Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kuranikerim ile şefaata bakiş….. (1 Kullanıcı)

smyyes

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Eyl 2009
Mesajlar
3,791
Tepki puanı
5
Puanları
0
Yaş
31
KURANIKERİM İLE ŞEFAATA BAKIŞ…..
A-
ALLAH elçileri veliler,şehitler ve ALLAHın hoşnut olduğu kulların şefaat edeceği belirlenen sürelerdeki ayetler

19-MERYEM:
87 - (O gün) Rahmân (olan ALLAH)'ın katında bir ahd almış olan kimseden başkaları şefaat etme hakkına sahip olamayacaklardır.


20-TAHA:
109 - O gün, Rahmân'ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnud olduğu kimselerden başkasının şefaatı fayda vermez.

34-SEBE':
23 - ALLAH'ın huzurunda şefaat da fayda vermez. Ancak izin verdiği kimseninki müstesna. Nihayet kalblerinden dehşet giderildiği zaman "Rabbiniz ne buyurdu?" derler. (Şefaat sahipleri de): "Hakkı söyledi" derler. O, her şeyden yüksek ve büyüktür.


43-ZUHRUF:
86 - Onların ALLAH'ı bırakıp da tapdıkları putlar şefaat hakkına sahip değillerdir. Ancak bilerek hakka şahitlik edenler şefâat edebilir


53-NECM:
26 - Göklerde nice melek var ki ALLAH'ın dileyip razı olduğuna izin vermeden önce onların şefaatları hiç bir işe yaramaz.


7-ARAF
53 - İlle onun te'vilini mi gözetiyorlar? Onun te'vili geldiği (verdiği haberler ortaya çıktığı) gün, önceden onu unutmuş olanlar derler ki: "Doğrusu Rabbimizin elçileri gerçeği getirmiş. Şimdi bizim şefaatçilerimiz var mı ki bize şefaat etsinler, yahut tekrar geri döndürülmemiz mümkün mü ki eski yaptıklarımızdan başkasını yapalım?" Onlar, kendilerini zarara soktular ve uydurdukları şeyler kendilerinden saptı, kaybolup gitti.


26-ŞUARA
100 - "Bak bizim için ne şefaatçiler var,"


B-Meleklerin şefaati

21-ENBİYA:
28 - ALLAH, onların önlerindekini de, arkalarındakini de (yaptıklarını ve yapacaklarını) bilir. Onlar, ALLAH'ın hoşnud olduğu kimseden başkasına şefaat etmezler. Hepsi de O'nun korkusundan titrerler.

C-
ALLAH sadece kendisi şefaat edeceğini söylediği sürelerdeki ayetler.


6-EN'AM:
51 - Rablerinin huzurunda toplanacaklarından korkanları Kur'an'la uyar. Onlar için ALLAH'tan başka ne bir dost, ne de bir şefaatçi vardır. Gerekir ki ALLAH'tan korkarlar


39-ZÜMER:
43 - Yoksa ALLAH'tan başka şefaatçiler mi edindiler? De ki: "Onlar hiçbir şeye güç yetiremezler ve akıl erdiremezlerse de mi (böyle yapacaksınız)?"
44 - De ki: "Bütün şefaat ALLAH'ındır. Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Sonra hep döndürülüp O'na götürüleceksiniz."


36-YASİN:
23 - "Hiç ben O'ndan başka ilâhlar edinir miyim? Eğer O Rahman, bana bir zarar dileyecek olsa, onların şefaati benden yana hiçbir şeye yaramaz ve onlar beni kurtaramazlar."


32-SECDE:
255 - ALLAH'tan başka hiçbir ilâh yoktur. O daima diridir (hayydır), bütün varlığın idaresini yürüten (kayyum)dir. O'nu ne gaflet basar, ne de uyku. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. İzni olmadan huzurunda şefaat edecek olan kimdir? O, kullarının önlerinde ve arkalarında ne varsa hepsini bilir. Onlar ise, O'nun dilediği kadarından başka ilminden hiç bir şey kavrayamazlar. O'nun kürsisi, bütün gökleri ve yeri kucaklamıştır. Onların her ikisini de görüp gözetmek O'na bir ağırlık vermez. O çok yücedir, çok büyüktür.


32-secde
4 - ALLAH O'dur ki, gökleri, yeri ve ikisi arasındakileri altı günde yaratmış, sonra Arş üzerine istivâ buyurmuştur (hakim olmuştur). Sizin için O'ndan başka ne bir dost vardır, ne de bir şefaatçi! Artık düşünmeyecek misiniz?
.

70 - Dinlerini bir oyun ve bir eğlence edinen ve kendilerini dünya hayatının aldattığı kimseleri bırak! Ve hiçbir kimsenin kazandığı şey yüzünden kendisini helake atmamasını, kendisi için ALLAH'tan başka hiç bir dost ve hiçbir şefaatçi bulunmadığını Kur'ân ile hatırlat. O, azaptan kurtulmak için bütün varını feda etse, kendisinden alınmaz. Onlar kazandıkları şey yüzünden helake uğratılmışlardır. Onlar için, inkâr ettiklerinden dolayı kaynar bir içecek ve can yakıcı bir azab vardır.

10-YUNUS:
3 - Rabbiniz o ALLAH'dır ki, gökleri ve yeri altı günde yarattı, sonra arş üzerine istiva etti (onu hükmü altına aldı), işi tedbir eyliyor. O'nun izni olmaksızın hiç kimse şefaatçi olamaz. İşte Rabbiniz olan ALLAH budur. O'na ibadet ediniz! Hâlâ düşünüp ibret almayacak mısınız?
18 - ALLAH'ı bırakıyorlar da, kendilerine ne fayda, ne de zarar verebilecek olan şeylere tapıyorlar ve "Bunlar bizim ALLAH katında şefaatçilerimizdir." diyorlar. De ki, "Siz ALLAH'a göklerde ve yerde O'nun bilmediği bir şeyi mi haber veriyorsunuz?" ALLAH onların ortak koştukları şeylerin hepsinden münezzehtir.


74-MÜDDESSİR:
48 - Artık onlara şefaatçilerin şefaatı fayda vermez.
 

Cihat-82

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Ara 2009
Mesajlar
232
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
Allah Teala, bizleri şefaatinden mahrum bırakmasın inşallah.
 
H

hado77

selamün aleyküm ve rahmetullahi ve berakatühü
ALLAH(cc) ün şefaatı ile diğer mahlukatın şefaatı arasındaki ilişki hak boyutludur. ALLAH(cc) dünyadan çıkarma aşamasına getirdiği kulunu ki ölüm her daim kapıda olmakla her kul buna namzeddir kul hakkından azade kılmak için baskılar. bu haklar yaratılan her şeyin hakkı olmak bakımından imanın şartlarında bahsi geçen melekler kitaplar peygamberler ve hatta ölçüsü ile yaşamak kaydıyla ana baba vesair kimselerdir.

özü itibariyle hak birinci derecede yakınlara yani ana baba komşu akraba dostlar çerçevesinde şekillenir. onların şefaatı helallik şeklindedir. bunun dışındaki şefaatçiler ise özelde dinin emir ve yasaklarına riayet ile ortaya çıkar meleklerin kitapların peygamber(AS) ların şefaatı bu minval üzeredir. bu yüzden en kısa ve kolay şefaat yolu kelam eksenli ilişkiler kurmakla sağlanır. kişi kelamullaha yapıştıkça her hak sahibi hakkını o kitapla rayacak ve ifa makamı olan insan da bu dünyadan huzurla ayrılacaktır.

ALLAH(cc) dilemeden demek kişinin iman ettiği rab bakımındandır. bu şu demek ALLAH(cc) razı olmadığpı bir kul yaratıp senin benim başıma sarmaz. eğer kişi kardeşini kurtarabileceğini göre göre batağa sürüklüyorsa şefaat makamında olan ALLAH(cc) gibi gözükürse şirk anlayışlı şefaat dediğimiz ALLAH(cc) ün rızası yokmuş gibi bir yaşam devreye girer. bunun anlamı her ana baba her kardeş her görünen ve dokunulan varlık asgari yardımla ALLAH(cc) şefaatini celbettirebilir. ama yapmazlar ve ucu rablik dediğimiz firavunluk iddiasına kadar giden bir yola baş koyarlar. yapacakları tek şey arada durmamak veya ahde vefa etmekken bunu bile yapmazlar. ALLAH(cc) ün kulu efendimiz(SAS) gibi öksüz yetim bırakırlar. bunu yaşayanlar bilir. koca seneler geçer engele olanın da olunanın da elinde koca bir hiç kalır.

ALLAH(cc) kulunu yaratırken halifelik makamı vererk şefatçidir. melekelerin şefaatı ise latife doludur çünkü iddiaları gereği daha iyi kulluk yapmak isteyecekler ama kelam hüküğmlerine göre ALLAH(cc) ün ben sizin bilediğinizi bilirim sırrınca kulluk yarışında veya şefaat yarışında ALLAH(cc) e tabi olacaklardır. peygamberlerin(AS) şefaatları daha belirgin ve ALLAH(cc) ü daha tatmin edicidir çünkü sorunlara tamamen vakıftırlar. kelamın şefaatı ise apayrıdır. ve o kelam olarak şefaat ettiği kula ALLAH(cc) inşaaallah hiçbir sıkıntı dokundurmayacaktır. en zor şefaat tarzı olduğunu söyleyebilirim. sıratın inceliği gibi ALLAH(cc) ün resulünün(SAS) kılıcının keskinliği gibi ama daha çok derin ve latif ve cana dokunan bir şefaat.

Ben allah(CC) gönülden bağlandım diyenlere yapılan şefaat ayakları elleri kesen dünyada nefsini kişinin gözü önünde öldüren bir şefaat. bu bakımdan sünnete tabiyet daha rahat ve kolay bir yol olarak gözükmekte rahat uyumak için namaz ve oruç başucu kitabı olmalı.

diğer şefaatçılar tabirinden kasıt hakkı ifa edilen varlıklar olmakla kul hakkını aşan kişi kendini misafir edenin ikramıyla karşılaşacak ve dünyada gönül ferahlığı ile ahiretteki ehline kavuşacaktır inşaaallah.

ALLAH(cc) bizlerden razı olsun.
 

smyyes

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Eyl 2009
Mesajlar
3,791
Tepki puanı
5
Puanları
0
Yaş
31
selamün aleyküm ve rahmetullahi ve berakatühü
ALLAH(cc) ün şefaatı ile diğer mahlukatın şefaatı arasındaki ilişki hak boyutludur. ALLAH(cc) dünyadan çıkarma aşamasına getirdiği kulunu ki ölüm her daim kapıda olmakla her kul buna namzeddir kul hakkından azade kılmak için baskılar. bu haklar yaratılan her şeyin hakkı olmak bakımından imanın şartlarında bahsi geçen melekler kitaplar peygamberler ve hatta ölçüsü ile yaşamak kaydıyla ana baba vesair kimselerdir.

özü itibariyle hak birinci derecede yakınlara yani ana baba komşu akraba dostlar çerçevesinde şekillenir. onların şefaatı helallik şeklindedir. bunun dışındaki şefaatçiler ise özelde dinin emir ve yasaklarına riayet ile ortaya çıkar meleklerin kitapların peygamber(AS) ların şefaatı bu minval üzeredir. bu yüzden en kısa ve kolay şefaat yolu kelam eksenli ilişkiler kurmakla sağlanır. kişi kelamullaha yapıştıkça her hak sahibi hakkını o kitapla rayacak ve ifa makamı olan insan da bu dünyadan huzurla ayrılacaktır.

ALLAH(cc) dilemeden demek kişinin iman ettiği rab bakımındandır. bu şu demek ALLAH(cc) razı olmadığpı bir kul yaratıp senin benim başıma sarmaz. eğer kişi kardeşini kurtarabileceğini göre göre batağa sürüklüyorsa şefaat makamında olan ALLAH(cc) gibi gözükürse şirk anlayışlı şefaat dediğimiz ALLAH(cc) ün rızası yokmuş gibi bir yaşam devreye girer. bunun anlamı her ana baba her kardeş her görünen ve dokunulan varlık asgari yardımla ALLAH(cc) şefaatini celbettirebilir. ama yapmazlar ve ucu rablik dediğimiz firavunluk iddiasına kadar giden bir yola baş koyarlar. yapacakları tek şey arada durmamak veya ahde vefa etmekken bunu bile yapmazlar. ALLAH(cc) ün kulu efendimiz(SAS) gibi öksüz yetim bırakırlar. bunu yaşayanlar bilir. koca seneler geçer engele olanın da olunanın da elinde koca bir hiç kalır.

ALLAH(cc) kulunu yaratırken halifelik makamı vererk şefatçidir. melekelerin şefaatı ise latife doludur çünkü iddiaları gereği daha iyi kulluk yapmak isteyecekler ama kelam hüküğmlerine göre ALLAH(cc) ün ben sizin bilediğinizi bilirim sırrınca kulluk yarışında veya şefaat yarışında ALLAH(cc) e tabi olacaklardır. peygamberlerin(AS) şefaatları daha belirgin ve ALLAH(cc) ü daha tatmin edicidir çünkü sorunlara tamamen vakıftırlar. kelamın şefaatı ise apayrıdır. ve o kelam olarak şefaat ettiği kula ALLAH(cc) inşaaallah hiçbir sıkıntı dokundurmayacaktır. en zor şefaat tarzı olduğunu söyleyebilirim. sıratın inceliği gibi ALLAH(cc) ün resulünün(SAS) kılıcının keskinliği gibi ama daha çok derin ve latif ve cana dokunan bir şefaat.

Ben allah(CC) gönülden bağlandım diyenlere yapılan şefaat ayakları elleri kesen dünyada nefsini kişinin gözü önünde öldüren bir şefaat. bu bakımdan sünnete tabiyet daha rahat ve kolay bir yol olarak gözükmekte rahat uyumak için namaz ve oruç başucu kitabı olmalı.

diğer şefaatçılar tabirinden kasıt hakkı ifa edilen varlıklar olmakla kul hakkını aşan kişi kendini misafir edenin ikramıyla karşılaşacak ve dünyada gönül ferahlığı ile ahiretteki ehline kavuşacaktır inşaaallah.

ALLAH(cc) bizlerden razı olsun.

katkınızdan dolayı ALlah razı olsun kardeşim.peygamberimizin şefeatine nail eylesin inşallah sizi.dünya ve ahiret sıkıntılarından korusun
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt