Ebabil--Kuşu
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 9 Şub 2008
- Mesajlar
- 13
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 35
Bir oda,yerde bir mum,perdeler indirilmiş;
Yerde çıplak bir gömlek,korkusundan dirilmiş
Süt beyaz duvarlarda,çivilerin gölgesi;
Artık ne bir çıtırtı,ne de bir ayak sesi...
Yatıyor yatağında,dimdik,upuzun ölü;
Üstü,boynuna kadar bir çarşafla örtülü,
Bezin üstünde ayak parmaklarının izi;
Mum alevinden sarı,baygın ve donuk benzi
Son nefesle göğsü boş,eli uzanmış yana;
Gözleri renkli bir cam,mıhlı ahşap tavana.
Sarkık dudaklarının ucunda bir çizgi var;
Küçük bir çizgi,küçük,titreyen bir an kadar
Sarkık dudaklarında aslı titrek bir an;
Belli ki,birdenbire gitmiş çırpınamadan.
Bu benim kendi ölüm,bu benim kendi ölüm
Bana geldiği zaman böyle gelecek ölüm.
NECİP FAZIL KISAKÜREK
Yerde çıplak bir gömlek,korkusundan dirilmiş
Süt beyaz duvarlarda,çivilerin gölgesi;
Artık ne bir çıtırtı,ne de bir ayak sesi...
Yatıyor yatağında,dimdik,upuzun ölü;
Üstü,boynuna kadar bir çarşafla örtülü,
Bezin üstünde ayak parmaklarının izi;
Mum alevinden sarı,baygın ve donuk benzi
Son nefesle göğsü boş,eli uzanmış yana;
Gözleri renkli bir cam,mıhlı ahşap tavana.
Sarkık dudaklarının ucunda bir çizgi var;
Küçük bir çizgi,küçük,titreyen bir an kadar
Sarkık dudaklarında aslı titrek bir an;
Belli ki,birdenbire gitmiş çırpınamadan.
Bu benim kendi ölüm,bu benim kendi ölüm
Bana geldiği zaman böyle gelecek ölüm.
NECİP FAZIL KISAKÜREK