okyanushulya
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 23 Ocak 2007
- Mesajlar
- 8
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
karanlık bir dalganın
yüzünü sürdüğü bir sahilden
merhaba güne...
güneş saklanırken tüm giziyle
kara bulutların ardına,
görebildiğim her ışığın
şükrünü bildiğim kumlardan
merhaba güne...
yosun kokan yığıntının
armağan verdiği çakıl taşlarının arasından
merhaba...
...ve sahip olduğum her değerden
daha yüce bir varlığı hissettiğim şu dakikadan da
merhaba olsun size...
merhaba ey süslü şehir,
salınsan da nazlı nazlı,
boynuna astığın sarmaşıklar benim...
tacın düşmez dile, bilesin;
kan kokan nemli toprağın benim...
merhaba ey gamlı şehir,
sende bulduklarım hep içinde yaşadıklarımdır,
bir şehirse insanı kendine benzeten,
bulduğum ve kaybettiğim her duygu benim...
merhaba ey suskun,
sakladığın her gözyaşı için senden özür dilerim,
yanağında bırakacağın her damlanın
kahve izleri süzülse de yavaşça,
maviye hasret kalan yine benim...
merhaba ey biçare,
derdine ortak gördüğün kuşların
kanatlarında geçer günüm
ve bir kum tanesinde büyür
günahkar ömrüm,
sana aşık bir garibin cebindeki mendil benim...
merhaba ey kara,
ağladığın duyguların alkış tutar geldiğin güne,
şükür ağacın meyvesini döker baykuşun kucağına,
sen de bilesin;
çürümüş yeminin çekirdeği benim...
merhaba ey şehir,
nazlandığın her anın hasretine yazdığım dizelerim
şimdi ıslak bir yolcu...
dönüşü olmayan hayat yolundan
ben de vazgeçtim,
içinde büyüttüğün küçük kız benim,
toprağa sürdüğün küçük tohum benim,
elini tuttuğun küçük niyet benim...
merhaba ey şehir,
ağlarken susturduğun şu aciz beden, benim...
merhaba...
okyanushulya
yüzünü sürdüğü bir sahilden
merhaba güne...
güneş saklanırken tüm giziyle
kara bulutların ardına,
görebildiğim her ışığın
şükrünü bildiğim kumlardan
merhaba güne...
yosun kokan yığıntının
armağan verdiği çakıl taşlarının arasından
merhaba...
...ve sahip olduğum her değerden
daha yüce bir varlığı hissettiğim şu dakikadan da
merhaba olsun size...
merhaba ey süslü şehir,
salınsan da nazlı nazlı,
boynuna astığın sarmaşıklar benim...
tacın düşmez dile, bilesin;
kan kokan nemli toprağın benim...
merhaba ey gamlı şehir,
sende bulduklarım hep içinde yaşadıklarımdır,
bir şehirse insanı kendine benzeten,
bulduğum ve kaybettiğim her duygu benim...
merhaba ey suskun,
sakladığın her gözyaşı için senden özür dilerim,
yanağında bırakacağın her damlanın
kahve izleri süzülse de yavaşça,
maviye hasret kalan yine benim...
merhaba ey biçare,
derdine ortak gördüğün kuşların
kanatlarında geçer günüm
ve bir kum tanesinde büyür
günahkar ömrüm,
sana aşık bir garibin cebindeki mendil benim...
merhaba ey kara,
ağladığın duyguların alkış tutar geldiğin güne,
şükür ağacın meyvesini döker baykuşun kucağına,
sen de bilesin;
çürümüş yeminin çekirdeği benim...
merhaba ey şehir,
nazlandığın her anın hasretine yazdığım dizelerim
şimdi ıslak bir yolcu...
dönüşü olmayan hayat yolundan
ben de vazgeçtim,
içinde büyüttüğün küçük kız benim,
toprağa sürdüğün küçük tohum benim,
elini tuttuğun küçük niyet benim...
merhaba ey şehir,
ağlarken susturduğun şu aciz beden, benim...
merhaba...
okyanushulya