Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Muhabbet (1 Kullanıcı)

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Bu gün varlığından habersiz yaşadığımız nice değerlerimizden biri de Muhabbet tir.Muhebbet,bilgi ve sevgiyle yoğrulmuş ve gönülleri huzura kavuşturan sohbettir. Sadece söz değil, gönülden gelen manevi lezzetleri içinde barındıran bir ummandır,deryadır,okyanustur muhabbet...
Günümüz insanı ekran simalı ve gözü dolar işareti ile damgalanmış gibidir.Bu simadan ve gözden gönüle nasıl ulaşır? Gönüle bir yerde Vicdan dersek,dolar gözlü insanın hedefi vicdanı değil,cüzdanı olacaktır.
O zaman muhabbeti aramak aramak boşunadır,bu yüzlerde ve gözlerde...
Diyaloglar ve monologlar kaplamıştır ortalığı. Gönül insanı olabilmek bir nasip işidir. Bu gün gönül insanlarının sayısı yok denecek kadar az sayıdaysa ve Mehmet Akif Ersoy gibi dünya servetini elinin tersiyle itebilecek gönül zenginliğini sergileyen sembol isimler yetiştiremiyorsak,bir yerlerde yanlışlıklar girdabınada bocalıyoruz demektir.
Bir insanın inancı yoksa ideali de boştur,hiç tir. Çünkü, bu dünyada her şey yok olmaya mahkumdur.Saraylar imar edilir,sonunda virane olsun diye! Sonunda harabe haline gelmeye mahkumdur her şey.
Öyleyse,nedir asıl olan? İşte muhabbet bu noktada önem arzediyor. cYaradan la muhabbeti olmak,onun bize yol gösterici olarak gönderdiği Peygamberlere gönül bağı olmak değilmidir akıllı insanın yapacağı iş? İşte bunu günümüz insanı, günlük dünya telaşı içinde unutuveriyor yada ikinci plana atıyor.Ondan sonra da belalar,cezalasıkıntılarderyasında yüzen bir insanlık dünyası...
Hep dünya kefesini doldurmaya çalışan insanlık,terazinin dengesini bozduğunun farkına varamıyor. Maddi noktada tatmin olmak için at yarışı misali koşturan insanoğlu,farkında olmadan şeytanın tuzaklarına yakalanıyor. Bocaladıkça batıyor ve manevi boşluk yaşıyor. Eğer dünyalık tek başına kurtuluş olsaydı,Karun yerin dibine geçermiydi? Firavun Kızıldeniz de ordusuyla birlikte boğulurmuydu?
Nice saraylar viran olmuş,benim diyenler yer ile yeksan olmuş hayırla yad edilmiyorlar.Bizim için büyük ibret dersleri vardır bunlarda..
İmam-ı Azam ne kadar güzel ifade etmiş
"En büyük felaket,sonsuz saadetten mahrum olmaktır"
İşte bu olmalı inanan insanların hedefi. Sonsuz saadeti bulmak için ve ona kavuşmak ateşiyle gönlümüz yanmalı.. Bunun için gönlümüzü sadece Muhabbet ikliminde tutalım dünya hayatımızda.
Şeytan hile ve desiselerinden korunmak için,dünya sevgisini ve ahiret müjdesini bulabilmek için,gelin günlerimizi muhabbetle meşgul edelim.Önce sevgi ağacını gönlümüzde büyütelim ama esas meyvesini öbür alemde toplayalım.
Nice gönül sultanları,dünya dünya çilesini Muhabbetle karşılamışlar ve kurtuluşu bulmuşlardır.Gönül kandilini Muhabbet nuruyla doldurmak,sonsuz saadeti bulmanın anahtarıdır..
Fert,aile,millet ve bütün insanlık Muhebbet denizinde huzur içinde olmak varken bugün nelerle meşgul oluyor? Allah (c.c.)Hakk' ı gören göz ve muhabbete doyan gönül nasip eylesin..
Amin


Esselâmü aleyküm ve rahmetullàhi ve berekâtühû!
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt