Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

PADİŞAHIN İŞİNE(mutlaka okuyun) (1 Kullanıcı)

zunnun_u_misri

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Şub 2008
Mesajlar
292
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Sultan Murad Han o gün bir 'hoş'tur. Telaşeli görünür. Sanki bir şeyler söylemek ister sonra vaz geçer. Neşeli deseniz değil, üzüntülü deseniz hiç değil.
Veziriazam Siyavuş Paşa sorar:

- Hayrola efendim, canınızı sıkan bir şey mi var?

- Akşam garip bir rüya gördüm.

- Hayırdır inşallah...

- Hayır mı şer mi öğreneceğiz.

- Nasıl yani?

- Hazırlan, dışarı çıkıyoruz.

Ve iki molla kılığında çıkarlar yola. Anlaşılan o ki, Padişah hâlâ gördüğü rüyanın tesirindedir ve gideceği yeri iyi bilir. Seri, kararlı adımlarla Beyazıt'a çıkar, döner Vefa'ya, Zeyrek'ten aşağılara sallanır.

Unkapanı civarında soluklanır. Etrafına daha bir dikkatle bakınır. İşte tam o sırada yerde yatan bir ceset gözlerine batar, sorarlar:

- Kimdir bu?

- Aman hocam hiç bulaşma, derler.

- Ayyaşın sarhoşun biri işte!

- Nerden biliyorsunuz?

- Müsaade et de bilelim yani. Kırk yıllık komşumuz...

Bir başkası tafsilâta girer:

- Biliyor musunuz, der. Aslında iyi sanatkârdır. Azaplarçarsısı'nda çalışır. Nalının hasını yapar... Ancak kazandıklarını içkiye, fuhuşa harcar. Hem şişe şişe şarap taşır evine, hem de nerde namlı mimli kadın varsa takar peşine..

Hele yaşlının biri çok öfkelidir:

- İsterseniz komşulara sorun, der. Sorun bakalım onu bir cemaatte gören olmuş mu?..

Hasılı, mahalleli döner ardını gider. Bizim tebdili kıyafet mollalar kalırlar mı ortada! Tam Vezir de toparlanıyordur ki, Padişah keser yolunu:

- Nereye?

- Bilmem, bu adamdan uzak durmayı yeğlersiniz sanırım.

- Millet bu, çeker gider. Kimseye bir şey diyemem... Ama biz gidemeyiz, şöyle veya böyle tebamızdır. Defini tamamlamak gerek.

- İyi ya, saraydan bir kaç hoca yollar, kurtuluruz vebalden.

- Olmaz, rüyadaki hikmeti çözemedik daha.

- Peki ne yapmamı emir buyurursunuz?

- Mollalığa devam... Naaşı kaldırmalıyız en azından.

- Aman efendim, nasıl kaldırırız?

- Basbayağı kaldırırız işte.

- Yapmayın, etmeyin sultanım, bunun yıkanması, paklanması var. Tekfini, telkini...

- Merak etme ben beceririm. Ama önce bir gasilhane bulmalıyız.


- Şurada bir mahalle mescidi var ama...


- Olmaz, vefat eden sen olsaydın nereden kalkmak isterdin?


- Ne bileyim, Ayasofya'dan, Süleymaniye'den, en azından Fatih Camii'nden...


- Ayasofya ile Süleymaniye\'de devlet erkanı çoktur. Tanınmak istemem. Ama Fatih Camii'ni iyi dedin. Hadi yüklenelim...

Ve gelirler camiye. Vezir sağa sola koşturur, kefen tabut bulur. Padişah bakır kazanları vurur ocağa... Usulü erkânınca bir güzel yıkarlar ki, naaş; ayan beyan güzelleşir sanki. Bir nurdur, aydınlanır alnında. Yüzü sâkilere benzemez. Hem manâlı bir tebessüm okunur dudaklarında. Padişahın kanı ısınmıştır bu adama, Vezir'in de keza... Meçhul nalıncıyı kefenler, tabutlar, musalla taşına yatırırlar.
Ama namaz vaktine bir hayli vardır daha... Bir ara Vezir sıkıntılı sıkıntılı yaklaşır.

- Sultanım, der. Yanlış yapıyoruz galiba...

- Nasıl yani?

- Heyecana kapıldık, sorup soruşturmadan buraya getirdik cenazeyi. Kim bilir belki hanımı vardır, belki yetimleri?


- Doğru, öyle ya, neyse... Sen başını bekle, ben mahalleyi dolanıp geleyim.


Vezir, cüzüne, tesbihine döner. Padişah garip maceranın başladığı noktaya koşar. Nitekim sorar soruşturur. Nalıncının evini bulur. Kapıyı yaşlı bir kadın açar. Hadiseyi metanetle dinler. Sanki bu vefatı
bekler gibidir.

- Hakkını helal et evladım, der. Belli ki çok yorulmuşsun.


Kadın eşiğe çöker, ellerini yumruk yapar, şakaklarına dayar... Ağlar mı? Hayır. Ama gözleri kısılır, hatıralara dalar belki. Neden sonra silkinip çıkar hayal dünyasından...

- Biliyor musun oğlum? Diye dertli dertli söylenir... Bizim efendi bir âlemdi, vesselâm. Akşamlara kadar nalın yapar... Ama birinin elinde şarap şişesi görmesin; elindekini avucundakini verir satın alırdı.
Sonra getirip dökerdi helâya!


- Niye?

- Gençler içmesin diye...

- Hayret...

- Sonra, malum kadınların ücretlerini öder eve getirirdi. Ben sizin zamanınızı satın aldım mı? Aldım, derdi. Öyleyse şimdi dinlemeniz gerek... O çeker
gider, ben menkîbeler anlatırdım onlara...

- Bak sen! Millet ne sanıyor halbuki...


- Milletin ne sandığı umurunda değildi. Hoş, o hep uzak mescidlere giderdi. Öyle bir imamın arkasında durmalı ki, derdi. Tekbir alırken Kabe'yi görmeli...


- Öyle imam kaç tane kaldı şimdi?


- İşte bu yüzden Nişancı'ya, Sofular'a uzanırdı ya... Hatta bir gün; "Bakasın efendi, dedim. Sen böyle böyle
yapıyorsun ama komşular kötü belleyecek. İnan cenazen kalacak ortada..."


- Doğru, öyle ya?


- Kimseye zahmetim olmasın deyip, mezarını kendi kazdı bahçeye. Ama ben üsteledim. İş mezarla bitiyor mu, dedim. Seni kim yıkasın, kim kaldırsın?


- Peki o ne dedi?


- Önce uzun uzun güldü, sonra; "Allah büyüktür hatun, dedi. Hem Padişah'ın işi ne?"
 

zeyfatma

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Şub 2008
Mesajlar
75
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Yaaaa işte zamanında ki insanların kamilliği,saflığı ve ALLAH a tam bağlılıklarını anlıyoruz.
Onların binde biri olbilsk ne mutlu.ALLAH onların kalbini bizlere versin...AMİN
 

anamaya

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
332
Tepki puanı
0
Puanları
0
çok güzel bir paylaşımdı kardeşim eline emeğine sağlık ALLAH (C.C) cümlemize ölümlerin en hayırlısını nasip etsin inşallah!
 

hafizkiz

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Ağu 2007
Mesajlar
1,923
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Konum
manevi iklimden selamlar
esselamü aleyküm bu hikayeyi daha öncede dinlemiştim bilgimi tazelemem de vesile oldunuz
Allah razı olsun
slm ve dua ile
 

volkaneren78

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Tem 2008
Mesajlar
19
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Çok ama çok güzel bir paylaşımdı Allah (c.c) sizlerden razı olsun. Her gördüğün göründüğü gibi değilmiş demek ki.
 

isranurr

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Ağu 2007
Mesajlar
814
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
SELAMÜN ALEYKÜM

Çok güzeldi Alah razı olsun.Emeğinize sağlık
 

zunnun_u_misri

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Şub 2008
Mesajlar
292
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
bu arada bu veli kişi nalıncı mehmet efendidir kardeşlerim türbesi unkapanındadır ziyaret ederseniz
 

xmemoli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Eyl 2008
Mesajlar
85
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
esselamü aleyküm Allah razı olsun
slm ve dua ile
 

acmiyy

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2007
Mesajlar
121
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
emeginize saglik Aeo selam ve dua ile
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt