Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

PEYGAMBER EFENDİMİZ insanları tek seçenek olarak İSLAMa davet etmiyormuş!!!??? (1 Kullanıcı)

kırçiçegi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Kas 2007
Mesajlar
11
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Necat (ahirette kurtuluş) konusunda bir tartışma
Sayın Ahmet Ali Aksoy internette "Bu nasıl bir diyalog, bu gidiş nereye?" başlıklı biz yazı yayınlamış, bana da geldi. Bu yazıda "Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Kültürlerarası Diyalog Platformu" tarafından periyodik olarak tertib edilen "DİYALOG" toplantılarından birini tenkit ediyor. Bu toplantıda Ali Bulaç, Ali Erbaş, Arif Gökçe, Cemal Uşak, Faruk Tuncer, İlyas Üzüm ve Niyazi Öktem ile beraber, Vatikan temsilcisi George Marovitch, Dozideos Anagnasdopavios ve Yusuf Altıntaş gibi Kilise ve Havra mensubları bulunmuştu. Ben huzurlarında "DİYALOG" mevzûunda bir konuşma (sunum) yaptım, toplantıya katılanlar sorular sorarak ve görüşlerini açıklıyarak katkıda bulundular. Daha sonra bu konuşma "Polemik Değil Diyalog" isimli bir kitabda neşredildi.

Sayın Aksoy yanlış bulduğu ifadelerimi -bazılarına cevap da vererek- nakletmiş. Birkaç örnek vereyim:

"Bütün insanların Müslüman olmaları' dinin, Kur'ân'ın hedefi değildir." (Polemik Değil Diyalog, s. 41);

"Müslümanların çoğu 'Peygamberin, bütün din sâliklerini İslâm'a çağırdığına' inanırlar" (Polemik Değil Diyalog, s. 35);

"Peygamberimiz 'Yahudiler mutlaka Müslüman olsun!' demiyor, 'Hıristiyaanlar mutlaka Müslüman olsun!' demiyor." (Polemik Değil Diyalog, s. 35);

"Diyaloğun hedefi, tek bir dine varmak, dinleri teke indirgemek olmamalı" (Polemik Değil Diyalog, s. 36);

"Kur'ân-ı Kerîm'de Ehl-i Kitab'la ilgili devamlı vurgulanan şey; Allah'a iman, âhirete iman ve amel-i salihdir. Kur'ân birçok âyette bunu söylüyor; yani 'Peygambere iman edin' demiyor." (Polemik Değil Diyalog, s. 37);

Bu son ifadem meşhur necat (ebedi kurtuluş) meselesi ile ilgilidir.

"Son peygamber olan Peygamberimiz geldikten sonra O'nun davetine uyarak Müslüman olmayan, Allah'a şirk koşmadan, ahirete de şüphe etmeden iman eden ve "Salih amel" işleyen (bütün dinlerde ortak olan iyi davranışlarda bulunan ve kötülüklerden uzak duran) Yahudiler, Hristiyanlar (Ehl-i kitab) ahirette kurtuluşa erer mi?" sorusuna İslam alimleri üç cevap vermişlerdir: 1. Davetin ulaşması mümkün olmayan yerlerde yaşayanlar müstesna bütün insanlar Son Peygambere inanmak mecburiyetindedirler; inanmayanlar ahrette kurtuluşa eremez. 2. İmam Gazzalî'ye göre iman mecburiyetinin iki şartı var a) Peygamber'in tebliğinin sahih olarak ona ulaşması lazım. b) Nazarı muharrik olacak şekilde olmalı; yani tebliğ yoğun ve tahrik edici olmalıdır. 3. Reşid Rızaların zamanından itibaren üçüncü bir adımın daha atılmış olduğunu görüyoruz. Meselâ Abduh (öğrencisi Reşid Rıza ekleme yaparak bunu anlatıyor) "Şüphesiz iman edenler, Yahudiler, Hıristiyanlar ve Sabiîler(den) her kim Allah'a ve ahiret gününe iman eder ve amel-i salih işlerse, elbette onların Rableri katında mükafatları vardır. Onlar için herhangi bir korku olmadığı gibi onlar üzülmeyeceklerdir de" (Bakara: 2/62) mealindeki âyetin tefsirinde şöyle diyor: "Bu, Ehl-i fetret (Son Peygamber'den sonra yaşayan ve Müslüman olmayanlar) için de geçerlidir." Allah'a, ahiret gününe iman eden ve amel-i salih işleyen kimseler için korkacakları bir şey yoktur, yani bunlar nâcidir (kurtuluşa ererler).

Ben anılan konuşmamda, bu üç görüşü naklettim, her birinin delil ve dayanaklarını verdim ve özetle şunu dedim: Başka dinlerde, ötekilere böyle bir bakış mevcut değil, ama İslam düşüncesinde böyle bir görüş ve bakış mevcuttur. Kendim üçüncü görüşü benimsediğimi söylemedim ve savunmadım, yalnızca naklettim ve delillerini verdim. Ayrıca bu görüşün de savunulabileceği kanaatindeyim.

"Peygamberimiz (İslam) bütün insanları tek seçenek olarak İslam'a mı davet ediyor?"

meselesini de sonraki yazıya bırakalım.

hayrettin karaman

kaynak:Necat (ahirette kurtuluş) konusunda bir tartışma - Hayrettin Karaman - 13.11.2008 - Yazarlar - Yeni Şafak

 

kırçiçegi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Kas 2007
Mesajlar
11
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Necat konusu (2)
"Hangi itikadda (din inancında) olanların, eninde sonunda cennete girebilecekleri" konusunun adı "necat meselesi"dir. "Necat ve İslam'ın, Müslüman olmayanlara yönelik çağrısı" hakkında, "Polemik Değil Diyalog" isimli kitapta yer alan konuşmamda söylediklerime itirazlar var. Bunlardan birini bir yazımda ele almıştım, bu yazıda konuya devam ediyorum.

Evet ben diyorum ki:

1. İslam düşüncesinde "Şirk koşmadan Allah'a, şüphesiz olarak ahirete iman eden ve salih amel işleyenlerin, Müslüman olmasalar da cennete girebileceklerini" kabul eden bir yorum vardır.

2. Bu yorumu benimseyenlere göre Peygamberimiz (Kur'an, İslam) Ehl-i kitabı, mutlaka ve tek seçenek olarak Müslüman olmaya çağırmıyor; a) Müslüman olmaya, b) Müslüman olmayı kabul etmezlerse (Musevi, İsevî… olmayı terk etmek istemezlerse) şirksiz olarak Allah'a, şeksiz olarak ahrete iman etmeye ve salih amele c) Her ikisini de kabul etmeyenleri belli şartlarla barışa veya teslim olup teb'a olarak yaşamaya (zimmî olmaya) davet ediyor. d) İslam'ı ve barışı kabul etmeyip Müslümanların yurtlarına ve dinlerine saldıranlarla da savaşıyor.

Sözü edilen konuşmamda (s. 35) bu konuda şunları söylemişim:

Ali Bulaç: Peki hocam, bir Hıristiyan Peygamberimiz için ne demelidir?

H. Karaman: İyi bir insan, iyi bir Müslüman ve Peygamber olduğuna da inanmalıdır. Biz üç dinin mensupları şuna inanmalıyız; Hz. İsa Allah'tan vahiy almıştır, Hz. Musa, Allah'tan vahiy almıştır. Hz. Muhammed de Allah'tan vahiy almıştır. Buna inanmak durumundayız.

İ. Üzüm: Peki ama hocam, Hıristiyanlar niye inanacaklar ki? İnandıkları takdirde Müslüman olmazlar mı?

H. Karaman: Hayır, Müslüman olmazlar.

İ. Üzüm: Olmaz ama bir gevşeme, bir kopma…

H. Karaman: …Bir Hıristıyan veya Musevi, "Hz. Muhammed'in de Allah'dan vahiy aldığına inanıyorum," der. Sonra "bu peygember (Hz. Muhammed) benden ne istiyor," sorusunu sorar. Yani, "Ben bir Museviyim ya da Îseviyim, dinimi bırakıp şu ana kadar inandığım ve yaşadığım şeylerden tevbe edip Müslüman olmamı mı bekliyor? Yoksa başka bir beklentisi mi vardır?" Ben diyorum ki, İslâm ulemâsı içinde, Kur'an-ı Kerim'e bakarak Peygamberimizin beklentisinin bundan ibaret olduğuna inanlar var. Peygamberimiz "Yahudi mutlaka Müslüman olsun!" demiyor, "Hıristiyan mutlaka Müslüman olsun!" demiyor. Diyor ki; "Yahudiler ve Hıristiyanlar tek Allah'a inansınlar, ahirete inansınlar ve kendi kitaplarında da bulunan iyiliklere göre yaşasınlar, (yani bizim amel-i salih dediğimiz şeyler) beni de sahtekârlıkla, yalancılıkla itham etmesinler. Getirdiğim kitabı da şuradan buradan çalıntı olduğunu söylemesinler." Dolayısıyla "Bu takdirde onlar da cennete giderler" demiş oluyor. Bu inançta olanlar var mı? Var. Bu inançta olmayanlar var mı? Onlar da var… İşte sizin adına diyalog dediğiniz şey bu zaten. Hep şunu söylüyorum; diyalog, "tek bir dine varmak, dinleri teke indirgemek olmamalı." Böyle bir hedef olamaz zaten. Bu eşyanın tabiatına aykırıdır. Ama diyalog, duvarları kaldırıp, birbirimizi görmemizi sağlayabilir…

Necat konusu (2) - Hayrettin Karaman - 13.11.2008 - Yazarlar - Yeni Şafak

 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt