islamafakı
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 29 Eki 2008
- Mesajlar
- 50
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 55
Günümüz müstekbirlerinin zulmü yeryüzünü doldurmuş olduğu gibi,
mazlumların ahıda semayı sarmıştır.Eşref_i mahlukat olarak yaratılan insanoğlu,
zulümlere seyirci kalmakla esfelis safilin derecesine inmiştir.
Bir kişiyi öldürmek bir dünyayı öldürmek düşüncesi ve tezi,insan adına savunulan bütün düşünceler,
işlenen bu cinayetler sonucu çürümüş,
ölü bedenlerin nefes tıkayan acısı bütün dünya halklarına bir bedel olarak yazılmıştır.
Ödenesi imkansız hakların,telafisi mümkün olmayan kayıfların aslında sendece bir topluma değil,
insan olma şuurunda olan herkese belli bir hesap açmaktadır.
Kendini Müslüman gören idareciler ve devlet adamları yerli işbirlikçi konumuna düşmüş,
akıttıkları gözyaşları, timsahınki ile aynı anlamı yüklenmiştir.Kınamanın dışında her türlü ticari ve sosyal
ilişkinin devam ettirilmesi,konuşmalarındaki samimiyeti ortadan kaldırmıştır.
Devam eden ticari ve sosyal ilişkiler kınamayı ve üzüntülerini ezip geçerek zalimlere cesaret ve gayret vermektedir.
Sadece üzüntülerini dile getirmekle kurtulamayacağını iktidar sahipleri bilmelidir.
Dünya dengelerinin bahane edilmesi,devlet çıkarlarının öne sürülmesi,yada akla gelebilecek başka dünyevi
sebeblerle bahaneler ortaya konulması boyunlarındaki vebal halkasından kurtulamayacaklardır.
ın yarattığı canları statükolarına feda edenler,İslam kimliğinden çıkmalıdırlar.
Yerine getirilmesi mecburiyet arz eden işlerden, şahıslarına ait endişelerle iptina edenler,
güçleri ve iktidarları var iken,bu görevden kaçanlar,zalimlerle samimi poz verenler,
Alemi Ervahta yüzlerine üstlerine bulaşmış kardeş kanlarıyla hakkın huzuruna çıkacaklardır.
İsma muhatap olan iktidar sahipleri bu amellerinr devam ettikleri sürece
Müslüman kimliğinden çıkmalıdırlar.
Eğer Müslüman kimliğiyle yaşayacaklarsa,kardeşlerinin felahı için iktidar güçlerini kullanmalıdırlar.
Rasulullah(sav) günümüzde olsaydı bu zulümler işlenebilirmiydi?Yahudiler ve müşrükler bu mezalimi yapabilirmiydi?
Bir elçisi katledildiği için küfrün üzerine ordular gönderen Peygamber(sav)
Yahudilere ve yerli müstekbirlere karşı ne yapardı.?
Ümmet bu zulmü yaşarmıydı?Rasulullah(sav) olsaydı kardeşleri için gözünü budaktan sakınmadan,
kafirlerin üzerine ümmet olarak yürürdü.
Ümmetinin bir ferdi için gerekirse ümmetini hepten feda ederdi.
Rasululllah(sav) olsaydı onlara kendi kitapları ile hükmeder,hepsinin boynunu vururdu.
Daha neler yapardı bu ümmetin lideri,lakin yok şimdilerde.
İdarecilerde yahudilerle işbirliği içinde,gülüşme tebessüm,hayatları devam ediyor.
Zamane aydınları da mezalimi izlerken kadeh tokuşturuyor,kırmızı şaraplarına kırmızı kanı karıştırarak.
Göbekli gözlüklü halleriyle kalemlerinin sahtekarca yazılarıyle bir ikindi vakti kadar olan ömürlerini yaşamaktadırlar.
Bütün bunlardan geçtik,hepsi sahte yüzlerini alenen ortaya
koymakta,maskelerinin arkasındaki yüzleri görünmektedir.Ermenilere Yahudilere gösterdikleri muhabbeti,
İslam ümmeti için hiç gündeme getirmezler.
Bu aydınlarda beşeri düzenin kalemşörleri…Burada ümmetin zoruna giden,kendi
değerlerine sahip çıkması gereken kendinin uleması..
Nerede bunca ilim ehli konuşan tartışan,ilimlerinden servet sahibi olanlar..Ümmetin binlerce uleması,
bu ümmetin kanını kaynatamıyormu,ayağa kaldıramıyormu?
Televizyon ekranlarında tefsir,hadis,fıkıh şov yapanlar,eserlerinden servete gark olanlar,
nerede acaba şimdi,neredeler ne zaman konuşacaklar,şimdi değilse…
Eğer şimdilerde konuşmayacak ve zulme başkaldırmayacaklarsa,bundan sonraki ettikleri
her kelam onlara vebal olarak yetecektir.
Peygamber varisleri,
ümmetin ışıkları,rehberleri,kendinizi aydınlatacak şavkınız yoksa,bir daha sakın konuşmayın,
yazlık villalarınızda arabalarınızda klimalar altında yaşayın hayatınızı.
Düzenin kalemşörleri, kırmızı renkli şaraplarına kırmızı kanın rengini karıştırarak kadeh
tokuştururken,sizde onların seyrine bakın,suskunluğunuz asaletinizden değildir bilesiniz…
Suskunluğunuz zilletinizdendir.
Rasulullah(sav) olsaydı şimdilerde aramızda,ümmetine uykuyu haram kılar,
Cebrail gökten her daim yere inerdi.Ümmetinin önderleri liderleri,sevinin aramızda Rasulullah yok,
alim tabakası sizde sevinin edindiğiniz ilim servetinin fil dişi kulelerini
Hz.Ömer başınıza yıkardı.Sizler zilletin halkasını boynunuzdan ne zaman çıkaracaksınız,ne zaman
bu ümmetin fertlerinin önüne önder olacaksınız.Artık kitaplarınız satamayacak,amelsiz olanların ilmine itibar edilmeyecek,bilesiniz.
Rsulullah aramızda olsaydı keşke,bizler çok sevinirdik,bütün ezilmişler sevinirdi,
yeryüzünün bütün mazlumları neşeye gark olurdu.Şimdilerde ne kadar çok özlüyoruz
O’nun adaletini.
Ey Rasulüm(sav) Nerdesin…?
Yakup DÖĞER
mazlumların ahıda semayı sarmıştır.Eşref_i mahlukat olarak yaratılan insanoğlu,
zulümlere seyirci kalmakla esfelis safilin derecesine inmiştir.
Bir kişiyi öldürmek bir dünyayı öldürmek düşüncesi ve tezi,insan adına savunulan bütün düşünceler,
işlenen bu cinayetler sonucu çürümüş,
ölü bedenlerin nefes tıkayan acısı bütün dünya halklarına bir bedel olarak yazılmıştır.
Ödenesi imkansız hakların,telafisi mümkün olmayan kayıfların aslında sendece bir topluma değil,
insan olma şuurunda olan herkese belli bir hesap açmaktadır.
Kendini Müslüman gören idareciler ve devlet adamları yerli işbirlikçi konumuna düşmüş,
akıttıkları gözyaşları, timsahınki ile aynı anlamı yüklenmiştir.Kınamanın dışında her türlü ticari ve sosyal
ilişkinin devam ettirilmesi,konuşmalarındaki samimiyeti ortadan kaldırmıştır.
Devam eden ticari ve sosyal ilişkiler kınamayı ve üzüntülerini ezip geçerek zalimlere cesaret ve gayret vermektedir.
Sadece üzüntülerini dile getirmekle kurtulamayacağını iktidar sahipleri bilmelidir.
Dünya dengelerinin bahane edilmesi,devlet çıkarlarının öne sürülmesi,yada akla gelebilecek başka dünyevi
sebeblerle bahaneler ortaya konulması boyunlarındaki vebal halkasından kurtulamayacaklardır.
ın yarattığı canları statükolarına feda edenler,İslam kimliğinden çıkmalıdırlar.
Yerine getirilmesi mecburiyet arz eden işlerden, şahıslarına ait endişelerle iptina edenler,
güçleri ve iktidarları var iken,bu görevden kaçanlar,zalimlerle samimi poz verenler,
Alemi Ervahta yüzlerine üstlerine bulaşmış kardeş kanlarıyla hakkın huzuruna çıkacaklardır.
İsma muhatap olan iktidar sahipleri bu amellerinr devam ettikleri sürece
Müslüman kimliğinden çıkmalıdırlar.
Eğer Müslüman kimliğiyle yaşayacaklarsa,kardeşlerinin felahı için iktidar güçlerini kullanmalıdırlar.
Rasulullah(sav) günümüzde olsaydı bu zulümler işlenebilirmiydi?Yahudiler ve müşrükler bu mezalimi yapabilirmiydi?
Bir elçisi katledildiği için küfrün üzerine ordular gönderen Peygamber(sav)
Yahudilere ve yerli müstekbirlere karşı ne yapardı.?
Ümmet bu zulmü yaşarmıydı?Rasulullah(sav) olsaydı kardeşleri için gözünü budaktan sakınmadan,
kafirlerin üzerine ümmet olarak yürürdü.
Ümmetinin bir ferdi için gerekirse ümmetini hepten feda ederdi.
Rasululllah(sav) olsaydı onlara kendi kitapları ile hükmeder,hepsinin boynunu vururdu.
Daha neler yapardı bu ümmetin lideri,lakin yok şimdilerde.
İdarecilerde yahudilerle işbirliği içinde,gülüşme tebessüm,hayatları devam ediyor.
Zamane aydınları da mezalimi izlerken kadeh tokuşturuyor,kırmızı şaraplarına kırmızı kanı karıştırarak.
Göbekli gözlüklü halleriyle kalemlerinin sahtekarca yazılarıyle bir ikindi vakti kadar olan ömürlerini yaşamaktadırlar.
Bütün bunlardan geçtik,hepsi sahte yüzlerini alenen ortaya
koymakta,maskelerinin arkasındaki yüzleri görünmektedir.Ermenilere Yahudilere gösterdikleri muhabbeti,
İslam ümmeti için hiç gündeme getirmezler.
Bu aydınlarda beşeri düzenin kalemşörleri…Burada ümmetin zoruna giden,kendi
değerlerine sahip çıkması gereken kendinin uleması..
Nerede bunca ilim ehli konuşan tartışan,ilimlerinden servet sahibi olanlar..Ümmetin binlerce uleması,
bu ümmetin kanını kaynatamıyormu,ayağa kaldıramıyormu?
Televizyon ekranlarında tefsir,hadis,fıkıh şov yapanlar,eserlerinden servete gark olanlar,
nerede acaba şimdi,neredeler ne zaman konuşacaklar,şimdi değilse…
Eğer şimdilerde konuşmayacak ve zulme başkaldırmayacaklarsa,bundan sonraki ettikleri
her kelam onlara vebal olarak yetecektir.
Peygamber varisleri,
ümmetin ışıkları,rehberleri,kendinizi aydınlatacak şavkınız yoksa,bir daha sakın konuşmayın,
yazlık villalarınızda arabalarınızda klimalar altında yaşayın hayatınızı.
Düzenin kalemşörleri, kırmızı renkli şaraplarına kırmızı kanın rengini karıştırarak kadeh
tokuştururken,sizde onların seyrine bakın,suskunluğunuz asaletinizden değildir bilesiniz…
Suskunluğunuz zilletinizdendir.
Rasulullah(sav) olsaydı şimdilerde aramızda,ümmetine uykuyu haram kılar,
Cebrail gökten her daim yere inerdi.Ümmetinin önderleri liderleri,sevinin aramızda Rasulullah yok,
alim tabakası sizde sevinin edindiğiniz ilim servetinin fil dişi kulelerini
Hz.Ömer başınıza yıkardı.Sizler zilletin halkasını boynunuzdan ne zaman çıkaracaksınız,ne zaman
bu ümmetin fertlerinin önüne önder olacaksınız.Artık kitaplarınız satamayacak,amelsiz olanların ilmine itibar edilmeyecek,bilesiniz.
Rsulullah aramızda olsaydı keşke,bizler çok sevinirdik,bütün ezilmişler sevinirdi,
yeryüzünün bütün mazlumları neşeye gark olurdu.Şimdilerde ne kadar çok özlüyoruz
O’nun adaletini.
Ey Rasulüm(sav) Nerdesin…?
Yakup DÖĞER