baltefsiri
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 24 Eyl 2006
- Mesajlar
- 619
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
Ne ile yaşar insan diye soruyor kitaplar…Sayfalarca ciltlerce yazı olur bunun cevabı.Çünkü her insan bir dünya her dünya bir hayal..İnsan hayal kurduğu müddetçe ihtiyacı artar diyor başka kitapta..
İnsan sevgi, para , makam, araba, kadın, erkek, çocuk………….vs için yaşar diyor zihnim.Yani insan yaşaması için illa bir sebep arıyor beynim.Ama hani böyle yanlış yapınca bir ses duyarız yapma der uzatma elini , bakma der çek gözlerini, tatma der zehirli balları, bilemezsin bir tatma bir lokma bir bakmadır hayatın bilançosu.İşte o ses bunlar için yaşamak yakışmaz bazılarına diyor sessizce ..
Gelip geçtiğimiz , çıplak gelip üç metre bez götürdüğümüz bu duraktan bunca gam almanın faydası nedir diyor o ses.Ne diyor bekleyen binlerce göz varken uyumaktan açılmayan gözleri taşımanın anlamı diyor..koşman için hazırken yerler nedir en son model ayakkabılara teveccühün.Sana meleklerin dostluk yaptığını bilirken nedir yalancı dostlarla vefasız arkadaşlarla dolaşmanın anlamı diyor ses..
Etrafıma bakıyorum geçmişe bakıyorum geleceğe bakıyorum duruyor zaman …
Ve gözüme Musab geliyor . Musab ne ile yaşamıştı diyorum en şahane en lüks hanlar saraylar altında iken atlas yelekler üstünde iken . Bir çift göz hatırına yaşamıştı git demişti Medine ye orada bekleyenler var anlat adımı ..Musab ne için yaşamıştı vefat ettiğinde kefen bile bulamamıştı.Söyleyin Musab ne için yaşamıştı..
Birden Zeynel Abidin geliyor gözüme Emiri olduğu toplumun halkına her gece sırtında çuvalla yiyecek taşırken gördüm Onu. Gassal yıkarken Zeynel abidini anca o zaman anlamışlardı her gece kapının önüne bırakılan çuvalları kimin taşıdığını..Söyleyin bana niye yaşamıştı Koca Zeynel Abidin
Bu sefer Ahmet Bin Hanbeli geldi gözüme .Kuran insan kelamıdır dememek için yıllarca hapislerde kırbaçlanmış , Efendisinden emanet üç saç teli umut olmuştu soğuk mahpus odalarında ve öldüğünde o üç saç teli ile gömülmekti emeli...Söyleyin susmayın lütfen hayat üç saç teli için mi yaşanır..
Bu sefer gözüme Yunus geliyor Taptuk’un kapısında yüz süren başını kaldırmadan Taptuk’un bizim Yunus demesini bekleyen günlerce .Bu dergaha yamuk odun girmez diyen dergaha hep dümdüz odun taşıyan devrinin Müceddidi olan Yunusun yaşaması için gerekli olan neydi sizce..
Ve gözüme Çam dağının tepesinde eline bir sepet bütün dünyası bu olan yiğit geliyor ..Gerçek imanı elde eden Koca Üstad geliyor hiçliğin zirvesinde kainata meydan okuyan Şah-ı Asır geliyor.Varsınlar beni anlamasınlar diyen benim sözlerimi dinleyenler ellerinde çiçekler ile gelecek mezarıma diyen b.r mezar taşı bile olmayan Bediüzzaman geliyor gözüme ..
Bu sefer ismi gizli kahramanlar geliyor gözüme en güzel okulları bitirip en güzel meslek sahip oldukları gün arkasına bakmadan haritada yerini bile bilmediği yerlere gözü kapalı giden yiğitler geliyor gözüme.Hayalleri artık gittikleri yerin hayalleri ile ortak olan kaderleri bir olan dönmeye değil ölmeye giden ağabeylerim ablalarım geliyor dünyalarını bir bavula sığdıran asrın delileri geliyor gözüme ve
bu sefer sizlere değil kendime soruyorum KORKMA SÖYLE KENDİNE SEN NE İÇİN YAŞIYORSUN
mr.herkul
İSTANBUL
İnsan sevgi, para , makam, araba, kadın, erkek, çocuk………….vs için yaşar diyor zihnim.Yani insan yaşaması için illa bir sebep arıyor beynim.Ama hani böyle yanlış yapınca bir ses duyarız yapma der uzatma elini , bakma der çek gözlerini, tatma der zehirli balları, bilemezsin bir tatma bir lokma bir bakmadır hayatın bilançosu.İşte o ses bunlar için yaşamak yakışmaz bazılarına diyor sessizce ..
Gelip geçtiğimiz , çıplak gelip üç metre bez götürdüğümüz bu duraktan bunca gam almanın faydası nedir diyor o ses.Ne diyor bekleyen binlerce göz varken uyumaktan açılmayan gözleri taşımanın anlamı diyor..koşman için hazırken yerler nedir en son model ayakkabılara teveccühün.Sana meleklerin dostluk yaptığını bilirken nedir yalancı dostlarla vefasız arkadaşlarla dolaşmanın anlamı diyor ses..
Etrafıma bakıyorum geçmişe bakıyorum geleceğe bakıyorum duruyor zaman …
Ve gözüme Musab geliyor . Musab ne ile yaşamıştı diyorum en şahane en lüks hanlar saraylar altında iken atlas yelekler üstünde iken . Bir çift göz hatırına yaşamıştı git demişti Medine ye orada bekleyenler var anlat adımı ..Musab ne için yaşamıştı vefat ettiğinde kefen bile bulamamıştı.Söyleyin Musab ne için yaşamıştı..
Birden Zeynel Abidin geliyor gözüme Emiri olduğu toplumun halkına her gece sırtında çuvalla yiyecek taşırken gördüm Onu. Gassal yıkarken Zeynel abidini anca o zaman anlamışlardı her gece kapının önüne bırakılan çuvalları kimin taşıdığını..Söyleyin bana niye yaşamıştı Koca Zeynel Abidin
Bu sefer Ahmet Bin Hanbeli geldi gözüme .Kuran insan kelamıdır dememek için yıllarca hapislerde kırbaçlanmış , Efendisinden emanet üç saç teli umut olmuştu soğuk mahpus odalarında ve öldüğünde o üç saç teli ile gömülmekti emeli...Söyleyin susmayın lütfen hayat üç saç teli için mi yaşanır..
Bu sefer gözüme Yunus geliyor Taptuk’un kapısında yüz süren başını kaldırmadan Taptuk’un bizim Yunus demesini bekleyen günlerce .Bu dergaha yamuk odun girmez diyen dergaha hep dümdüz odun taşıyan devrinin Müceddidi olan Yunusun yaşaması için gerekli olan neydi sizce..
Ve gözüme Çam dağının tepesinde eline bir sepet bütün dünyası bu olan yiğit geliyor ..Gerçek imanı elde eden Koca Üstad geliyor hiçliğin zirvesinde kainata meydan okuyan Şah-ı Asır geliyor.Varsınlar beni anlamasınlar diyen benim sözlerimi dinleyenler ellerinde çiçekler ile gelecek mezarıma diyen b.r mezar taşı bile olmayan Bediüzzaman geliyor gözüme ..
Bu sefer ismi gizli kahramanlar geliyor gözüme en güzel okulları bitirip en güzel meslek sahip oldukları gün arkasına bakmadan haritada yerini bile bilmediği yerlere gözü kapalı giden yiğitler geliyor gözüme.Hayalleri artık gittikleri yerin hayalleri ile ortak olan kaderleri bir olan dönmeye değil ölmeye giden ağabeylerim ablalarım geliyor dünyalarını bir bavula sığdıran asrın delileri geliyor gözüme ve
bu sefer sizlere değil kendime soruyorum KORKMA SÖYLE KENDİNE SEN NE İÇİN YAŞIYORSUN
mr.herkul
İSTANBUL