Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kur'an insan için konuştu -Allah'a yönelmek-Allah en enler toplamı (1 Kullanıcı)

ozdenozgur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Şub 2008
Mesajlar
60
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
75
allah’a
yönelmek


Dağlar ile taşlar ile
Çağırayım mevlâm seni
Seherlerde kuşlar ile Çağırayım mevlâm seni

Gökyüzünde İsa ile Tur dağında Musa ile Elimdeki âsa ile
Çağırayım mevlâm seni.

yunus emre



HAC 74. Allah'ı, şanına yaraşır biçimde takdir edemediler. Allah elbette Kavî'dir, Azîz'dir.

MAİDE 74. Hâlâ Allah'a yönelip tövbe ederek ondan af dilemiyorlar mı? Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.


KURAN AYETLERİ ALLAH’A YÖNELMEMİZ İÇİN BİZ İNSANLARA NELER SÖYLÜYOR…

SÖZ KURAN’IN :

ufal ufal ufal ve yok ol…
İnsan hemen kendine şunu sormalı.Allah’a nasıl yönelinir ki.Acaba kuran bana bunu anlatır mı…
Evet kuran bunu anlatıyor.
Diyor ki : Tüm benliğinle Allaha yöneleceksin.Yani Allahı’n adını anarken yüreğin ona kayıtsız şartsız bir teslimiyet içinde olacak.Yani Allah var, O aklın alamayacağı kadar büyük ve güçlü. Ben O’nu ve yarattığı alemleri düşündükçe ufalıyor ufalıyorum,bir toz zerresinden bile ufak oluyorum diye o anı yaşayacaksın.Ve bir daha Allah dediğinde titreyeceksin.
Peki ben mecbur muyum Allah’a yönelmeye.Hayır değilsin.Dileyen Allah’a doğru bir yol edinir, dileyen edinmez.Asla zorlama yok.
Şimdi biz ne yaptık ? Biz Müzzemmil suresinin 8 ve 19. ayetleri hakkında düşündük.

8. Rabbinin adını an ve tüm benliğinle O'na yönel!
19. Bu, bir öğüt verici, düşündürücüdür. Dileyen, Rabbine doğru, bir yol edinir.
Kulluk ve ibadet yalnız Allah’a
Kuran konuşmaya devam ediyor.
Diyor ki : Senin bir kişiliğin,şahsiyetin,seni diğer canlılardan ayıran bilincin var.Ama bu bilinç sana oluşmuş halde verilmiyor ki. Zaman mekan ve yaşanan olaylar içinde olgunlaşıyor. Buna benlik diyoruz.Zaman zaman da eğilip bükülebilen , etki altında kalabilen bir yapısı var. Kuran diyor ki , bu benliğini sağlamlaştır.Dayanıklı hale getir.Neye karşı olacak bu.Acıya karşı mı..Aşka karşı mı…Savaşa karşı mı…Belki bunlara karşı da ama önce diyor kuran ; Rabbine karşı dayanıklı olsun benliğin.Bakınız Rab kullanılmış.Yani Allah’ın yüce adlarından öğretmen demek olan seçilmiş.Yani diyor Allah’ımız ;Sana her şeyi öğreten benim , bana karşı sarsılmaz bir iman,inanç geliştir.Yani dayanıklı kıl benliğini ki eğilip bükülmesin benliğin, bana olan inancın, imanın için.

Şimdi biz müddessir suresinin 7. ayetini düşündük.

7. Ve yalnız Rabbin için dayanıklı kıl benliği!

Devam edelim düşünmeye;
Kul olmak.Hani aşık olup kulu kölesi oluruz ya bir güzelin.Ya da deriz ki:Ben kimseye kul köle olamam.Ya da “Kula kulluk edenlerse ömür boyu taş döşeye “ der Barış Manço.
Kuran diyor ki ;Yalnız Allaha kul olunur ibadet edilir ve ondan yardım istenir.Bakınız yalnız koşulu var. Çok önemli.Bu demektir ki Allah’tan başka hiçbir şeye kul olunmaz ,ibadet edilmez,Allah’tan başka hiç kimseden yardım istenmez. Bir daha açık açık düşünelim.Allah’a kulluk ederiz başka hiçbir şeye kul olmayız.Allah’a ibadet ederiz başka hiçbir şeye ibadet etmeyiz. Allah’tan yardım dileriz,başka hiç kimseden yardım dilemeyiz. Buna muazzez peygamber efendimiz de dahil. Yani Peygamberlere de kul olunmaz , ibadet edilmez,Allah’tan istenecek yardımlar peygamberden istenmez.Bu tam olarak yüzünü ,yüreğini Yaradanına döndürmesidir kulun.Kul olmaktan sakınmadığı hatta onu şiddetle istediği andır.İbadet ile Allah’a yöneldiği, yardım isterken gücüne büyüklüğüne iman edilen .benliğin toz duman olup dağıldığı andır.
Şimdi hangi sureden hangi ayetti düşündüğümüz;elbette Fatiha suresinin 5. ayetiydi.

5. Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz.




----------- ala--------------

İki doğrum vardı avunurdum hep Meğerse o doğru , bir tane imiş
Herkes yapar diye savunurdum hep Doğrudan kaçmaya bahane imiş
Kur'an mealini aldım elime Kapıldı bu gönül aşkın seline Okudukça coşar ruhun biline Meğer tüm coşkular Kur'an'da İmiş
Hep o yaradandır düzene koyan Adını yücele,yücedir yüce
Otlağı çıkaran sonra morartan Adını yücele, yücedir yüce
A'la suresinden sözler söyledik Gizliyi açığı O bilir dedik
Eğer zorda isen kolaylaştırır
Ürperdik te öğüdünü dinledik
İçi kara bedbaht biri var imiş İnkarı yüzünden sonu nar imiş Orda ölü diri pek bir zor imiş
Azabı cehennem azabı dedik

Benliğin temizse kurtulacaksın Dünyaya aşıksan çok yanacaksın
Namaza duaya sarıl da yürü İbrahim, Musa'ya inanacaksın

Ala suresinden ibretler aldım Kah öne yürüdüm kah geri kaldım
Hatırlatan kuldan öğütler aldım İçime ürperti düştü her zaman

İsmail A'layı böyle söyledi Kendi anladı mı bak o bilinmez
Yüreği dönüktür Allah'a doğru Bu aşk bu yüreğin asla silinmez ismail uysal özden özgür



Çünkü Allah en güzel değerler, en büyük yücelikler ,en doğru önermeler ,yani en enler toplamı .
Devam edelim düşünmeye.Allah’a yönelme kuran’da var demiştik.Kolay mı Allah’a yönelmek demiştik ya.
Diyor ki Kuran ; Rab’binin adını değil,yüce adını anmak zorundasın , yöneleceksen temiz bir kalple.Yani Allah ya da rahman ya da Rahim dediğinde , bileceksin ki başbakan yada cumhurbaşkanı , kral , imparator karşısında değilsin.Sen onları yaradanın karşısındasın , onun adını anıyorsun. O fanilerin adını andığın gibi anmayacaksın O yüceler yücesi Allah’ın adını. Bir düşün sen yok olansın ,O yok olmayan.Sen sonu olansın O sonu olmayan.Sen başlangıcı olansın,O başlangıcı olmayan. Sen yorgunluk dokunup uyuyansın,O yorgunluk dokunmayan uyumayan.Sen yaratılansın ,O yaradan…Eğer saymaya kalksak sayfalar yeter mi…Ben zerrelerime ayrıldıkça ayrılıyorum.Dünyada ben bir şeyim belki ama o yüce Allah karşısında bir hiçim , hiç…
Devam ediyor Kuran ; İspat et o zaman Allah’a yöneldiğini.Çok yolu var elbette.Ama dua ve namaz olmalı. Namaz kılacaksın dua edeceksin.Neden ? Cevap ; sadece Allah’a yönelmek O’nun yüce adını anmak için. Allah çok anılmak istiyor.Bunu pek çok ayette belirtiyor.İhtiyacı mı var.Asla ,ihtiyacı olan bizleriz.Peki neden anılmak istiyor o zaman. Çünkü Allah en güzel değerler en büyük yücelikler en doğru önermeler yani en enler toplamı.Bunu özümseyen insan zaten Allah’ı yanından ayırmayan insandır. Gerçi O şah damarımızdan bile yakın ama biz uzağız hissetmiyor musunuz ?...Gerçekten yöneliyor muyuz yoksa yönelir gibi mi yapıyoruz?…Aslında şöyle de bir düşünelim.Bir adam var tesbihi elinde durmadan Allah sayıklıyor.Bir adam da var attığı her adımda ve sürekli olarak Allah beni gözetliyor aman hak yemeyeyim hata yapmayayım gayreti içinde.Asıl Allahı anan hangisi…Elbette ikisi de Allah’ı anıyor ama biri yaşam ilkesi haline getirmiş,diğeri tesbih ilkesi haline getirmiş. İnsan yaşam ilkesi haline getirmeli Allah’a yönelmeyi.
Ey en’ler Allah’ım ;Ya ben nideyim…

Bize bunları A’la suresinin 1ve 15. ayetleri anımsattı.

1. Rabbinin o yüce adını tespih et!
15. Rabbinin adını anmış, namaz kılıp da dua etmiştir o.

Allah’ın yüzünü özleyip istemek

Allah’a yönelmek insanı gerçekten düşündürüyor.
Ben o büyük o akıl almaz güce , o bana her nimet bağışlayan yaradanıma ne vereyim ki ; Hem ben mutlu olayım hem yaradanım benden razı olsun.Namaz mı, oruç mu, hayır işlemek yani iyilik yapmak mı,ana babama iyi davranmak mı…
Deyin ki ben bunların hepsini hatta çok daha fazlasını yaptım.İhtiyacı yok ki bunlara, O , yüceler yücesinin.Zaten her zerreme kadar beni O yaratmış.Üstelik bu yapacaklarımı da önceden biliyor.Hatta O izin vermezse ben hiç birini yapamam.
Allahım peki ben ne vermeliyim…
Mutlaka verecek bir şey olmalı…
Tiyatroda oynarken genç bir kardeşimle aynı odada kalırdık.O anlatmıştı.Ninesi her ezan okunduğuında ağlarmış.Sormuş ona “nine neden ağlıyorsun” yanıt vermiş ninesi”ALLAH’I ÖZLÜYORUM OĞLUM”Şimdi düşünüyorum Kur’an’ın ve yaşamın temel felsefelerinden birini hem biliyor hem uyguluyordu bu nine.Oysa ne Kur’an’ın mealini okumuştu ne tefsir , ne hadis ilmini bilirdi ne kıyas. Peki ninenin bu sözünü hafife mi alalım.Alalım da gözyaşlarının ağırlığı altında ezilmeyecek miyiz?...
En iyisi Kuran’a sormak.
Kuran diyor ki ;Yukarda saydıklarınız da daha fazlası da benim katımda zaten var.Aslında her şey var.Ama siz bana bir şey verecekseniz , yüzümü özleyip isteyerek bir şey verir , bir eylem yaparsanız , hemen kabul edeceğim. İşte burada bunu nasıl başaracağım sorusu adeta beynimin sınırlarını zorluyor.Anlıyorum ki beynim bunu çözemeyecek.Duygularım çözer mi acaba.Vallahi bir şey bilmiyorum.Allah’ın yüzünü özlemek görmeyi istemek noktasına öyle kolay varılmıyor.O muhterem kadın nasıl vardı acaba…Bir farkınız , gayretiniz , hayır ve barışa yönelik bir duruşunuz olmalı ama bunlar sürekli olmalı diye bir düşünce geçiyor aklımdan. …
Bana yardım edin dostlar…
Tüm bunları bana Leyl suresinin 19 ve 20, ayetleri düşündürdü.

19. Onun katında hiç kimsenin, karşılığı verilecek bir nimeti yoktur/hiç kimsenin ona, karşılık olarak verilecek bir nimeti yoktur.

20. Yüceler yücesi Rabbinin yüzünü özleyip istemek için veren hariç







Bu konu antoloji com da word dosyası olarak geniş olarak vardır ve indirilebilir,

Google
ismail uysal özden özgür yazmanız yeterli kuran hakkında pek çok çalışmayı bulacaksınız.Word dosyası olduğu için ücretsiz olarak bilgisayarınıza da indirebilirsiniz.Geç açılabilir acele etmeyin lütfen.

Ayrıca şiirlerimi de okuyabilirsiniz.Teşekkürler.
















.
 

Enes_Bilal

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Ara 2008
Mesajlar
238
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
ALLAH cc. razı olsun emeğinize sağlık
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt