Muhtazaf
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 30 Mar 2008
- Mesajlar
- 9,637
- Tepki puanı
- 1,009
- Puanları
- 113
- Yaş
- 67
- Web Sitesi
- www.aydin-aydin.com

Birincisi, kişinin kendi şahsî vazîfesidir. Her müslümân, kendini iyi yetiştirecek, sıhhatli, edebli, iyi huylu olacak, ibâdetlerini yapacak, ilim ve güzel ahlâk öğrenecek, helâl lokma kazanmak için çalışacaktır.
İkinci vazîfesi, âile içindeki vazîfesidir. Hanımına, ana-babasına, çocuklarına, kardeşlerine olan haklarını yapacak, yerine getirecektir.
Üçüncü vazîfesi, cemiyyet, toplum içindeki vazîfeleridir. Komşularına, hocalarına, talebesine, âilesine, emri altında olanlara, devlete, bütün vatandaşlara, dîni ve milleti başka olan insanlara karşı vazîfeleridir.
Müslümanın herkese iyilik etmesi, eli ile, dili ile kimseyi incitmemesi, kimseye zarar vermemesi, hiyânet etmemesi, herkese faydalı olması, herkesin hakkını ödemesi lâzımdır. Resûlullah efendimiz; (Müslümân demek, müslümânlara eli ile, dili ile zarâr vermiyen kimse demektir) buyurmuşlardır. Bu sebeple her müslümânın, kendisine lâzım olan îmân, ahlâk ve fıkıh yani ilmihâl bilgilerini öğrenerek, bunlara uygun yaşaması, hadis-i şerifde bildirildiği gibi olması lâzımdır. Bir hadîs-i şerîfde; (Îmânı kâmil, olgun olanınız, ahlâkı güzel olanınızdır!) buyurulmuştur. Görülüyor ki, îmân bile, ahlâk ile yani insanlara faydalı olmakla ölçülmektedir.
HİÇ OLMAZSA...
Bu sebeple her müslümânın, günah işleyen birini görünce, ona acıması, imkân bulursa, tatlı sözle veya kitâp vererek nasîhat vermesi, bunları yapamazsa hiç olmazsa, zararlı yoldan kurtulması için duâ etmesi lâzımdır.
Müslümanın, günâh işleyen birini görünce, kendi günâhını hatırlaması, kusûrlarının, günâhlarının affedilmezse, başına gelecek azâbları düşünmesi gerekir. Zira başkalarını ayıplamak, kötülemek, gıybet etmek harâmdır. Onların günâhlarından dahâ büyük günâh işlemiş olur.


HELAL KAZANIR
Müslümân, vatanına, milletine faydalı olur. Vatandaşların aynı hak ve hürriyyetlere mâlik olduklarını bilir. Kendini kimseden üstün görmez. Herkese iyilik eder, bölücülük yapmaz. Gayrı müslimlere, başka dinden, başka mezhebden olanlara, yabancılara da, hiç kötülük yapmaz. Müslümânların güzel huylu, iyi insanlar olduklarını, güler yüzü ile, tatlı sözleri ile ve iyi hareketleri ile, bütün dünyâya tanıtır. Herkesin seve seve müslümân olmalarına sebep olur. Kötülük yapanlara nasîhat verir. Kimseye hîle, hıyânet yapmaz. Devâmlı çalışır. Helâl kazanır. Kimsenin hakkına dokunmaz.
Aklı olan bir kimse, zevklerini

Netice olarak müslümân, iyi insan, aklı başında kimse demektir. Hakîkî müslümân,

