Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Peygamberimizle Hakkini Arayan Ukkâşe (1 Kullanıcı)

aşereimübeşere

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Haz 2008
Mesajlar
228
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
PEYGAMBERİMİZLE HAKKINI ARAYAN UKKÂŞE
Hz. Peygamber (sav.) artık ömrünün sayılı günlerini yaşıyordu. Altmışüç yıllık şerefli hayatını insanlara hidayet ve kurtuluş yolunu anlatmakla geçiren o şanı yüce insan bir karıncayı bile incitmemiş ve incitenleri de daima uyarmıştı. Fakat Allah elçilerinin de farkında olmaksızın çok ufak hatalar işleyebileceğini bildiğinden şu son anlarını yaşarken bütün mü'minlerle helalleşmeyi aklından geçirdi.
İşte o yüzden bir gün Bilâl'den ezan okuyarak mü'minlerin camiye toplanmasını rica etti. Hz. Bilâl'de bunu bir emir kabul ederek hemen minareye çıkıp yakıcı ve gür sesiyle ezan-ı şerifi okudu. Ezan sesini duyar duymaz bütün Mekke'li (göçmen) ve Medine(li (yerli) sahabiler birer birer camiye akın ederek her tarafını tıklım tıklım doldurdular.
Sevgili Peygamberimiz (sav) sahabilere iki rekat namaz kıldırdıktan sonra minbere çıkarak önce Allah'a hamdü senada bulundu, daha sonra da bütün gözlerden ırmak ırmak yaşlar akıtan, bütün kalpleri tirtir titreten, bütün vücutları ürpertiye boğan içli ve duygulu bir hutbe verdi. Ve hutbesini sona erdirirken de kelimelerin üstüne basa basa şöyle haykırdı.
"Ey mü'minler!... Ben sizin Peygamberinizim. Sizlere ömür boyunca öğütler verdim, hidayet ve kurtuluş yolunu anlatmaya çalıştım. Tabii ki güç ve kuvvetine sınır olmayan Allah'ın izni ve yardımıyla. Sizleri bir kardeş gibi şefkat kanatlarımın altına alarak korudum. Bir baba gibi de size karşı merhametli davrandım. Sizinle keder ve gaye birliği ettim.
Şimdi size soruyorum. Bende hakkı hukuku olan var mı? Olan hemen gelsin ve Allah hakkı için, büyük Kıyamet günü hesaplaşmasından önce hakkını alsın."
Yaşın yaşın ağlıyan gözlerle peygamberlerini dinleyen sahabilerden hiç kimse gidip de, "Ey Allah'ın Rasulü!.. Benim sende hakkım var" demedi. Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) aynı soruyu ikinci ve üçüncü defa tekrarlayınca sahabilerden Ukkâşe ayağa kalkarak huzuruna vardı ve, "Ey Allah'ın elçisi anam-babam sana feda olsun! Eğer defalarca Allah (c.c.) adını kullanmasaydınız huzurunuza gelip de hakkımı aramaya kalkışmayacaktım." dedi ve olayı şöyle anlattı:
"Ey Allah'ın elçisi!.. Birgün sizinle birlikte savaş ediyordum. Nasılsa develerimiz yanyana geldiler. Devemden inerek özür dilemek üzere size yaklaşmıştım ki, birden kamçınızın sırtımda şakladığını duydum. Ey Allah'ın Rasulü!.. Bunu kasten mi yaptınız yoksa devenize vururken kazara bana mı çarptı? Bunu bilmiyorum."
Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav.) "Ey Ukkâşe, Peygamberin sana kasten nasıl vurabilir? Asla!" diye özür beyan etti ve ardından Hz. Bilal'e, kızı Fatıma'nın evine vararak aynı kamçıyı alıp getirmesini söyledi. Bilal (r.a.) camiden çıkarak Hz. Fatıma'nın evine doğru hızla yol almaya başladı. Bir yandan da Peygamberler Peygamberinin kendi kendine ceza vermesini düşünüyordu.
Kapıyı çaldı; içerden Fatıma "Kim o kapıya vuran?" diye seslenince Bilal (r.a.) kendisini tanıttı ve Allah Rasulünün savaşlarda kullandığı kamçısını almaya geldiğini belirtti. Fatıma:
- Ey Bilal, babam kamçıyı ne yapacak?
Bilal:
- Baban bu kamçıyla kendi kendisini cezalandıracak.
Fatıma:
- Ey Bilal, bu kamçıyla babama vurarak hakkını alacak olan kim?
Bilal:
- Ukkâşe, dedi.
Hz. Bilal (r.a.) kamçıyı alır almaz doğru camiye yollandı. Kamçıyı götürüp Hz. Peygamber'e teslim etti. Peygamber de Ukkâşe'ye verdi.
Tam bu sırada ayağa fırlayan Hz. Ebu Bekir'le Hz. Ömer "Ey Ukkaşe, işte biz karşınızdayız, Peygamber'in yerine bize vurun. Ne olur?" diyerek arkalarını dönerler.
Hz. Peygamber:
"Ey Ebu Bekir, Ey Ömer, yerlerinize oturun. Şüphesiz ki Yüce Allah (c.c.) sizin bu iyi niyetinizi mükafatsız bırakmayacaktır" diye çıkışır.
Bu defa Hz. Ali (r.a.) fırlar ve "Ey Ukkaşe!" der: "İşte ben karşınızda hayattayım, Peygamber'e vurmanıza gönlüm razı olmuyor, işte sırtım, işte karnım, istediğiniz yere dilediğiniz kadar vurun."
Hz. Peygamber:
- Ey Ali, otur yerine! Yüce Allah (c.c.) senin bu iyi niyetini mükafatsız bırakmayacaktır" diye çıkışır.
Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin:
- Ey Ukkaşe, biliyorsun ki biz Allah Resulünün torunlarıyız, hakkını bizden aldığında O'ndan almış sayılırsın. Ne olur bize vur?" diye yalvarıp yakarırlar. Hz. Peygamber (sav) onlarad da:
-"Yerlerinize oturun, ey benim göz bebeğim torunlarım" diye çıkışır.
Bütün bu olanları ibretle seyreden Sevgili Peygamberimiz (sav.) "Ey Ukkaşe, eğer gerçekten bana vurmak istiyorsan, buyur, vur!" diyerek haykırdı. Bunun üzerine Ukkaşe, "Ey Allah'ın Resulü!" dedi. "Siz bana vurduğunuzda ben çıplaktım. Şimdi ben de size vururken çıplak kalmanızı rica ediyorum."
Sevgili Peygamberimiz (sav) hiç duraklamadan hemen elbisesini çıkarır ve "Buyurun, hiç çekinmeden dilediğiniz kadar vurun" diye diretti.
Durumu yakından izleyen sahabiler hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlarlar ve hıçkırık sesleri cami duvarlarını sarsarcasına kalınlaşırken, Ukkaşe bakar ki iki cihan güneşi Peygamberin vücudu süt gibi beyaz ve ardından Peygamberlik mührünü taşıyan ben etrafa ışık saçmaktadır. Kalkar gider sırtını doya doya öperek yerine dönüp oturur. Ardından da:
"Ey Allah'ın Rasülü!" der. "Canım sana feda olsun! Hangi kalb sana kıyabilir? Maksadım sadece o senin ışık saçan mübarek vücudunu kana kana öperek, senin yüzün suyun hürmetine Rabbimin rızasını kazanmak ve Cehennem azabından kurtulmaktır."
Sözün burasında ışıldayan nurani gözlerle sahabilerin süzen Sevgili Peygamberimiz (sav): "Ey Mü'minler!.. Beni dinleyin!" der. "Cennetlik görmek isteyen varsa, işte Ukkaşe'yi görsün."
Bunun üzerine bütün müslümanlar kalkıp Ukkaşe'nin gözlerinden öperek, "Müjdeler olsun!.. Yüksek derecelere eriştin ve Peygamberimizin dostluğunu elde ettin." diyerek kendisini tebrik ettiler.
Allah'ım ululuk ve yücelik hakkı için bize Sevgili Peygamberimizin şefaatını nasip et, amin.
 

sevki sagmanli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Mar 2008
Mesajlar
94
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
Selamünaleyküm değerli kardeşim ALLAH c.c. razı olsun


emeğine sağlık çok güzel bir paylaşım
ALLAH c.c. emanet olun...selam ve dua ile...

HAYIRLI CUMALAR...İNŞALLAH...
 

ehlibeyt

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ocak 2007
Mesajlar
115
Tepki puanı
0
Puanları
0
Selam Sana Ey Güzel Dost çalişmalarini Eksik Etme Bizle Paylaş Allah Razi Olsun
 

ehlibeyt

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ocak 2007
Mesajlar
115
Tepki puanı
0
Puanları
0
sevgili kardeşim bu konun beni çok etkiledi tekrar tekrar okuyorum allah razı olsun selamun aleykum
 

ehlibeyt

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ocak 2007
Mesajlar
115
Tepki puanı
0
Puanları
0
Selaminaleykum ah biz ne olacagiz rabim bize hidayet etsin
 

sevki sagmanli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Mar 2008
Mesajlar
94
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
allah yar ve yardımcımız olsun
dinimizi yüceltsin
imanımızı artırsın
amin
 

BİRDÜNYAUMUT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Haz 2010
Mesajlar
236
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
54
Her duyduğumda için için ağlatır beni bu olay! Gönlümdeki Rasulullah sevgisini ve hasretini tazeler. Rabbim ötelerde kavuşmak nasib eylesin.Amin.
 

hayri07

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Şub 2009
Mesajlar
1,455
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
51
Rabbim sizden razı olsun kardeşim selametle kalın..
 

kardelele

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ocak 2009
Mesajlar
15,425
Tepki puanı
28
Puanları
0
Yaş
55
Konum
istanbul
Allah razı olsun canım kardeşim.çok duygulandım.o gül kokulu Muhammedim can Ahmedim.canımız senin yolunda feda olsun.rabbim yolundan ayırmasın ölene kadar.selametle kalın.
 

narinim

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Ağu 2010
Mesajlar
519
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Ne yazacağımı bilemedim doğrusu, okadar etkilendimki ağlamama engel olmadım inanın. Allahım biz 2 rekat namaz kıldıkmı, bir sayfa kuranı kerim okudukmu kendimizi bişey yaptık sanıyoruz. Böyle şeyler okuyunca kendimden daha çok utanıyorum.

Allahım bizide sana ve resulüne layık kullar olmayı nasip et........AMİN........
 

aşereimübeşere

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Haz 2008
Mesajlar
228
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
Ne yazacağımı bilemedim doğrusu, okadar etkilendimki ağlamama engel olmadım inanın. Allahım biz 2 rekat namaz kıldıkmı, bir sayfa kuranı kerim okudukmu kendimizi bişey yaptık sanıyoruz. Böyle şeyler okuyunca kendimden daha çok utanıyorum.

Allahım bizide sana ve resulüne layık kullar olmayı nasip et........AMİN........

amin kardesim
 

sevki sagmanli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Mar 2008
Mesajlar
94
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
sizdende kardes mevla bizleri hayırlı kullarında eylesin insaallah
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt