Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Necip Fazıl'dan Gençliğe Hitabe.. (1 Kullanıcı)

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,573
Tepki puanı
32
Puanları
48
Yaş
39




Bir gençlik, bir gençlik, bir gençlik...

"Zaman bendedir ve mekân bana emanettir!" şuurunda bir gençlik...

Devlet ve milletinin büyük çapa ermiş yedi asırlık hayatında ilk ikibuçuk asrını aşk, vecd, fetih ve hakimiyetle süsleyici; üç asrını kaba softa ve ham elinde kenetleyici; son bir asrını, Allah'ın Kur'an'ında "belhüm adal" dediği hayvandan aşağı taklitçilere kaptırıcı; en son yarım asrını da işgal ordularının bile yapamayacağı bir cinayetle, Türkü madde plânında kurtardıktan sonra ruh plânında helâk edici tam dört devre bulunduğunu gören... Bu devirleri yükseltici aşk, çürütücü taklitçilik ve öldürücü küfür diye yaftalayan ve şimdi, evet şimdi... Beşinci devrenin kapısı önünde dimdik bekleyen bir gençlik...

Gökleri çökertecek ve yeni kurbağa diliyle bütün "dikey"leri "yatay" hale getirecek bir nida kopararak "Mukaddes emaneti ne yaptınız?" diye meydan yerine çıkacağı günü kollayan bir gençlik...

Dininin, dilinin, beyninin, ilminin, ırzının, evinin, kininin, öcünün davacısı bir gençlik...

Halka değil hakka inanan, meclisinin duvarında "Hakimiyet hakkındır" düsturuna hasret çeken, gerçek adaleti bu inanışta ve halis hürriyeti Hakka kölelikte bulan bir gençlik...

Emekçiye "Benim sana acıdığım ve yardımcı olduğum kadar sen kendine acıyamaz ve yardımcı olamazsın! Ama sen de, zulüm gördüğün iddiasiyle, kendi kendine hakkı ezmekte ve en zalim patronlardan daha zalim istismarcılara yakanı kaptırmakta başıboş bırakılamazsın!", kapitaliste ise "Allah buyruğunu ve Resul ölçüsünü kalbinin ve kasanın kapısına kazımadıkça serbest nefes bile alamazsın!", ihtarını edecek... Kökü ezelde ve dalı ebedde bir sistemin aşkına, vecdine, diyalektiğine, estetiğine, irfanına, idrakine sahip bir gençlik...

Birbuçuk asırdır yanıp kavrulan, bunca keşfine ve oyuncağına rağmen buhranını yenemeyen ve kurtuluşunu arayan Batı adamının bulamadığını, Türkün de yine birbuçuk asırdır işte bu hasta Batı adamında bulduğunu sandığı şeyi, o mübarek oluş sırrını çözecek ve her sistem ve mezhep, ortada ne kadar hastalık varsa tedavisinin ve ne kadar cennet hayali varsa hakikatinin İslâm'da olduğunu gösterecek ve bu tavırla yurduna İslâm âlemine ve bütün insanlığa numunelik teşkil edecek bir gençlik...

"Kim var!" diye seslenilince, sağına ve soluna bakınmadan, fert fert "Ben varım!" cevabını verici, her ferdi "Benim olmadığım yerde kimse yoktur!" duygusuna sahip bir dava ahlâkını pırıldatıcı bir gençlik...

Can taşıma liyakatini, canların canı uğrunda can vermeyi cana minnet sayacak kadar gözü kara ve o nisbette strateji ve taktik sahibi bir gençlik...

Büyük bir tasavvuf adamının benzetişiyle, zifiri karanlıkta ak sütün içindeki ak kılı farkedecek kadar gözü keskin bir gençlik...

Bugün, komik üniversitesi, hokkabaz profesörü, yalancı ders kitabı, çıkartma kağıdı şehri, muzahrafat kanalı sokağı, fuhş albümü gazetesi, şaşkına dönmüş ailesi ve daha nesi ve nesi, hasılı, güya kendisini yetiştirecek bütün cemiyet müesseselerinden aldığı zehirli tesiri üzerinden silkip atabilecek, kendi öz talim ve terbiyesine, telkin ve telbiyesine memur vasıtalara kadar nefsini koruyabilecek, tekbaşına onlara karşı durabilecek ve çetinler çetini bu işin destanlık savaşını kazanabilecek bir gençlik...

Annesi, babası, ninesi ve dedesi de içinde olsa gelmiş ve geçmiş bütün eski nesillerden hiç birini beğenmeyen, onlara "Siz güneşi ceketinizin astarı içinde kaybetmiş marka müslümanlarısınız! Gerçek müslüman olsaydınız bu hallerden hiçbiri başımıza gelmezdi!" diyecek ve gerçek müslümanlığın "ne idüğü"nü ve "nasıl"ını gösterecek bir gençlik...

Tek cümleyle, Allah'ın, kâinatı yüzüsuyu hürmetine yarattığı Sevgilisinin âlemleri manto gibi bürüyen eteğine tutunacak, O'ndan başka hiçbir tutamak, dayanak, sığınak, barınak tanımayacak ve O'nun düşmanlarını ancak kubur farelerine denk muameleye lâyık görecek bir gençlik...

Bu gençliği karşımda görüyorum. Maya tutması için otuz küsür yıldır, devrimbaz kodamanların viski çektiği kamıştan borularla ciğerimden kalemime kan çekerek yırtındığım, kıvrandığım ve zindanlarda çürüdüğüm bu gençlik karşısında uykusuz, susuz, ekmeksiz, başımı secdeye mıhlayıp bir ömür Allah'a hamd etme makamındayım. Genç adam! Bundan böyle senden beklediğim, manevî babanın tabutunu musalla taşına, Anadolu kıtası büyüklüğündeki dâva taşını da gediğine koymandır.

Surda bir gedik açtık; mukaddes mi mukaddes!

Ey kahbe rüzgâr, artık ne yandan esersen es!..


Allah'ın selâmı üzerinize olsun!
 

İPARHAN

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Ağu 2010
Mesajlar
279
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Üstadın;
kelimesi kelimesine tüyleri üpertici..düşündürücü..ders aldırıcı..kendine getirici..gençliğe hitabesini,kalbimize nakşetmeli,hayatımıza uyarlamalı,onun kutsal emanetini ilelebet yaşatmalıyız...Bu coşku,bu güzellik,bu zarafet,bu hakikat bir tek İSLAMDA mevcuttur...gerisi boş vesselam!..
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
47
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
Maya tutması için otuz küsür yıldır, devrimbaz kodamanların viski çektiği kamıştan borularla ciğerimden kalemime kan çekerek yırtındığım, kıvrandığım ve zindanlarda çürüdüğüm bu gençlik karşısında uykusuz, susuz, ekmeksiz, başımı secdeye mıhlayıp bir ömür Allah'a hamd etme makamındayım.

kelime kelime hıfz etmeli bu gençlik ;)
teşekkürler ablacım
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,573
Tepki puanı
32
Puanları
48
Yaş
39
Her kelimesinde Dank ettirici bir vuruş..her cümlesinde bambaka bir mana..Dava bilincini hissttiren,hissettirecek,dürtücek bir hitabe..
Var olmada ki asıl maksat bu hitabe özetliyor olsa gerek..Her dinleyişimde her okuyuşumda şaha kalkmış bir küheylan gibi çoşuyor yürek..ama tam o şuura varabilmek ve yaşayabilmek mühim olan..
Olanlardan olmak duası,arzusu ile inşaALLAH..
 

İPARHAN

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Ağu 2010
Mesajlar
279
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Her kelimesinde Dank ettirici bir vuruş..her cümlesinde bambaka bir mana..Dava bilincini hissttiren,hissettirecek,dürtücek bir hitabe..
Var olmada ki asıl maksat bu hitabe özetliyor olsa gerek..Her dinleyişimde her okuyuşumda şaha kalkmış bir küheylan gibi çoşuyor yürek..ama tam o şuura varabilmek ve yaşayabilmek mühim olan..
Olanlardan olmak duası,arzusu ile inşaALLAH..

Üstad bu DAVA nın lezzettini almış,ömrü çile ile hapislerde geçmiş,

"beni bırakın da hiç dışarıya, dış meselelere sarkmadan cinnet mustatili davasının iç çilesini tamamlayayım... artık çok kısa kısa gideceğim..."

"ağlayabilmek için ille yılanlı kuyuya düşmek mi lazım?... asıl dünyanın en korkunç bir yılanlı kuyu olduğunu anlamak yetmez mi?"


ifadeleriyle de ne kadar çile çektiğini aklımızın aldığı kadarıyla anlamaya çalışabiliriz...

"HİÇ" kardeşim üstad bizlere birçok eser bırakmıştır...ancak bu eserleri okumakla davanın

idrakine varabilir,lezzetini alabiliriz...önce şuur sonra icraat...Ne müthiş birşey,Allahın

davasını fikren ve cismen savunabilmek...Cenab-ı Hak samimi olan bütün müminlere nasip

eyelesin...bu iş nasip meselesi ise,nasip et YA RAB!...


 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,573
Tepki puanı
32
Puanları
48
Yaş
39
Üstad bu DAVA nın lezzettini almış,ömrü çile ile hapislerde geçmiş,

"beni bırakın da hiç dışarıya, dış meselelere sarkmadan cinnet mustatili davasının iç çilesini tamamlayayım... artık çok kısa kısa gideceğim..."

"ağlayabilmek için ille yılanlı kuyuya düşmek mi lazım?... asıl dünyanın en korkunç bir yılanlı kuyu olduğunu anlamak yetmez mi?"


ifadeleriyle de ne kadar çile çektiğini aklımızın aldığı kadarıyla anlamaya çalışabiliriz...

"HİÇ" kardeşim üstad bizlere birçok eser bırakmıştır...ancak bu eserleri okumakla davanın

idrakine varabilir,lezzetini alabiliriz...önce şuur sonra icraat...Ne müthiş birşey,Allahın

davasını fikren ve cismen savunabilmek...Cenab-ı Hak samimi olan bütün müminlere nasip

eyelesin...bu iş nasip meselesi ise,nasip et YA RAB!...



O'nun gibi bir şahsiyetin anlaşılamaması,anlamamakta direnilmesine aklım almıyor..Oysaki var olmanın asıl manasını yaşayan taşıyan canlı örneklerden biri..Gençliğin sadece onun bizlere durup düşünülecek kendimizi dürttürecek özümüze döndürecek o müthiş şiirlerine,nasihatlerine,tokatlarına hoş sözler deyip geçmesine katlanamıyorum,sindiremiyorum..Hayatımda mühim bir yeri olan Üstadımın bıraktığı onca eseri okuma çabasındayım..anlayıp bıraktığı davayı sürdürme derdindeyken bu gençlik beni ümitsizliğe götürmekte..ne acı aman ALLAHIM..
RABBİM bir an önce bırakılan emanetlerin farkına varıp anlama anlatma ve yaşayabilme çabası içine sokmayı nasib etsin cümlemize..
 

İPARHAN

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Ağu 2010
Mesajlar
279
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Allah(cc) razı olsun can gönüldaşımız...

Doğacak BÜYÜK DOĞU bizden doğarak!..
 

İPARHAN

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Ağu 2010
Mesajlar
279
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Gençler , hakiki gençler!.. Bu adam yolunuza fedadır.Eğer yetişmenizde ;çeyrek çeyrek asırdırzift çektikleri ,zulmet sıvadıkları ruhunuzun nesçlerini aralayıp mukaddes kıvılcımın girmesine yol hazırlama işinde de küçük bir emeğim varsa , bunu ebediyet tapusu kadar kıymetli sayarım.Bu adam yolunuza fedadır;ve siz mevcut oldukça bu topraklarda yaşanmaya değer bir hayat açılmasına ümitle bakılabilir.Gerisi hep kolay ,hep basit...Hapis ,işkence ,ölüm ,açlık sefalaet ,hakaret ...Hepsine dayanılabilir.
Başı boş bir serçe ağzından rastgele düşmüş bir tohumun bile kaybolmasına meydan vermeyen Allah'ım , bu gençlerin,böyle gençlerin büyük hasad gününe beni yetiştirsin !.....

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------


Bizde hapishane, hiç bir suçun ıstırap ve intibah yatağı değil, her suçun tam teşekkül ve tekemmül akademisidir.O bir yılanlı kuyudur;ve bekçileri, içine değil yanlız kapağına hakimdir.Herkesi, her nevi insanı, kuyunun kapağını aralayıp buraya atarlar.Atılan, ister tırtıl veya solucan olsun...Ya kuyunun dibinde yılanlaşacak yahut yılanlara gıda olacaktır.

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Zamanı öldürken, arada bir Gel! dediğimiz halde gelmeyen fikirle,zaman bizi öldürmeye başlayınca Git! dediğimiz halde gitmeyen fikir...İşte ruh sıhhati, bunların ikisi arasında olsa gerek...Gel! deninde gelen ve Git! denince giden fikirlerin sahibi, Allah' a sükretsin..
Cinnet Mustatili
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,573
Tepki puanı
32
Puanları
48
Yaş
39
Ecmain inşaALAH..
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt