Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

O(as) "alemlere rahmet" alemler kadar rahmet (1 Kullanıcı)

نعىمة

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
2 Ara 2007
Mesajlar
2,969
Tepki puanı
3
Puanları
0
Yaş
40
bu yazımda Hz. Peygamber’in (as), saçının, sakalının bir teline kadar, hırkasından cubbesine, terliğinden asasına kadar, elini değdirdiği, yada üzerine bastığı nesneye kadar bir “rahmet” ve şefaat” peygamberi olduğunu ispat sadedinde bir olayı size sunayım.
Peygamberimizin Hudeybiye Umresi ile Veda Haccında Kestirdiği Saçlarının Bölüşülmesi
Peygamberimiz, hicretin altıncı yılında Hudeybiye Umresinde başının saçını, Hirâş b. Ümeyye b, Fadl’ul’ Huzâî’ye kazıttı.
Hırâş, Peygamberimizin başının kazımış olduğu saçlarını, yanı başlarındaki yeşil Semüre ağacının üzerine attı.

Ümmü Umâre’nin bildirdiğine göre: Halk, ağacın başından o saçları alıp bölüştüler.
Ümmü Umâre de, halkın aralarına sokulup onlardan bir demette, kendisi almış, vefatına kadar yanında bulunmuş ve hastalar, şifa için, suyu ile yıkanmıştır.
Eshab’dan Mâmer b. Abdullah der ki “Resûlullah Aleyhisselam (Veda Haccında) Mina’da Kurbanı kestiği zaman, kendisini tıraş etmemi, bana emir buyurdu.
Ustura bıçığını alıp başucuna dikildim.
Yüzüme baktı ve bana “Ey Mâmer! Resûlullah Aleyhisselâm, kulağının yumuşağından itibaren başını, elinde usturan olduğu halde, sana teslim etti!” buyurdu.
“Vallâhi, ya Rasûlullah! Hiç şüphesiz, bu vazife, bana Allah tarafından ihsan buyrulan bir nimettir!” dedim.
Resûlullah Aleyhisselam “Evet! Öyledir!” buyurdu.
Sonra, Resûlullah’ın başını tıraş ettim.”
Müslümanlar, Peygamberimizin kesilen saçından almak için hazırlanmışlardı.
Peygamberimiz, sağ tarafına, eliyle işaret ederek “Şurayı, al!” buyurdu.
Berber, Peygamberimizin başının sağ tarafının saçını kesti.

Peygamberimiz, Ebû Talhat’ül’ Ensârî’yi çağırdı.
Kesilen saçları, ona verdi.
Sonra, berbere sol tarafını uzattı. “Tıraş et!” buyurdu.
Berber, orayı da, tıraş edince, Peygamberimiz, Ebû Talha’ya, sol tarafının saçını da, verip “Halk arasında bölüştür!” buyurdu.
Peygamberimiz, başını tıraş ettirdiği zaman, saçından ilk alan, Ebû Talha oldu.
Sahabiler, Peygamberimizin kesilen saçını yere düşürmemek için, çevresini sarmışlar, saçının bir tek telini bile, ellerinin içinden yere düşürmemişlerdi.
Peygamberimizin alnının saçı tıraş edildiği zaman, Halid b, Velid “Ya Resûlullah! Alnının saçını bana ver!
Hiç kimseyi, bu hususta bana tercih etme! Anam, babam, sana feda olsun!” diyerek yalvardı.
Saçlar, kendisine verilince, Halid b. Velid, onu, gözlerine sürdü ve Külahının ön kısmına yerleştirdi.

Hz. Ebû Bekir “Halid b. Velid’in Uhud’da, Hendek’te, Hudeybiye’de ve karşılaştığımız her savaş yerinde bize yaptıklarını gözümün önüne getirdim, bir de, Kurban günü Resûlullah Aleyhisselamın başını tıraş ettirirken ona “Ya Resûlullah! Alın saçını bana ver! Bu hususta hiç kimseyi bana tercih etme babam, anam, sana feda olsun!” diyerek yalvarışına ve Resûlullah Aleyhisselamın alın saçını alınca, onları gözlerine sürüşüne baktım da hayrette kaldım” demiştir.
Halid b. Velid karşılaşıp da, bu mübarek saç sayesinde yenilgiye uğratmadığı düşman topluluğu yoktu.
Nitekim, Halid b. Velid “Ben, onu hangi tarafa yönelttimse, orası, feth olundu!” demiştir.

Halid b. Velid’in, Yemâme savaşında başından düşen külahının üzerine son derecede düşmesinin ve bu uğurda tehlikeyi göze almasını hoş görmeyen Eshaba “Ben, bunu, külahımın kıymetinden dolayı yapmayorum.
Fakat, onun içinde Peygamber Aleyhisselamın saçı bulunduğu için, müşriklerin ellerine düşmesini istemiyorum!” demiştir.
Peygamberimizin kesilen saçından, Zevcelerine de, herkesin payı kadar düştü.
İbni Sîrin der ki “Abîde’ye (vefatı 190) “Bizim yanımızda Peygamber Aleyhisselamın saçı vardır. Biz, Onu, Enes b. Mâlik (veya Enes b. Mâlik’in ev halkı) tarafından elde ettik” dedim.

Abîde ‘Peygamber Aleyhisselamın saçından bir tek Tel’in benim yanıma bulunması, bana, dünyadan ve dünyadakilerden daha sevgilidir!’ dedi.
Peygamberimiz, bıyık ve yanaklarından kesilen kıllarla tırnaklarını yere gömdürmüştür.
Asırlardan beri yurdumuzun bir çok camilerinde mübarek gün ve gecelerde Lıhyei şerife (Sakalı şerif) diye ziyaret oluna gelenler, her halde, Peygamberimizin Hudeybiye Umresile Veda haccında tıraş olunca, Eshab arasında bölüşülmüş bulunan Saç telleri olsa gerektir.
(Bkz., M. Asım Köksal, İslam Tarihi, İst.ts, cilt: 18, s. 130133,)
 

efşan

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2007
Mesajlar
94
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Allah razı olsun paylaşım için onun tek bir saç teli bile çok kıymetli tabiki
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt