lamia_melek
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 12 Ara 2008
- Mesajlar
- 55
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 40
MELEKLER KİME HAYRAN
Üseyd bin Hudayr'ın (r.a.) sesi çok güzel idi. Onun en çok sevdiği şey gözler uykuya dalınca ve gönüller saf bir hale gelince Kur'an-ı Kerim okumaktı. Ashab-ı Kiram onun Kur'an okuduğu vakitleri gözler, dinlemek için birbirleriyle yarışırlardı. Yerdekiler onun okuyuşunu beyendiği gibi göktekilerde beyenmişlerdi.
Üseyd bin Hudayr (r.a.) bir gece vakti evinin avlusunda oturuyordu. Küçük oğlu Yahya kendisine yakın bir yerde yatıyordu, atı da yanında bağlı idi.
Üseyd bin Hudayr (r.a.) Bakara Suresi'nin ilk ayetlerini okumaya başladı. Bu esnada atı huysuzlaşarak şaha kalktı. Neredeyse dizgininin, yularını koparacaktı. Bunun üzerine Hz. Üseyd (r.a.) sustu. O susunca atı da sakinleşti.
Sonra tekrar okumaya başladı, atı yine ürktü ve süratle dönmeye başladı. Bunun hadise birkaç kez tekrar etti. Her okuyuşunda atı ürkerek şaha kalkıyor, sustuğunda ise sakinleşiyordu.
Üseyd (r.a.) atın oğlunu çiğnemesinden korkup, uyandırmak için oğlunun yanına gitti. Oesnada gökyüzünde şemsiye şeklinde fevkalade güzel bir bulut gördü. Sanki ona kandiller takılmış, afakı ziyasıyla aydınlatıyordu. bulutlar gözünden kayboluncaya kadar yükseldiler.
Üseyd (r.a.) sabahleyin Resulullah (s.a.v.)'in yanına gitti ve önceki gece başından geçeni anlattı. Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu : "Onlar meleklerdi ey Üseyd, şayet Kur'an okumaya devam etseydin, şüphesiz insanlarda o melekleri görürlerdi."
Üseyd bin Hudayr'ın (r.a.) sesi çok güzel idi. Onun en çok sevdiği şey gözler uykuya dalınca ve gönüller saf bir hale gelince Kur'an-ı Kerim okumaktı. Ashab-ı Kiram onun Kur'an okuduğu vakitleri gözler, dinlemek için birbirleriyle yarışırlardı. Yerdekiler onun okuyuşunu beyendiği gibi göktekilerde beyenmişlerdi.
Üseyd bin Hudayr (r.a.) bir gece vakti evinin avlusunda oturuyordu. Küçük oğlu Yahya kendisine yakın bir yerde yatıyordu, atı da yanında bağlı idi.
Üseyd bin Hudayr (r.a.) Bakara Suresi'nin ilk ayetlerini okumaya başladı. Bu esnada atı huysuzlaşarak şaha kalktı. Neredeyse dizgininin, yularını koparacaktı. Bunun üzerine Hz. Üseyd (r.a.) sustu. O susunca atı da sakinleşti.
Sonra tekrar okumaya başladı, atı yine ürktü ve süratle dönmeye başladı. Bunun hadise birkaç kez tekrar etti. Her okuyuşunda atı ürkerek şaha kalkıyor, sustuğunda ise sakinleşiyordu.
Üseyd (r.a.) atın oğlunu çiğnemesinden korkup, uyandırmak için oğlunun yanına gitti. Oesnada gökyüzünde şemsiye şeklinde fevkalade güzel bir bulut gördü. Sanki ona kandiller takılmış, afakı ziyasıyla aydınlatıyordu. bulutlar gözünden kayboluncaya kadar yükseldiler.
Üseyd (r.a.) sabahleyin Resulullah (s.a.v.)'in yanına gitti ve önceki gece başından geçeni anlattı. Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu : "Onlar meleklerdi ey Üseyd, şayet Kur'an okumaya devam etseydin, şüphesiz insanlarda o melekleri görürlerdi."