Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark
Müzik dinlemek (1 Kullanıcı)
- Konuyu başlatan Ayse_92_38
- Başlangıç tarihi
Müzik dinlemek caiz değildir.Çünkü bunlar şeytan çalgılarıdır sizi dünyaya bağlar boş olmuyacak hayallere sokar peygamber efendimiz çalğıyı yasak etmiştir bazi hadislerde;
(Şarkıcı kadını dinlemek, yüzüne bakmak haramdır.) [Taberani]
(Bir zaman gelecek, zina, içki ve mizmarı [çalgıyı] helal sayanlar çıkacaktır.) [Buhari]
(Suyun otu büyüttüğü gibi, şarkı, oyun ve eğlence kalbde nifakı büyütür.) [Deylemi]
(Şunlar zuhur ederse, ümmetimin helaki hak olur: Lanetleşmeler, içkiler, çalgılar ve erkeğin erkekle, kadının kadınla iktifa etmesi.) [Deylemi, Hâkim]
(Gözün zinası [harama] bakmak, kulağın zinası [haram şeyleri] dinlemektir.) [Müslim]
(Yemin ederim ki, dünyada ibadet eden, Allahü teâlâyı zikredip, çalgı ve oyun aletlerinin sesine kulak vermeyenler, Cennette, bir benzeri duyulmayan, Allahü teâlâyı tesbih ve takdis eden güzel seslerle, sürur ve neşeye gark edilirler.) [Gunyet-üt-Talibin]
(Allah beni hidayet ve alemlere rahmet olarak gönderdi. Beni; çalgıları, eğlenceleri, cahiliyet işlerini ve putları yok etmek için gönderdi. Rabbim, izzeti üzerine yemin etti ki, bir kul dünyada şarap içerse, ona kıyamette muhakkak Cennet şarabını haram kılacak, bir kul da hamrı [içkiyi] terk ederse Allah da ona muhakkak, Cennet şarabından içirecektir.) [Ebu Nuaym]
(Kıyamette, Allahü teâlâ, meleklerine buyurur ki: Kulaklarını ve gözlerini mizmarlardan [çalgılardan] ve haramlardan koruyanları getirin. Melekler onları, misk ve amber tepeleri üzerinde toplarlar. Allahü teâlâ buyurur: Onlara tesbihimi ve temcidimi duyurun. O kimseler öyle güzel sesler duyarlar ki, benzerlerini hiç kimse duymamıştır.) [Deylemi]
(Şarkıcı kadını dinlemek, yüzüne bakmak haramdır.) [Taberani]
(Bir zaman gelecek, zina, içki ve mizmarı [çalgıyı] helal sayanlar çıkacaktır.) [Buhari]
(Suyun otu büyüttüğü gibi, şarkı, oyun ve eğlence kalbde nifakı büyütür.) [Deylemi]
(Şunlar zuhur ederse, ümmetimin helaki hak olur: Lanetleşmeler, içkiler, çalgılar ve erkeğin erkekle, kadının kadınla iktifa etmesi.) [Deylemi, Hâkim]
(Gözün zinası [harama] bakmak, kulağın zinası [haram şeyleri] dinlemektir.) [Müslim]
(Yemin ederim ki, dünyada ibadet eden, Allahü teâlâyı zikredip, çalgı ve oyun aletlerinin sesine kulak vermeyenler, Cennette, bir benzeri duyulmayan, Allahü teâlâyı tesbih ve takdis eden güzel seslerle, sürur ve neşeye gark edilirler.) [Gunyet-üt-Talibin]
(Allah beni hidayet ve alemlere rahmet olarak gönderdi. Beni; çalgıları, eğlenceleri, cahiliyet işlerini ve putları yok etmek için gönderdi. Rabbim, izzeti üzerine yemin etti ki, bir kul dünyada şarap içerse, ona kıyamette muhakkak Cennet şarabını haram kılacak, bir kul da hamrı [içkiyi] terk ederse Allah da ona muhakkak, Cennet şarabından içirecektir.) [Ebu Nuaym]
(Kıyamette, Allahü teâlâ, meleklerine buyurur ki: Kulaklarını ve gözlerini mizmarlardan [çalgılardan] ve haramlardan koruyanları getirin. Melekler onları, misk ve amber tepeleri üzerinde toplarlar. Allahü teâlâ buyurur: Onlara tesbihimi ve temcidimi duyurun. O kimseler öyle güzel sesler duyarlar ki, benzerlerini hiç kimse duymamıştır.) [Deylemi]
Korunmuş olan Kuranı kerimdir.« Doğrusu o zikri (Kuran’ı) Biz indirdik, ve hiç kuşkusuz ki onun koruyucusu da Biziz » Hicr, 9
Yüce Allah Kuranı koruduğuna dair ayet varken hadisler için böyle bir durum yoktur.Diyelim ki konu geçen hadis güçlü senetleriyle doğru olsun
ama anlayan akıl hadisi yanlış anlarsa ederse anlatan dil ne yapsın yazan kalem ne yazsın ? Bir hadis okuyup da, Yüce Allah'ın Peygamber efendimiz için alemlere rahmet olduğunu söylerken biz rahmet olan peygambere laf mı atacağız yahut peygamberi mi beğenmiyeceğiz ?
Eğer bunu yapıyor isek bu bizim kusurumuzdandır kendi ayıplarımızı görmeyişimizdendir.
Biz seni alemler için yalnızca bir rahmet olarak gönderdik. (21/107)
Peygamber efendimiz vefatına kadar sahabi efendilerimizi eğitmiştir ve onları güzel ahlaka kavuşturmuştur.Bu hadisteki efendimizin sahabilere bu şekilde sorular sorması onları eğitmek içindir.
Peygamber efendimiz kendiliğinden konuşmaz susması bu kabildendir.
NECM-4: O(nun konuşması kendisine ) vahyedilenden başkası değildir
Bu kadar söz diğer kardeşlerimize sanırım yeter.
Yüce Allah Kuranı koruduğuna dair ayet varken hadisler için böyle bir durum yoktur.Diyelim ki konu geçen hadis güçlü senetleriyle doğru olsun
ama anlayan akıl hadisi yanlış anlarsa ederse anlatan dil ne yapsın yazan kalem ne yazsın ? Bir hadis okuyup da, Yüce Allah'ın Peygamber efendimiz için alemlere rahmet olduğunu söylerken biz rahmet olan peygambere laf mı atacağız yahut peygamberi mi beğenmiyeceğiz ?
Eğer bunu yapıyor isek bu bizim kusurumuzdandır kendi ayıplarımızı görmeyişimizdendir.
Biz seni alemler için yalnızca bir rahmet olarak gönderdik. (21/107)
Peygamber efendimiz vefatına kadar sahabi efendilerimizi eğitmiştir ve onları güzel ahlaka kavuşturmuştur.Bu hadisteki efendimizin sahabilere bu şekilde sorular sorması onları eğitmek içindir.
Peygamber efendimiz kendiliğinden konuşmaz susması bu kabildendir.
NECM-4: O(nun konuşması kendisine ) vahyedilenden başkası değildir
Bu kadar söz diğer kardeşlerimize sanırım yeter.
Korunmuş olan Kuranı kerimdir.« Doğrusu o zikri (Kuran’ı) Biz indirdik, ve hiç kuşkusuz ki onun koruyucusu da Biziz » Hicr, 9
Yüce Allah Kuranı koruduğuna dair ayet varken hadisler için böyle bir durum yoktur.Diyelim ki konu geçen hadis güçlü senetleriyle doğru olsun
ama anlayan akıl hadisi yanlış anlarsa ederse anlatan dil ne yapsın yazan kalem ne yazsın ? Bir hadis okuyup da, Yüce Allah'ın Peygamber efendimiz için alemlere rahmet olduğunu söylerken biz rahmet olan peygambere laf mı atacağız yahut peygamberi mi beğenmiyeceğiz ?
Eğer bunu yapıyor isek bu bizim kusurumuzdandır kendi ayıplarımızı görmeyişimizdendir.
Biz seni alemler için yalnızca bir rahmet olarak gönderdik. (21/107)
Peygamber efendimiz vefatına kadar sahabi efendilerimizi eğitmiştir ve onları güzel ahlaka kavuşturmuştur.Bu hadisteki efendimizin sahabilere bu şekilde sorular sorması onları eğitmek içindir.
Peygamber efendimiz kendiliğinden konuşmaz susması bu kabildendir.
NECM-4: O(nun konuşması kendisine ) vahyedilenden başkası değildir
Bu kadar söz diğer kardeşlerimize sanırım yeter.
Yüce Allah Kuranı koruduğuna dair ayet varken hadisler için böyle bir durum yoktur.Diyelim ki konu geçen hadis güçlü senetleriyle doğru olsun
ama anlayan akıl hadisi yanlış anlarsa ederse anlatan dil ne yapsın yazan kalem ne yazsın ? Bir hadis okuyup da, Yüce Allah'ın Peygamber efendimiz için alemlere rahmet olduğunu söylerken biz rahmet olan peygambere laf mı atacağız yahut peygamberi mi beğenmiyeceğiz ?
Eğer bunu yapıyor isek bu bizim kusurumuzdandır kendi ayıplarımızı görmeyişimizdendir.
Biz seni alemler için yalnızca bir rahmet olarak gönderdik. (21/107)
Peygamber efendimiz vefatına kadar sahabi efendilerimizi eğitmiştir ve onları güzel ahlaka kavuşturmuştur.Bu hadisteki efendimizin sahabilere bu şekilde sorular sorması onları eğitmek içindir.
Peygamber efendimiz kendiliğinden konuşmaz susması bu kabildendir.
NECM-4: O(nun konuşması kendisine ) vahyedilenden başkası değildir
Bu kadar söz diğer kardeşlerimize sanırım yeter.
Diğer kardeşlerim neden böyle yazdığı düşünüyorlar cevap verelim,
5:11 - Onlara hiçbir peygamber gelmiyordu ki onunla alay etmiş olmasınlar.
15:95 - Muhakkak ki alay edenlere karşı biz sana yeteriz.
Yüce Allah'a hiç bir şey gizli kalmaz.Kim Allah ile beraberse Allah onunladır sizin ne olduğunuz neleri kurmakta olduğunuz ona gizli kalmaz.
2:14 - Onlar iman edenlere rastladıkları zaman: "İnandık" derler. Fakat şeytanlarıyle yalnız kaldıkları zaman: "Biz, sizinle beraberiz, biz sadece (onlarla) alay ediyoruz." derler.
Her kim peygambere laf atarsa bu onun zındıklığındandır ve bu laf bize atılmıştır.Mümin feraset sahibidir onun ferasetinden korkulur.
Ayrıca şukarı da ki şahsın ne olduğunu biz burdan görmekteyiz lakin o bunu anlayamaz.
Ey Peygamber, kalpleri inanmadığı halde ağızlarıyla "İnandık" diyenlerle Yahudiler'den küfür içinde çaba harcayanlar seni üzmesin Onlar, yalana kulak tutanlar, sana gelmeyen diğer topluluk adına kulak tutanlar (haber toplayanlar)dır Onlar, kelimeleri yerlerine konulduktan sonra saptırırlar, "Size bu verilirse onu alın, o verilmezse ondan kaçının" derler Allah, kimin fitne(ye düşme)sini isterse, artık onun için sen Allah'tan hiçbir şeye malik olamazsınİşte onlar, Allah'ın kalplerini arıtmak istemedikleridir Dünyada onlar için bir aşağılanma, ahirette onlar için büyük bir azab vardır (5/41)
Hepimizin de bildiği gibi islamiyetin temeli amentüde bulunan esaslara iman etmektir nefse hakimiyet değildir.İman etmeyip nefsi dizginlemeye çalışmak ahmaklıktır.Nefis bir emanettir ve ona en büyük zulüm Allah'a ortak koşmaktır ve peygamberler yahut ayetler ile alay etmektir.
2:109 - Ehl-i kitaptan birçoğu arzu etmektedir ki, sizi imanınızdan sonra çevirip kâfir etsinler: Hak kendilerine iyice belirdikten sonra bile sırf nefsaniyetlerinden ve kıskançlıktan dolayı bunu yaparlar. Buna rağmen siz şimdi af ile, hoşgörüyle davranın tâ Allah emrini verinceye kadar. Şüphe yok ki Allah her şeye kâdirdir.
Bu ayette ehli kitabın nefislerinin durumunu görüyoruz anlayana tabi..
Ayrıca bir kişinin ne olduğuna değil hizmetlerine bakılır.Peygamber insanları Hakka ve Kurana davet etti kendisine değil bunu bile saptırmak için yahudiler bizler için Muhammedi lakabını taktılar.
durum böyle iken bizler insanlara gelin bize uyun demiyoruz gelin Allah'a uyun kitabına sımsıkı sarılın ve peygambere uyun diyoruz.
Bu durumda benim ne olduğum önemli değildir bu gün varız yarın yokuz Baki Olan Allah'u Tealadır ve dönüşümüz onadır.
Sonuç :
Duymak istemeyen kulaktan daha sağır bir kulak yoktur.Görmek istemeyen gözden daha körü yoktur iman etmek istemeyen kalbden daha katısı yoktur.
2:7 - Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Gözlerinin üzerinde bir de perde vardır. Ve büyük azab onlaradır.
5:11 - Onlara hiçbir peygamber gelmiyordu ki onunla alay etmiş olmasınlar.
15:95 - Muhakkak ki alay edenlere karşı biz sana yeteriz.
Yüce Allah'a hiç bir şey gizli kalmaz.Kim Allah ile beraberse Allah onunladır sizin ne olduğunuz neleri kurmakta olduğunuz ona gizli kalmaz.
2:14 - Onlar iman edenlere rastladıkları zaman: "İnandık" derler. Fakat şeytanlarıyle yalnız kaldıkları zaman: "Biz, sizinle beraberiz, biz sadece (onlarla) alay ediyoruz." derler.
Her kim peygambere laf atarsa bu onun zındıklığındandır ve bu laf bize atılmıştır.Mümin feraset sahibidir onun ferasetinden korkulur.
Ayrıca şukarı da ki şahsın ne olduğunu biz burdan görmekteyiz lakin o bunu anlayamaz.
Ey Peygamber, kalpleri inanmadığı halde ağızlarıyla "İnandık" diyenlerle Yahudiler'den küfür içinde çaba harcayanlar seni üzmesin Onlar, yalana kulak tutanlar, sana gelmeyen diğer topluluk adına kulak tutanlar (haber toplayanlar)dır Onlar, kelimeleri yerlerine konulduktan sonra saptırırlar, "Size bu verilirse onu alın, o verilmezse ondan kaçının" derler Allah, kimin fitne(ye düşme)sini isterse, artık onun için sen Allah'tan hiçbir şeye malik olamazsınİşte onlar, Allah'ın kalplerini arıtmak istemedikleridir Dünyada onlar için bir aşağılanma, ahirette onlar için büyük bir azab vardır (5/41)
Hepimizin de bildiği gibi islamiyetin temeli amentüde bulunan esaslara iman etmektir nefse hakimiyet değildir.İman etmeyip nefsi dizginlemeye çalışmak ahmaklıktır.Nefis bir emanettir ve ona en büyük zulüm Allah'a ortak koşmaktır ve peygamberler yahut ayetler ile alay etmektir.
2:109 - Ehl-i kitaptan birçoğu arzu etmektedir ki, sizi imanınızdan sonra çevirip kâfir etsinler: Hak kendilerine iyice belirdikten sonra bile sırf nefsaniyetlerinden ve kıskançlıktan dolayı bunu yaparlar. Buna rağmen siz şimdi af ile, hoşgörüyle davranın tâ Allah emrini verinceye kadar. Şüphe yok ki Allah her şeye kâdirdir.
Bu ayette ehli kitabın nefislerinin durumunu görüyoruz anlayana tabi..
Ayrıca bir kişinin ne olduğuna değil hizmetlerine bakılır.Peygamber insanları Hakka ve Kurana davet etti kendisine değil bunu bile saptırmak için yahudiler bizler için Muhammedi lakabını taktılar.
durum böyle iken bizler insanlara gelin bize uyun demiyoruz gelin Allah'a uyun kitabına sımsıkı sarılın ve peygambere uyun diyoruz.
Bu durumda benim ne olduğum önemli değildir bu gün varız yarın yokuz Baki Olan Allah'u Tealadır ve dönüşümüz onadır.
Sonuç :
Duymak istemeyen kulaktan daha sağır bir kulak yoktur.Görmek istemeyen gözden daha körü yoktur iman etmek istemeyen kalbden daha katısı yoktur.
2:7 - Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Gözlerinin üzerinde bir de perde vardır. Ve büyük azab onlaradır.
Anlamak
Anlamak
Yazımızın başında anlamayan akla dil ne yapsın yazan kalem ne yapsın dedik.Ve bizi haklı çıkardınız.Amacımız tartışmak değil sizin gibilerin diğer kardeşlerimizi akıl ve kelime oyuları ile tuzağa düşmelerini engellemeye çalışmaktır.Tabi sizi bunu bilen biriyle karşılaştığınızda hoşunuza gitmiyor.
Ne dedik ; Bizden bir yahudiye doğru bir söz ulaşsa bu onun ancak azgınlığını arttrır" dedik ve bizi haklı çıkardınız.
Eğer müslüman olsaydınız islam peygamberi demezdiniz bunun yerine peygamber efendimiz derdiniz bu müslüman olmadığınızı gösterir.
Kaldı ki onu yani efendimizi gıybet etmekle suçladınız.Önce gıybetin ne olduğunu öğrenmelisiniz.
Yazılarımızda biz hiç kimseye imdat diye bağırmadık bu sizin hüsnü kuruntunuzdur.
Ayrıca tevrattan incilden yahut başka yerden bir söz getirene biz şimdiye kadar yahudi yahut şusun busun demedik bugüne kadar ama ben sizi tanımadığım halde bunu çok rahat söyledim.Nitekim bir islam alimi tevrattan örnek verse bu onun yahudi olduğunu göstermez.
Yahudiler tuzak kurmayı severler zamanında bunu hadisler üzerinde de yaptılar ki ileride müslümanlar bu hadisleri kullandığında kafaları karışsın yada müslüman kılığında biz bu hadisleri önlerine süreriz ve böylece onları saptırırız..Bu sebepledir ki hadislerin doğru olup olmadığı Kuran ile kıyaslanır.
Biz ne dedik Yüce Allah Efendimiz (s.a.v.) yi rahmet olarak gönderdi.Şimdi ise bir hadis üzerinden peygamber efendimize saldırı yapıyorsunuz amaç islam dinine fitne sokmak.
Diyelim sizin anladığınız anlamda bu hadiste peygamber efendimiz haşa gıybet ediyorsa ...buraya dikkat..bu hadis beni hiç ilgilendirmiyor bu durumda bu hadis sizin gibileri ilgilendirir.O halde bu hadis sizin söylediğiniz gibi ise benim için sahih olmaz ve böylece yolumuza devam ederiz.
Benim temel bilgimi ne ile ölçtünüz ? Gerçekten bozuk bir terazi kullanıyorsunuz batıl olan bir terazi hakk bilgisini ne ölçebilir nede anlayabilir.
Siz etiket takmayı ne kadarda seviyorsunuz benim için alim yahut mürşidi kamil dediniz.Bunlar sizin hüsnü kuruntularınızdır.
Alim olan Allahu tealadır.Sözlerimizi anlamak yerine etiket çıkardınız aferin size..
Verdiğiniz ayet imanın kalp ile tasdik edilemsine dair delildir.Hem bu konu sizi niye ilgilendiriyor ki müslüman-müslim gibi kavramlar zaten amacınız hadis falan da değil bir yerden dem vurup ortalığı karıştırmak.
Sonuç
aha sizinle tanışmadan ki ilk defa görüyorum sizi yazdıklarımızla bizi haklı çıkardınız anlayana tabi.. Siz bize uzaksınız biz size..
Bundan sonrasını yönetime havale ediyorum..
Allah'ın selamı şeytanlara verilmez çünkü selam temizdir ve onlar selamdan uzaktırlar.O halde siz hariç diğer tüm kardeşlerime
Slm ve Dua ile..
Anlamak
Yazımızın başında anlamayan akla dil ne yapsın yazan kalem ne yapsın dedik.Ve bizi haklı çıkardınız.Amacımız tartışmak değil sizin gibilerin diğer kardeşlerimizi akıl ve kelime oyuları ile tuzağa düşmelerini engellemeye çalışmaktır.Tabi sizi bunu bilen biriyle karşılaştığınızda hoşunuza gitmiyor.
Ne dedik ; Bizden bir yahudiye doğru bir söz ulaşsa bu onun ancak azgınlığını arttrır" dedik ve bizi haklı çıkardınız.
Eğer müslüman olsaydınız islam peygamberi demezdiniz bunun yerine peygamber efendimiz derdiniz bu müslüman olmadığınızı gösterir.
Kaldı ki onu yani efendimizi gıybet etmekle suçladınız.Önce gıybetin ne olduğunu öğrenmelisiniz.
Yazılarımızda biz hiç kimseye imdat diye bağırmadık bu sizin hüsnü kuruntunuzdur.
Ayrıca tevrattan incilden yahut başka yerden bir söz getirene biz şimdiye kadar yahudi yahut şusun busun demedik bugüne kadar ama ben sizi tanımadığım halde bunu çok rahat söyledim.Nitekim bir islam alimi tevrattan örnek verse bu onun yahudi olduğunu göstermez.
Yahudiler tuzak kurmayı severler zamanında bunu hadisler üzerinde de yaptılar ki ileride müslümanlar bu hadisleri kullandığında kafaları karışsın yada müslüman kılığında biz bu hadisleri önlerine süreriz ve böylece onları saptırırız..Bu sebepledir ki hadislerin doğru olup olmadığı Kuran ile kıyaslanır.
Biz ne dedik Yüce Allah Efendimiz (s.a.v.) yi rahmet olarak gönderdi.Şimdi ise bir hadis üzerinden peygamber efendimize saldırı yapıyorsunuz amaç islam dinine fitne sokmak.
Diyelim sizin anladığınız anlamda bu hadiste peygamber efendimiz haşa gıybet ediyorsa ...buraya dikkat..bu hadis beni hiç ilgilendirmiyor bu durumda bu hadis sizin gibileri ilgilendirir.O halde bu hadis sizin söylediğiniz gibi ise benim için sahih olmaz ve böylece yolumuza devam ederiz.
Benim temel bilgimi ne ile ölçtünüz ? Gerçekten bozuk bir terazi kullanıyorsunuz batıl olan bir terazi hakk bilgisini ne ölçebilir nede anlayabilir.
Siz etiket takmayı ne kadarda seviyorsunuz benim için alim yahut mürşidi kamil dediniz.Bunlar sizin hüsnü kuruntularınızdır.
Alim olan Allahu tealadır.Sözlerimizi anlamak yerine etiket çıkardınız aferin size..
Verdiğiniz ayet imanın kalp ile tasdik edilemsine dair delildir.Hem bu konu sizi niye ilgilendiriyor ki müslüman-müslim gibi kavramlar zaten amacınız hadis falan da değil bir yerden dem vurup ortalığı karıştırmak.
Sonuç
aha sizinle tanışmadan ki ilk defa görüyorum sizi yazdıklarımızla bizi haklı çıkardınız anlayana tabi.. Siz bize uzaksınız biz size..Bundan sonrasını yönetime havale ediyorum..
Allah'ın selamı şeytanlara verilmez çünkü selam temizdir ve onlar selamdan uzaktırlar.O halde siz hariç diğer tüm kardeşlerime
Slm ve Dua ile..
Ayşe hanım herşeyde bir hayır vardır.Bizim size bir sözümüz yok.Bizim verdiğimiz link Kuran esaslı bir açıklamadır günümüz anlamındaki fetvalardan uzaktır.Kişisellik bunun neresinde ?
Neymiş kardaviyi beğenmemişiz ondan kendi fetvamızı koymuşuz.Al sana bir iftira.Kaldı ki kardaviyi biz beğenmek zorunda mıyız ? Bizi de kimse beğenmek zorunda değildir.Yazılarımızı isteyen beğenir isteyen beğenmez bu onun sorunudur.Ne isen o olacaksın sonradan yani içi bir dışı bir.Sonradan öyle kıvırtmayacaksın.Neymiş aradığı buymuş.Tabi ne demişler arayan belasını da bulur mevlasını da.Öyle bukelamun gibi renk değiştirmeyeceksin.O kadar kelam ettikte aradığını bulamadı en son kelamda aradığını buldu her ne hikmetse..
Neyse ayşe hanım boşverin bunları ister kardaviyi okursunuz ister bizim verdiğimiz linki sonuçta kimseye hesap vermek zorunda değilsiniz.
Slm ve Dua ile..
Neymiş kardaviyi beğenmemişiz ondan kendi fetvamızı koymuşuz.Al sana bir iftira.Kaldı ki kardaviyi biz beğenmek zorunda mıyız ? Bizi de kimse beğenmek zorunda değildir.Yazılarımızı isteyen beğenir isteyen beğenmez bu onun sorunudur.Ne isen o olacaksın sonradan yani içi bir dışı bir.Sonradan öyle kıvırtmayacaksın.Neymiş aradığı buymuş.Tabi ne demişler arayan belasını da bulur mevlasını da.Öyle bukelamun gibi renk değiştirmeyeceksin.O kadar kelam ettikte aradığını bulamadı en son kelamda aradığını buldu her ne hikmetse..
Neyse ayşe hanım boşverin bunları ister kardaviyi okursunuz ister bizim verdiğimiz linki sonuçta kimseye hesap vermek zorunda değilsiniz.
Slm ve Dua ile..