KırıkGitar
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 20 Eyl 2008
- Mesajlar
- 14
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 36
Ey ölü ve suskun yüreğim;
Görüyor musun Gazze’de kan ağlamaları?
Öldürülen çocukları ve anaları…
Duyuyor musun yüreklerimizi inleten mazlum çocukların çığlıklarını, inleyişini?
Ve sen;
Olmert’in, bir geleceği koparacak kadar nâ-mertsizliğine şahit ol,
Ol ki; dost diye düşmana sarılanlar(!)ın maskeleri bir-bir düşsün…
Ve O nun insan olmayışına defalarca şahit ol…
Kan kusmaktan aciz olmadığına…
Çocuk katilliğine, insanlık katilliğine…
Kan ağlamak neymiş te gör…
Barbarlığına şahit ol…
Bir tanka karşı, sapanın kuvvetine de şahit ol…
Ve tekno-vampirlerin varlığına da…
İhanetin panayırında, bir yudumluk canından olanları da gör…
Gör ki; unutmak imkânsız olsun,
Vahşetle somutlananların kahkahaları çınlasın kulağına…
Ve Ey İslam Ümmeti;
Narin bedeni incitilirken Gazze’li çocuklarımız,
İffeti çiğnenirken Müslüman bacılarımız,
Çocuklarından ve kadınlarından koparılırken gözü yaşlı babalarımız,
Yağmalanırken ölü ve suskun yüreklerimiz,
Beklemek ne için…
İzlemek yetmiyor.
Ve ağlamanın her acıya derman olamayacağının kaç kere daha farkına varacağız?
Gözyaşlarımızı içimize akıttık, bedenimiz titriyor bu zulüm altında.
İnsanlık mahv oluyor Gazze ile beraber…
Ve kan kokuyor artık rüyalarımız.
Zillet yanı başımızda iken biz; festivaller, eğlenceler, gülmelere devam ediyoruz..
Katl edilirken insanlık, biz sadece bakakalıyoruz…
Ebu Gureyb’i ne çabuk unuttuk.
Atılan çığlıkları, feryatları, kirletilen namusları…
Zindan duvarlarını ağlatan işkenceleri…
Ya Felluce’de özgürlük adına bombalanan meskenleri…
Dul kalmış analarımızı, tahrip edilmiş camilerimizi…
ALLAH’ım! Unutmak bu kadar mı kolay?
Ve şimdi Gazze hatırlattı düşmanlarımızı,
Yağmalanan evlerimizi, ifsat edilen ekinlerimizi…
Ve Ey İsrail!
Hesabı sorulacak bir bir…
Yıkılan evlerin, öldürülmüş çocukların, bastırılmış çığlıkların,
Kırılmış kanatların, ezilmiş bedenlerin, yarıda kalmış sevinçlerin…
Hesabını soracağız…
ALLAH’ım silemediğimiz gözyaşlarını sen sil…
Kapatamadığımız yaraları sen kapat…
İnşa edemediğimizi sen inşa et…
Ve ellerimizle imha’ya sürükleme bizleri.
İşbirlikçileri tanıt bize,
Sebat ver. Ver ki; HESABINI SORALIM!
…AMİN...
Ferhat BENEKGörüyor musun Gazze’de kan ağlamaları?
Öldürülen çocukları ve anaları…
Duyuyor musun yüreklerimizi inleten mazlum çocukların çığlıklarını, inleyişini?
Ve sen;
Olmert’in, bir geleceği koparacak kadar nâ-mertsizliğine şahit ol,
Ol ki; dost diye düşmana sarılanlar(!)ın maskeleri bir-bir düşsün…
Ve O nun insan olmayışına defalarca şahit ol…
Kan kusmaktan aciz olmadığına…
Çocuk katilliğine, insanlık katilliğine…
Kan ağlamak neymiş te gör…
Barbarlığına şahit ol…
Bir tanka karşı, sapanın kuvvetine de şahit ol…
Ve tekno-vampirlerin varlığına da…
İhanetin panayırında, bir yudumluk canından olanları da gör…
Gör ki; unutmak imkânsız olsun,
Vahşetle somutlananların kahkahaları çınlasın kulağına…
Ve Ey İslam Ümmeti;
Narin bedeni incitilirken Gazze’li çocuklarımız,
İffeti çiğnenirken Müslüman bacılarımız,
Çocuklarından ve kadınlarından koparılırken gözü yaşlı babalarımız,
Yağmalanırken ölü ve suskun yüreklerimiz,
Beklemek ne için…
İzlemek yetmiyor.
Ve ağlamanın her acıya derman olamayacağının kaç kere daha farkına varacağız?
Gözyaşlarımızı içimize akıttık, bedenimiz titriyor bu zulüm altında.
İnsanlık mahv oluyor Gazze ile beraber…
Ve kan kokuyor artık rüyalarımız.
Zillet yanı başımızda iken biz; festivaller, eğlenceler, gülmelere devam ediyoruz..
Katl edilirken insanlık, biz sadece bakakalıyoruz…
Ebu Gureyb’i ne çabuk unuttuk.
Atılan çığlıkları, feryatları, kirletilen namusları…
Zindan duvarlarını ağlatan işkenceleri…
Ya Felluce’de özgürlük adına bombalanan meskenleri…
Dul kalmış analarımızı, tahrip edilmiş camilerimizi…
ALLAH’ım! Unutmak bu kadar mı kolay?
Ve şimdi Gazze hatırlattı düşmanlarımızı,
Yağmalanan evlerimizi, ifsat edilen ekinlerimizi…
Ve Ey İsrail!
Hesabı sorulacak bir bir…
Yıkılan evlerin, öldürülmüş çocukların, bastırılmış çığlıkların,
Kırılmış kanatların, ezilmiş bedenlerin, yarıda kalmış sevinçlerin…
Hesabını soracağız…
ALLAH’ım silemediğimiz gözyaşlarını sen sil…
Kapatamadığımız yaraları sen kapat…
İnşa edemediğimizi sen inşa et…
Ve ellerimizle imha’ya sürükleme bizleri.
İşbirlikçileri tanıt bize,
Sebat ver. Ver ki; HESABINI SORALIM!
…AMİN...