KURAN’I AZİMÜŞŞAN seni okuyordum bir gün. Kalbime nur, gözüme şifa, hayatıma rehber ol diye. Ama birden seni hakkıyla okuyamadığımdan, seni hakkıyla anlamaktan ne kadar da uzak olduğumu anladım. Seni bir köşeye bıraktığım, aylarca yüz sürmediğim vakitler geldi aklıma. Utandım sana bakmaya, utandım senden.
Ey Kuran’ı Kerim Sen RABBİM’in katındaydın. Bekliyordun. Âlemlere rahmet Efendimizin gelmesini bekliyordun. O’nunla kavuşacağın anı bekliyordun. Ve ALLAH’ın izni ile Efendim geldi dünyaya. Ama sen hala bekliyordun. Ve 40 yıl daha beklemen gerekecekti. Hasretle bekledin değil mi?
Ve ALLAH ilk ayetinle “OKU” diyerek seni Efendimizle buluşturdu. Sen ayet ayet RABBİM’in katından Efendimize koşuyordun. Cebrail (as) o kadar hızla geliyordu ki ARŞ’tan dünyaya hem senin hasretini gidermek için hem de kendisinin Efendimize olan özlemini gidermek için. Bir an önce buluşmak için sevgiliyle hızla geliyordu.
Peygamber Efendimizi özlüyorsun değil mi Ey KURAN Seni hiç kimse Onun gibi okuyamaz, seni hiçbir kimse Onun gibi anlayamaz bunu biliyoruz. O’nu bizde çok özlüyoruz Ey Yüce KİTAP. O’na olan özlemimizi azaltmak için bazı geceler SEN’i okuyoruz.
Ve sen beklemiştin RABBİM’in katında Efendimizin gelişini. Tam 23 yıl onunla idin. Seni okudukça mutlu oluyordun değil mi? Efendimizin seni okuması çok hoşuna gidiyordu değil mi?
Ve artık Efendim yoktu. Tekrar RABBİM’in katına çıkmıştı. Ve bize emanet olarak en büyük hediyeyi yani SEN’i bıraktı. Efendimden sonra Ashab_ı Güzin Efendilerimiz vardı. Seni durmadan okuyan, SENi hayatlarına rehber kılan. Bir nebze olsun Efendimize olan hasretini gideriyordu belki ama SEN hala Peygamberimizi özlüyordun. O ne güzel de okurdu seni değil mi?
ABDULLAH b. MESUD’u da özlüyorsun değil mi. Hani seni Kabe’de Kureyşlilere karşı açıktan ilk kez okuyan sahabi. Ne güzel okurdu seni. Efendim ondan seni dinlemeyi pek severlerdi. Seni dinleyince gözyaşları mübarek sakallarını ıslatırdı. Biz hiç seni dinlediğimizde ağlayamadık.
Sen varsın odada diye sabahlara kadar yatmayan OSMAN GAZİ’leri de özlüyorsun değil mi. Onlar ki sana hak ettiği saygıyı gösteren Efendimizin ahlakıyla süslenen müstesna insanlardı. Seni hayatlarından hiç çıkarmazlardı. Hep seninle idiler.
Sabahlara kadar seni okuyan, RABBİM’in sözlerini okuyup da gözyaşı dökenleri de özledin.
Ey Yüce Kitap, Efendimizden bizlere ulaşan hadisler var. İçimizi ısıtan, bizleri mutluluğa uçuran;
Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki : "Aziz ve celil olan Allah buyurmuştur ki: "Kulum, beni andığı ve dudakları benim için kımıldandığı an ben kulumla beraberim."
Ebu Saidi'l-Hudrî radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalatu vesselâm buyurdular ki: "Kur'an ehli (yani onu okuyan, onunla amel eden) cennete girdiği vakit, kendisine: "Oku ve yüksel!" denilir. O da okur ve yükselir. Her ayet için bir derece verilir. Böylece o bildiği ayetleri sonuna kadar okur (ve her biri için bir derece alır)."
Ve hadislerin ışığında sonunda bizlere ulaştın. Asırları geçerek. Ama bizler SENi okumaktan, anlamaktan ne kadar da uzağız. SENi çoğu zaman unutuyoruz. Hâlbuki sen beni okusalar da Kıyamette onlara şefaatçi olsam diye bekliyorsun. Beklediğini görüyoruz EY RABBİM’in sözlerini asırlar öncesinden bize ulaştıran Yüce Kitap.
ALLAH’ım KUR’AN’ı hakkıyla okuyanlardan eyle, hakkıyla anlayanlardan eyle. O’nu kalbimize nur eyle, gözümüze şifa eyle, hayatımıza rehber eyle. O’nu çokça okumamızı bize nasip eyle. Kıyamette bizlere şefaatçi eyle.
Ey Kuran’ı Kerim Sen RABBİM’in katındaydın. Bekliyordun. Âlemlere rahmet Efendimizin gelmesini bekliyordun. O’nunla kavuşacağın anı bekliyordun. Ve ALLAH’ın izni ile Efendim geldi dünyaya. Ama sen hala bekliyordun. Ve 40 yıl daha beklemen gerekecekti. Hasretle bekledin değil mi?
Ve ALLAH ilk ayetinle “OKU” diyerek seni Efendimizle buluşturdu. Sen ayet ayet RABBİM’in katından Efendimize koşuyordun. Cebrail (as) o kadar hızla geliyordu ki ARŞ’tan dünyaya hem senin hasretini gidermek için hem de kendisinin Efendimize olan özlemini gidermek için. Bir an önce buluşmak için sevgiliyle hızla geliyordu.
Peygamber Efendimizi özlüyorsun değil mi Ey KURAN Seni hiç kimse Onun gibi okuyamaz, seni hiçbir kimse Onun gibi anlayamaz bunu biliyoruz. O’nu bizde çok özlüyoruz Ey Yüce KİTAP. O’na olan özlemimizi azaltmak için bazı geceler SEN’i okuyoruz.
Ve sen beklemiştin RABBİM’in katında Efendimizin gelişini. Tam 23 yıl onunla idin. Seni okudukça mutlu oluyordun değil mi? Efendimizin seni okuması çok hoşuna gidiyordu değil mi?
Ve artık Efendim yoktu. Tekrar RABBİM’in katına çıkmıştı. Ve bize emanet olarak en büyük hediyeyi yani SEN’i bıraktı. Efendimden sonra Ashab_ı Güzin Efendilerimiz vardı. Seni durmadan okuyan, SENi hayatlarına rehber kılan. Bir nebze olsun Efendimize olan hasretini gideriyordu belki ama SEN hala Peygamberimizi özlüyordun. O ne güzel de okurdu seni değil mi?
ABDULLAH b. MESUD’u da özlüyorsun değil mi. Hani seni Kabe’de Kureyşlilere karşı açıktan ilk kez okuyan sahabi. Ne güzel okurdu seni. Efendim ondan seni dinlemeyi pek severlerdi. Seni dinleyince gözyaşları mübarek sakallarını ıslatırdı. Biz hiç seni dinlediğimizde ağlayamadık.
Sen varsın odada diye sabahlara kadar yatmayan OSMAN GAZİ’leri de özlüyorsun değil mi. Onlar ki sana hak ettiği saygıyı gösteren Efendimizin ahlakıyla süslenen müstesna insanlardı. Seni hayatlarından hiç çıkarmazlardı. Hep seninle idiler.
Sabahlara kadar seni okuyan, RABBİM’in sözlerini okuyup da gözyaşı dökenleri de özledin.
Ey Yüce Kitap, Efendimizden bizlere ulaşan hadisler var. İçimizi ısıtan, bizleri mutluluğa uçuran;
Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki : "Aziz ve celil olan Allah buyurmuştur ki: "Kulum, beni andığı ve dudakları benim için kımıldandığı an ben kulumla beraberim."
Ebu Saidi'l-Hudrî radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalatu vesselâm buyurdular ki: "Kur'an ehli (yani onu okuyan, onunla amel eden) cennete girdiği vakit, kendisine: "Oku ve yüksel!" denilir. O da okur ve yükselir. Her ayet için bir derece verilir. Böylece o bildiği ayetleri sonuna kadar okur (ve her biri için bir derece alır)."
Ve hadislerin ışığında sonunda bizlere ulaştın. Asırları geçerek. Ama bizler SENi okumaktan, anlamaktan ne kadar da uzağız. SENi çoğu zaman unutuyoruz. Hâlbuki sen beni okusalar da Kıyamette onlara şefaatçi olsam diye bekliyorsun. Beklediğini görüyoruz EY RABBİM’in sözlerini asırlar öncesinden bize ulaştıran Yüce Kitap.
ALLAH’ım KUR’AN’ı hakkıyla okuyanlardan eyle, hakkıyla anlayanlardan eyle. O’nu kalbimize nur eyle, gözümüze şifa eyle, hayatımıza rehber eyle. O’nu çokça okumamızı bize nasip eyle. Kıyamette bizlere şefaatçi eyle.