Mahşerinde belirli zamanı var,
O'nu takdir eden yüce Allah var.
Takdir edilen zamanı gelince,
Yüce Allah OL emrini verince,
Öncelikle melekler dirilecek,
Onlara yeni görev verilecek.
Allah, Cebrâil'e emir verecek,
"Habibim Muhammed'e git!" diyecek.
"Sakın korkmasın! Sûr üfürülünce,
Üzülmesin ümmetin görmeyince".
Cebrâil gidip dünyaya bakacak,
Farklı dünya ile karşılaşacak.
Ah! Ne Medine var, ne Uhud Dağı,
Ne Mekke, Kâbe var, ne de Nur Dağı.
Yeryüzü harab olmuş, tek canlı yok,
Mescid yok, Mihrab yok, namaz kılan yok.
Dünyaya hüzün çökmüş, her şey mahzun,
Yer mahzun, gök mahzun, melekler mahzun.
Cebrâil de, mahzun mahzun beklerken,
"Muhammedim kalksa da, görsem" derken.
Allah, İsrâfil'e emir verecek,
İsrâfil derhal Sûr'a üfürecek.
İsrâfil tekrar Sûr'a üfürünce,
Kabirler sarsılıp, alt üst gelince,
Atomlar birbirine karışacak,
Bedensel yapılar tamam olacak.
Berzahta bekleyen Ruhlar koşacak,
Her biri kendi bedenin bulacak.
Kabirden kalkış çok âni olacak,
İnsanlar çılgın gibi fırlayacak.
"Kabrimizden kim kaldırdı?" diyecek,
İster istemez Mahşer'e gidecek.
Kabirden kalkış çok farklı olacak,
İnancına göre sıfat alacak.
Kimi yürürken, kimi sürünecek,
Kimi nurlu, kimi kara olacak..
Mahşer yeri bu dünyada olacak,
Tüm canlılar orada toplanacak.
Güneş, dünyaya çok yakın olacak,
Cehennemî bir sıcaklık olacak.
Mahşerde sürekli gündüz olacak,
Bir günü tam elli bin yıl olacak.
Beyin kaynayıp, ciğerler yanacak,
İnsanlardan korkunç terler akacak.
İnsan, hayvan bir arada olacak,
Cinler, şeytanlar da orda olacak.
Melekler saf saf halka olacak,
Mahşer yerini çembere alacak.
Aşırı korkunç izdiham olacak,
Çıplak bedenler birbirin yakacak.
Cehennem Mahşer'e getirilecek,
"İşte! Cehennem budur" denilecek.
Cehennem öfkesinden patlayacak,
Ateşini etrafına saçacak.
Nefsi nefsi korkunç bir an olacak,
Ana-baba yavrusundan kaçacak.
Günah işleyen çok pişman olacak,
Kahrından ellerini ısıracak.
Ciğeri yanacak, dili sarkacak,
Bir damla suya hasret kalacak
Tüm canlılar orada toplanacak.
Güneş, dünyaya çok yakın olacak,
Cehennemî bir sıcaklık olacak.
Mahşerde sürekli gündüz olacak,
Bir günü tam elli bin yıl olacak.
Beyin kaynayıp, ciğerler yanacak,
İnsanlardan korkunç terler akacak.
İnsan, hayvan bir arada olacak,
Cinler, şeytanlar da orda olacak.
Melekler saf saf halka olacak,
Mahşer yerini çembere alacak.
Aşırı korkunç izdiham olacak,
Çıplak bedenler birbirin yakacak.
Cehennem Mahşer'e getirilecek,
"İşte! Cehennem budur" denilecek.
Cehennem öfkesinden patlayacak,
Ateşini etrafına saçacak.
Nefsi nefsi korkunç bir an olacak,
Ana-baba yavrusundan kaçacak.
Günah işleyen çok pişman olacak,
Kahrından ellerini ısıracak.
Ciğeri yanacak, dili sarkacak,
Bir damla suya hasret kalacak
Sonra amel defteri dağılacak,
Gökten kar tanesi gibi yağacak.
O an heyecan doruğa çıkacak,
Herkes yaptığını orda bulacak.
Kimine sağ yanından verilecek,
İşte onlar, Cennet ehli olacak.
Kimine sol yanından verilecek,
Onlar da Cehennem ehli olacak.
Allah'a, âhirete inananlar,
Namazlarını düzenli kılanlar,
Tesettür emrine bağlı olanlar,
İlâhi emri tam uygulayanlar,
Bunların sağ eline verilecek,
Melekler onları tebrik edecek.
Yüzleri gülecek, sevinecekler,
"Bakın bakın!" diye gösterecekler.
Korkuları, kuşkuları gidecek,
Dostları onlara gıpta edecek,
Arş'ın gölgesinde dinlenecekler,
Havz'ı Kevser suyundan içecekler,
Melekler onlara müjde verecek,
"Sizlere korku, hüzün yok" diyecek.
Ya Din'e, Kur'an'a karşı olanlar,
Sapıtıp, taşa puta tapanlar,
Çağdaşlığı hayasızlık sananlar,
Genç kızın örtüsüyle oynayanlar,
Bunların sol eline verilecek,
O anda tüm ümitleri sönecek.
Çılgın gibi sağa sola bakacak,
Kahrından ellerin ısıracak.
"Ah! Kabrimde toprak olup, kalsaydım,
Şu an Mahşer yerinde olmasaydım".
Ağlayıp pek çok ah vahlar edecek,
Seller gibi gözyaşları dökecek.
Melekler acıyarak seyredecek,
"Dünyada ağlasaydın ya!" diyecek..
Gökten kar tanesi gibi yağacak.
O an heyecan doruğa çıkacak,
Herkes yaptığını orda bulacak.
Kimine sağ yanından verilecek,
İşte onlar, Cennet ehli olacak.
Kimine sol yanından verilecek,
Onlar da Cehennem ehli olacak.
Allah'a, âhirete inananlar,
Namazlarını düzenli kılanlar,
Tesettür emrine bağlı olanlar,
İlâhi emri tam uygulayanlar,
Bunların sağ eline verilecek,
Melekler onları tebrik edecek.
Yüzleri gülecek, sevinecekler,
"Bakın bakın!" diye gösterecekler.
Korkuları, kuşkuları gidecek,
Dostları onlara gıpta edecek,
Arş'ın gölgesinde dinlenecekler,
Havz'ı Kevser suyundan içecekler,
Melekler onlara müjde verecek,
"Sizlere korku, hüzün yok" diyecek.
Ya Din'e, Kur'an'a karşı olanlar,
Sapıtıp, taşa puta tapanlar,
Çağdaşlığı hayasızlık sananlar,
Genç kızın örtüsüyle oynayanlar,
Bunların sol eline verilecek,
O anda tüm ümitleri sönecek.
Çılgın gibi sağa sola bakacak,
Kahrından ellerin ısıracak.
"Ah! Kabrimde toprak olup, kalsaydım,
Şu an Mahşer yerinde olmasaydım".
Ağlayıp pek çok ah vahlar edecek,
Seller gibi gözyaşları dökecek.
Melekler acıyarak seyredecek,
"Dünyada ağlasaydın ya!" diyecek..