denir ki: Git sevabını o kişiden iste.) [İbni Mace]

(Sırf Allah rızası için, arkadaşını veya bir hastayı ziyaret eden için, Allahü teâlâ buyurur ki: Ne güzel ettin. Cennette kendine bir köşk hazırlamış oldun.) [Buhari]

(Allah rızası için cami yapana Cennette bir köşk verilir.) [Taberani]

(Kim Allah için gazabını yenerse, Allah da ondan azabını def eder.) [Taberani]

(Allah rızası için, ana babasına itaat ederek güne başlayana Cennetten iki kapı açılır.) [İ. Asakir]

(Dünya ve ahiret hayırlarına kavuşmak için, Allah’ı ananlarla beraber ol, hep Allah’ı an, Allah için sev, Allah için buğzet.) [Ebu Nuaym]

(İbadetleri ihlas ile yap! İhlas ile yapılan az amel, kıyamette sana yetişir.) [Ebu Nuaym]

(Allah rızası için affedeni, Allahü teâlâ yükseltir.) [Müslim]

(Sabırlı ve ihlaslı olanlar, hesaba çekilmeden Cennete girer.) [Taberani]

(40 gün Allah için ihlasla ibadet yapanın, kalbinden diline hikmet pınarları akar.) [Ebuşşeyh]

(İhlaslı olanlara müjdeler olsun. Onlar fitne karanlıkları içinde, parlayan ışıklardır.) [E. Nuaym]

(İhlasla “La ilahe illallah” diyen Cennete girer.) [Bezzar]

(Cennetin güzel köşkleri, Allah rızası için birbirini sevenler içindir.) [Ebuşşeyh]

(Allah rızasından başka maksat için ilim öğrenen veya ilmini dünya menfaatine alet eden, Cehennemdeki yerine hazırlansın!) [Tirmizi]

Kur’an-ı kerimde salihler övülürken buyuruluyor ki:
(Onlar, kendi canları çekerken yemeği yoksula, yetime ve esire yedirirler. Biz bunları Allah rızası için veriyoruz; sizden ne bir karşılık ne de bir teşekkür bekliyoruz derler.) [İnsan 8,9]

ALINTIDIR
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt