haydar-kerrar
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 6 Ağu 2009
- Mesajlar
- 98
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 48
Peygamber Efendimize (s.a.v) Kur’an’ı Açıklama Yetkisinin Verildiğini Gösteren Ayetle
Peygamber Efendimize (s.a.v) Kur’an’ı Açıklama Yetkisinin Verildiğini Gösteren Ayetler;
“Biz, her peygamberi mutlaka kendi kavminin diliyle gönderdik ki, onlara (emrolundukları şeyleri) açıklasınlar.”[1]
“Sana bu Zikri (Kur’an’ı) indirdik ki, kendilerine indirileni insanlara açıklayasın ve ta ki onlar da düşünüp öğüt alsınlar.”[2]
“Nitekim size içinizden bir peygamber gönderdik, size ayetlerimizi okuyor, sizi (günahlardan) temizliyor, size Kitab’ı ve hikmeti öğretiyor, size bilmediğiniz şeyleri de öğretiyor.”[3]
“Şüphesiz ki Biz, bu Kitab’ı sana hak ile indirdik ki, insanlar arasında Allah’ın sana gösterdiği şekilde hüküm veresin!..”[4]
“Ey Peygamber! Rabbinden sana indirileni tebliğ et!..”[5]
“Biz sana Kitab’ı indirdik ki, hakkında ayrılığ
a düştükleri şeyi onlara açıklayasın ve inanan bir kavim için, (o Kitap) yol gösterici ve rahmet olsun.”[6]
“(Ey Muhammed!) Onu tekrarlamak için (henüz Cebrail sana vahyi bitirmeden) dilini depretme. Onu (senin kalbine) toplamak ve sana okutmak bize düşer. Sana Kur’anı okuduğumuz zaman onun okunuşunu takip et. Sonra onu açıklamak da bize düşer.”[7]
“…Allah sana Kitab’ı ve hikmeti indirmiş ve sana bilmediklerini öğretmiştir…”[8]
Allah Teala’nın vaad ettiği bu beyanı, hem bazı ayetlerin ileride inecek bazı ayetlerle daha da açılacağı, hem de izaha muhtac bazı ayetlerin yine kendisinin vahyi ve öğretmesi ile Rasulü tarafından açıklanacağını bildiriyor.[9]
Bediüzzaman Said Nursi der ki; “Halık-ı Kainat, bütün o mucizeleri O’nun elinde yaratmakla gösterdi ki, O, O’nun hesabına konuşuyor, O’nun kelamını tebliğ ediyor. Hem O’na gelen Kur’an ise içinde, dışında kırk mucize yönü ile gösterir ki, O Cenabı Hakk’ın tercümanıdır. Hem O kendi zatında bütün ihlasıyla ve takvasıyla ve ciddiyet ve emanetiyle ve diğer bütün halleri ve tavırlarıyla gösterir ki; O (Sallallahu aleyhi ve sellem) kendi namına, kendi fikriyle demiyor, belki Halık’ı namına konuşuyor. Halıkı Kainat onu konuşturuyor…”[10]
________________________________________
[1] İbrahim, 4
[2] Nahl, 44
[3] Bakara, 151
[4] Nisa, 105
[5] Maide, 67
[6] Nahl, 64
[7] Kıyame, 16-19
[8] Nisa, 113
[9] Bkz.: Taberi(29/190-191)
[10] Said Nursi Zülfikar(19.mektup,90-91)
Peygamber Efendimize (s.a.v) Kur’an’ı Açıklama Yetkisinin Verildiğini Gösteren Ayetler;
“Biz, her peygamberi mutlaka kendi kavminin diliyle gönderdik ki, onlara (emrolundukları şeyleri) açıklasınlar.”[1]
“Sana bu Zikri (Kur’an’ı) indirdik ki, kendilerine indirileni insanlara açıklayasın ve ta ki onlar da düşünüp öğüt alsınlar.”[2]
“Nitekim size içinizden bir peygamber gönderdik, size ayetlerimizi okuyor, sizi (günahlardan) temizliyor, size Kitab’ı ve hikmeti öğretiyor, size bilmediğiniz şeyleri de öğretiyor.”[3]
“Şüphesiz ki Biz, bu Kitab’ı sana hak ile indirdik ki, insanlar arasında Allah’ın sana gösterdiği şekilde hüküm veresin!..”[4]
“Ey Peygamber! Rabbinden sana indirileni tebliğ et!..”[5]
“Biz sana Kitab’ı indirdik ki, hakkında ayrılığ
a düştükleri şeyi onlara açıklayasın ve inanan bir kavim için, (o Kitap) yol gösterici ve rahmet olsun.”[6]
“(Ey Muhammed!) Onu tekrarlamak için (henüz Cebrail sana vahyi bitirmeden) dilini depretme. Onu (senin kalbine) toplamak ve sana okutmak bize düşer. Sana Kur’anı okuduğumuz zaman onun okunuşunu takip et. Sonra onu açıklamak da bize düşer.”[7]
“…Allah sana Kitab’ı ve hikmeti indirmiş ve sana bilmediklerini öğretmiştir…”[8]
Allah Teala’nın vaad ettiği bu beyanı, hem bazı ayetlerin ileride inecek bazı ayetlerle daha da açılacağı, hem de izaha muhtac bazı ayetlerin yine kendisinin vahyi ve öğretmesi ile Rasulü tarafından açıklanacağını bildiriyor.[9]
Bediüzzaman Said Nursi der ki; “Halık-ı Kainat, bütün o mucizeleri O’nun elinde yaratmakla gösterdi ki, O, O’nun hesabına konuşuyor, O’nun kelamını tebliğ ediyor. Hem O’na gelen Kur’an ise içinde, dışında kırk mucize yönü ile gösterir ki, O Cenabı Hakk’ın tercümanıdır. Hem O kendi zatında bütün ihlasıyla ve takvasıyla ve ciddiyet ve emanetiyle ve diğer bütün halleri ve tavırlarıyla gösterir ki; O (Sallallahu aleyhi ve sellem) kendi namına, kendi fikriyle demiyor, belki Halık’ı namına konuşuyor. Halıkı Kainat onu konuşturuyor…”[10]
________________________________________
[1] İbrahim, 4
[2] Nahl, 44
[3] Bakara, 151
[4] Nisa, 105
[5] Maide, 67
[6] Nahl, 64
[7] Kıyame, 16-19
[8] Nisa, 113
[9] Bkz.: Taberi(29/190-191)
[10] Said Nursi Zülfikar(19.mektup,90-91)