EHL-İ BEYT
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 21 Mar 2009
- Mesajlar
- 731
- Tepki puanı
- 1
- Puanları
- 0
- Yaş
- 46
Bismillahirrahmanirrahim,
1) MÜSLÜMANLAR KARDEŞTİR
İslam güneşi doğduğu zaman Arabistan'ın her tarafını savaş ve kan kaplamıştı, her yer fitne ve hercümerc ateşi içerisinde yanıyordu.
O topraklarda yaşayan insanlar, daima birbirleriyle savaşıyor, birbirlerine karşı kin besliyorlardı.
İslam'ın başta gelen programlarından biri, onların aralarmı bulmak, kalplerini birbirlerine ısındırmak oldu ve Hz. Peygamber (s.a.a) şu ayeti onlara okudu:
"Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup düzeltin ve Allah'tan korkup-sakının; umulur ki esirgenirsiniz."
(Hucurat suresi, 10. ayet)
Daha sonra sürekli çalışmaları neticesinde Müslümanlardan iki taifenin arasında fiilen kardeşlik bağı kurdu.
O günden sonra artık her yerde "nesebi kardeşler" kelimesinin yanında "dini kardeşler" sözcüğü de göze çarpmaktadır.
1) MÜSLÜMANLAR KARDEŞTİR
İslam güneşi doğduğu zaman Arabistan'ın her tarafını savaş ve kan kaplamıştı, her yer fitne ve hercümerc ateşi içerisinde yanıyordu.
O topraklarda yaşayan insanlar, daima birbirleriyle savaşıyor, birbirlerine karşı kin besliyorlardı.
İslam'ın başta gelen programlarından biri, onların aralarmı bulmak, kalplerini birbirlerine ısındırmak oldu ve Hz. Peygamber (s.a.a) şu ayeti onlara okudu:
"Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup düzeltin ve Allah'tan korkup-sakının; umulur ki esirgenirsiniz."
(Hucurat suresi, 10. ayet)
Daha sonra sürekli çalışmaları neticesinde Müslümanlardan iki taifenin arasında fiilen kardeşlik bağı kurdu.
O günden sonra artık her yerde "nesebi kardeşler" kelimesinin yanında "dini kardeşler" sözcüğü de göze çarpmaktadır.