Korkuyorum Allahr17;ım hesabımdan,
zalimlerden ve insanlara haksızlık yapanlardan, OLMAKTAN
YA RÂB! YOKMU BU KARANLIK GECELERİN NURLU SABAHI?
YOKSA MAHŞERDEMİ, BİÇARELERİN FELÂH-I?
r0;Yemin olsun, Biz Musar17;yı mucizelerimizle ve açık bir delil ile, Firr17;avnr17;a, Hamanr17;a ve Karunr17;a gönderdik. Onlar (Musa için) r0;bu bir sihirbaz, bir yalancı!r1; dediler. Bunun üzerine Musa, onlara, tarafımızdan hakkı getirince, r0;onunla beraber iman edenlerin oğullarını öldürün de, karılarını sağ bırakın!r1; dediler. Ama kafirlerin hilesi, ancak yok olmaya mahkumdur. Firr17;avn, r0;bırakın beni, Musar17;yı öldüreyim. O Rabbine dua etsin. Çünkü ben, onun, sizin dininizi değiştireceğinden, yahut yeryüzünde fesat çıkararacağından (anarşistlik yapacağından) korkuyorum.r1; dedi. Musa da, r0;ben hesap gününe inanmayan her kibirliden, benim de sizin de Rabbimiz olan Allahr17;a sığındımr1; dedi. (El-Mür17;min, 23 - 27)
Bir gün Hz: Musa ibadetini bitirdikten sonra bir ağacın altına oturur.
Hemen yakınındaki çeşmeyi seyrederken atlı bir savaşçının çeşmeye geldiğini görür.
Savaşçı su içmek için eğildiğinde boynundaki altın kesesi ıslanmasın diye çıkarır çeşme başına bırakır.
Suyunu içtikten sonra altın kesesini unutur ve yoluna devem eder.
Hemen arkasından hoplaya zıplaya bir çocuk gelir. tam su içecekken altın kesesin fark eder ve hiç düşünmeden alır ve uzaklaşır.
Çocuğun arkasından çok yaşlı bir ihtiyar inleyerek su içmeye gelir. Bu arada altın kesesini su başında unutan savaşçı keseyi almak için çeşmeye doğru yaklaşır.
Fakat çeşme başında hiç bir şey bulamaz. Yanındaki yaşlı adamın boğazına sarılır ve altın kesesini vermesini ister ihtiyar ne kadar ben almadım dese de savaşçıyı ikna edemez. İyice sinirlenen savaşçı kılıcını çeker ve yaşlı adamı oracıkta öldürür.
Olan biteni gören Musa r0;Ey rabbim bu nasıl bir adalettirr1; der ben hiç bir şey bilmiyorum. Senin işine sual olmaz ama ben anlamadım der.
Bu isyana benzer açıklıkta ki sözlere karşılık rab şöyle seslenir. r0;Ey Musa ben sana benim işlerimi anlayacak kadar akıl vermedim ki sen benim hakkımda yorum yapıyorsun. Ama kalbinin yatışması için gerçek şudur.
Savaşçı o küçük çocuğun babasının malını yağmalamıştı. Ölen ihtiyar ise gençliğinde çok güçlü bir adamdı ama bir hiç uğruna bir köylüyü öldürmüştü. O ihtiyarı öldüren savaşçı işte o köylünün oğludur.r1;
Ey benim gafil kulum şimdi tövbe et çünkü benim adaletim işte bu kadar açıktır.
r0;Ey Musa! Korkma; çünkü benim huzurumda peygamberler korkmaz. Ancak, kim haksızlık eder, sonra, işlediği kötülük yerine iyilik yaparsa, bilsin ki ben (ona karşı da) çok bağışlayıcıyım, çok merhamet sahibiyim.r1;
Yani, Ey Musa, korkma, ben varım. Özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere görevlendirilen peygamberler benim huzurumda korkmazlarr30;
Ancak haksızlık edenler, zulmedenler, dinimin yükselişinin, dindar kullarımın ilerlemesinin önünü kesme planları yapıp uygulayanlar korkar.
Zulümden, haksızlıktan sonra, kötülüğün peşinden, onun yerine iyilik yapıp tövbe etmiş olan da bilsin ki, ben çok bağışlayıcı, engin merhamet sahibiyim. Neml suresi/10
Biz öyle mahlûklarız ki, bazen melekler insan yaratılmadıklarına üzülür; bazen de şeytanlar bizden olmadıklarına şükrederler. Hz. Mevlânâ
zalimlerden ve insanlara haksızlık yapanlardan, OLMAKTAN
YA RÂB! YOKMU BU KARANLIK GECELERİN NURLU SABAHI?
YOKSA MAHŞERDEMİ, BİÇARELERİN FELÂH-I?
r0;Yemin olsun, Biz Musar17;yı mucizelerimizle ve açık bir delil ile, Firr17;avnr17;a, Hamanr17;a ve Karunr17;a gönderdik. Onlar (Musa için) r0;bu bir sihirbaz, bir yalancı!r1; dediler. Bunun üzerine Musa, onlara, tarafımızdan hakkı getirince, r0;onunla beraber iman edenlerin oğullarını öldürün de, karılarını sağ bırakın!r1; dediler. Ama kafirlerin hilesi, ancak yok olmaya mahkumdur. Firr17;avn, r0;bırakın beni, Musar17;yı öldüreyim. O Rabbine dua etsin. Çünkü ben, onun, sizin dininizi değiştireceğinden, yahut yeryüzünde fesat çıkararacağından (anarşistlik yapacağından) korkuyorum.r1; dedi. Musa da, r0;ben hesap gününe inanmayan her kibirliden, benim de sizin de Rabbimiz olan Allahr17;a sığındımr1; dedi. (El-Mür17;min, 23 - 27)
Bir gün Hz: Musa ibadetini bitirdikten sonra bir ağacın altına oturur.
Hemen yakınındaki çeşmeyi seyrederken atlı bir savaşçının çeşmeye geldiğini görür.
Savaşçı su içmek için eğildiğinde boynundaki altın kesesi ıslanmasın diye çıkarır çeşme başına bırakır.
Suyunu içtikten sonra altın kesesini unutur ve yoluna devem eder.
Hemen arkasından hoplaya zıplaya bir çocuk gelir. tam su içecekken altın kesesin fark eder ve hiç düşünmeden alır ve uzaklaşır.
Çocuğun arkasından çok yaşlı bir ihtiyar inleyerek su içmeye gelir. Bu arada altın kesesini su başında unutan savaşçı keseyi almak için çeşmeye doğru yaklaşır.
Fakat çeşme başında hiç bir şey bulamaz. Yanındaki yaşlı adamın boğazına sarılır ve altın kesesini vermesini ister ihtiyar ne kadar ben almadım dese de savaşçıyı ikna edemez. İyice sinirlenen savaşçı kılıcını çeker ve yaşlı adamı oracıkta öldürür.
Olan biteni gören Musa r0;Ey rabbim bu nasıl bir adalettirr1; der ben hiç bir şey bilmiyorum. Senin işine sual olmaz ama ben anlamadım der.
Bu isyana benzer açıklıkta ki sözlere karşılık rab şöyle seslenir. r0;Ey Musa ben sana benim işlerimi anlayacak kadar akıl vermedim ki sen benim hakkımda yorum yapıyorsun. Ama kalbinin yatışması için gerçek şudur.
Savaşçı o küçük çocuğun babasının malını yağmalamıştı. Ölen ihtiyar ise gençliğinde çok güçlü bir adamdı ama bir hiç uğruna bir köylüyü öldürmüştü. O ihtiyarı öldüren savaşçı işte o köylünün oğludur.r1;
Ey benim gafil kulum şimdi tövbe et çünkü benim adaletim işte bu kadar açıktır.
r0;Ey Musa! Korkma; çünkü benim huzurumda peygamberler korkmaz. Ancak, kim haksızlık eder, sonra, işlediği kötülük yerine iyilik yaparsa, bilsin ki ben (ona karşı da) çok bağışlayıcıyım, çok merhamet sahibiyim.r1;
Yani, Ey Musa, korkma, ben varım. Özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere görevlendirilen peygamberler benim huzurumda korkmazlarr30;
Ancak haksızlık edenler, zulmedenler, dinimin yükselişinin, dindar kullarımın ilerlemesinin önünü kesme planları yapıp uygulayanlar korkar.
Zulümden, haksızlıktan sonra, kötülüğün peşinden, onun yerine iyilik yapıp tövbe etmiş olan da bilsin ki, ben çok bağışlayıcı, engin merhamet sahibiyim. Neml suresi/10
Biz öyle mahlûklarız ki, bazen melekler insan yaratılmadıklarına üzülür; bazen de şeytanlar bizden olmadıklarına şükrederler. Hz. Mevlânâ