Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Resulullah sav efendimizin ruhani yaratiliş yönü (1 Kullanıcı)

ondansonra19

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Şub 2008
Mesajlar
21
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
RESULULLAH SAV EFENDİMİZİN RUHANİ YARATILIŞ YÖNÜ
Bu durumu Resulullah sav Efendimiz şöyle anlattı.
_’Allahu Teala, önce nurumu yarattı.’

Cabir b. Abdillah Ansari’nin ra şöyle dediği rivayet edildi:
_Resulullah sav Efendimize şöyle sordum:
_Ya Resulullah, anam babamı sana feda ederim. Bana haber ver: Sübhan olan Yüce Hakk, cümle mahlukatı yaratmadan evvel neyi yarattı?
Resulullah sav Efendimiz şöyle buyurdu:
_Sübhan olan Yüce Allah cümle mahlûkatı yaratmadan evvel peygemberinin nurunu kendi nurundan yarattı.
O nur, Allahın dilediği kadar o hali ile kaldı.
O nurun yaratıldığı zaman, mahlûktan hiçbir şey mevcut değildi. Levhü mahfuz, kalem, cennet, cehennem, melekler, sema, yer, güneş, ay, insan, cin yaratılmışdeğildi.
Hakk Teala, mahlûkunu yaratmayı murad ettiği zaman, o nurun dört bölüme ayırdı.
1.bölümden kalemi yarattı.
2. bölümden levhü yarattı.
3.bölümünden arşı azimi yarattı.’
Bu üç bölüm, Resulullah sav Efendimizin nurundan ayrılan kısımlardır.

Bir haberde şöyle anlatıldı:
_Allahu Teala kalemi yüz boğumlu yarattı. Bir boğumla diğer boğum arası, elli yıllık yoldu. Allahu Teala o kaleme şöyle buyurdu:
_Levhe yazmaya başla.
Kalem:
_Ne yazayım ya RABBİ?
Diye sorunca, Yüce Hakk şöyle buyurdu:
_LA İLAHE İLLALLAH MUHAMMEDEN RESULULLAH cümlesini yaz
Bunun üzerine kalem şöyle dedi:
_Bu MUHAMMED ismi ne kadar güzel ve ne kadar ulu bir isimdir ki; mübarek isminle beraber geldi. Bu, hangi zatı şerifin ismidir?
Allahu Teala kaleme şöyle hitap etti:
_Ey kalem, edeple yaz. O isim, benin habibim ismidir. Arşı, levhi, ey kalem seni de onun nurundan yarattım. O OLMASAYDI; HİÇ BİR MAHLUKU YARATMAZDIM.
Bu hitap karşısında kalem Yüce Allahın heybetinden ikiye ayrıldı. Kalemin o sözü söyleyen kısmı kesildi.
İş bu sırra işaret için; kalem ortadan yarılıp kesilmedikçe yazı yazılmaz.

Bundan sonra kaleme tekrar bir ferman geldi:
_Yaz.
Emri verildi. Kalem:
_Ne yazayım Ya RABBİ?
Diye soruldu; HAKK TEALA şöyle buyurdu:
_Kıyamete kadar olacakları yaz.
Kalem:
_NE ile başlayayım?
Diye sorunca, Allahu Teala şöyle buyurdu:
_BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM CÜMLESİYLE BAŞLA.
Bundan sonra kalem, BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM cümlesini tam tazim ve terkim ile yediyüz yılda yazıp tamamladı.
Besmele tamam olduktan sonra, Yüce Hakk kaleme şöyle buyurdu:
_Ey kalem, sen benim bu üç ismimi kelamı tazim ve terkimle yediyüz yılda yazdın. Ki onların biri ismi celalim, biri rahmaniyetim, biri de rahimiyetimdir. Ben, buları habibim Muhammed’in ümmetine ihsan edeceğim.
Celalime yemin ederim ki; o ümetten erkek veya kadın bir kulum hülus ile.
_BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Dese, onu diyen erkek ve kadın kulumun iyilik defterine yediyüz sevap yazdırırım. Seyyiat defterinden yedi yüz günahını affederiM.
 

ondansonra19

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Şub 2008
Mesajlar
21
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Resulullah sav Efendimize ait nurun 4.kısmını da yine dörde böldü.
1. Bölüğünden arşın hamilleri yarattı.
2. Bölüğünden kürsiyi yarattı.
3. Bölüğünden de diğer melekleri yarattı.
4. Bölüğünü de yine dört kısma ayırdı.
Birincisinden gökleri yarattı.
İkincisinden yerleri yarattı.
Üçüncüsünden cenneti ve cehennemi yarattı.
Sonra..
Bunun da dördüncüsünü dörde ayırdı.
1. Sinden müminlerin gözlerinin nurların yarattı.
2. Sinden müminlerin kalplerinin nurlarını yarattı. Ki bu: Yüce Allaha karşı marifet sahibi olmaktır.
3. sünden dillerindeki nuru yarattı. Bu da tevhid nurudur.
4. sünden,Resulullah sav Efendimizin pek nurlu ruhunu yarattı.
O latif ruh, bütün mahlûkattan üç yüz altmış bin sene evvel yaratıldı. Yüce Hakk ona dünyadaki latif durumu ve mübarek suretinin şeklinde suret verdi.
O mübarek ruhun başını hidayetten, boynunu tevazudan, gözlerini hayâdan, alnını yakinden, ağzını sabırdan, dilini sadakatten, yanaklarını muhabbetten ve nasihatten, karnını zühdden ve veradan, ayaklarını ve dizlerini istikametten yarattı.
Mübarek kalbini rahmetle doldurdu.
O mübarek ruhu rahmet ile terbiye etti; türlü tülü kerametle ikramda bulundu.
Risalet ve nübüvvetle cümleden ayırıp, kendisine Habib kıldı; sair mahlukattan ayrı bir makam verdi.
Mübarek başına yakin tacı giydirdi.
Hidayet nuru ile rida altına aldıktan sonra, pak ismine:
_Allahın Habibi. (HABİBULLAH)
İsmini verdi.

DELAİL-İ HAYRAT ŞERHİ KARA DAVUT KİTABINDAN..
 

ondansonra19

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Şub 2008
Mesajlar
21
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Değişik zikirlerle yetmiş sekiz bin yıl ALLAH’ı değişik şekilde zikretti.

Sonra…..
Yüce Hakk bir ağaç yarattı. Onun ismine:
_Yakin ağacı.
Derler; dört dalı vardır.
O mübarek ruhu şerifi o ağacın üzerine yerleştirdi. Bundan sonra, o latif ruh kırk bin yıl, celali ve ikram sahibi Yüce Allah’ı her çeşit tesbih eyleyip andı.
Bundan sonra, o sevgili ruhun karşısına Yüce Hakk bir ayna yarattı.. Kendisine:
_O aynaya bak.
Diye emretti. O latif ruh; aynaya baktığı zaman; kendisini, sureti pek güzel, cemali pek yerinde gördü. Kendisini böyle hoş yarattığından Allah-ü Teala’ya şükür babında beş kere secde eyledi. Her secdesinde yüz yıl durdu ve şu tesbihi okudu:
_(Öyle bir bilgin zattır ki, bilmediği yoktur; öyle halim bir zattır ki, hiç acelesi yoktur; öyle cömert bir zattır ki, hiç cimriliği yoktur; bütün bu sıfatlarda noksan vasıflardan tamamen uzaktır.)
RESULULLAH SAV EFENDİMİZ, bu vücud âlemine teşrif ettikten sonra; orada yaptığı her secdesine karşılık, BİR VAKİT NAMAZ emri geldi. Böylece, bir gün ve bir gece de beş vakit namaz ile, ümmeti merhumesini şerefyab eyledi.
 

ondansonra19

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Şub 2008
Mesajlar
21
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Sonra..
Hak Teala, nurdan bir zincirle, o ağaçta kırmızı yakuttan bir kandil yarattı; o nuru, Resulullah sav Efendimizin nurunu o kandilin içine koyup kendisin, güzel isimleri ile zikretmek emrini verdi.
Bundan sonra o ruhu şerif, o kandilde Yüce Hakkı güzel isimleri ile zikra başladı. Her güzel ismi bin yıl zikretti.
Onun güzel isimlerinden RAHMAN isminin zikri ile meşgul olduğu sırada; sübhan olan Yüce Hakk, kendisine rahmet nazarı ile nazar eyledi. Bunun üzerine o mübarek ruh, Allahü Tealadan utanıp terledi. Nebilerin ve resullerin sayısı kadar, kendisinden ter damladı. Her ter damlasından bir nebinin ruhu yaratıldı; hepsi de, kandilin içinde toplandı.
Bundan sonra, Yüce Hakk, Nebiyy-i Ekrem sav Efendimize şöyle hitap etti.
_İnci misali terinden yaratılan nebilerin ruhlarına nazar eyle; bak.
Resulullah sav Efendimiz bu emir gereğince, nazar eylediği zaman; gözünün ziyası eşyayı derhal bürüdüğü gibi, nebilerin ruhlarına da o Muhammedi nur birden sardı. Bunu gören nebilerin ruhları şöyle demeye başladılar:
_Rabbımız, bizi böyle gaşyedip nura boğan kim?
Allah-ü Teala şöyle buyurdu:
_Bu, Habibim Muhammed’in nurudur. Şayet siz, onun peygamberliğine inanıp tasdik edersiniz; sizi nübüvvet ve risaletle şerefyab ederim.
Bunun üzerine o peygamberlerin ruhları şöyle dediler:
_Biz, Muhammed’in sav nübüvvet ve risaletine iman ettik.
Allah-u Teala buyurdu:
_Sizin bu ikrarınıza şahid olayım mı?
Onlar da şu cevabı verdiler:
_EVET..
Nitekim bu manayı Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de şu ayeti kerime ile haber verdi:
_’ALLAH, PEYGAMBERLERDEN (SÖZ) AHDİ ALDIĞI ZAMAN’ (3/81)
 

ondansonra19

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Şub 2008
Mesajlar
21
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Bundan sonra, o pek temiz ruh. Yani: Resulullah sav efendimizin ruhu, yine Yüce Allahın güzel isimlerini zikirle meşgul oldu.
KAHHAR ismine geldiği zaman, Hakk Teala’nın celal ve heybetinden terledi.
Mübarek başının terinden meleklerin ruhları yaratıldı.
Yüzünün terinden; arş, kürsi, levh, kalem, şems, yıldızların taşıyıcıları yaratıldı.
Göğsünün terinden; âlimler, şehidler, Salihlerin ruhları yaratıldı.
Arkasını terinden; Beytül-mamur, Kabetullah, Beytul-mukaddes, Ravza-i mutahhara ve bütün mescidlerin yerleri yaratıldı.
Kaşlarının terinden; kadın erkek, bütün müminlerin ruhları yaratıldı.
Kuyruk sokumu terinden; Yahudi ve Nasara, müşrikler ve Mecusiler.. Hasılı: Bütün küffarın ruhları yaratıldı.
Arkasının terinden ; mağribten, maşrıka kadar bütün yerler ve içindekiler yaratıldı..
Ve kendisinden; mümin ve kâfir sayısı kadar ter damladı. Her damlasından bir ruh yaratıldı. Bu manaya icabıdır ki; Resulullah sav Efendimize:
_EB’ÜL-ERVAH (RUHLARIN BABASI)
Künyesi verildi.
 

ondansonra19

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Şub 2008
Mesajlar
21
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Bu yaratılan ruhlar, RUH-Ü MUHAMMEDİ’nin etrafını tesbih ve tehlil ederek bin yıl kadar tavaf eylediler. Bundan sonra, Hakk Teala o ruhlara:
_RUH-Ü MUHAMMEDİ’ye nazar eyleyin.
Emrini verdi, onlarda nazar eylediler. Onların bu bakışları sırasında:
O latif ruhun başını görenler dünya âleminde yaratılmışların arasında halife, padişah oldular.
Onun alnını görenler, adil beylerden oldular.
Mübarek gözlerini görenler, hafızı kuran oldular.
Mübarek kaşlarını görenler, nakkaş oldular.
Mübarek kulaklarını görenler vaazü nasihat kabul eder kimseler oldular.
Mübarek yanaklarını görenler, akıllı ve iyi amel işleyen kimseler oldular.
Mübarek yüzünü görenler, hâkim ve atar oldular.
Mübarek dudaklarını görenler, vezir oldular.
Mübarek ağızlarını görenler, çokca oruç tutanlardan oldular.
Mübarek dişlerini görenler, oğlan veya kız güzel suretli oldular.
Mübarek dilini görenler, padişahlar arasında, elçilik yapanlardan oldular.
Mübarek boğazını görenler, vaiz, nasihatçı ve müezzin oldular.
Mübarek sakalını görenler, Allah yolunda mücahid oldular.
Mübarek pazularını görenler, ok atıcı ve denizde dalgıç oldular.
Mübarek boynunu görenler, tacir ve bazirgan oldular.
Mübarek sağ alnını görenler, sarraf oldular; sol alnını görenler ise terazi tutan ve kile ölçen oldular.
Mübarek ellerinin içini görenler, sahi cömert oldular.
Mübarek ellerinin arkasını görenler cimri oldular.
Mübarek sağ ellerinin içini görenler, boyacı oldular.
Mübarek parmaklarının ucunu görenler, kâtip oldular.
Mübarek sol parmaklarını görenler, demirci oldular.
Mübarek göğsünü görenler, âlim, zahid, ve müçtehid oldular.
Mübarek arkasını görenler, şeriatın emrine itaatkâr ve mütevazı oldular.
Mübarek yanlarını görenler, gazilerden oldular.
Mübarek karnını görenler, kanaatkâr oldular.
Mübarek dizini görenler, secde ve rukü ehli oldular.
Mübarek ayaklarını görenler, avcı oldular.
Mübarek ayağının altını görenler, bol yürüyücü oldular.
Gölgesini görenler, şarkıcı ve sazcı oldular.
Bakıp da göremeyenler; Yahudi, nasara, Mecusi ve şirk ehli oldular.
Hiç bakmayanlar ise..nemrut, firavun ve emsali gibi uluhiyet davası gütmeye başladılar.

Sonra……DEVAM EDECEĞİZ İNŞALLAH
DELAİL-İ HAYRAT ŞERHİ KİTABINDAN
 

ondansonra19

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Şub 2008
Mesajlar
21
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Sonra..
Bütün ruhlar, döret saf oldular.
Birinci saf: Nebilerin, resullerin safı oldu.
İkinci saf: Allah’ın veli kullarının safı oldu.
Üçüncğ saf: Erkek ve kadın müminlerin safı oldu.
Dördüncü saf: Küffar safı oldu.
Anlatılan ruhlar, anlatılan makamlarda Allah’ın dilediği kadar durdular. Sonra sıraları geldikçe bu cesedler alemine geldiler.

Resulullah sav Efendimiz, mahluk kendisinden yaratıldıktan itibaren; ruhlar aleminden bu cisimler alemine gelinceye kadar arad geçen zamanın miktarını Allahu Tealadan başkası bilemez.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt