UniqueDemon
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 3 Şub 2009
- Mesajlar
- 119
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 34
Selamun Aleyküm.
Arkadaşlar aşağıda yazacağım şey alıntı değildir. İmam-ı Şarani Ölüm ve Ötesi Kitabını "komple" yazıyorum [cep kitabı 131 sayfa ]
--------------------------------------------------------------------------
Önsöz
Ölüm mü'minin düğün gecesidir. Öyle ise mü'min, kendini o gece için hazırlamalıdır. Şairimiz ne güzel ifade ediyor:
"Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber
Hiç güzel olmasaydı, ölürmüydü Peygamber"
Anen seni doğurduğunda sen ağlıyor, etrafındakiler ise seniçten gülüyorlardı. Öyle bir amelde bulunki ölüm gününde onlar ağlarken sen gül.
Yine şairimizi dinleyelim :
"Varmak o iklime ki uğramaz ihtiyarlık,
Ebedi gençliğin taht kurduğu yer mezarlık."
"Ebedi gençlik ölümdür desem kimse inanmaz,
Taş ihtiyarlar, servi çürür, ölüm yıpranmaz."
Rabbimiz buyuruyor:
"Ey insanoğlu! sen rabbine kavuşuncaya kadar çalışıp çabalarsız. Sonunda ona kavuşacaksın"
bu ayet bize, eninde sonunda Allah'a kavuşacağımızı bildirmektedir.
Efendimiz aleyhisselam: " Gemini yenile, çıkacağın sefer çok uzundur."
Allah teala, mü'min kulunun canını almak istediğinde Azrail'e (a.s): "Ey Azrail! Haydi arkadaşlarınla birlikte falan kuluma gidinde onu dünya yorgunluğundan kurtarıp terhis edin"
Bu emri alan melekler, ellerinde misk-i anber ve güzel kokular olduğu halde inip kulun yanına gelirler, sonra sana selam verirler.Sana şöyle derler:
"Doğu batı demeden tüm dünyayı dolaştın! şu anda buraya ne getirdin söyle bakalım?" adem oğlunun cevabı şu olur.
"Vallahi eğer insanoğlu , dünyada binlerce yıl yaşasa asude bir hayat geçirse, bir eli yağda, bir eli balda olsa, salih amele sahip olmadıktan sonra bütün bu güzel yaşantısı, ona kabre girdiği daha ilk gecesinde bir fayda vermeyecektir. artık gerisini siz düşünün"
Müslümanca yaşayan kişinin ölürken, ruhuna hitaben şöyle denecektir. "Haydi ey güzel, olgun ve dolgun olan ruh bedenden rahatlıkla çıkıver!"
Ruh gayet rahat olarak bedenden çıkacak. Melekler onu alıp 7.kat göğe çıkaracaklardır.Orada bir grup melekle Cibril-i Emin onu karşılayacak ve onu alıp doğru ALLAH'a ulaştıracaklardır.
Ruh, Allahın huzurunda durunca , Allah şöyle seslenecek:
"Ey meleklerim! Haydi bu güzel ruhu alın , dikensiz sedir ağaçları, salkımlara sarkmış muz ağaçları, uzamış gölde altları, çağlayarak akan suların kenarlarında, bitip tükenmeyen ve yasakda edilmeyen bol meyveler arasında yerleştirin!"
Ondan sonrada Allah beşyüz meleğe:
"Haydi gidin ölü evine taziyetler sunun" diye emredecek
Ölünün bedeni hala yıkanmakta. Sağa sola çevriliyor. Ne tutacak eli var, ne yyürüyecek ayağa sahip. gözler yerinden fırlamış. Sonra kapatılmış. Gözlerin feri gitmiş. Ağız kapalı. Azalar açık. Cesed adeta taş kesilmiş, hareketsiz.
Ey ademoğlu! Sağlığında birinin gelip elbiselerini sırtından çıkarmasını ve seni çıplak bırakmasını istermiydin?
İşte şimdi yıkayıcı gelmiş, seni iyice soymuş, teneşire yatırmış, yıkamaktadır.O halde iken şöyle diyeceksin.
"Ey insan tevbe et, ölüm yaklaşmıştır. Nefsani arzularına baş kaldır, çünkü nefis azmıştır. Ey insan malım ve bütün mallar arkamda kalacak, ben dünyada tek bir kefenle çıkacağım. sende öyle çıkacaksın. Bütün insanlarda öyle çıkacak
Bu anı düşün, Ne gücün kalmış, ne kuvvetin, ne malın ve ne de saltanatın.
Hani çocukların? Nerede yetim bıraktıkların. Gasilhanenin kapısı suratlarına kapanmış. Seni görmüyorlar bile.
Baki kalan ancak ALLAHTIR. Tek olan sadece ALLAH tır. ALLAHtan başka hiçbir varlık ebedi yaşamayacaktır. KAYYUM da sadece odur buyurmuşlardır.
Arkadaşlar aşağıda yazacağım şey alıntı değildir. İmam-ı Şarani Ölüm ve Ötesi Kitabını "komple" yazıyorum [cep kitabı 131 sayfa ]
--------------------------------------------------------------------------
Önsöz
Ölüm mü'minin düğün gecesidir. Öyle ise mü'min, kendini o gece için hazırlamalıdır. Şairimiz ne güzel ifade ediyor:
"Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber
Hiç güzel olmasaydı, ölürmüydü Peygamber"
Anen seni doğurduğunda sen ağlıyor, etrafındakiler ise seniçten gülüyorlardı. Öyle bir amelde bulunki ölüm gününde onlar ağlarken sen gül.
Yine şairimizi dinleyelim :
"Varmak o iklime ki uğramaz ihtiyarlık,
Ebedi gençliğin taht kurduğu yer mezarlık."
"Ebedi gençlik ölümdür desem kimse inanmaz,
Taş ihtiyarlar, servi çürür, ölüm yıpranmaz."
Rabbimiz buyuruyor:
"Ey insanoğlu! sen rabbine kavuşuncaya kadar çalışıp çabalarsız. Sonunda ona kavuşacaksın"
bu ayet bize, eninde sonunda Allah'a kavuşacağımızı bildirmektedir.
Efendimiz aleyhisselam: " Gemini yenile, çıkacağın sefer çok uzundur."
Allah teala, mü'min kulunun canını almak istediğinde Azrail'e (a.s): "Ey Azrail! Haydi arkadaşlarınla birlikte falan kuluma gidinde onu dünya yorgunluğundan kurtarıp terhis edin"
Bu emri alan melekler, ellerinde misk-i anber ve güzel kokular olduğu halde inip kulun yanına gelirler, sonra sana selam verirler.Sana şöyle derler:
"Doğu batı demeden tüm dünyayı dolaştın! şu anda buraya ne getirdin söyle bakalım?" adem oğlunun cevabı şu olur.
"Vallahi eğer insanoğlu , dünyada binlerce yıl yaşasa asude bir hayat geçirse, bir eli yağda, bir eli balda olsa, salih amele sahip olmadıktan sonra bütün bu güzel yaşantısı, ona kabre girdiği daha ilk gecesinde bir fayda vermeyecektir. artık gerisini siz düşünün"
Müslümanca yaşayan kişinin ölürken, ruhuna hitaben şöyle denecektir. "Haydi ey güzel, olgun ve dolgun olan ruh bedenden rahatlıkla çıkıver!"
Ruh gayet rahat olarak bedenden çıkacak. Melekler onu alıp 7.kat göğe çıkaracaklardır.Orada bir grup melekle Cibril-i Emin onu karşılayacak ve onu alıp doğru ALLAH'a ulaştıracaklardır.
Ruh, Allahın huzurunda durunca , Allah şöyle seslenecek:
"Ey meleklerim! Haydi bu güzel ruhu alın , dikensiz sedir ağaçları, salkımlara sarkmış muz ağaçları, uzamış gölde altları, çağlayarak akan suların kenarlarında, bitip tükenmeyen ve yasakda edilmeyen bol meyveler arasında yerleştirin!"
Ondan sonrada Allah beşyüz meleğe:
"Haydi gidin ölü evine taziyetler sunun" diye emredecek
Ölünün bedeni hala yıkanmakta. Sağa sola çevriliyor. Ne tutacak eli var, ne yyürüyecek ayağa sahip. gözler yerinden fırlamış. Sonra kapatılmış. Gözlerin feri gitmiş. Ağız kapalı. Azalar açık. Cesed adeta taş kesilmiş, hareketsiz.
Ey ademoğlu! Sağlığında birinin gelip elbiselerini sırtından çıkarmasını ve seni çıplak bırakmasını istermiydin?
İşte şimdi yıkayıcı gelmiş, seni iyice soymuş, teneşire yatırmış, yıkamaktadır.O halde iken şöyle diyeceksin.
"Ey insan tevbe et, ölüm yaklaşmıştır. Nefsani arzularına baş kaldır, çünkü nefis azmıştır. Ey insan malım ve bütün mallar arkamda kalacak, ben dünyada tek bir kefenle çıkacağım. sende öyle çıkacaksın. Bütün insanlarda öyle çıkacak
Bu anı düşün, Ne gücün kalmış, ne kuvvetin, ne malın ve ne de saltanatın.
Hani çocukların? Nerede yetim bıraktıkların. Gasilhanenin kapısı suratlarına kapanmış. Seni görmüyorlar bile.
Baki kalan ancak ALLAHTIR. Tek olan sadece ALLAH tır. ALLAHtan başka hiçbir varlık ebedi yaşamayacaktır. KAYYUM da sadece odur buyurmuşlardır.
NOT: Müsait oldukça yazacağım şuan yoruldum bayaaa..
Allaha emanet olun