Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Nazar boncuğu hurafe mi? (1 Kullanıcı)

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
43
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Nazar boncuğu takmak, şirk olan bir hurafe midir?
CEVAP
Nazar boncuğu takmaya şirk veya hurafe diyenler, vehhabilerle onların tesiri altında kalan kimselerdir.
Nazar boncuğu, bizzat kendisi nazarı önlemez. Nazarı önleyen Allahü teâlâdır. Bakan kimse, önce bunları görünce, gözlerinden çıkan zararlı şualar bunlara isabet eder. Böylece, nazar boncuğunu takan kimse kötü nazarlardan korunmuş olur. İbni Abidin hazretleri buyuruyor ki:
Temime boncuk demektir ki, Araplar onları çocuklarına takarlar, onlarla çocuklarından, nazarı, kötü bakışları uzaklaştırdığını sanırlardı. İslamiyet bunu kaldırmıştır. Onlar temimenin kendisinin deva ve şifa kaynağı olduğuna inanıyorlardı. Hatta bunları Allah’a ortak koştular; çünkü onlar temimelerle, kendileri hakkında yazılmış kaderlerin değişip yok olmasını beklerlerdi. (İbni Esir)
Temime, cahiliye devrinde, boyna veya ellere asılan bir ip olup, bunu kendilerinden zararı uzaklaştırmak için yapıyorlardı. İslamiyet bunu yasaklamıştır. (Zeylai)
Haniye kitabında, (Ekili tarlalara, karpuz tarlalarının içerisine korkuluk dikmekte, beis yoktur) denilmektedir. Bunları gözlerin yani kötü nazarın def’i için yapıyorlar; çünkü kötü nazar haktır, mala, insana, hayvana isabet eder. Bir kadın, tarladaki ürüne nazar değmemesi için ne yapacağını sorunca, Resulullah efendimiz, (Tarlaya hayvan kafası as) buyurur. Kötü bakışlı kimse tarlaya baktığında, önce bakışı o dikilen kuru kafaların üzerine düşer; çünkü yüksekte olup, ilk görünen odur. Ondan sonra bakışı tarlaya düşer ki, artık bu zarar vermez. (Redd-ül-muhtar)
İbni Abidin hazretleri, caiz olmayan temimeyi bildirdikten sonra, nazar değmemesi için tarlaya kemik, hayvan kafası koymak caiz olduğunu bildirmektedir. Bakan kimse, önce bunu görüp, tarlayı sonra görür. Mavi boncuk ve başka şeyleri bu niyetle taşımanın temime olmayacağı, caiz olacağı buradan anlaşılmaktadır. (S. Ebediyye)
Hayvan kafasıyla nazar boncuğu arasında fark yoktur. İkisi de nazarı önlemez; fakat ilk bakınca, nazar bunlara gelir, sonra başka yere bakılsa da zararı olmaz. Bizzat hayvan kafası ve nazar boncuğu nazarı önler diye itikat etmek caiz olmaz. Bunlar nazarı önlemeye sebep oluyor. Bunu da bizzat Resulallah efendimiz tavsiye ediyor. Resulullah efendimizin bu emrine şirk diyenler, (Şefaat ya Resulallah) demeye de şirk diyorlar. Vehhabilerin veya onların etkisinde kalanların sözlerine itibar etmemelidir.
Mail Grubu .:.: www.dinimizislam.com :.:.
 

Nevin_1982

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2006
Mesajlar
5,000
Tepki puanı
8
Puanları
38
Yaş
42
Konum
sakarya
Selamun aleykum kardeşim.nazar haktır.rabbim kem gözle,fesat kalple nazar edene lanet ediyor.insan kötü gözle bakmasada nazar değiyor gene.kendi kendimizi bile nazar edebiliyoruz.dua ile kalın
 

Guo1903

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Haz 2008
Mesajlar
2,657
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Sizin yazınızdan şunu çıkarıyorum; Nazar vardır ve nazar bocuğu takmak caizdir.. Eğer bu anladığım doğruysa aşağıda verdiğim hadis-i şeriflere aykırı bir hüküm çıkar.. Nazarın olduğu konusunda hem fikiriz ama nazar bocuğu takmak konusuda bizi aydınlatırmısınız.


“Kim nazar boncuğu takarsa, Allah ona -nazar boncuğu takması sebebiyle- bir fayda yaratmaz. Kimde nazarlık takarsa, Allah ondan da bir hayır nasip etmez. (Ahmed b. Hanbel, Ebu Ya’la, Hakim)

"Allah, nazar boncuğunu takan kimsenin işini tamamlamasın" (Hâkim ve Ahmed -
Halil GÜNENÇ, Günümüz Meselelerine Fetvalar II 259 )


Selam ve dua ile..
 

Resul Aydın

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Eyl 2006
Mesajlar
4,770
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
62
Konum
DÜNYANIN BAŞKENTİNDEN
Sizin yazınızdan şunu çıkarıyorum; Nazar vardır ve nazar bocuğu takmak caizdir.. Eğer bu anladığım doğruysa aşağıda verdiğim hadis-i şeriflere aykırı bir hüküm çıkar.. Nazarın olduğu konusunda hem fikiriz ama nazar bocuğu takmak konusuda bizi aydınlatırmısınız.


“Kim nazar boncuğu takarsa, Allah ona -nazar boncuğu takması sebebiyle- bir fayda yaratmaz. Kimde nazarlık takarsa, Allah ondan da bir hayır nasip etmez. (Ahmed b. Hanbel, Ebu Ya’la, Hakim)

"Allah, nazar boncuğunu takan kimsenin işini tamamlamasın" (Hâkim ve Ahmed -
Halil GÜNENÇ, Günümüz Meselelerine Fetvalar II 259 )

Selam ve dua ile..




...Ve Sen,
Ummanında Kaybolduğum Nursun...​






Selamün Aleyküm Kardeşim
Aynen Katılıyorum..
Zira, Nazar Boncuğu, Rukye, Nüşre, Vb Şeyler Kesinlikle Caiz değildir.
Yalnızca Kelamullah İhtiva eden ayet ve dualar caizdir.

Allah'a Emanet Olunuz


 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
43
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Sizin yazınızdan şunu çıkarıyorum; Nazar vardır ve nazar bocuğu takmak caizdir.. Eğer bu anladığım doğruysa aşağıda verdiğim hadis-i şeriflere aykırı bir hüküm çıkar.. Nazarın olduğu konusunda hem fikiriz ama nazar bocuğu takmak konusuda bizi aydınlatırmısınız.
Kıymetli kardeşim.Nazar boncuğu ile alakalı;
İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:
(Nazar değmemek için tarlaya kemik, korkuluk, hayvan kafası koymak caizdir. Bir kadın tarladaki mahsule nazar değmemesi için ne yapacağını sorunca, Resulullah (Tarlaya hayvan kafası as) buyurur. Bakan, önce bunu görüp tarladaki mahsulü sonra görür.) [Redd-ül Muhtar c.5, s.232 ve 275]

Bizzat nazar boncuğu veya hayvan kafası nazarı önlemez. Nazarı önleyen Allahü teâlâdır. Bakan kimse önce bunları görünce, gözlerinden çıkan zararlı şualar bunlara isabet eder. Nazarın gerçek olduğu âyet-i kerime ile sabittir. Hadis-i şerifte de (Nazar haktır) buyuruldu. (Müslim)




“Kim nazar boncuğu takarsa, Allah ona -nazar boncuğu takması sebebiyle- bir fayda yaratmaz. Kimde nazarlık takarsa, Allah ondan da bir hayır nasip etmez. (Ahmed b. Hanbel, Ebu Ya’la, Hakim)

"Allah, nazar boncuğunu takan kimsenin işini tamamlamasın" (Hâkim ve Ahmed -
Halil GÜNENÇ, Günümüz Meselelerine Fetvalar II 259 )


Selam ve dua ile..

Ehl-i sünnet alimleri bu hadis-i şerifleri elbette ki görmüşler ve ona göre fetva vermişlerdir.Selametle kalın.
İbni Abidin hazretleri buyuruyor ki:
Temime boncuk demektir ki, Araplar onları çocuklarına takarlar, onlarla çocuklarından, nazarı, kötü bakışları uzaklaştırdığını sanırlardı. İslamiyet bunu kaldırmıştır. Onlar temimenin kendisinin deva ve şifa kaynağı olduğuna inanıyorlardı. Hatta bunları Allah’a ortak koştular; çünkü onlar temimelerle, kendileri hakkında yazılmış kaderlerin değişip yok olmasını beklerlerdi. (İbni Esir)

Selametle kalın İnşallahü teala.
 

Nevin_1982

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2006
Mesajlar
5,000
Tepki puanı
8
Puanları
38
Yaş
42
Konum
sakarya
Sizin yazınızdan şunu çıkarıyorum; Nazar vardır ve nazar bocuğu takmak caizdir.. Eğer bu anladığım doğruysa aşağıda verdiğim hadis-i şeriflere aykırı bir hüküm çıkar.. Nazarın olduğu konusunda hem fikiriz ama nazar bocuğu takmak konusuda bizi aydınlatırmısınız.


“Kim nazar boncuğu takarsa, Allah ona -nazar boncuğu takması sebebiyle- bir fayda yaratmaz. Kimde nazarlık takarsa, Allah ondan da bir hayır nasip etmez. (Ahmed b. Hanbel, Ebu Ya’la, Hakim)

"Allah, nazar boncuğunu takan kimsenin işini tamamlamasın" (Hâkim ve Ahmed -
Halil GÜNENÇ, Günümüz Meselelerine Fetvalar II 259 )

Selam ve dua ile..

yanlış anladınız kardeşim.Öle bişey yazmıyor takmanın doğru olmadığını,hurafe olduğunu cahiliye döneminin adeti olduğunu anlatmaya çalışmış.dua ile
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
43
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
...Ve Sen,
Ummanında Kaybolduğum Nursun...​






Selamün Aleyküm Kardeşim
ALEYKÜM SELAM
Aynen Katılıyorum..
Zira, Nazar Boncuğu, Rukye, Nüşre, Vb Şeyler Kesinlikle Caiz değildir.
NEDEN CAİZ DEĞİL EĞER BANA GÖRE DİYORSANIZ BİZİM VEYA SİZİN GÖRÜŞÜNÜZÜN DİNDE SENET OLMAYACAĞI MALUMUNUZ.
İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:
(Nazar değmemek için tarlaya kemik, korkuluk, hayvan kafası koymak caizdir. Bir kadın tarladaki mahsule nazar değmemesi için ne yapacağını sorunca, Resulullah (Tarlaya hayvan kafası as) buyurur. Bakan, önce bunu görüp tarladaki mahsulü sonra görür.) [Redd-ül Muhtar c.5, s.232 ve 275]

Bizzat nazar boncuğu veya hayvan kafası nazarı önlemez. Nazarı önleyen Allahü teâlâdır. Bakan kimse önce bunları görünce, gözlerinden çıkan zararlı şualar bunlara isabet eder. Nazarın gerçek olduğu âyet-i kerime ile sabittir. Hadis-i şerifte de (Nazar haktır) buyuruldu. (Müslim)

Yalnızca Kelamullah İhtiva eden ayet ve dualar caizdir.

Allah'a Emanet Olunuz


EVET DEDİĞİNİZ GİBİ DUALAR DA OKUMAK CAİZDİR.
Kendisine nazar değen kimse, aşağıda bildirilen duaların birini veya tamamını okumalıdır.
1- Fatiha, Âyet-el kürsi ve dört kul [Kâfirun, İhlas, Felak, Nas sureleri] yedişer defa okunup hastaya üflenirse, büyü, nazar ve her dert için iyi gelir. Tuza okunup, suda eritilerek içmek de olur. Bir hadis-i şerifte de, (Fatiha ile Âyet-el kürsiyi okuyana, o gün nazar değmez) buyuruldu. (Deylemi)

2- Bir hadis-i şerifte, (Sabah akşam, [Besmele ile] 3 defa “Bismillâhillezi lâ yedurru me’asmihi şey’ün fil Erdı ve lâ fissemâi ve hüvessemi’ul alim” okuyan, büyü ve nazardan korunur) buyuruldu. (İbni Mace)

3- Âyet-el-kürsi, Fatiha, iki Kul euzü ve Kalem suresinin sonunu okumak çok iyi gelir. (Medaric)

4- Peygamber efendimiz, iki Kul euzüyü okuyup buyurdu ki:
(Bu iki sure ile [belalardan, nazardan] korunun! Hiç kimse, bu iki sure ile korunduğu gibi, başka şeyle korunamaz.) [Ebu Davud]

5- (Euzü bi-kelimatillahittammati min şerri külli şeytanin ve hammatin ve min şerri külli aynin lammetin) tavizini, sabah akşam 3 defa okunup kendine veya hastaya üflenirse, nazardan, cin, şeytan ve hayvanların zararından korur. (Mevahib)

6- Peygamber efendimiz nazar için (Allahümme barik fihi ve la tedarruhü) okurdu. (İbni Sünni)

7- Nazarı değen kimse veya herkes, beğendiği bir şeyi görünce Mâşâallah demeli, ondan sonra o şeyi söylemelidir. Önce Mâşâallah deyince, nazar değmez. Hadis-i şerifte, (Hoşa giden bir şeyi görünce, “Mâşâallah la kuvvete illa billah” denirse o şeye nazar değemez) buyurdu. (Beyheki, İbni Sünni)

Ukbe-tübni Amir radıyallahü anh anlatır:
Resulullah efendimiz, (Kendisine Allah’ın nimet verdiği kimse, bu nimetin devamını isterse çok “La havle vela kuvvete illa billah” desin) buyurdu. Sonra “Bahçene girdiğin zaman mâşâallah la kuvvete illa billah demeliydin değil mi?” [mealindeki] Kehf suresinin 39. âyetini okudu. (Taberani)

Bir hadis-i şerifte de buyuruldu ki:
(Kendisine Allahü teâlânın rızık verdiği kimse, çok ”Elhamdülillah” desin. Rızkı azalan da çok “İstiğfar” etsin. Bir şey de kendisine üzüntü, sıkıntı verirse “la havle vela kuvvete illa billah” desin.) [Beyheki, Hatib]

8- Nazardan korunmak için âyât-i hırz denilen âyetleri okumalı ve üzerinde taşımalıdır.

Abdest alıp, 7 istiğfar ve 11 salevat okuyup, hastanın sıhhatine niyet ederek, güneş doğduktan ve ikindi namazından sonra, günde iki defa hasta üzerine okumalı, işaretli yerlerde, hasta üzerine üfürmeli, şifa buluncaya kadar [kırk gün kadar] devam etmeli. Her defa okuduktan sonra, bir Fatiha okuyarak sevabı, Peygamber efendimizin ve Behaeddin Buhari, Ahmed Rıfai ve imam-ı Rabbani hazretlerinin ruhuna hediye edilmelidir. Silsile-i aliyyeyi okuyup ruhlarına hediye edilmesi daha etkili olur. Âyât-i hırzı yanında taşıyan kimse, nazar değmesinden korunduğu gibi, sihirden, büyüden, cin ile ilgili hastalıklardan da korunur. Her ne muradı varsa hasıl olur.

9- İbni Âbidin hazretleri (Tarlaya kemik, korkuluk, hayvan kafası koymalı. Bir kadın, ürününe nazar değmemesi için ne yapacağını sorunca, Resulullah, (Tarlaya hayvan kafası as) buyurur. Bakan kimse, önce bunu görüp tarladaki ürünü sonra görür) buyuruyor. (Redd-ül-muhtar)

10- Tivele, temime ve efsun caiz değildir. Manasız veya küfre sebep olan rukyeyi okumaya Efsun denir. Nazarı bizzat önlediğine inanılan nazarlıklara Temime denir. Şirinlik muskası denilen rukyelere Tivele denir. Rukye, okuyup üflemek veya üzerinde taşımak demektir. Rukye, âyet ve hadis ile bildirilen dualarla yapılırsa taviz denir. Taviz ise caizdir. Hadis-i şerifte, (İlaçların en iyisi Kur’an-ı kerimdir) buyuruldu (İbni Mace)

11- İmam-ı Rabbani hazretleri, talebeleri ile, uzak bir yere giderken, gece, bir handa kaldılar. (Bu gece bir bela zuhur edecektir. [Besmele ile] (Bismillâhillezî lâ yedurru me’asmihi şey’ün fil erdı ve lâ fissemâi ve hüves-semî’ul alîm) duasını üç defa okuyun) buyurdu. Gece büyük yangın oldu. Her odada eşyalar yandı. Duayı okuyanlara bir şey olmadı. Dert, bela, fitne, hastalık, nazar, sihir ve zalimlerin şerrinden korunmak için, sabah akşam, imam-ı Rabbani hazretlerinin bildirdiğini hatırlayarak, 3 defa okumalıdır.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Bismillâhillezî lâ yedurru me’asmihi şey’ün fil erdı ve lâ fissemâi ve hüves-semî’ul alîm) duasını sabah 3 kere okuyana, akşama kadar, akşam okuyana da, sabaha kadar hiç bela gelmez.) [İbni Mace]


DUALARINIZI İSTİRHAM EDERİZ.
 

zeyneb_ül-kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Haz 2008
Mesajlar
82
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
EVET DEDİĞİNİZ GİBİ DUALAR DA OKUMAK CAİZDİR.
Kendisine nazar değen kimse, aşağıda bildirilen duaların birini veya tamamını okumalıdır.
1- Fatiha, Âyet-el kürsi ve dört kul [Kâfirun, İhlas, Felak, Nas sureleri] yedişer defa okunup hastaya üflenirse, büyü, nazar ve her dert için iyi gelir. Tuza okunup, suda eritilerek içmek de olur. Bir hadis-i şerifte de, (Fatiha ile Âyet-el kürsiyi okuyana, o gün nazar değmez) buyuruldu. (Deylemi)

2- Bir hadis-i şerifte, (Sabah akşam, [Besmele ile] 3 defa “Bismillâhillezi lâ yedurru me’asmihi şey’ün fil Erdı ve lâ fissemâi ve hüvessemi’ul alim” okuyan, büyü ve nazardan korunur) buyuruldu. (İbni Mace)

3- Âyet-el-kürsi, Fatiha, iki Kul euzü ve Kalem suresinin sonunu okumak çok iyi gelir. (Medaric)

4- Peygamber efendimiz, iki Kul euzüyü okuyup buyurdu ki:
(Bu iki sure ile [belalardan, nazardan] korunun! Hiç kimse, bu iki sure ile korunduğu gibi, başka şeyle korunamaz.) [Ebu Davud]

5- (Euzü bi-kelimatillahittammati min şerri külli şeytanin ve hammatin ve min şerri külli aynin lammetin) tavizini, sabah akşam 3 defa okunup kendine veya hastaya üflenirse, nazardan, cin, şeytan ve hayvanların zararından korur. (Mevahib)

6- Peygamber efendimiz nazar için (Allahümme barik fihi ve la tedarruhü) okurdu. (İbni Sünni)

7- Nazarı değen kimse veya herkes, beğendiği bir şeyi görünce Mâşâallah demeli, ondan sonra o şeyi söylemelidir. Önce Mâşâallah deyince, nazar değmez. Hadis-i şerifte, (Hoşa giden bir şeyi görünce, “Mâşâallah la kuvvete illa billah” denirse o şeye nazar değemez) buyurdu. (Beyheki, İbni Sünni)

Ukbe-tübni Amir radıyallahü anh anlatır:
Resulullah efendimiz, (Kendisine Allah’ın nimet verdiği kimse, bu nimetin devamını isterse çok “La havle vela kuvvete illa billah” desin) buyurdu. Sonra “Bahçene girdiğin zaman mâşâallah la kuvvete illa billah demeliydin değil mi?” [mealindeki] Kehf suresinin 39. âyetini okudu. (Taberani)

Bir hadis-i şerifte de buyuruldu ki:
(Kendisine Allahü teâlânın rızık verdiği kimse, çok ”Elhamdülillah” desin. Rızkı azalan da çok “İstiğfar” etsin. Bir şey de kendisine üzüntü, sıkıntı verirse “la havle vela kuvvete illa billah” desin.) [Beyheki, Hatib]

8- Nazardan korunmak için âyât-i hırz denilen âyetleri okumalı ve üzerinde taşımalıdır.

Abdest alıp, 7 istiğfar ve 11 salevat okuyup, hastanın sıhhatine niyet ederek, güneş doğduktan ve ikindi namazından sonra, günde iki defa hasta üzerine okumalı, işaretli yerlerde, hasta üzerine üfürmeli, şifa buluncaya kadar [kırk gün kadar] devam etmeli. Her defa okuduktan sonra, bir Fatiha okuyarak sevabı, Peygamber efendimizin ve Behaeddin Buhari, Ahmed Rıfai ve imam-ı Rabbani hazretlerinin ruhuna hediye edilmelidir. Silsile-i aliyyeyi okuyup ruhlarına hediye edilmesi daha etkili olur. Âyât-i hırzı yanında taşıyan kimse, nazar değmesinden korunduğu gibi, sihirden, büyüden, cin ile ilgili hastalıklardan da korunur. Her ne muradı varsa hasıl olur.

9- İbni Âbidin hazretleri (Tarlaya kemik, korkuluk, hayvan kafası koymalı. Bir kadın, ürününe nazar değmemesi için ne yapacağını sorunca, Resulullah, (Tarlaya hayvan kafası as) buyurur. Bakan kimse, önce bunu görüp tarladaki ürünü sonra görür) buyuruyor. (Redd-ül-muhtar)

10- Tivele, temime ve efsun caiz değildir. Manasız veya küfre sebep olan rukyeyi okumaya Efsun denir. Nazarı bizzat önlediğine inanılan nazarlıklara Temime denir. Şirinlik muskası denilen rukyelere Tivele denir. Rukye, okuyup üflemek veya üzerinde taşımak demektir. Rukye, âyet ve hadis ile bildirilen dualarla yapılırsa taviz denir. Taviz ise caizdir. Hadis-i şerifte, (İlaçların en iyisi Kur’an-ı kerimdir) buyuruldu (İbni Mace)

11- İmam-ı Rabbani hazretleri, talebeleri ile, uzak bir yere giderken, gece, bir handa kaldılar. (Bu gece bir bela zuhur edecektir. [Besmele ile] (Bismillâhillezî lâ yedurru me’asmihi şey’ün fil erdı ve lâ fissemâi ve hüves-semî’ul alîm) duasını üç defa okuyun) buyurdu. Gece büyük yangın oldu. Her odada eşyalar yandı. Duayı okuyanlara bir şey olmadı. Dert, bela, fitne, hastalık, nazar, sihir ve zalimlerin şerrinden korunmak için, sabah akşam, imam-ı Rabbani hazretlerinin bildirdiğini hatırlayarak, 3 defa okumalıdır.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Bismillâhillezî lâ yedurru me’asmihi şey’ün fil erdı ve lâ fissemâi ve hüves-semî’ul alîm) duasını sabah 3 kere okuyana, akşama kadar, akşam okuyana da, sabaha kadar hiç bela gelmez.) [İbni Mace]


DUALARINIZI İSTİRHAM EDERİZ.

Allah cc razı ve hoşnut olsun
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
43
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
yanlış anladınız kardeşim.Öle bişey yazmıyor takmanın doğru olmadığını,hurafe olduğunu cahiliye döneminin adeti olduğunu anlatmaya çalışmış.dua ile

Doğru anlaşılmış ama yorum yapılmış ablacım.Nazar boncuğu takmanın caiz olduğu bildiriliyor.

Sual: Nazar boncuğu takmak caiz midir?
CEVAP
Evet caizdir.
İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:
(Nazar değmemek için tarlaya kemik, korkuluk, hayvan kafası koymak caizdir. Bir kadın tarladaki mahsule nazar değmemesi için ne yapacağını sorunca, Resulullah (Tarlaya hayvan kafası as) buyurur. Bakan, önce bunu görüp tarladaki mahsulü sonra görür.) [Redd-ül Muhtar c.5, s.232 ve 275]

Bizzat nazar boncuğu veya hayvan kafası nazarı önlemez. Nazarı önleyen Allahü teâlâdır. Bakan kimse önce bunları görünce, gözlerinden çıkan zararlı şualar bunlara isabet eder. Nazarın gerçek olduğu âyet-i kerime ile sabittir. Hadis-i şerifte de (Nazar haktır) buyuruldu. (Müslim)
 

Guo1903

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Haz 2008
Mesajlar
2,657
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Ehl-i sünnet alimleri bu hadis-i şerifleri elbette ki görmüşler ve ona göre fetva vermişlerdir.Selametle kalın.
İbni Abidin hazretleri buyuruyor ki:
Temime boncuk demektir ki, Araplar onları çocuklarına takarlar, onlarla çocuklarından, nazarı, kötü bakışları uzaklaştırdığını sanırlardı. İslamiyet bunu kaldırmıştır. Onlar temimenin kendisinin deva ve şifa kaynağı olduğuna inanıyorlardı. Hatta bunları Allah’a ortak koştular; çünkü onlar temimelerle, kendileri hakkında yazılmış kaderlerin değişip yok olmasını beklerlerdi. (İbni Esir)

Selametle kalın İnşallahü teala.

Şuan çelişkili bir durum sözkonusu..Bu hadisleri gören alimler bu fetvayı veremezler kanısındayım. Hadisi şerifler nazar bocuğu takılmaması yönünde gayet açık..Ya hadislerde bir yanlışlık olmalı ya da sizin verdiğiniz kaynakta.. Eğer elinde bu kaynaklar olan biri bizleri aydınlatırsa, bizlerde öğrenmiş oluruz.
Hatta diyanetten geçen günlerde yayınlanan hurafe listesinde nazar bocuğu da bulunuyordu..
Selam ve dua ile..
 

Resul Aydın

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Eyl 2006
Mesajlar
4,770
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
62
Konum
DÜNYANIN BAŞKENTİNDEN
EVET DEDİĞİNİZ GİBİ DUALAR DA OKUMAK CAİZDİR.





Kendisine nazar değen kimse, aşağıda bildirilen duaların birini veya tamamını okumalıdır.
1- Fatiha, Âyet-el kürsi ve dört kul [Kâfirun, İhlas, Felak, Nas sureleri] yedişer defa okunup hastaya üflenirse, büyü, nazar ve her dert için iyi gelir. Tuza okunup, suda eritilerek içmek de olur. Bir hadis-i şerifte de, (Fatiha ile Âyet-el kürsiyi okuyana, o gün nazar değmez) buyuruldu. (Deylemi)

2- Bir hadis-i şerifte, (Sabah akşam, [Besmele ile] 3 defa “Bismillâhillezi lâ yedurru me’asmihi şey’ün fil Erdı ve lâ fissemâi ve hüvessemi’ul alim” okuyan, büyü ve nazardan korunur) buyuruldu. (İbni Mace)

3- Âyet-el-kürsi, Fatiha, iki Kul euzü ve Kalem suresinin sonunu okumak çok iyi gelir. (Medaric)

4- Peygamber efendimiz, iki Kul euzüyü okuyup buyurdu ki:
(Bu iki sure ile [belalardan, nazardan] korunun! Hiç kimse, bu iki sure ile korunduğu gibi, başka şeyle korunamaz.) [Ebu Davud]

5- (Euzü bi-kelimatillahittammati min şerri külli şeytanin ve hammatin ve min şerri külli aynin lammetin) tavizini, sabah akşam 3 defa okunup kendine veya hastaya üflenirse, nazardan, cin, şeytan ve hayvanların zararından korur. (Mevahib)

6- Peygamber efendimiz nazar için (Allahümme barik fihi ve la tedarruhü) okurdu. (İbni Sünni)

7- Nazarı değen kimse veya herkes, beğendiği bir şeyi görünce Mâşâallah demeli, ondan sonra o şeyi söylemelidir. Önce Mâşâallah deyince, nazar değmez. Hadis-i şerifte, (Hoşa giden bir şeyi görünce, “Mâşâallah la kuvvete illa billah” denirse o şeye nazar değemez) buyurdu. (Beyheki, İbni Sünni)

Ukbe-tübni Amir radıyallahü anh anlatır:
Resulullah efendimiz, (Kendisine Allah’ın nimet verdiği kimse, bu nimetin devamını isterse çok “La havle vela kuvvete illa billah” desin) buyurdu. Sonra “Bahçene girdiğin zaman mâşâallah la kuvvete illa billah demeliydin değil mi?” [mealindeki] Kehf suresinin 39. âyetini okudu. (Taberani)

Bir hadis-i şerifte de buyuruldu ki:
(Kendisine Allahü teâlânın rızık verdiği kimse, çok ”Elhamdülillah” desin. Rızkı azalan da çok “İstiğfar” etsin. Bir şey de kendisine üzüntü, sıkıntı verirse “la havle vela kuvvete illa billah” desin.) [Beyheki, Hatib]

8- Nazardan korunmak için âyât-i hırz denilen âyetleri okumalı ve üzerinde taşımalıdır.

Abdest alıp, 7 istiğfar ve 11 salevat okuyup, hastanın sıhhatine niyet ederek, güneş doğduktan ve ikindi namazından sonra, günde iki defa hasta üzerine okumalı, işaretli yerlerde, hasta üzerine üfürmeli, şifa buluncaya kadar [kırk gün kadar] devam etmeli. Her defa okuduktan sonra, bir Fatiha okuyarak sevabı, Peygamber efendimizin ve Behaeddin Buhari, Ahmed Rıfai ve imam-ı Rabbani hazretlerinin ruhuna hediye edilmelidir. Silsile-i aliyyeyi okuyup ruhlarına hediye edilmesi daha etkili olur. Âyât-i hırzı yanında taşıyan kimse, nazar değmesinden korunduğu gibi, sihirden, büyüden, cin ile ilgili hastalıklardan da korunur. Her ne muradı varsa hasıl olur.

9- İbni Âbidin hazretleri (Tarlaya kemik, korkuluk, hayvan kafası koymalı. Bir kadın, ürününe nazar değmemesi için ne yapacağını sorunca, Resulullah, (Tarlaya hayvan kafası as) buyurur. Bakan kimse, önce bunu görüp tarladaki ürünü sonra görür) buyuruyor. (Redd-ül-muhtar)

10- Tivele, temime ve efsun caiz değildir. Manasız veya küfre sebep olan rukyeyi okumaya Efsun denir. Nazarı bizzat önlediğine inanılan nazarlıklara Temime denir. Şirinlik muskası denilen rukyelere Tivele denir. Rukye, okuyup üflemek veya üzerinde taşımak demektir. Rukye, âyet ve hadis ile bildirilen dualarla yapılırsa taviz denir. Taviz ise caizdir. Hadis-i şerifte, (İlaçların en iyisi Kur’an-ı kerimdir) buyuruldu (İbni Mace)

11- İmam-ı Rabbani hazretleri, talebeleri ile, uzak bir yere giderken, gece, bir handa kaldılar. (Bu gece bir bela zuhur edecektir. [Besmele ile] (Bismillâhillezî lâ yedurru me’asmihi şey’ün fil erdı ve lâ fissemâi ve hüves-semî’ul alîm) duasını üç defa okuyun) buyurdu. Gece büyük yangın oldu. Her odada eşyalar yandı. Duayı okuyanlara bir şey olmadı. Dert, bela, fitne, hastalık, nazar, sihir ve zalimlerin şerrinden korunmak için, sabah akşam, imam-ı Rabbani hazretlerinin bildirdiğini hatırlayarak, 3 defa okumalıdır.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Bismillâhillezî lâ yedurru me’asmihi şey’ün fil erdı ve lâ fissemâi ve hüves-semî’ul alîm) duasını sabah 3 kere okuyana, akşama kadar, akşam okuyana da, sabaha kadar hiç bela gelmez.) [İbni Mace]



DUALARINIZI İSTİRHAM EDERİZ.





Selamün Aleyküm
Bana Göre Değil, Kur'an ve Sünnet-i seniyyeye göre
"Yalnızca Kelamullah İhtiva eden ayet ve dualar caizdir."

Yani, Bir İnsan Nazardan veya Görünür görünmez varlıkların şerrinden korunmak için Yalnızca ALLAH Kelamı İhtiva eden
Duaları üzerinde taşıyabilir.

"Bunun dışında kalan herşey hurafeden öte,
gizli şirktir."



Allah'a Emanet Olunuz
 

Nevin_1982

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2006
Mesajlar
5,000
Tepki puanı
8
Puanları
38
Yaş
42
Konum
sakarya
Kur'an-i Kerim'de Hz. Yusuf Aleyhisselam'in kissasi anlatilirken Hz. Yakup Aleyhisselam'in ogullarini [Zira onlar, cok guzel fiziki yapiya sahip idiler.] Misir'a gonderdigi vakit onlarin sehre girmeleri hakkinda onlara soyle tavsiyede bulundugu zikredilmektedir:

"(Yakup) dedi: Ogullarim! (Sehre) hepiniz bir kapidan girmeyin.Ayri ayri kapilardan girin (ki size nazar degmesin.) Yine de Allah'in takdir ettigi bir seyi ben sizden gideremem. Hukum ancak Allah'indir.Ben ona guvenip dayandim.Tevekkul edenler de yalniz ona guvenip dayanmalidirlar." (Yusuf, 12/67)

Yuce Allah (c.c.), kulu ve Resulu Hz. Muhammed (s.a.v.) Efendimize hitaben soyle buyurmaktadir:

"Dogrusu inkar edenler, Kur'an'i duyduklari vakit (sana olan dusmanliklarindan dolayi) neredeyse gozleri ile seni yere sereceklerdi! Hala da (senin icin): Mutlaka o, delidir! diyorlar.Halbuki Kur'an, butun alemler icin bir ogutten baska bir sey degildir."
(Kalem, 68/51-52)

Yuce Allah (c.c.) soyle buyurmaktadir:

"Onlar ise, Allah'in izni olmaksizin kimseye bir zarar veremezler." (Bakara. 2/102.)

Resul-i Ekrem Efendimiz, cok sevdigi torunlari Hasan ve Huseyin (r.a.)'e, nazar degmesin diye dua okurlarmis. Bu duayi su sekilde tesbit etmis bulunmaktayiz:

"Her turlu seytandan, zararli seylerden ve kem gozlerden butun kelimeleri yuzu hurmetine Allah'a siginirim."

Resulullah (s.a.v.) Efendimiz nazar olayinin, yasanan bir gercek oldugunu dile getirmis ve soyle buyurmustur:

"Gozdegmesi hak ve gercektir." (Muslim. Abdullah b. Abbas (r.a.)'dan rivayet etmistir.)

Ebu Umame (r.a.)'dan rivayete gore, Amir b. Rebia, Sehl b. Huneyf e ugramisti.
Amir b. Rebia dedi ki: "Bugunku gibi parlak bir cilt gormedim." Bunun uzerine Sehl b. Huneyf in durumu degisti. Cok gecmeden sar'a nobetine tutuldu. Bayilip yere dustu.

Bunun uzerine Peygamber Efendimiz sav. Boyle gipta edilecek durumlarda "Masallah- Allah mubarek eylesin" denmesini buyurmustur.

Nazara karsi alinabilecek tedbirler:

Sabah ve aksam koruyucu dua, evrad ve zikirlere devam edilmelidir. Onlari okuyan kimseyi Allah (c.c.) nazardan muhafaza buyurur.Okunacak sure ve dualar coktur.Bazilari sunlardir : Fatiha Suresi, Ayetu'l-Kursi, Felak Suresi, Nas Suresi

Bu dua ve surelerin haricinde nazar degmesinden korunma yollarindan biri de, diger insanlarda bulunmayan guzelliklerini teshir edilmemesi veya bu guzelliklerin goze direkt olarak carpmasini engelleyecek bir engel koyulmasidir.

Bunlardan en onemlisi: "Masallah" yazisini yazarak bu guzelligin Allah'tan oldugunu yaziyla belirtmek ve bir guzelligi goren kisiye,"Allah ne guzel yaratmis" diyerek bu guzelligin direkt kaynagini soyleyerek dikkatleri Allah'in yaratma sanatina cekmektir.

Turk halkimizin yaptigi gibi nazar boncugu kullanmak da, nazara bir onlemdir. Nazar boncugu biraz da olsa dikkatleri kendi uzerine cektiginden dolayi nazar olmasini bir manada Allah'in izniyle engelleyebilir.Lakin buradaki amac Allah'in kitabinda dedigi gibi ve hadislerde isaret edildigi gibi guzelligi direkt olarak vurmamak ve bundan korunmak icin Allah'a siginmaktir.Nazar, nazar boncugu takildi diye engellenmez.Nazar boncugu, masallah gibi onlemler ancak Allah'in izniyle kabul edilebilir.Yoksa Allah dusunulmeden bu gibi onlemler putlastirilmamalidir!

Nasil ki, hirsizlik olmasin diye evinizin kapisini kilitlersiniz ve dondugunuzde mallarinizi yerli yerinde gorursunuz; iste o zaman "Ben ustume dusen gorevi yaptim, tedbirimi aldim ve Allah da evimi korudu" dersiniz.Ne zaman ki:"Kilit mallarimi korudu" seklinde bir bilinc olusursa o zaman "sirk" yapilmis olur.Aynen buradaki gibi nazari onleyen nazar boncugu degil, Allah'a siginip ondan istegimizdir.


Allah guzelliklerimizin devamini nasip eylesin,
 

Guo1903

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Haz 2008
Mesajlar
2,657
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Nazar - göz değmesi gerçek midir ve büyüyle ilgisi var mıdır?

--------------------------------------------------------------------------------

Parapsikoloji dilinde “Psikokinezi” denilen nazar, yani göz değmesi bir çeşit büyülemedir. Baktığımız kişilerden veya eşyalardan çok defa gözlerimizi alamadığımız olur. Gözler ruhi fonksiyonları ve beyin gücünü en rahat ve en tesirli şekilde kullanabildiğimiz organlarımızdır. Bilim adamlarının da tespit ettikleri gibi, göz yoluyla bir çeşit hipnoz olayı gerçekleşmektedir. Yılan, fareyi, kuşu veya diğer avlarını böyle yakalar. Gözlerinden gönderdiği zehirli şualar yoluyla avının beyin fonksiyonlarını bozmakta ve talihsiz av, bir anlık göz göze gelmenin bedelini hayatiyle ödemektedir.

İşte aynen insanlar için de geçerli olan bu husus, göz yoluyla karşı tarafa zarar verebilmektedir. Bir kısım gözlerin nazar konusunda daha etkili olması da saydamlığının fazla olması ile ilgili olsa gerektir. İnsan özellikle kıskançlıkla ve kötü niyetle, yani kem gözle bir şeye baktığı zaman daha çabuk zarar verebilir. Bu yüzden kişinin beğendiği bir şeye ısrarla bakması halinde ona, “Allah dilemezse hiçbir şey olmaz” anlamına gelen “Maşaallah” veya “Allah’ın bereketi üzerine olsun anlamına gelen “Barekallah” demesi tavsiye edilmiştir.

Göz değmesi hakkında rivayet edilen hadisler, bunun hak ve gerçek olduğunu açıklığa kavuşturmakta ve nazara karşı yapılması gereken hususları da ortaya koymaktadır. Yani nazar, bazılarının zannettiği gibi “Batıl” bir inanç değil, hak ve gerçektir. Buhari, Müslim ve Ebu Davud’un İbn Abbas’tan rivayet ettikleri bir hadisi şerifte Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmaktadır:

“Göz değmesi haktır. Eğer kaderi (delip) geçecek bir şey olsaydı, bu, göz değmesi olurdu.” (1) Hz. Aişe (r.a)’den rivayet edilen bir hadiste de Hz. Peygamber (s.a.v)’in, “(Göz değmesinden) Allah'a sığının. Zira göz değmesi haktır.” buyurduğu nakledilmektedir. Yine Sahiheyn ve Ebu Davud'da Ebu Hüreyre (r.a)'tan: "Rasulullah (s.a.v)’in: "Göz değmesi haktır" dediği rivayet edilmiştir.”(2)

Ebu Davud’un Hz. Aişe (r.a)’den rivayet ettiği bir hadisi şerifte ise, gözü değen ve kendisine göz değmesinin zarar verdiği kimselere ait yapılacak işlemden bahsedilmektedir:
“Gözü değene (ain) abdest alması emredilir, onun abdest suyu alınır, bununla göz değmesine uğrayan (main) yıkanırdı.”(3) Ayrıca, Kalem suresinin 51. ve 52. ayetlerinin de nazara karşı tedavi edici özelliğinin bulunduğu söylenmektedir.

Nazardan korunmak için en sağlıklı yol dua etmek ve yukarıda Hz. Aişe validemizden nakledilen hadise göre hareket etmek gerekir. Yoksa nazar boncuğu, öküz boynuzu, at nalı, sarımsak vs. gibi, halk arasında yaygın olan batıl inançlara itibar edilmemelidir. Bunların hepsi yasaklanmıştır.


(1) Müslim, Selam 42, (2188); Tirmizî, Tıbb 19, (2063).
(2) Buhari, Tıbb 36, Libas 86; Müslim, Selam 41, (2187); Ebu Davud, Tıbb 15, (3879).
(3) Ebu Davud, Tıbb 15, (3880).


Kaynak : Sorularla İslamiyet | Nazar - göz değmesi gerçek midir ve büyüyle ilgisi var mıdır?
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
43
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Selamün Aleyküm
Bana Göre Değil, Kur'an ve Sünnet-i seniyyeye göre
"Yalnızca Kelamullah İhtiva eden ayet ve dualar caizdir."

Yani, Bir İnsan Nazardan veya Görünür görünmez varlıkların şerrinden korunmak için Yalnızca ALLAH Kelamı İhtiva eden
Duaları üzerinde taşıyabilir.

"Bunun dışında kalan herşey hurafeden öte,
gizli şirktir."



Allah'a Emanet Olunuz
Ne gizli şirki güzel kardeşim.Nazar boncuğunu takan o boncuktan mı bekliyor korunmayı nasıl bir mantık kurdunuz böyle?Hangi nazar boncuğunu takan böylesine anlamsız şeyi düşünebilir.Kaza ve kader anlatılırken kulun kesbinden
sonra Allahü teala da dilerse o şey olur deniliyor.Allahü tealadan başka yaratıcı yoktur.Ancak sebeplere yapışmayı o emretmiştir.Acıkınca yemeyi,susayınca su içmeyi sebep yapmıştır.Neyse tartışmanın bize faidesi olmayacaktır.Dostun dostluğunu azaltır,düşmanın düşmanlığını arttırır buyurulmuş.Allahü teala herşeyi bilicidir.Selametle kalın.
 

Resul Aydın

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Eyl 2006
Mesajlar
4,770
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
62
Konum
DÜNYANIN BAŞKENTİNDEN
Nazar boncuğu takmak, şirk olan bir hurafe midir?



CEVAP
Nazar boncuğu takmaya şirk veya hurafe diyenler, vehhabilerle onların tesiri altında kalan kimselerdir.
Nazar boncuğu, bizzat kendisi nazarı önlemez. Nazarı önleyen Allahü teâlâdır. Bakan kimse, önce bunları görünce, gözlerinden çıkan zararlı şualar bunlara isabet eder. Böylece, nazar boncuğunu takan kimse kötü nazarlardan korunmuş olur. İbni Abidin hazretleri buyuruyor ki:
Temime boncuk demektir ki, Araplar onları çocuklarına takarlar, onlarla çocuklarından, nazarı, kötü bakışları uzaklaştırdığını sanırlardı. İslamiyet bunu kaldırmıştır. Onlar temimenin kendisinin deva ve şifa kaynağı olduğuna inanıyorlardı. Hatta bunları Allah’a ortak koştular; çünkü onlar temimelerle, kendileri hakkında yazılmış kaderlerin değişip yok olmasını beklerlerdi. (İbni Esir)
Temime, cahiliye devrinde, boyna veya ellere asılan bir ip olup, bunu kendilerinden zararı uzaklaştırmak için yapıyorlardı. İslamiyet bunu yasaklamıştır. (Zeylai)
Haniye kitabında, (Ekili tarlalara, karpuz tarlalarının içerisine korkuluk dikmekte, beis yoktur) denilmektedir. Bunları gözlerin yani kötü nazarın def’i için yapıyorlar; çünkü kötü nazar haktır, mala, insana, hayvana isabet eder. Bir kadın, tarladaki ürüne nazar değmemesi için ne yapacağını sorunca, Resulullah efendimiz, (Tarlaya hayvan kafası as) buyurur. Kötü bakışlı kimse tarlaya baktığında, önce bakışı o dikilen kuru kafaların üzerine düşer; çünkü yüksekte olup, ilk görünen odur. Ondan sonra bakışı tarlaya düşer ki, artık bu zarar vermez. (Redd-ül-muhtar)
İbni Abidin hazretleri, caiz olmayan temimeyi bildirdikten sonra, nazar değmemesi için tarlaya kemik, hayvan kafası koymak caiz olduğunu bildirmektedir. Bakan kimse, önce bunu görüp, tarlayı sonra görür. Mavi boncuk ve başka şeyleri bu niyetle taşımanın temime olmayacağı, caiz olacağı buradan anlaşılmaktadır. (S. Ebediyye)
Hayvan kafasıyla nazar boncuğu arasında fark yoktur. İkisi de nazarı önlemez; fakat ilk bakınca, nazar bunlara gelir, sonra başka yere bakılsa da zararı olmaz. Bizzat hayvan kafası ve nazar boncuğu nazarı önler diye itikat etmek caiz olmaz. Bunlar nazarı önlemeye sebep oluyor. Bunu da bizzat Resulallah efendimiz tavsiye ediyor. Resulullah efendimizin bu emrine şirk diyenler, (Şefaat ya Resulallah) demeye de şirk diyorlar. Vehhabilerin veya onların etkisinde kalanların sözlerine itibar etmemelidir.
Mail Grubu .:.: www.dinimizislam.com :.:.








"Bunlar nazarı önlemeye sebep oluyor. Bunu da bizzat Resulallah efendimiz tavsiye ediyor."
..............










msn20ifadeleri2016xm9.gif


B)idrak'ın yüceliğine eremiyorsanız
inkar'ın basitliğinden sıyrılınızB)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt