Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ölüyü toprağa gömmek şart mıdır?Eşcinsellik?Mumyalamaya islamiyet nasıl bakıyor? (1 Kullanıcı)

tevbe_2010

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Haz 2009
Mesajlar
94
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
38
Arkadaşlar dün Teketek programını izledim.Normalde bu programı izlemem ama izlememin nedeni Murat Bardakçı'dır.Neyse sözü uzatmadan öze geleyim.Bu sorulara siz de cevap verebilir misiniz?

Ölüyü toprağa gömmek şart mıdır?

Normalde bu soruyu soran Fatih Altaylı.Yaşar Nuri Diyor ki; "Topraktan geldiniz,toprağa geri döneceksiniz"..Burada asıl anlatılmak istenen topraktan yaratıldınız ama toprağa gömülmenize gerek yoktur.Sadece islami bir gelenektir.Yoksa denize atılan insan da toprağa gömülmesine dair bir hadis veya ayet yoktur.

Eşcinselliği İslam dini nasıl karşılamaktadır?

Yine Fatih Altaylı tarafından sorulan soruya Yaşar Nuri Bey pek cevap vermeye yanaşmasa da,Halid Bin Velidi örnek göstererek:Onun zamanında eşcinselleri belirleyerek onları öldürüp yaktığını söyledi.Bunun üzerine Hz. Ömere sahabenin birisi "birşey yapmayacak mısınız ya Ömer" dediğinde,Ömer şu Cevabı vermişti: "Allah'ın kınından çıkan o kılıcı,benim geri yerine sokmaya gücüm yetmez.."diye bir kıssa verdi.


Mumyalamaya İslamiyetin bakış açısı?

İlginç konulardan bir tanesi de buydu.Murat Bardakçı Osmanlı'da Fatih de dahil Fatih zamanına kadar tüm padişahların mumyalandığı söyledi.Padişahlar bile mumyalatmaya karşı çıkmıyorlarsa?
 

TRHACKER

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2009
Mesajlar
2,454
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
bu ne hız kardeşim 3 mesj 2 konu hemde yeni geldn
eyvallah
 

kalbiminurlandır

Eposta Onaylanmamış Üyeler
Katılım
7 Tem 2008
Mesajlar
4,040
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
degerli kardeşimiz. hoşgeldiniz islam yuvamıza.
yazılarımızı islami kaynaklar ışığında paylaşmamız daha onemlı ve dıkkat cekıcı olmaz mı sızce.
bence bu konu dini konular bolumune degıl BOYKOT bolumune acılmalıydı.
selam ve dua ile
 

tevbe_2010

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Haz 2009
Mesajlar
94
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
38
Kardeşlerim..Aslında ben burada ne boykot ediyorum.ne de bir açıklama getiriyorum.Sadece dün izlediğim bir programda böyle şeyler söylenmiştir,Doğruluğu nedir diye sizlere sormak istiyorum.Ne Yaşar Nuri Öztürk'ü ne de programı boykot ediyom.Sadece böyle sorulara böyle cevaplar verildi.Acaba doğruluğu var mıdır? diye sizin fikirlerinizi almak istiyorum.
Selam ve dua ile
 

TRHACKER

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2009
Mesajlar
2,454
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
şimdi anladım değerli kardeşim ilk soru yanlış bence evet islamiyetten gelir ama adet olduğundan değil bir sebebi vardır mutlaka diğerleri hakkında yorum yok
selametle kal kardeşim
 

kalbiminurlandır

Eposta Onaylanmamış Üyeler
Katılım
7 Tem 2008
Mesajlar
4,040
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Kardeşlerim..Aslında ben burada ne boykot ediyorum.ne de bir açıklama getiriyorum.Sadece dün izlediğim bir programda böyle şeyler söylenmiştir,Doğruluğu nedir diye sizlere sormak istiyorum.Ne Yaşar Nuri Öztürk'ü ne de programı boykot ediyom.Sadece böyle sorulara böyle cevaplar verildi.Acaba doğruluğu var mıdır? diye sizin fikirlerinizi almak istiyorum.
Selam ve dua ile
kesinlikle doğruluğu yok.. yaşar nurının nasıl dini saptırdığıını biliyoruz. açık ve net
 

tevbe_2010

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Haz 2009
Mesajlar
94
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
38
esselamu aleyküm

kalbiminurlandır kardeşim.kesinlikle doğruluğu yok derken sorulardan hiçbirinin mi?Yoksa Yaşar Nuri'ye göre mi cevap verdiniz?Açıklamalarda ters düşen tarafları örneklerle veya mümkünse hadis-ayetlerle açıklayarak bizim gibileri de bilgilendirebilir misiniz?Eğer Yaşar Nuri söyledi,nasıl olsa yanlıştır diyerek geçiştirirsek onun söylediklerine(eğer yanlışsa tabi)inananları artırmış oluruz.Çünkü o yalanda olsa(ki yalan olduğunu da ispatlayamadık) bizler açıklayamadığımız için ona inananlar mutlaka çıkacaktır.
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
verdiğin bilgiler için teşekkür ederim
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Arkadaşlar dün Teketek programını izledim.Normalde bu programı izlemem ama izlememin nedeni Murat Bardakçı'dır.NEyse sözü uzatmadan öze geleyim.

Ölüyü toprağa gömmek şart mıdır?

Normalde bu soruyu soran Fatih Altaylı.Yaşar Nuri Diyor ki; "Topraktan geldiniz,toprağa geri döneceksiniz"..Burada asıl anlatılmak istenen topraktan yaratıldınız ama toprağa gömülmenize gerek yoktur.Sadece islami bir gelenektir.Yoksa denize atılan insan da toprağa gömülmesine dair bir hadis veya ayet yoktur.

Eşcinselliği İslam dini nasıl karşılamaktadır?

Yine Fatih Altaylı tarafından sorulan soruya Yaşar Nuri Bey pek cevap vermeye yanaşmasa da,Halid Bin Velidi örnek göstererek:Onun zamanında eşcinselleri belirleyerek onları öldürüp yaktığını söyledi.Bunun üzerine Hz. Ömere sahabenin birisi "birşey yapmayacak mısınız ya Ömer" dediğinde,Ömer şu Cevabı vermişti: "Allah'ın kınından çıkan o kılıcı,benim geri yerine sokmaya gücüm yetmez.."diye bir kıssa verdi.


Mumyalamaya İslamiyetin bakış açısı?

İlginç konulardan bir tanesi de buydu.Murat Bardakçı Osmanlı'da Fatih de dahil Fatih zamanına kadar tüm padişahların mumyalandığı söyledi.Padişahlar bile mumyalatmaya karşı çıkmıyorlarsa?
SAHİH-İ MÜSLİM i okumuş birisiyim...
-Müslümanın cesedi toprağa gömülür...
-Eşcinselliğe karşı yapılan muamele olmuştur.....Halid bin Velid hz nin uygulaması ...
Yalnız İslam kanunlarının uygulanması -tatbikatta olması şartıyla...
-Mumyalama yoktur...Murat Bardakçı soytarılık yapmış..
Hz Fatih Sultan Mehmed hz nin böyle bir uygulaması yoktur...
Mutlak gerçeği Allahcc bilir...
BESMELE...SELAM...DUA...
 

TRHACKER

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2009
Mesajlar
2,454
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
SAHİH-İ MÜSLİM i okumuş birisiyim...
-Müslümanın cesedi toprağa gömülür...
-Eşcinselliğe karşı yapılan muamele olmuştur.....Halid bin Velid hz nin uygulaması ...
Yalnız İslam kanunlarının uygulanması -tatbikatta olması şartıyla...
-Mumyalama yoktur...Murat Bardakçı soytarılık yapmış..
Hz Fatih Sultan Mehmed hz nin böyle bir uygulaması yoktur...
Mutlak gerçeği Allahcc bilir...
BESMELE...SELAM...DUA...

allah razı olsun ablacım bizi aydınlattın sağolasın ablacım
 

tevbe_2010

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Haz 2009
Mesajlar
94
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
38
kimkimdir Allah senden razı olsun.İlk iki soruya kanaat getirdim.Kalbimle inandım.Üçüncü sorunun cevabı da çok önemli.Eğer mumyalama varsa toprağa gömülmeyle çelişme olabilir.Biraz beyin fırtınası yapalım:)

İsmail Hakkı Uzunçarşılı, 1975 yılında Türk Tarih Kurumu’nun çıkarttığı hacimli üç aylık “Belleten” dergisinde Topkapı Sarayı Arşivlerine dayandırarak Fatih Sultan Mehmed’in ölümünü anlatıyor.

“...Fatih Sultan Mehmed’in gasl edilmesi de elemli olmuştur. Yazın sıcağında on günden ziyade elbisesi ile kapalı kalan ceset koktuğundan yanına kimse gidememiş Baltacılar Kethüdası Kasım ile ânın usta dediği tahnit memuru ölüyü beraber soyup dahili ağşasını (iç organlarını) çıkarmak sûretiyle mumyaladıktan sonra kefenlenmiştir ve sonra da merasimle defnedilmiştir.” Uzunçarşılı, Fatih’in defin işlemini anlattığı yukarıdaki paragrafa düştüğü dipnotla daha da şaşırtıyor bizi ve hiç de dolaylı bir anlatım yolu seçmiyor; “Osmanlı padişahlarından Osman Gazi, Murat Hüdâvendigâr, Yıldırım Bayezid, Çelebi Sultan Mehmed, İkinci Murad’ın cesetleri muhtelif sebeblerle mumyalıdır. Emir Süleyman Çelebi ile Musa Çelebi ve Kanuni Sultan Süleyman’ın cesetleri de mumyalıdır.”

Uzunçarşılı son baskısı 1988’de yapılan Türk Tarih Kurumu etiketli Osmanlı Tarihi 1. cildinde İstanbul’un fethine kadarki dönemi ele alırken Osmanlı sultanlarının ölümleri ve defin işlemlerine de yer veriyor.

Yaralı Sırp asilzadesi tarafından savaş meydanında şehid edilen Sultan Murat’ın Bursa’ya getirilişini şöyle anlatıyor Uzunçarşılı; “Sultan Murat’ın cesedi tahnit edilerek Bursa’da Çekirge’de yaptırmış olduğu türbesine gönderilerek ağşâ—ı dahiliyesi(iç organları) vefat ettiği yere gömülmüş ve üzerine türbe yapılarak zamanımıza yakın devre kadar “Meşhed—i Hüdâvendigâr” adıyle devam etmiştir.” Kosova’dan Bursa’ya götürülen cesedin mumyalanmadan korunması mümkün gözükmemektedir.

Yıldırım Bayezid’in ölümünü müteakip cesedinin tahnit edilerek Akşehir’e Mahmut Hayrâni türbesine konulduğu yazılıyor. Sonra, Timur, Semerkant’a dönerken cesedin “hükümdarlara mahsus merasimle defnedilmesi” tavsiyesiyle birlikte oğlu Musa Çelebi’ye teslim ediyor.

Yıldırım Bayezid’den sonra Osmanlı’yı toparlayan Çelebi Mehmet’in ölümü Sultan Murad’ın Bursa’ya gelmesine kadar kırk gün gizlenir. Rum tarihçisi Dukas, Mırmıroğlu tercümesinde olayı şöyle anlatıyor: “Edirne sarayında vefat eden Sultan Mehmet’in cesedi kırk gün sarayda saklandı ve ölümünü dört kişiden başka kimse bilmiyordu. Bilenler, Bayezid, İbrahim ve iki hekim. (Uzunçarşılı, Hacı İvaz Paşa’yı da ekliyor.) Bunlar her gün saraya gidip çıkıyorlardı tedavi için etraftan ilâçlar getiriliyor diye ortalığın şüphesini uyandırmak istemiyorlardı. Hekimler ölünün karnını açarak bağırsak, ak ve kara ciğerlerini çıkarıp cesedin içini kâmilen yıkadılar ve cesetten çıkardıkları maddeleri ölünün bulunduğu odayı kazarak gömdüler ve sonra cesede ıtriyat sürdüler ve kefenlediler ve hayatta imiş gibi yatağa yatırdılar.” Uzunçarşılı Çelebi Mehmet için Belleten’de “mumyalandı” diyor.

Mustafa Armağan’ın Bursa Yeşil Türbe’de Başbakanlığın izniyle araştırma yapan Kâzım Baykal’dan aktardığına göre “Çelebi Mehmet’in cenazesi ne mumyalanmış ne de gömülmüştür”. Fakat, tabutu girişteki mumyalığa konmuştur. Burada Selçuklular’dan gelen bir gelenek devam etmekle beraber yapılan tahnit işleminin daha zayıf kaldığı ya da daha zayıf uygulandığı sonucuna varılabilir belki. Fakat, tahnit edilen son padişah Kanuni Sultan Süleyman’a kuvvetli bir tahnit tekniği uygulanmıştır, belki de öyle gerekmiştir.

Kanuni’nin mumyalanması

Sokollu, Kanuni’nin ölümünü vezirlerden bile saklar. Necdet Sakaoğlu’nun Bu Mülkün Sultanları kitabından devam edelim: “Tabib İbn Kaysun, İmam Derviş Efendi ve rikâbdar Mustafa Ağa ve Musâ Ağa ve Hasan Ağa, cümlesi on iki nefer kimesne mübarek cesedini gasledüp tekfin eyleyüp namazunu kılup tabut ile taht altında emanet kodular.” Sakaoğlu tarihçi Selaniki’ye dayanarak şunları yazıyor; iç organları çadırında yatağının bulunduğu yere gömülerek cesedi tahnit edildi. Tahnit işlemi türlü ilaçlar, misk ve amberlerle yapılıp ceset sımsıkı muşambalara sarılarak bir tabuta yerleştirildi; tarihçilerin deyimiyle Sokollu, Kanuni’yi âdeta pastırma yaptı! Kanuni’nin ölüm tarihi de 21 Haziran. Yaz sıcağının en kuvvetli olduğu bir zamanda koca padişah mumyalanmış olarak 48 gün saklanıyor.

Beni rahmetten mahrum etmeyin

Sultan II. Murat nüzûl isabetiyle 3 Şubat 1451’de vefat etti; cesedi tahnit edilip, Halil Paşa tarafından oğlu Manisa Valisi Şehzade Mehmed’e acele haber gönderildi. O gelinceye kadar ölüsü muhafaza olundu. 16 gün sona oğlu gelerek hükümdar ilân edildikten sonra vasiyetnâmesi mucibince cesedi Bursa’ya naklonularak türbesine defnedildi. Yanına hiç bir kimsenin konulmamasını vasiyetinde kendisi istemiştir. Sultan 2. Murat vasiyetinde öldükten sonra mumyavâri bir defin istememiş fakat Uzunçarşılı’nın anlattığına göre o da kısmen “tahnit” edilmiş.

Aşıkpaşazâde tarihinde II. Murat’ın vasiyetnâmesinde “Beni bu rahmetten mahrum etmeyin” dediği ve mezarının üstünün açık olmasını vasiyet ettiği söyleniyor. II. Murat mumyalanmak istemiyor, çünkü Allah’ın rahmetinden mahrum olmaktan korkuyor. Bu da o dönem yapılan mumyalama/tahnit işlemlerine İslam fıkhı açısından şüpheli yaklaşılmaya başlandığını gösteriyor. Bir de, daha önceki yapılan mumyalama olaylarının varlığını doğruluyor.

Tâc—ü’t Tevârih’te de Cem Sultan’ın öldükten sonra ağşasının çıkartılıp göbeğinin misk ve amberlerle doldurulduğu, muşambalara sarılarak demir bir tabuta konduğu anlatılıyor. Cem Sultan için doğrudan mumyalandı denmemekle birlikte, benzer işlemlere tâbi tutulmuş olduğu anlaşılıyor.

----------------------------------------------------------------------

BELLETEN Dergisi, 155, Cilt: XXXIX - Sayı: 155 - Yıl: 1975 Temmuz

Uzunçarşıl, İ.H, Osmanlı Tarihi, c:1
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
İslâm dini açısından tahnitin hiçbir değeri ve önemi yoktur. Bunların da ötesinde İslâm, cesedin tahnitini ve yakılmasını yasakladığı gibi, ölüm hadisesinin kesinleştiği anlaşıldıktan sonra gömme işleminin geciktirilmesine bile izin vermez. İslâm'a göre insan topraktan yaratılmıştır, öldükten sonra toprağa gömülecektir.


Osman CİLACI
Düzenleme: Aşka Mecnun

Çeşitli sebeplerle,
vatana uzaklık...
çürüme endişesi...
düşmanın cesedi elegeçirme şüphesi..
idarenin zayıflamasından korkulup cesedin saklanma mecburiyeti..
gibi sebeplerle de bu işlem yapılmış olabilirmi..
Allahcc bilir..
Değilse OSMANLI PADİŞAHLARI İSLAM YOLUNDAN HİÇBİR ZAMAN AYRILMAZLAR...
MUTLAK GERÇEĞİ ALLAHCC BİLİR..KALPLER DE OLANI DA..
BESMELE...SELAM..DUA..
 

TRHACKER

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2009
Mesajlar
2,454
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
İslâm dini açısından tahnitin hiçbir değeri ve önemi yoktur. Bunların da ötesinde İslâm, cesedin tahnitini ve yakılmasını yasakladığı gibi, ölüm hadisesinin kesinleştiği anlaşıldıktan sonra gömme işleminin geciktirilmesine bile izin vermez. İslâm'a göre insan topraktan yaratılmıştır, öldükten sonra toprağa gömülecektir.


Osman CİLACI
Düzenleme: Aşka Mecnun
__________________

allah razı olsun abla
 

tevbe_2010

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Haz 2009
Mesajlar
94
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
38
İslâm dini açısından tahnitin hiçbir değeri ve önemi yoktur. Bunların da ötesinde İslâm, cesedin tahnitini ve yakılmasını yasakladığı gibi, ölüm hadisesinin kesinleştiği anlaşıldıktan sonra gömme işleminin geciktirilmesine bile izin vermez. İslâm'a göre insan topraktan yaratılmıştır, öldükten sonra toprağa gömülecektir.


Osman CİLACI
Düzenleme: Aşka Mecnun

Çeşitli sebeplerle,
vatana uzaklık...
çürüme endişesi...
düşmanın cesedi elegeçirme şüphesi..
idarenin zayıflamasından korkulup cesedin saklanma mecburiyeti..
gibi sebeplerle de bu işlem yapılmış olabilirmi..
Allahcc bilir..
Değilse OSMANLI PADİŞAHLARI İSLAM YOLUNDAN HİÇBİR ZAMAN AYRILMAZLAR...
MUTLAK GERÇEĞİ ALLAHCC BİLİR..KALPLER DE OLANI DA..
BESMELE...SELAM..DUA..


Allah sizden razı olsun.İçimi aydınlattınız.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt