muhammedsas
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 29 Eki 2006
- Mesajlar
- 209
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
Gönlü senin aşkınla mahzun olan biri anlatıyor: Bir gün yine öğleden sonra uykuya yatmıştı, yine sırf senin sünnetini yerine getirebilmek için. O gün rüyasında, hanımı bir ilim meclisinde sohbet anlatıyordu. İçeri Efendimiz Muhammed Mustafa, bugün bu mekâna geleceğini söyledi ve o anda Efendimiz göründü. O'nun nur cemalini görünce bu garip ümmetin yere yığılıp kaldı. Herkeste bir telâş vardı. Herkes seni görünce aynı heyecanı tadamıyordu, insanlar yardım ediyordu yerden kaldırmak için, ama Efendimiz onu kendi hâline bırakın, dedi. Biliyordu, çünkü ey Nebi sadece sen anlardın onun hâlinden ve sadece sen onu kaldırırdın yerden ve o gün oraya misafir olmuştun. Belki de içimizde seni orada hissedenler vardı. Ne olur ya Resûl, her zaman bizimle ol, bizi yalnız bırakma. Sana kavuşmak, Bilal–i Habeş gibi işkence çekmekse varız. Sana kavuşmak başını taşlara çalmaksa varız. Senin mübarek yüzünü görmek, yıllarca uykuda kalmaksa varız. Seni görmek; en acı şekilde ölmekse ona da varız, yeter ki sana kavuşalım.