islamikoru
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 7 May 2012
- Mesajlar
- 8
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 34
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ve Avrupa Birliği (AB) tarafından düzenlenen “Kültürler Arası Diyalog Forumu” toplantısı, 25 Eylül Salı günü Şanlıurfa’da gerçekleştirilecek.
Başta dinimiz olmak üzere kültürümüzüde değiştirmek için çabalayan siyonistlerin ve evangelistlerin projelerinin ardı arkası kesilmiyor.
Din Müntesipleri arasında yapılan ve İslam’dan taviz verdirmeyi,İslam’ı yozlaştırmayı ve tıpkı Hristiyanların ‘Protestan’ mezhebi gibi ‘ılımlı bir islam’ anlayışını amaçlayan ‘Dinler Arası Diyalog ve Hoşgörü’ çalışmalarının yanı sıra ; Medya,siyasetçiler ve akademisyenleri kapsayan ‘Kültürler Arası Diyalog ve Etkileşim’ projeleri de faaliyet göstermektedir.
Tabi bir toplumu,halkı etkilemek ve kişilerin görüşlerine ve düşüncelerine yön vermek için,toplumda en etkin kurum olan medyayı ve sözü en çok takip edilen ve kabul edilen siyasetçileri ‘kafalamak’ en kısa,uğraşı gerektirmeyen ve kesine yakın çözüm olan bir yoldur.
25 Eylül 2012 tarihinde ; ’2 yıl sürecek olan’ proje kapsamında, 6 sempozyum, 3 diyalog forumu ve 2 uluslararası yaz kampı ile 27 ikili ziyaret düzenlenecek.
Ayrıca 25 Eylül’de başlayacak olan bu projenin,’dinler arası diyalog’ faaliyetlerinin gerçekleştirildiği baş şehir olan ‘ŞANLIURFA’ da gerçekleştirilmeside ayrı bir durumdur.
Kültürlerin kaynaşması amacıyla yapılan bu projelerde,hedef ; dünyanın her yanındaki insanların,özellikle müslüman halkların ‘siyonist’lerin istediği ‘tek tip insan modeli’ haline gelmesidir.
Çünkü yabancı kültürlerle kaynaşan müslüman kesim,o kültürlerden aldığı yaşam tarzı ile (daha doğrusu siyonistlerin,o kültürlerin müslümanlara vermesini istediği yaşam tarzı ile) hayatının yönlendirilmesine sebep olacak,adete ‘koyun’ haline gelecektir.Bu yüzden ‘koyunu güden çobanlar’ olan siyasetçiler başta olmak üzere medya grupları ve akademisyenleri ‘kafalamak’ tabi ki daha kısa çözüm olacaktır.
Bir müslüman olarak uyanık olmalı,Kur’an,Sünnet ve Kur’an ile Sünnete tabi olan büyüklerimiz dışında kimsenin bizleri yönlendirmesine fırsat vermemeliyiz.Olaylara bir ‘koyun’ gibi yaklaşmamalı,perde arkasını düşünmeliyiz.Gavurun oyunu hiç bir zaman bitmez.Bu oyunları ne çok küçümsemeli,ne de onları gözümüzde ‘yenilmez bir dev’ gibi büyütmeliyiz.Allah’ın ipi olan Kuran ile Peygamberimizin sünnetine sarılmalı ve Allah dostlarının yolunu takip etmeliyiz.Ki felaha erebilelim.
www.islamikoru.com
Başta dinimiz olmak üzere kültürümüzüde değiştirmek için çabalayan siyonistlerin ve evangelistlerin projelerinin ardı arkası kesilmiyor.
Din Müntesipleri arasında yapılan ve İslam’dan taviz verdirmeyi,İslam’ı yozlaştırmayı ve tıpkı Hristiyanların ‘Protestan’ mezhebi gibi ‘ılımlı bir islam’ anlayışını amaçlayan ‘Dinler Arası Diyalog ve Hoşgörü’ çalışmalarının yanı sıra ; Medya,siyasetçiler ve akademisyenleri kapsayan ‘Kültürler Arası Diyalog ve Etkileşim’ projeleri de faaliyet göstermektedir.
Tabi bir toplumu,halkı etkilemek ve kişilerin görüşlerine ve düşüncelerine yön vermek için,toplumda en etkin kurum olan medyayı ve sözü en çok takip edilen ve kabul edilen siyasetçileri ‘kafalamak’ en kısa,uğraşı gerektirmeyen ve kesine yakın çözüm olan bir yoldur.
25 Eylül 2012 tarihinde ; ’2 yıl sürecek olan’ proje kapsamında, 6 sempozyum, 3 diyalog forumu ve 2 uluslararası yaz kampı ile 27 ikili ziyaret düzenlenecek.
Ayrıca 25 Eylül’de başlayacak olan bu projenin,’dinler arası diyalog’ faaliyetlerinin gerçekleştirildiği baş şehir olan ‘ŞANLIURFA’ da gerçekleştirilmeside ayrı bir durumdur.
Kültürlerin kaynaşması amacıyla yapılan bu projelerde,hedef ; dünyanın her yanındaki insanların,özellikle müslüman halkların ‘siyonist’lerin istediği ‘tek tip insan modeli’ haline gelmesidir.
Çünkü yabancı kültürlerle kaynaşan müslüman kesim,o kültürlerden aldığı yaşam tarzı ile (daha doğrusu siyonistlerin,o kültürlerin müslümanlara vermesini istediği yaşam tarzı ile) hayatının yönlendirilmesine sebep olacak,adete ‘koyun’ haline gelecektir.Bu yüzden ‘koyunu güden çobanlar’ olan siyasetçiler başta olmak üzere medya grupları ve akademisyenleri ‘kafalamak’ tabi ki daha kısa çözüm olacaktır.
Bir müslüman olarak uyanık olmalı,Kur’an,Sünnet ve Kur’an ile Sünnete tabi olan büyüklerimiz dışında kimsenin bizleri yönlendirmesine fırsat vermemeliyiz.Olaylara bir ‘koyun’ gibi yaklaşmamalı,perde arkasını düşünmeliyiz.Gavurun oyunu hiç bir zaman bitmez.Bu oyunları ne çok küçümsemeli,ne de onları gözümüzde ‘yenilmez bir dev’ gibi büyütmeliyiz.Allah’ın ipi olan Kuran ile Peygamberimizin sünnetine sarılmalı ve Allah dostlarının yolunu takip etmeliyiz.Ki felaha erebilelim.
www.islamikoru.com