Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Mehir konusunda yardım rica ediyorum (1 Kullanıcı)

TolgaKarahan

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Eki 2008
Mesajlar
3
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
56
Selamun Aleykum,

Uzun zamandan beri evliyim. Son yıllarda eşimle aramda birbirimizi yanlış anlamdan kaynaklanan kırgınlıklar yaşandı ve muhtemelen ayrılma noktasındayız. Benim islami kurallara göre öğrenmek istediğim bir kaç sorum olacak. Bu konuda yardımcı olabilirseniz sevinirim.

1- Eşim islami anlayışa göre yaşayan bir hanım. Yanlız son donemlerde belki cevresindeki boşanan insanlardan etkilenme belki yanlış anlaşılmalardan ve benim eve işimden dolayı yeterli vakit ayıramamdan dolayı benden sogudu. Su anda aynı eve paylasıyoruz ancak aynı yatagı degil. Kendisi bunu boyle gitmesinden sıkıntısı olmadıgını soyluyor. Bu durumda ben ayrılmaya karar verirsem ne kadar mehir odemeliyim.
2- Cocuklarım muhtemelen annesinde kalacak olursa nafaka konusunda islamda bir olcu varmıdır

Allaha Emanet olun
 

ŞEB-İ ARUS

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Mar 2008
Mesajlar
1,904
Tepki puanı
0
Puanları
36
Yaş
36
Konum
"Lâ taknetû min Rahmetillâh"
aleykum selam kardeşim soru sormak yasak
ama benım gönlum
razı olmadı cevap vermeden gecemedım
son care ayrılmak olsun aranızın duzelmesı için cabalayın sanırım sizin yapmanız gerekn sey mehır degıl tevekkul etmek
yuvanızı kurtarın cocukalrını o acıyı yasatmayın uzmeyın
umarım evlılıgınızın temellerı sarsılmaz ve hayırlı bi evlıklek olarak yuvanızı kurtaırısınız.
selamtle inşa-ALLAH
 

iyi bir insan

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Ara 2007
Mesajlar
26
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Konum
istanbul
Değerli kardeşim Tolga...

Aynı evde olmanız hatalarınızı düzeltmek için bi fırsat.Yatağınızı ayırmanız evlilik müesesesinin sarsıldığını gösterir.Önce hatanın nerede olduğunu bulmanız gerekir.Yuva yıkmak bu kadar kolay olmamalı vede yavrularınız var.Senin namaz kılmaman yuva yıkmayı gerektirmez.Eşin gayretli olup sana namaz kılmayı sevdirseydi herşey farklı olurdu.Bende evlendiğimde namaz kılmıyodum ama eşim sağolsun benim namaz kılmama vesile oldu allah razı olsun ondan.Ama senin iş hayatın ve ilgisizliğin eşini bir bunalıma yöneltmiş.Böyle diyorum çünkü bende aynı şeyleri yaşadım.Şimdi ayrıyız vede boşanmaya doğru gidiyoruz..sana tavsiyem eşinin ne istediğini öğren.Birbirnizle konuşun herşeyi paylaşın.Herşeyi karşımızdaki kişden beklememeliyiz.İnşallah allah sizi birbirinizden ve çocuklarınızdan ayırmaz.Çünkü ayrılık çok zor bi durum.Ben 10 aydır ayrıyım.Allah kimseyi sevdiklerinden ayırmasın inşallah.
Allah yardımcın olsun.Yardım edebileceğim bişey olursa elimden geleni yapmaya hazırım.
Allaha emnet ol.değerli kardeşim....
 

dinci

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Ara 2006
Mesajlar
2,686
Tepki puanı
1
Puanları
0
aleyküm selam kardeşim sizce bukadar kolaymı çocuklar ne olacak peki nekadar sakin anlatmışsınız hayretle okudum herşey mehirle bitmiyor manevi yıkımı nasıl onaracaksınız bunuda bir bilene danışın lütfen kardeşim ALLAH CC rızası için 3 günlük dünyada yaşıyoruz yıkmaya gösterdiyiniz çabayı yapmak düzeltmek için sarfedin eşinizi anlamaya kendinizi anlatmaya çalışın aile her şeyin üstündedir bunu hiç unutmayın bizlerin bu sitedeki sizin için RABBİME CC el açan kardeşlerinizin hatrına bu tafsiyelerime uyarak yol alın ve inşallah kısa zamanda her şeyi düzeltin konuşarak haledilmeyecek hiç birşey yoktur RABBİM CC yuvanıza NUR ismi şerifiyle aydınlık versin huzur doldursun inşallah hayırlı haberlerinizi bekliyoruz
 

_YUSUF_

Yönetici
Katılım
26 Haz 2008
Mesajlar
4,070
Tepki puanı
1,043
Puanları
113
Yaş
42
Selamün Aleyküm abimiz

Durum ne kadar kötü bilemiyoruz fakat herzaman bir çıkış yolu mutlaka vardır.Size söyleyeceğim şudur ki gururunuzu kırarak hanımınızı karşınıza alın ve hatalarının bende oldugunu (olmasa dahi) herşeye bir cızgı cekıp artık hayatımızı kuran ve sunnete dayanarak yaşamayı teklif edin.Bu arada cocuklarımız için derseniz daha tesirli olur
Ondan sonra hem siz hem hanımınız hem cocuklarınıza vahyı ve sunneti tanımak ve yasamak duser hayat kurallarıda tek kaynaktan gelcegınen ıkınızınde kıvırma payı kalmaz cocuklarda ıslam uzere yetişir ve Allah'u tealanın istediği kul olma yolunda ilerlemiş olursunuz.Acizene fikrimdir.
Yinede herşey bitti diyorsanız mehir hakkındaki bilgiler asagıda mevcut
selametle

Mehir, nikâh akdi sebebiyle erkeğin kadına ödediği veya ödemeyi taahhüt ettiği nikâh bedelidir. Nikâhı yapılan kadın için mehir bir hak; nikâh eden erkek için ise bunu ödemek farzdır. Peygamber Efendimizin (asm) ifadesiyle mehir, kocanın, ırzını kendine helâl etmesi karşılığında kadına vermekle yükümlü olduğu bedeldir.1 Mülkiyeti kadına aittir. Tasarruf hakkı kadınındır.
Kadına mehir namına olmayarak takılan takıların mülkiyeti de kadına aittir. Çünkü kadına takılmıştır. Kadın dilerse kendi rızasıyla bunu evi ve geçimi için harcar, dilerse harcamaz. Fakat kadın evi ve geçimi için harcamada bulunmaya zorlanamaz.
Mehir olarak verilecek mal ister belirlensin, ister belirlenmesin, kocanın onu vermesi gerekir. Hatta taraflar mehir verilmemesi konusunda anlaşsalar bile, erkek az veya çok kadının mehrini vermekle mükelleftir. Çünkü mehir Allah’ın emridir.
Kur’ân şöyle buyurur: “Evlendiğiniz kadınlara mehirlerini gönül hoşluğu ile verin.”2 Peygamber Efendimiz (asm) bütün evliliklerde mehrin mutlaka verilmesini emretmiştir.
Mehir nikâhın bir unsuru veya şartı değil, bir bağış veya bir hediye değil, nikâh akdine rıza gösteren kadının hakkıdır. Nikâh esnasında bu hak hiç mevzubahis edilmese dahi kadın bu hakkını alır. Bu hak, nikâh esnasında verilebileceği gibi, kocanın bir borcu olarak daha sonra da verilebilir. Koca bu borcunu mutlaka vermelidir. Koca vermeyip, kadın da hakkını helâl etmediği takdirde, koca kul hakkı yemiş olur.
Mehir belirlenmiş olup olmama durumuna göre iki türlüdür:
1- Mehr-i Müsemma. 2- Mehr-i Misil
1- Mehr-i Müsemma: Nikâh akdi sırasında belirlenmiş olan, adı ve miktarı konusunda anlaşmaya varılmış olan mehirdir.
Âmir bin Rabî (ra) bildirmiştir: Fezare oğullarından bir kadın, mehir olarak bir çift ayakkabı karşılığında evlendi. Resûlullah (asm) kadına:
“Nefsinin karşılığı ve hakkın olduğu halde bir çift ayakkabıya razı oldun mu?” buyurdu.
Kadın: “Evet!” dedi.
Bunun üzerine Resûlullah (asm) buna izin verdi.3
2- Mehr-i Misil: Mehrin miktarı nikâh akdi esnasında belirlenmemişse, kadın dengi olan kadınların aldığı kadar mehir almaya hak kazanır. Buna ortalama mehir veya rayiç mehir de denebilir. Eğer nikâh esnasında her hangi bir miktar üzerinde anlaşmaya varılmamışsa kadın mehr-i misil alır.
Mehir peşin veya veresiye olma durumuna göre iki türlüdür:
1- Mehr-i muaccel (peşin mehir) 2- Mehr-i müeccel (Veresiye mehir)
1- Mehr-i muaccel: Nikâh esnasında peşinen verilen mehirdir. Mehir peşin vermek, hiç olmazsa cinsel beraberlikten önce bir kısmını vermek faziletlidir.
2- Mehr-i müeccel: Nikâh esnasında verilmeyip sonraya bırakılan mehre mehr-i müeccel, yani veresiye mehir denir. Mehr-i müeccel için bir ödeme plânı belirlenmişse, bu plân çerçevesinde zamanı geldiğinde ödenmelidir. Eğer bir ödeme plânı yapılmamışsa boşanma anında veya eşlerden birinin ölmesi durumunda mehrin ödenmesi kadın lehine bir hak olur.
Mehrin miktarı:
Mehrin en az miktarı üzerinde tartışılmış, en çoğu üzerinde tartışılmamıştır. Çünkü mehrin tavanını Kur’ân serbest bırakmıştır. Kur’ân buyurur ki: “Hanımınıza yükler dolusu mehir vermiş olsanız bile...”4
Mehrin en azı Hanefîlerce on dirhem (yaklaşık 32 gram) gümüştür. Şafiîlerce ve Hanbelîlerce mehrin tavanı gibi tabanı da, yani en azı da taraflara bırakılmıştır. İmam-ı Malik’e göre ise mehrin en azı çeyrek dinar altın veya üç dirhem gümüştür. Alım satım kapsamına giren her mal mehir olabilir.
Eğer on dirhem gümüşten daha az bir mehir belirlenmişse, İmam Züfer’e göre kadın mehr-i misil almaya hak kazanır.5
Kadın hangi durumda ne kadar mehir hak eder?
Mehrin tamamının verilmesini gerektiren durumlar:
Şu üç durumda, mehrin tamamını vermek kocaya farz olur:
1- Cinsel temas kurulmuşsa: Nikâh akdinden sonra cinsel birleşme meydana gelmişse, hemen ardından boşanma olsa bile mehrin tamamını vermek kocanın borcudur. Eğer mehrin tamamı daha önce verilmişse, cinsel birleşmeden sonra meydana gelen boşanmada koca geriye hiçbir şey almaz.
Bu hakkı Kur’ân şöyle bildiriyor: “Hanımınızı boşayıp başka biriyle evlenmek isterseniz, evvelki hanımınıza yükler dolusu mehir vermiş olsanız bile, ondan hiçbir şeyi geri almayın.”6
2- Halvet-i sahîha meydana gelmişse: Nikâh akdi yaptıran kadın ile erkek, cinsel birleşmelerine dinî veya tabiî bir engel yokken, tenha bir yerde baş başa kalırlarsa halvet-i sahiha meydana gelmiş olur.
Dinî engel: Eşlerden birinin veya ikisinin Ramazan orucu tutuyor olması, ihramlı olması, kadının hayızlı veya lohusa olması cinsel birleşmeye dinî birer engel olduğu için, halvet-i sahihanın meydana gelmesine de engeldir.
Tabiî engel: Eşlerden birinin veya her ikisinin küçük olması, cinsel birleşmeye güç yetiremeyecek kadar hasta olması, eşlerin yanında üçüncü bir şahsın bulunması cinsel birleşmeye tabiî birer engel olduğu için, halvet-i sahihanın meydana gelmesine de engeldir.
Mehir konusunda halvet-i sahiha, cinsel birleşme hükmündedir. Eşler eğer halvet-i sahihadan sonra boşanmışsa, koca mehrin tamamını vermek zorundadır. Eğer mehir vermişse verdiği mehirden hiçbir şey geri almaz. Kur’ân buyurur ki: “Verdiğiniz mehri hanımlarınızdan nasıl geri alırsınız ki, siz birbirinize o kadar yakın oldunuz, karı koca olarak o kadar hukukunuz geçti ve onlar nikâh sırasında sizden, haklarını koruyup gözetmeniz hususunda kuvvetli bir ahit almıştı.”7

3- Erkek ölmüşse: Nikâhtan sonra eğer erkek ölürse, kadın mehrin tamamını almaya hak kazanır. Burada cinsel birleşmenin veya halvet-i sahihanın meydana gelip gelmediğine bakılmaz. Eğer mehir belirlenmemişse, kadın mehr-i misil alır.
Mehrin yarısı şu durumda verilmelidir:
Mehrin belirlenmesi şartıyla, nikâhtan sonra, cinsel birleşme veya halvet-i sahiha olmadan evlilik sona ererse, kadın belirlenen mehrin yarısını almaya hak kazanır. Bu durumda eşler boşanma sebebine göre hareket edebilirler. Eğer boşanmaya sebep erkekse, erkek mehrin hiç olmazsa yarısını vermeden kadını serbest bırakamaz.
Eğer boşanmayı kadın istiyor ve boşanma karşılığında mehrinden vazgeçeceğini de bildiriyorsa, ancak bu durumda kadına mehir verilmez.
Delili şu âyettir:
“Eğer onları daha temas etmeden boşar da, onlar için bir mehir takdir etmiş olursanız, o halde mehrin yarısını vermek gerekir. Eğer kadın kendi hakkından vazgeçer ve mehri bağışlarsa veya nikâhı elinde bulunduran erkek tamamını verirse o başkadır. Sizin mehrin tamamını vermeniz ise takvaya daha yakındır. Aranızda fazileti ihmal etmeyin. Muhakkak ki Allah yaptıklarınızı hakkıyla görür.”8
Şu durumda mehir yerine hediye verilir:
Mehrin miktarı belirlenmeden nikâh kıyılmış, ancak cinsel birleşme veya halvet-i sahiha öncesinde ayrılık (boşama) olmuşsa, bu durumda kadına uygun bir hediye verilir.
Delil şu âyettir:
“Kadınlarınızı, daha kendilerine temas etmeden ve bir mehir takdir etmeden boşamanızda bir günah yoktur. Ancak onları, gönüllerini alacak bir şeyle faydalandırın. Zengin olanın gücü yettiğince, fakir olanın da haline göre, iyilikle bir şeyler vermesi gerekir. Bu, başkalarının hukukuna riayet edip iyilik yapmak isteyenler üzerine bir haktır.”9
Şu durumlarda mehir verilmez:
1- Sahih olmayan bir nikâh akdi yapılır ve cinsel birleşme olmadan ayrılık meydana gelirse mehir vermek gerekmez. Meselâ nikâhı kıyılan eşlerin birisinin bulunmadığı, bulunmayan eşin şahitlerden birisine ya da nikâhta hazır bulunan birisine vekâlet verip vermediği bilinmediği, şahidin bulunmadığı veya şahitlik şartlarına haiz olmayan birisinin şahitliğini yaptığı, eşlerden birisinin açık ve anlaşılır biçimde ‘evet’ demediği veya ‘hayır’ dediği nikâhlar sahih nikâh değildir. Böyle sahih olmayan nikâhlar erkeğe mehir mesuliyeti getirmez. (Sözlülük ve nişanlılık da mehir mesuliyeti getirmez.)
2- Sahih bir nikâh akdi yapılmış olsa da, cinsel birleşme veya halvet-i sahihadan önce kadının fiiliyle veya isteğiyle ayrılık meydana gelirse mehir verilmez.
1- Nesâî, Talak, 44
2- Nisâ Sûresi: 4
3- Tirmizî, Nikâh, 21
4- Nisâ Sûresi: 20.
5- Hidâye, 1/204.
6- Nisâ Sûresi: 20.
7- Nisâ Sûresi: 21.
8- Bakara Sûresi: 237
9- Bakara Sûresi: 236
 

Bahar_58

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Ocak 2007
Mesajlar
3,673
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
ALLAH YARDIMCINIZ OLSUN INSALLAH

(forum icerisinde soru sormak yasaktir. Üye Kurallarindada belirtilmistir
---------------------------------------
2:cool: Defalarca uyarmamıza rağmen halen forum içersine sorular sorulmaktadır. Biz forum içersine soru sorulmasını yasaklamıştık, bunun sebebi ise, farklı fikirler oluştuğu için biri çıkıp "Bence günah değildir, Bence birşey olmaz yani şundan dolayı şöyle olur çünkü, ama böyle olursa benim fikrimce olmamalıdır yani niye caiz olmasın ki" gibi saçmalıklar meydana gelebiliyor. Kişilerin kendi fikirlerini beyan etmesi güzel birşeydir. Ama konu dini konular olunca hassas bir konu olduğu için bunun vebali ağır olur. Bence sence onca gibi kelimelerle ifade edilmesi çok sakıncalıdır.
Konu hakkında bilgi sahibi olan kişiler elbette kaynaklarıyla konuya cevap verebilir. Biz konu hakkında bilgi sahibi olmayan kişilerin cevap vermemesini, özellikle yukarıda da belirtildiği gibi "BENCE" kelimesini kullanarak yorum katmamasını rica ediyoruz.
--------------------------------------
sorularinizi Soru Sor, Sorularla islamiyet, Soru Gönder, ?slami soru cevap, islami bilgiler, dini sorular ve cevaplar, islami sorular bölümene sorabilirsiniz
 

TolgaKarahan

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Eki 2008
Mesajlar
3
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
56
Verdiğiniz bilgiler için Allah razı olsun.
Burda benim amacım yuvanın yıkılmasını kabullenmek değil kurtarmaya çalışmak. Sorum sadece kotumser durumda olcumun ne olacağı ile ilgiliydi. Tekrar teşekkur ederim. Bu bolumde soru sormanın yasak olduğunu bilmediğimden dolayı konu ihlaline sebep olmamdan dolayı sizlerden özür diliyorum. Hakkınızı Helal edin.
Allaha emanet olun
 

dünyaa

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Ocak 2009
Mesajlar
155
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
....................................
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt