Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Nasil öleceğiz (1 Kullanıcı)

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
70
Konum
BURSA
Nasıl Öleceğiz


Her sabah binbir ümit ve neşe ile bizi hayata çağıran o kadar iş ve o kadar ses var ki, gözlerimizi açar açmaz bir koşuşturmadır başlıyor... Ve kendimizi birdenbire yaşamın tam ortasında buluyoruz.

Şu eksik, bu lâzım, haydi onu da yapayım derken, ertelediğimiz nice güzellikler hep bir başka güne taşınıyor. Birbiri ardınca nice mevsimler geçiyor. Halbuki, yaşadığımız bir başkasının hayatı değil, kendi hayatımız. Harcadığımız, kendi ömür sermayemiz. Görülecek o kadar güzellik, anlatılacak o kadar harika şey hep mahzun, hep bir kenarda bizi bekliyor. Susturulmuş veya küstürülmüş çocuk gibi, boynu bükük ve mahzun, hep bekliyor onlar. Döner de bir gün bakarız, farkederiz diye...

Baharın dört bir yandan sarmaladığı ve cihetsiz kuş seslerinin ruhumuza ilâhî bir hazzı, ulvî bir zevki tattırdığı erteleyemediğimiz bir zaman diliminde çok sevdiğim bir kardeşimle sohbet ediyorduk. Uzun süren dalgınlığımın ardından, ne düşündüğümü sordu.

Ben de:

— Öteden beri bunca insan nasıl öldü, son nefesini nasıl verdi ve acaba neler hissetti diye düşünürdüm. Şimdi ise nasıl ve ne halde öleceğimi merak ediyorum, dedim.

Bu gibi durumlarda tekellüfsüz fakat hikmetli bir cevabı olurdu her zaman.

— Cevabı belli abi, dedi.

— Nasıl yani, dedim.

— Hz. Peygamber “Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz” buyurmuş. Ölümünü merak ediyorsan, yaşadığın hayata bakmalısın.

Birden beynimde şimşekler çaktı:

— Ama, dedim, sadece ölümü değil, ölümden ötesini de merak ediyorum.

— Onun da cevabı aynı hadisin devamında. Yani, “Nasıl ölürseniz, öyle de dirilirsiniz.”

Merakımı giderecek başka cümleler aramaya gerek kalmamıştı. O güzel insan, sevgili Peygamber, insanları en doğru seçime iki cümle ile davet ediyordu. Nefsimizin bizi bu kadar içinde olduğumuz bir gerçekten alıp dâ nerelere taşıdığını anlamak için bu hatıra yeter.

Gide gide ölüme varacağımızı zannediyoruz. Gide gide ölüme varılmıyor. Ölümle beraber gidiliyor. Ölüm hayatın gölgesi; onu bundan, bunu ondan ayırmak zor. Ama bir tecelli oluyor ve hayatın önünü kesiyor ölüm. Ecel gelince, başağrısı bahane... Gide gide ölüme varılsaydı, gidemeden ölenler olmazdı. Doğduğu günde ölenler var. Ha bir adım, ha yüz adım farketmiyor. Uzunluk veya kısalık bize göre bir kavram. Çok kısa sürede Rabbini razı eden işler yapıp da vefat eden ile yüz sene yaşamış olup da Yaratıcısından haberdar olmamış biri aynı kefede değerlendirilmez. Ölüm hayatın içinde olmasaydı, hayat bu kadar güzel ve çekici olur muydu? Hayatı güzelleştiren, belki de bu geçici ve fani yönü. Hayat bitmese, ölüm başımıza gelmese, ahirete nasıl geçilecekti, düşünülmeye değer doğrusu. Burada kalan dostların sayısının azaldığı, ahirete gidenlerin ise her gün çoğaldığı bu diyarda gurbetimiz oraya, anavatana geçmekle ve dostlarımıza kavuşmakla sona erecek. Hasret Sevgililer Sevgilisine kavuşmakla bitecek.

“Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber,

Hiç güzel olmasaydı ölür müydü Peygamber?”

Ölüm saatinden daha güzel bayram mı arıyorsun ey nefsim? Dostum beni çağırdığı zaman nasıl koşarak gitmem ki? Yalnızlık çevremi kuşatmaya başlamışsa...

Selim Gündüzalp
 

tevbeYA-HAK

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Kas 2007
Mesajlar
2,050
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Konum
TÜRKİYE'NİN UZAK DOĞUSUNDAN
Nasıl Öleceğiz


Her sabah binbir ümit ve neşe ile bizi hayata çağıran o kadar iş ve o kadar ses var ki, gözlerimizi açar açmaz bir koşuşturmadır başlıyor... Ve kendimizi birdenbire yaşamın tam ortasında buluyoruz.

Şu eksik, bu lâzım, haydi onu da yapayım derken, ertelediğimiz nice güzellikler hep bir başka güne taşınıyor. Birbiri ardınca nice mevsimler geçiyor. Halbuki, yaşadığımız bir başkasının hayatı değil, kendi hayatımız. Harcadığımız, kendi ömür sermayemiz. Görülecek o kadar güzellik, anlatılacak o kadar harika şey hep mahzun, hep bir kenarda bizi bekliyor. Susturulmuş veya küstürülmüş çocuk gibi, boynu bükük ve mahzun, hep bekliyor onlar. Döner de bir gün bakarız, farkederiz diye...

Baharın dört bir yandan sarmaladığı ve cihetsiz kuş seslerinin ruhumuza ilâhî bir hazzı, ulvî bir zevki tattırdığı erteleyemediğimiz bir zaman diliminde çok sevdiğim bir kardeşimle sohbet ediyorduk. Uzun süren dalgınlığımın ardından, ne düşündüğümü sordu.

Ben de:

— Öteden beri bunca insan nasıl öldü, son nefesini nasıl verdi ve acaba neler hissetti diye düşünürdüm. Şimdi ise nasıl ve ne halde öleceğimi merak ediyorum, dedim.

Bu gibi durumlarda tekellüfsüz fakat hikmetli bir cevabı olurdu her zaman.

— Cevabı belli abi, dedi.

— Nasıl yani, dedim.

— Hz. Peygamber “Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz” buyurmuş. Ölümünü merak ediyorsan, yaşadığın hayata bakmalısın.

Birden beynimde şimşekler çaktı:

— Ama, dedim, sadece ölümü değil, ölümden ötesini de merak ediyorum.

— Onun da cevabı aynı hadisin devamında. Yani, “Nasıl ölürseniz, öyle de dirilirsiniz.”

Merakımı giderecek başka cümleler aramaya gerek kalmamıştı. O güzel insan, sevgili Peygamber, insanları en doğru seçime iki cümle ile davet ediyordu. Nefsimizin bizi bu kadar içinde olduğumuz bir gerçekten alıp dâ nerelere taşıdığını anlamak için bu hatıra yeter.

Gide gide ölüme varacağımızı zannediyoruz. Gide gide ölüme varılmıyor. Ölümle beraber gidiliyor. Ölüm hayatın gölgesi; onu bundan, bunu ondan ayırmak zor. Ama bir tecelli oluyor ve hayatın önünü kesiyor ölüm. Ecel gelince, başağrısı bahane... Gide gide ölüme varılsaydı, gidemeden ölenler olmazdı. Doğduğu günde ölenler var. Ha bir adım, ha yüz adım farketmiyor. Uzunluk veya kısalık bize göre bir kavram. Çok kısa sürede Rabbini razı eden işler yapıp da vefat eden ile yüz sene yaşamış olup da Yaratıcısından haberdar olmamış biri aynı kefede değerlendirilmez. Ölüm hayatın içinde olmasaydı, hayat bu kadar güzel ve çekici olur muydu? Hayatı güzelleştiren, belki de bu geçici ve fani yönü. Hayat bitmese, ölüm başımıza gelmese, ahirete nasıl geçilecekti, düşünülmeye değer doğrusu. Burada kalan dostların sayısının azaldığı, ahirete gidenlerin ise her gün çoğaldığı bu diyarda gurbetimiz oraya, anavatana geçmekle ve dostlarımıza kavuşmakla sona erecek. Hasret Sevgililer Sevgilisine kavuşmakla bitecek.

“Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber,

Hiç güzel olmasaydı ölür müydü Peygamber?”

Ölüm saatinden daha güzel bayram mı arıyorsun ey nefsim? Dostum beni çağırdığı zaman nasıl koşarak gitmem ki? Yalnızlık çevremi kuşatmaya başlamışsa...

Selim Gündüzalp
SELAMUN ALEYKÜM HAFIZE ANNE...SABAH SABAH YİNE RUHUMUZUN UFKUNU GENİŞLETCEK BİRKONU PAYLAŞMIŞSIN BİZİMLE .. ALLAH RAZI OLSUN...FANİ DÜNYANIN DEĞERSİZ İŞLERİN DE BOĞULUP GİDEN İNSANLIĞIN BÖYLE CİDDİ BİR MEVZUYUHEP HATIRLAMASI KAÇINILMAZDIR.
SELAMETLE
 

musa____

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Ara 2007
Mesajlar
260
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Hz. Peygamber “Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz” buyurmuş. Ölümünü merak ediyorsan, yaşadığın hayata bakmalısın.

bence bu çok önemli....
 

sevgi dinc

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Şub 2007
Mesajlar
529
Tepki puanı
0
Puanları
0
ellerine saglık hafize anne
allah razı olsun
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
70
Konum
BURSA
İMZA: VATANINI SEVEN,
ŞEHİTLERİNİ UNUTMAYAN
BİR TÜRK VATANDAŞI

katkından dolayı teşekkür ederim
 

musa____

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Ara 2007
Mesajlar
260
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Allah Razi Olsun Sizden ...
Bence Hayat Kisa...
(bugün ölecekmiş Gibi Ahirete.
Hiç ölmüyecekmiş Gibi Dünyaya çalişin...)
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
70
Konum
BURSA
Allah Razi Olsun Sizden ...
Bence Hayat Kisa...
(bugün ölecekmiş Gibi Ahirete.
Hiç ölmüyecekmiş Gibi Dünyaya çalişin...)


Es-Selamun Aleykum...

Hiç düşündükmü acaba yaşantımız nasıl gidiyor neler yapıyoruz hayatımızda,nelere çabalıyoruz.Hayatımızın ne kadarını ahiret için yaşıyoruz, ne kadarını dünya için yaşıyoruz ?

“Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz”

“Nasıl ölürseniz, öyle de dirilirsiniz.”

Efendimiz in s.a.v. iki sözü herşeyi anlatıyor.

Hz.Allah CC. Efendimiz in yolundan ayırmasın inşAllah .

Kısa bi hikaye:

Zamanında Allah dostlarından birisine genç bir insan gelir ve derki efendim son nefesimde Allah demek istiyorum. Allah dostu ona şimdiden söylemeye başla der.Genç ama efendim ben son nefesimde söylemek istiyorum.Allah dostuda şimdi söylemeyen o zaman hiç söyleyemez der.Genç mesajı almıştır.

O mesajı inşAllah bizlerde alırız.


Selametle...
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
70
Konum
BURSA
Selamünaleyküm Herkeze Günaydin
 

islam_güneşi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
366
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
aleyküm selam.günaydın.benim şu sıralar hep kafama taktığım bir konu.çok hem de şu günlerde daha da arttı.nedendir bilmiyorum,hani derler ya gün içinde ölümü 100 defa aklına getireceksin diye,işte ben de hep aklıma getiriyorum,getiriliyorum.tam zamanında yarama ilaç oldunuz.Allah sizden razı olsun hanımefendi.genç olmama rağmen bir çok gencin belki de gaflete düşüp unuttuğu ölümü unutmuyorum.bir iş yapacağım zaman önce bu iş ben öldükten sonra bir değer taşıyacak mı diye düşünüyorum.her zaman dua edip her zaman günaylarımın affı için yaradanıma sığınıyorum.ve en çok da ani ölümlerden korkuyorum.ani ölümler..Allah hayırlı ölümler nasip etsin inşallah.hayırlı günler
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
70
Konum
BURSA
aleyküm selam.günaydın.benim şu sıralar hep kafama taktığım bir konu.çok hem de şu günlerde daha da arttı.nedendir bilmiyorum,hani derler ya gün içinde ölümü 100 defa aklına getireceksin diye,işte ben de hep aklıma getiriyorum,getiriliyorum.tam zamanında yarama ilaç oldunuz.Allah sizden razı olsun hanımefendi.genç olmama rağmen bir çok gencin belki de gaflete düşüp unuttuğu ölümü unutmuyorum.bir iş yapacağım zaman önce bu iş ben öldükten sonra bir değer taşıyacak mı diye düşünüyorum.her zaman dua edip her zaman günaylarımın affı için yaradanıma sığınıyorum.ve en çok da ani ölümlerden korkuyorum.ani ölümler..Allah hayırlı ölümler nasip etsin inşallah.hayırlı günler

VE Aleykümselam ölümü her zaman düşünmemiz gerekiyor onu unutursak kendimizide unuturuz Peygamberimiz de bir sözünde ölümü düşünmenin önemini şu şekilde belirtmiştir:

[FONT=Times New Roman,Times,serif] Ölümü çok zikredin. Zira bu, insanı dünyadan çeker. Ve günahlardan sıyırır.:H
[/FONT]
 

zamannamaz

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Eyl 2007
Mesajlar
438
Tepki puanı
0
Puanları
0
Hiç güzel olmasaydı ölür müydü Peygamber?”

Hafize anne çok sağol, çok çok güzel bir yazı.İnsan okuduktan sonra hem yanıyor "Rabbim inşallah güzel ölümler versin , acaba yalnış neler yapıyorum diyor bir yandan da huzur buşuyor.Eğer doğru yaşarsak doğru ölürüz. ne kadar güzel bir yol aslında bize verilmiş.Şükürler olsun.İnşallah güzel ölümlere layık olurus.Amin.
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
70
Konum
BURSA
aleyküm selam.günaydın.benim şu sıralar hep kafama taktığım bir konu.çok hem de şu günlerde daha da arttı.nedendir bilmiyorum,hani derler ya gün içinde ölümü 100 defa aklına getireceksin diye,işte ben de hep aklıma getiriyorum,getiriliyorum.tam zamanında yarama ilaç oldunuz.Allah sizden razı olsun hanımefendi.genç olmama rağmen bir çok gencin belki de gaflete düşüp unuttuğu ölümü unutmuyorum.bir iş yapacağım zaman önce bu iş ben öldükten sonra bir değer taşıyacak mı diye düşünüyorum.her zaman dua edip her zaman günaylarımın affı için yaradanıma sığınıyorum.ve en çok da ani ölümlerden korkuyorum.ani ölümler..Allah hayırlı ölümler nasip etsin inşallah.hayırlı günler



Geri sayım sen doğduğunda başladı ! Eğer (9) canlı bile olsaydın en fazla (8) kez kaçabilirdin Ölümden ! Bil ki (7) Düvele sultan dahi olsan yerin (6) Mekan olacak sana. En fazla (5) Metre kumaş götürebileceksin ! Kapatacaksın (4) açsanda gözlerini ! Bu (3) günlük fani dünyada Azraile (2) kat olup yalvarsanda nafile EceL geldiğinde (1) gün öleceksin ! İşte, o an herşey (0) dan başlayacak. Çünkü, ÖLÜM BİR YOK OLUŞ DEĞİL,YENİDEN DOĞUŞTUR !
selametle
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
70
Konum
BURSA
Hiç güzel olmasaydı ölür müydü Peygamber?”

Hafize anne çok sağol, çok çok güzel bir yazı.İnsan okuduktan sonra hem yanıyor "Rabbim inşallah güzel ölümler versin , acaba yalnış neler yapıyorum diyor bir yandan da huzur buşuyor.Eğer doğru yaşarsak doğru ölürüz. ne kadar güzel bir yol aslında bize verilmiş.Şükürler olsun.İnşallah güzel ölümlere layık olurus.Amin.

ÖLÜM NEDİR?

Ölüm yokluk değil, hiçlik değil, bitiş değil, bir ebedi uyku değil; bilakis bir var oluştur. O, bir başlangıçtır. Esas ve ebedi hayatın başlangıcı.. Hadiste, dünyanın mü’min için bir zindan olduğu ifade edilir. Ölüm, bir istirahate çekiliştir. İnsan yıllarca bu dünyanın yükünü çekmekle yorulmuştur. Ölümle o yükü sırtından atar ve rahatlar.

Hadisin ifadesiyle; “Mü’minin armağanı ölümdür.”

İmam Gazali, iki vaiz vardır der. Biri vicdan, diğeri ölümü hatırlamak.

“İnsanların hesap günleri yaklaştı. Böyleyken onlar hala gaflet içindeler. Ölümü düşünmekten nasıl da yüz çeviriyorlar!” (Enbiya, 1)

“Ölümü çokca anın. Eğer benim bildiklerimi bilseydiniz, çok ağlar az gülerdiniz.” (Hadis'i Şerif)

“ALLAH’a kavuşmak istemeyene ALLAH da kavuşmak istemez.” (Hadis'i Şerif)

O’nunla büyük randevu, yani O’na kavuşma vesilesi ölümdür. Ölümü hatırlamayanı ALLAH da hatırlamaz. Allah ölümü unutturmasın. Amin..
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt