Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Nasıl okumalı (1 Kullanıcı)

berre22

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2009
Mesajlar
5
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
Selamün aleyküm müslüman kardeşlerim yüce rabbime şükürler olsun sizler gibi kardeşlerimle buluşmayı nasip eyledi bana ve hepimize.hamd olsun.sizlere bir sorum var acaba kuran-ı kerim i arapça okumamız bir emir mi yani ben türkçe mealini okuyorum.çok istiorum öğrenmeyi fakat gerçeği nedir bunun.türkçe mi arapça mı olması.allah razı olsun hepinizden
 

VaVeyla

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
11,102
Tepki puanı
22
Puanları
38
Konum
Mevlana diyarı
hoşgeldin kardeşim sorunun cevabını tam olarak ben de bilmiyorum eğer çok iyi bir bilen varsa ben de cevabı merakla bekliyorum
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
46
Selamün aleyküm müslüman kardeşlerim yüce rabbime şükürler olsun sizler gibi kardeşlerimle buluşmayı nasip eyledi bana ve hepimize.hamd olsun.sizlere bir sorum var acaba kuran-ı kerim i arapça okumamız bir emir mi yani ben türkçe mealini okuyorum.çok istiorum öğrenmeyi fakat gerçeği nedir bunun.türkçe mi arapça mı olması.allah razı olsun hepinizden
aleyküm selam kardeşim KURAN arapça indiği için arapça okumak çok sevaptır. diğer dillere tam çevrilemez. Kuran okumak sünnettir. dinlemek farzdır. meal okumakta çok güzeldir. biz hem arapça hem meal okuyoruz. inşallah en kısa sürede öğrenirsin. aklına takılan soruları da sorularla islamiyet sitesinden bakabilirsin. böyle sorulmuş çok soru var.
 

mervenur1

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Haz 2008
Mesajlar
2,302
Tepki puanı
4
Puanları
0
Yaş
35
selamün aleyküm güzel kardeşim arapca indiği için arapça okunması sevaptır tabi sadece arapca okuyup türkçesini okumazsan oda olmaz.egerki bilmiyorsanız türkçesini okuyun oda sevap yazılır selametle
 

Luvi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Ocak 2009
Mesajlar
1,209
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Ve Aleykum Selam kardeşim hoş geldin. Sorunuza gelince İnşallah bu konuda yazdıklarım yardımcı olabilir;

Kur'an-ı kerim'de altı yerde “Kur'anen arabiyyen” ifadesi geçer. Yani cenab-ı hak, kur'an-ı kerim'i arapça olarak indirdiğini bildirir. İbrahim suresinin 4. Ayetinin meali de şöyledir:

“hak dini onlara açıklasın diye, her peygamberi biz kendi kavminin lisanıyla gönderdik. Sonra Allah, dilediğini sapıklığında bırakır, dilediğini de doğru yola iletir. Onun kuvveti her şeye galiptir ve o her şeyi hikmetle yapar.”

Bu durumda Kur'an'ın manası nasıl Allah'tan gelmişse, lafzı, ifadesi ve yazılışı bakımından da ilahidir. Kur'an dendiği zaman hem onun arapça olarak okunan lafzı ve kelimeleri, hem de anlaşılan manası akla gelir ve hakikatte de öyledir. Bu iki hususiyeti birbirinden ayırmak, farklı mütalaa etmek mümkün değildir. Kur'an ancak kendi lisanı üzerine okunabileceği için, sadece o lisanın kendi harfleriyle yazılır, o harflerle okunur.

Araplardan başka farsça, hintçe, çince, uzakdoğu dilleriyle konuşan müslümanlar da, biz türkler de müslüman oluşumuzdan bu yana Kur'an'ı arapça olarak yazmış, o dille okumuşuz. İslam alimlerinin de ortak görüşü, kur'an'ın başka dille yazılamayacağı yolundadır. Bunda ittifak vardır.

Zaten Kur'an'ı başka bir dille yazmak mümkün olmadığı gibi, başka bir dille doğru olarak okumak da mümkün değildir. Çünkü Kur'an harflerinin kendisine has özellikleri vardır. Bu harflerin bazılarının karşılığı ve okunuş şekli başka dilin alfabelerinde mevcut değildir. Söyleniş bakımından birbirine benzer harfler olsa da, mahreçleri (ağızdan çıkış yerleri) itibariyle de farklıdır. Mesela, arapça için “lügat-ı dad” denir; yani Fatiha Suresi'nin sonundaki “veleddallin” deki “dad” harfi hiçbir lisanda bulunmamaktadır. Bu harfin bulunduğu bir kelimeyi başka bir lisanın ifade etmesi mümkün değildir.

Mesela türkçede sadece “h” harfi yerine arapça'da üç çeşit “h” harfi vardır. Noktasız “ha” noktalı hırıltılı “ha” ve ”he”. Aralarındaki farkı küçük bir misalle açıklayalım. Noktasız ha ile yazılan “mahluk”, noktalı hırıltılı ha ile yazılan “mahluk” ve he ile yazılan “mahluk”. Her üçünün de türkçe de yazılışı ve okunuşu aynıdır. Halbuki arapça’da birincisi tıraş edilmiş, ikincisi yaratılmış, üçüncüsü ise helak edilmiş anlamındadır. İşte kur’an’ı latince yazıdan okuyan birisi bu farkları anlayamayacağından, sözgelimi Allah’ın yaratmasından bahseden bir ayeti, farkına varmadan “tıraş etmek” veya “helak etmek” manasına okuyabilecektir.
Yine kur'an harflerinin içinde üç adet “ze” vardır. Biri ince “ze”, biri peltek “zel”, diğeri de “zı” dır.

Türkçe deki “s” yerine üç harf bulunur. “sin, sad” ve peltek “se”. Arapça'ya has bir harf vardır ki, o da “ayın” olarak okunan harftir. Bu harf başka bir dilde pek bulunmamaktadır.

Şimdi Kur'an harflerini bilmeyen bir kişi, yukarıdaki harfler türkçe ile yazıldığı zaman nasıl okuyacaktır? Bu harfleri çıkaramadığı gibi, okuduğu kelime ve ayetler de birer Kur'an kelimesi ve ayeti olmaktan uzak olmaz mı?

İşte latin harfleriyle yazılmış olan Kur'an'ı daha bunlar gibi pek çok mahzurlardan dolayı doğru olarak okumak mümkün değildir. Kur'an okumasını öğrenmek isteyen kimse ancak onu aslından okumak suretiyle öğrenebilir. Böylece sıhhatli bir neticeye varmış olur.

Bilindiği gibi mealler değişiktir. Birbirini tutmayan yerleri çoktur. Prof.Dr. M.Sait Yazıcı Diyanet İşleri Başkanı iken açıkladığı gibi meallerde hata olur. Hiç hata olmasa bile meale "Allah kelamı" denmez. Kur'an-ı kerimin başka dillere yapılan çevirmelerine Kur'an denmez. Bunlara, Kur'an-ı kerimin meali denir. Bunlar, mütehassıs ve halis müslümanlar tarafından hazırlanmış ise, Kur'an-ı kerimin manasını anlamak için okunabilir. Buna bir şey denmez. Ancak bunlar, Kur'an diye okunamaz. Bunları, Kur'an diye okumak sevap olmaz, günah olur. İbni Hacer-i Mekki hazretleri buyuruyor ki:
(Kur'an-ı kerim tercümesini, Kur'an-ı kerim yerine okumak haramdır.) [Fetava-i fıkhiyye s. 37]

Meselenin diğer bir cephesi daha vardır: Hiç bir tercüme, asla orijinalinin yerini tutamaz. Burada şu noktayı bilhassa belirtelim ki, İslam'dan başka hiçbir din, peygamberine gönderilen vahyin orijinaline sahip değildir. Bütün Hristiyanların, Yahudilerin ve Mecusilerin sahip olduğu dini kitaplar, tercümeler, toplamalar, vs.dir.

Doğrusunu anlayabilmek için, bir Kur'an tercümesine [meallere] değil, İslam âlimlerinin tefsirlerine bakmak gerekir.

Selam ve dua ile...
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt