Muhtazaf
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 30 Mar 2008
- Mesajlar
- 9,590
- Tepki puanı
- 954
- Puanları
- 113
- Yaş
- 66
- Web Sitesi
- www.aydin-aydin.com
Ramazanlar'da yapılan şakalar daha ziyade oruç üzerine olduğu için bazıları oruç bozdurmaya kadar giderdi. Böyle şakalar da, daha ziyade iftara yakın saatlerde tiryakilere yapılırdı. Tiryaki olanların bildiği gibi; oruç tutulunca açlık, susuzluk pek etkili olmazdı. Fakat sigaraya dayanılmazdı. Sigara tiryakileri gibi, kahve, çay tiryakileri de vardı. Öylesine ki, bu kişiler iftar topu atılınca bir yudum su ile oruçlarını bozup, hemen tütüne ya da kahve fincanlarının sapına yapışırlardı. Ancak ondan sonra yemek yemeye girişirlerdi.
İşte yapılan şakalar da bu tür tiryakiler üzerine yöneltilirdi. Örneğin top atılmasına 5-10 dakika kala sigara tabakası açılıp, "Buyur" diye şakadan ikramda bulunulur, kibrit çakıp "Yaksana!" diye burnunun ucuna kadar sokulurdu. Tiryaki zaten tütüne hasret, bir de burnunun ucuna kadar sigara getirilince, dayanamaz "Lahavle" çekerdi. Bununla da hiddetini yenemezse, ağır sözler söyler, hatta küfürler savururdu. Şakayı yapanlar da kahkahayı basarlardı. Bir kısım Ramazan muzipleri de top sesini gayet güzel taklit eden el vurmaları yaparak, tiryakinin kulağının dibinde yalandan top patlatırlardı. Tiryaki iyice küplere biner.
İşte yapılan şakalar da bu tür tiryakiler üzerine yöneltilirdi. Örneğin top atılmasına 5-10 dakika kala sigara tabakası açılıp, "Buyur" diye şakadan ikramda bulunulur, kibrit çakıp "Yaksana!" diye burnunun ucuna kadar sokulurdu. Tiryaki zaten tütüne hasret, bir de burnunun ucuna kadar sigara getirilince, dayanamaz "Lahavle" çekerdi. Bununla da hiddetini yenemezse, ağır sözler söyler, hatta küfürler savururdu. Şakayı yapanlar da kahkahayı basarlardı. Bir kısım Ramazan muzipleri de top sesini gayet güzel taklit eden el vurmaları yaparak, tiryakinin kulağının dibinde yalandan top patlatırlardı. Tiryaki iyice küplere biner.
Bazen öyle ağır küfürler savurur ki, orucu bile bozulurdu. Ramazan şakalarından tarihe geçenleri pek çok olmuştur. İşte bunlardan biri: Sultan II. Mahmut'un Kızlar Ağası Tahsin Ağa, çok cahil olduğu için de çok kibirli, kendini beğenmiş biriydi. Her şeyi bildiğini sanırdı. Sultan Mahmut'un bir de Sait Efendi adında çok zeki, hazırcevap bir sohbetçisi vardı. Sait Efendi, oldum olası bu cahil Kızlar Ağası'na kızardı. Bir Ramazan günü ona oyun oynayıp, padişahın gözünden düşürmek istedi ve Tahsin Ağa'nın odasına girdi. Ama ne giriş! Başı önünde ,elleri göbeğine bağlı. Sesi de çok saygılı: "Efendi hazretleri. Size bütün Müslümanlar namına bir ricaya geldim. Çok iyi bildiğiniz gibi, eskiden Ramazan orucu 6 aydı. Müslümanlar, padişahın Kızlar Ağası'na rica ettiler. O da padişaha söyleyerek, orucu 3 aya indirtti. IV. Murat'ın Kızlar Ağası da 1 aya indirtti. Şimdi de siz himmet etseniz de 1 haftaya indirtseniz."