Ramazan için 10 hedef!
> Ye, iç ve fakat mutedil ol!
Hemen hemen hepimiz bunu yapıyoruz - İftar olur olmaz, yemeğe ve içeceğe sarılıyoruz ve yemekten sonra yerimizden kalkamıyoruz. Bu şekilde yapanlar biliyorlar ki, bu tamamen Ramazan'ın ruhuna zıt. Özellikle de kendimizi kontrol etmeyi öğrenmemiz gerekirken. adi yiyecekte de Peygamber'e uyalım: midemizin üçte birini yemekle, üçte birini yiyecekler, üçte birini de nefes almak için boşlukla dolduralım, Ramazan'da bile!
> Bir-iki...hatta üç-beş milyon yardım ver!
Peygamberimiz (asm) her zaman cömertti, Ramazanda bile. Kalplerimizi ve az-çok cüzdanlarımızı açalım.. Günde bir milyondan da az olsa, önemli olan ne kadar verdiğiniz değil ne de olsa. Önemli olan niyetiniz!
> 4 sure ezberle!
Kur'ân ezberlemek zor gibi görünür her zaman. Bunun anahtarı, küçük parçalar halinde yapmak. Ramazandaki dört haftanın her birisinde bir sure ezberleyebilirsiniz! Kısa, kolay olan biriyle başlayın. Devam ettikçe performansınız artacak ve daha da uzunları ezberleyeceksiniz inşaallah!
> Teravihlere devam!
İftardan sonra, ilk akla gelen yorgun günün ardından biraz kestirmek oluyor. Fakat yavaş yavaş teravih için caminin yolunu gözleseniz iyi olacak. Yalnız namaz kalmak güzeldir, fakat cemaatle kılmak mükemmeldir! Cemaat ruhu Ramazan'ın ruhundandır. Bu sene bunu kaçırmayın.
> Kur'ân hatmi ile teravih kıldıran camiler tercihiniz olsun.
İmamı veya müftülüğü arayıp hangi camilerde olduğunu sorabilirsiniz. Sadece bütün Kur'ân'ı kalpten dinlemekle kalmazsınız aynı zamanda içinde geçen duâlardan da istifade edersiniz!
> Kese ile sövmeyi ve gıybeti bırakın!
Birisine kızınca sessiz kalmak zor iş. Ağzımızdan kaçan 3-5 kelime veya gıybet sözleri, tabii ki Allah'ın sevmediklerinden. Ramazan'ın farklı ve güzel geçmesini istiyorsak, kötü huylar için cihadın tam zamanı!
Şunu deneyin: bir kese/kutu bulun ve ne zaman ağzınızdan kötü söz veya gıybet çıkarsa içine bir miktar koyun. Az ya da çok farketmez. Ama en azından bir ceza kadar olmalı..
Ay sonunda biriken parayı bir kuruluşa veya en çok gıybetini ettiğiniz kişiye verin!
> Akrabaları arayın, mektup, mail yollayın..
Mailler, cep telefonları, kartlar, bilgisayarlar sayesinde görüşmek kolaylaştı. Fakat gerçek bunun aksi gibi. Hayatın "yoğunluğundan" birbirimizi unutuyor gibiyiz?!Akrabalarımızla ve arkaşalarımızla bağlarımızı kuvvetlendirmek hem yapmamız gereken hem de Allah'ın sevdiği bir harekettir. Bu Ramazan, ailenizi/arkadaşlarınızı arayın ve en azından bir Ramazan kartı/postası/maili gönderin ve Ramazanın nasıl gittiğini bi sorun..
> Teknolojik oruca başlayın!
BT'de çalışıyor olsanız bile, bunu yapabilirsiniz. Maillerle ve internet sörfleriyle vakitleri azaltın. İftardan sonra ekranın başına sıçramak yerine, Teravihe gidin. Televizyon için de aynısı geçerli. Önemli olan, bu ayı maneviyatını kaybetmeden geçirmeye çalışmak..
> Günda 5 dakika Kur'ân okuyun.. sadece beş, ne eksik, ne fazla..
Hiç zamanınızın olmadığını düşünüyorsanız bile, cep telefonuzla veya saatinzle ayar kurun ve sakin bi yer seçin. Öylesine açtığınız bir yeri okuyabilirsiniz. Veya bir sırayı takip edersiniz. Önemli olan Kur'ân'ın ayında Rabbimizle irtibalarımızı kuvvetlendirmek..
> Size zararı dokunan herkesi affedin!
Hala geçen sene kavga ettiğiniz arkadaşınızdan dolayı içinizde bi sıkıntı mı var? Dostunuzu, eşinizi bir tartışmadan dolayı kırdınız mı? Veya anne-babanız size çocuk gibi davrandıkları için kızıyor musunuz? Birisini affetmek sadece vücut için değil, insan ruhu için de çok faydalıdır. Ve Ramazanda, Allah müslümanlar için 10 günü affetmek için ayırmışken, biz de biraz merhametli olamaz mıyız?
Herkesi affetmek zor geliyorsa, bari en az 3 kişiyi affedin!
> Ye, iç ve fakat mutedil ol!
Hemen hemen hepimiz bunu yapıyoruz - İftar olur olmaz, yemeğe ve içeceğe sarılıyoruz ve yemekten sonra yerimizden kalkamıyoruz. Bu şekilde yapanlar biliyorlar ki, bu tamamen Ramazan'ın ruhuna zıt. Özellikle de kendimizi kontrol etmeyi öğrenmemiz gerekirken. adi yiyecekte de Peygamber'e uyalım: midemizin üçte birini yemekle, üçte birini yiyecekler, üçte birini de nefes almak için boşlukla dolduralım, Ramazan'da bile!
> Bir-iki...hatta üç-beş milyon yardım ver!
Peygamberimiz (asm) her zaman cömertti, Ramazanda bile. Kalplerimizi ve az-çok cüzdanlarımızı açalım.. Günde bir milyondan da az olsa, önemli olan ne kadar verdiğiniz değil ne de olsa. Önemli olan niyetiniz!
> 4 sure ezberle!
Kur'ân ezberlemek zor gibi görünür her zaman. Bunun anahtarı, küçük parçalar halinde yapmak. Ramazandaki dört haftanın her birisinde bir sure ezberleyebilirsiniz! Kısa, kolay olan biriyle başlayın. Devam ettikçe performansınız artacak ve daha da uzunları ezberleyeceksiniz inşaallah!
> Teravihlere devam!
İftardan sonra, ilk akla gelen yorgun günün ardından biraz kestirmek oluyor. Fakat yavaş yavaş teravih için caminin yolunu gözleseniz iyi olacak. Yalnız namaz kalmak güzeldir, fakat cemaatle kılmak mükemmeldir! Cemaat ruhu Ramazan'ın ruhundandır. Bu sene bunu kaçırmayın.
> Kur'ân hatmi ile teravih kıldıran camiler tercihiniz olsun.
İmamı veya müftülüğü arayıp hangi camilerde olduğunu sorabilirsiniz. Sadece bütün Kur'ân'ı kalpten dinlemekle kalmazsınız aynı zamanda içinde geçen duâlardan da istifade edersiniz!
> Kese ile sövmeyi ve gıybeti bırakın!
Birisine kızınca sessiz kalmak zor iş. Ağzımızdan kaçan 3-5 kelime veya gıybet sözleri, tabii ki Allah'ın sevmediklerinden. Ramazan'ın farklı ve güzel geçmesini istiyorsak, kötü huylar için cihadın tam zamanı!
Şunu deneyin: bir kese/kutu bulun ve ne zaman ağzınızdan kötü söz veya gıybet çıkarsa içine bir miktar koyun. Az ya da çok farketmez. Ama en azından bir ceza kadar olmalı..
Ay sonunda biriken parayı bir kuruluşa veya en çok gıybetini ettiğiniz kişiye verin!
> Akrabaları arayın, mektup, mail yollayın..
Mailler, cep telefonları, kartlar, bilgisayarlar sayesinde görüşmek kolaylaştı. Fakat gerçek bunun aksi gibi. Hayatın "yoğunluğundan" birbirimizi unutuyor gibiyiz?!Akrabalarımızla ve arkaşalarımızla bağlarımızı kuvvetlendirmek hem yapmamız gereken hem de Allah'ın sevdiği bir harekettir. Bu Ramazan, ailenizi/arkadaşlarınızı arayın ve en azından bir Ramazan kartı/postası/maili gönderin ve Ramazanın nasıl gittiğini bi sorun..
> Teknolojik oruca başlayın!
BT'de çalışıyor olsanız bile, bunu yapabilirsiniz. Maillerle ve internet sörfleriyle vakitleri azaltın. İftardan sonra ekranın başına sıçramak yerine, Teravihe gidin. Televizyon için de aynısı geçerli. Önemli olan, bu ayı maneviyatını kaybetmeden geçirmeye çalışmak..
> Günda 5 dakika Kur'ân okuyun.. sadece beş, ne eksik, ne fazla..
Hiç zamanınızın olmadığını düşünüyorsanız bile, cep telefonuzla veya saatinzle ayar kurun ve sakin bi yer seçin. Öylesine açtığınız bir yeri okuyabilirsiniz. Veya bir sırayı takip edersiniz. Önemli olan Kur'ân'ın ayında Rabbimizle irtibalarımızı kuvvetlendirmek..
> Size zararı dokunan herkesi affedin!
Hala geçen sene kavga ettiğiniz arkadaşınızdan dolayı içinizde bi sıkıntı mı var? Dostunuzu, eşinizi bir tartışmadan dolayı kırdınız mı? Veya anne-babanız size çocuk gibi davrandıkları için kızıyor musunuz? Birisini affetmek sadece vücut için değil, insan ruhu için de çok faydalıdır. Ve Ramazanda, Allah müslümanlar için 10 günü affetmek için ayırmışken, biz de biraz merhametli olamaz mıyız?
Herkesi affetmek zor geliyorsa, bari en az 3 kişiyi affedin!
