delinin biri
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 16 Tem 2009
- Mesajlar
- 135
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 38
- Web Sitesi
- delininbiriyimiste.tr.gg
--kıyamet alametlerindendir. faizin aşikar olması. (ramuz-el ehadis,)
--insanlar üzerine öyle bir zaman gelir ki, faiz yemeyen adam kalmaz. onu yemese bile kendisine tozu isebet eder. (ramuz-el ehadis)
--faiz yiyene,yedirene,faiz senedi yazan, bu senede şahid olan,dövmeyi de yapan ve yaptırana, sadakayı geciktirene, hicretten sonra islam camiasından çıkıp gidenlerin hepsine birden, kıyamet gününde Muhammed Aleyhisselatu Vesselam dilinden lanet edilmiştir. (ravi: Hz. ibn-i mes’ud raduyALLAHü anhüma)
iş bankasının kurulması…
iş bankası nasıl kuruldu? içinizden, ‘’bunu bilemeyecek ne var? atatürk kurdu’’ işte diyenler çıkacaktır. herşeyi mustafa kemal yapıyor zaten.
iş bankasının kurucusu celal bayar mayıs 1982’de çıkan iş dergisi’ne verdiği mülakatta, ‘’biz bismillah dedik, işe koyulduk. atatürk ‘’git osmanlı bankasından 250 bin lirayı al, bu işe başla’’ dedi’’. şeklinde anlatmıştır iş bankasının kuruluş hikayesini. burada sorulması gereken soru, ‘’iyi de osmanlı bankasındaki o 250 bin lira nereden gelmişti? den başkası olursa tarih ofsayttan başını kurtaramaz. nitekim bayar aynı konuşmasında bu paranın kökeni hakkında yöneltilen soruya kaçamak cevab vermekte ve ‘’böyle bir şeyi araştırmaya lüzum görmediğini’’ söylemektedir.
4 nolu hesabın dökümünde maklbule hanım, hafız yaşar ve ismet inönüye ödenen meblağlar.
tuhaf gerçekten de. merak damarları mı kurumuştur aklımızın acaba? diyeceğim ama merak etmeyiz. mustafa kemal herşeyi halletmiş. herşeye bir kulp uydurmuş nasıl olsa.
bu konuda bize yardımcı olacak bilgiyi mustafa kemalin yakınlarından hasan rıza soyak’ın hatıralarının 2. cildinde buluyoruz.
soyaka göre hindistan müslümanları, mustafa kemal paşanın şahsına yaklaşık 500-600 bin lira tutarında bir para göndermiştir. (yaklaşık bir sterlin=7 ytl). paşa, bu paranın 500 bin lirasını büyük taarruzdan önce ihtiyaçların karşılanması için batı cephesi komutanı ismet paşanın emrine vermiştir. zaferden sonra bu paranın 380 bin lirası icra vekilleri heyeti kararıyla mustafa kemale iade edilmişti. mustafa kemal bu paranın ‘’en faydalı bir şekilde nerede ve nasıl kullanılabileceğini’’ düşündü ve sonunda 250 bin lirasını iş bankasının temel sermayesi olarak tahsis etti.
yardım parasından 207 bin lirayı da aynı bankadaki 2 nolu hesaba yatırmıştı.
cumhurbaşkanlığı genel sekreteri soyakın hatıralarından paranın kaynağını öğrendik ama yine de boşluklar var!!
bir kere resmi olarak bilinen rakam, 125 bin sterlindir. bu miktar, 2006 rakamlarıyla 11,7 trilyon türk lirasına tekabül etmektedir.
şimdi bu ciddi meblağ sırf milli mücadeleye yardım için mi gönderilmişti yoksa başka bir amacı mı vardı? o icra vekilleri heyeti, yani bakanlar kurulu kararı neden bugüne kadar bulunamamıştır ve mustafa kemalin bayara ‘’git,çek’’ dediği osmanlı bankasındaki hesabına ilişkin herhangi bir kayda niçin rastlayamıyoruz? bu bir ‘’sırdaş hesap’’ mıydı? öyleyse neden gizliydi?
solcu aydınlarımız yıllardır ‘’ ruslar bize yardım etmeseydi kurtuluş savaşını biraz zor kazanırdık’’ dediler ama biz sustuk nedense. sultan vahdettinin emriyle, mustafa kemale nizamiye nazırlığını vermediği için, mustafa kemal tarafından vatan haini ilan edilen sultan vahdettinin emriyle, işgal kuvvetlerinin elinde esir olan sultan vahdettinin emriyle tophaneden gönderilen cephaneleri, ruslar göndermiş bize. mustafa kemal ve kemalistler öyle diyor. islam dünyasından ve hindistandan gönderilen yardımlar konusunda bir bilgiye yer verilmiyor bize okutturdukları kitablarda. müslümanlar bize ihanet etmiş.
bugün türban konusu yüzünden yer yerinden oynuyor. 1929da mustafa kemalin kurdurduğu iş bankası yenicami şubesinde çalışan kadın memurların başları kapalı.
mesela sahasında ilk çalışma olan alptekin müderrisoğlunun ‘’kurtuluş savaşı’nın mali kaynakları’’nda hint müslümanlarının yardımlarına ayrılan özel bölüm epeyce aydınlatıcı bilgiler veriyor.
1. dünya savaşında osmanlı topraklarının işgali, işgalci kuvvetlerin müslümanlara zulümleri halifenin hıritiyan devletlerin elinde esir konumuna düşmesi, hint müslümanlarını harekete geçirmiş ve ingiltereye baskı yapmak amacıyla çeşitli dernekler kurmuşlardı.(ingiliz sömürgesi halinde olmalarına rağmen.) işte bu derneklerin çabalarıyla halifeyi kurtarmak üzere 875 bin lira ankaraya ulaştırılmıştı. (başka yardımlar da yapıldığı ve yollarda heder edildiği sır değil.)
işin ilginç yanı, bu para yardımının maliye bakanlığı kayıtlarına yansımamış ve hazineye girmemiş olması. daha da ilginci, doğrudan doğruya mustafa kemalin emrine verilmiş ve osmanlı bankasında 1922 ağustosuna kadar faiz işletilmeden tutulmuş bulunmasıdır. kurtuluş savaşının büyük hazırlık döneminde çekilen türlü mali sıkıntılara rağmen, bu paraya el sürülmemiştir.
bu para neden mustafa kemalin emrine verilmiştir? sultan vahdettinin fermanıyla savaşın komutanı olduğu gerekçesiyle.
bi düşünün bakalım mustafa kemal bu parayı neden bankada tutuyor ve bütün sıkıntılara rağmen kullandırmıyor?
olurda savaş kazanılamazsa, kendini garantiye alma düşüncesi dersem, olmaz dersiniz, mustafa kemal öyle şeyler yapmaz.
o kadar sıkıntı, açlık, sıkıntı var. halkın elindeki herşey seferberlik ilan edilip alınıyor. halk da din uğruna iman uğruna bu yola baş koyuyor, bu yolda savaşıyor. mustafa kemalse kendini garantiye alabilmek için, gerçekte halifenin, yani islam aleminin imamının korunması için gönderilen parayı kendi şahsına ayırıyor.
çanakkale savaşında savaşan ecdadımızın yedikleri yemekler anlatılır değil mi bizlere? hoşaf, kuru ekmek. başka birşey bulamıyorlarmış. ama kurtuluş savaşından bahsetmezler bizlere. sadece sıkıntı ve yokluk, kıtlık varmış derler.
bu ülkenin ecdadı, gavurlardan bile daha beter duruma gelmiş olan bizlerin ecdadları kurtuluş savaşında yiyecek bir şey olmadığı için, kıtlık olduğu için napmışlar biliyor musunuz? atlar, öküzler güçten düşmesin diye, arpayı atlara öküzlere yedirmişler, atlar, öküzler tuvaletlerini yaptıktan sonra, atların ve öküzlerin pisliklerinin içinden arpaları ayıklayıp yıkayarak temizlemişler, pişirip yemişler. ve ne diyorlarmış biliyor musunuz? din uğruna, torunlarımız uğruna başka yapcak bir şey yok!! peki hindistandan gönderilen yardım paraları nerde? olurda savaş kaybedilirse, mustafa kemalin rahat bir hayat sürebilmesi için osmanlı bankasında.
biz napıyoruz peki? tadı, yada görünüşü hoşumuza gitmeyen yiyecekleri bile yemiyoruz, çöpe atıyoruz.
hatta çanakkale şehitliğine giden liseli öğrencilerden, açık saçık giyinen kız öğrencilerden; mezarları tekmeleyip ‘’siz gebermeseydiniz, bizler şimdi istediğimiz gibi giyinemeyecek, istediğimiz şekilde hareket edemeyecektik’’ diyenler var biliyor musunuz?
sadece çanakkalede 253 bin şehidin, kurtuluş savaşında sayısı bile belli olmayan şehitlerin, bu ülke üzerinde şu an yaşamakta olan gavurlardan, hayvanlardan daha aşağılık durumda bulunan bu neslin ecdadı, din uğruna, islam uğruna savaşıp şehit olanların kemikleri sızlıyor ulan.!! kemikleri sızlıyor. torunları, gavur olduğu, kafir olduğu, putperest olduğu için.
mustafa kemalin emrine verilen para istiklal savaşında kullanılmak üzere gönderilmemiş miydi?
nitekim zafer kazanıldıktan sonra kendisine iade edilen parayı yine osmanlı bankasına yatıran mustafa kemal, ağustos 1924’te iş bankası kurulana kadar da orada tutmaya devam etmiştir.
o kadar sıkıntı yokluk var, üstüne mustafa kemalin emrine verilen, hindistandan yardım parası olarak gönderilen paranın kullanılan kısmı, mustafa kemale iade ediliyor. kendi parasıymış gibi.
faiz sisteminin bu ülkeye girmesi. bu ülkenin ekonomisin faiz üserine kurulması.
--faiz yiyene,yedirene,faiz senedi yazan, bu senede şahid olan,dövmeyi de yapan ve yaptırana, sadakayı geciktirene, hicretten sonra islam camiasından çıkıp gidenlerin hepsine birden, kıyamet gününde Muhammed Aleyhisselatu Vesselam dilinden lanet edilmiştir. (ravi: Hz. ibn-i mes’ud raduyALLAHü anhüma)
şimdi gelelim meselenin başka yönüne. bu para, amacı doğrultusunda mı kullanılmıştır? hayır!! bu ülkeye faiz sisteminin getirilmesi için kullanılmıştır. bir pakistanlı, bir hindistanlı gelse; ‘’biz size bankanıza sermaye yapasınız diye mi bu parayı verdik?’’derse, verilebilecek bir cevab var mı? aynı şekilde, ‘’biz size o parayı halifeyi kurtarmanız için verdik, siz gidip halifeliği kaldırdınız.derse, verilebilecek bir cevab var mı?
halifenin, yani din başkanının, islamiyetin imamının korunması için gönderilen paraya el koyan mustafa kemal, üstelik, kendi saltanatı için tehlike olduğu için halifeliği kaldıran mustafa kemal.
3 mart 1924te halifeliği kaldırdığında o parayı geri göndermeyen, üstelik kız kardeşi makbule hanıma oradaki bir hesabından maaş bağlatan mustafa kemal.
--insanlar üzerine öyle bir zaman gelir ki, faiz yemeyen adam kalmaz. onu yemese bile kendisine tozu isebet eder. (ramuz-el ehadis)
--faiz yiyene,yedirene,faiz senedi yazan, bu senede şahid olan,dövmeyi de yapan ve yaptırana, sadakayı geciktirene, hicretten sonra islam camiasından çıkıp gidenlerin hepsine birden, kıyamet gününde Muhammed Aleyhisselatu Vesselam dilinden lanet edilmiştir. (ravi: Hz. ibn-i mes’ud raduyALLAHü anhüma)
iş bankasının kurulması…
iş bankası nasıl kuruldu? içinizden, ‘’bunu bilemeyecek ne var? atatürk kurdu’’ işte diyenler çıkacaktır. herşeyi mustafa kemal yapıyor zaten.
iş bankasının kurucusu celal bayar mayıs 1982’de çıkan iş dergisi’ne verdiği mülakatta, ‘’biz bismillah dedik, işe koyulduk. atatürk ‘’git osmanlı bankasından 250 bin lirayı al, bu işe başla’’ dedi’’. şeklinde anlatmıştır iş bankasının kuruluş hikayesini. burada sorulması gereken soru, ‘’iyi de osmanlı bankasındaki o 250 bin lira nereden gelmişti? den başkası olursa tarih ofsayttan başını kurtaramaz. nitekim bayar aynı konuşmasında bu paranın kökeni hakkında yöneltilen soruya kaçamak cevab vermekte ve ‘’böyle bir şeyi araştırmaya lüzum görmediğini’’ söylemektedir.
4 nolu hesabın dökümünde maklbule hanım, hafız yaşar ve ismet inönüye ödenen meblağlar.
tuhaf gerçekten de. merak damarları mı kurumuştur aklımızın acaba? diyeceğim ama merak etmeyiz. mustafa kemal herşeyi halletmiş. herşeye bir kulp uydurmuş nasıl olsa.
bu konuda bize yardımcı olacak bilgiyi mustafa kemalin yakınlarından hasan rıza soyak’ın hatıralarının 2. cildinde buluyoruz.
soyaka göre hindistan müslümanları, mustafa kemal paşanın şahsına yaklaşık 500-600 bin lira tutarında bir para göndermiştir. (yaklaşık bir sterlin=7 ytl). paşa, bu paranın 500 bin lirasını büyük taarruzdan önce ihtiyaçların karşılanması için batı cephesi komutanı ismet paşanın emrine vermiştir. zaferden sonra bu paranın 380 bin lirası icra vekilleri heyeti kararıyla mustafa kemale iade edilmişti. mustafa kemal bu paranın ‘’en faydalı bir şekilde nerede ve nasıl kullanılabileceğini’’ düşündü ve sonunda 250 bin lirasını iş bankasının temel sermayesi olarak tahsis etti.
yardım parasından 207 bin lirayı da aynı bankadaki 2 nolu hesaba yatırmıştı.
cumhurbaşkanlığı genel sekreteri soyakın hatıralarından paranın kaynağını öğrendik ama yine de boşluklar var!!
bir kere resmi olarak bilinen rakam, 125 bin sterlindir. bu miktar, 2006 rakamlarıyla 11,7 trilyon türk lirasına tekabül etmektedir.
şimdi bu ciddi meblağ sırf milli mücadeleye yardım için mi gönderilmişti yoksa başka bir amacı mı vardı? o icra vekilleri heyeti, yani bakanlar kurulu kararı neden bugüne kadar bulunamamıştır ve mustafa kemalin bayara ‘’git,çek’’ dediği osmanlı bankasındaki hesabına ilişkin herhangi bir kayda niçin rastlayamıyoruz? bu bir ‘’sırdaş hesap’’ mıydı? öyleyse neden gizliydi?
solcu aydınlarımız yıllardır ‘’ ruslar bize yardım etmeseydi kurtuluş savaşını biraz zor kazanırdık’’ dediler ama biz sustuk nedense. sultan vahdettinin emriyle, mustafa kemale nizamiye nazırlığını vermediği için, mustafa kemal tarafından vatan haini ilan edilen sultan vahdettinin emriyle, işgal kuvvetlerinin elinde esir olan sultan vahdettinin emriyle tophaneden gönderilen cephaneleri, ruslar göndermiş bize. mustafa kemal ve kemalistler öyle diyor. islam dünyasından ve hindistandan gönderilen yardımlar konusunda bir bilgiye yer verilmiyor bize okutturdukları kitablarda. müslümanlar bize ihanet etmiş.
bugün türban konusu yüzünden yer yerinden oynuyor. 1929da mustafa kemalin kurdurduğu iş bankası yenicami şubesinde çalışan kadın memurların başları kapalı.
mesela sahasında ilk çalışma olan alptekin müderrisoğlunun ‘’kurtuluş savaşı’nın mali kaynakları’’nda hint müslümanlarının yardımlarına ayrılan özel bölüm epeyce aydınlatıcı bilgiler veriyor.
1. dünya savaşında osmanlı topraklarının işgali, işgalci kuvvetlerin müslümanlara zulümleri halifenin hıritiyan devletlerin elinde esir konumuna düşmesi, hint müslümanlarını harekete geçirmiş ve ingiltereye baskı yapmak amacıyla çeşitli dernekler kurmuşlardı.(ingiliz sömürgesi halinde olmalarına rağmen.) işte bu derneklerin çabalarıyla halifeyi kurtarmak üzere 875 bin lira ankaraya ulaştırılmıştı. (başka yardımlar da yapıldığı ve yollarda heder edildiği sır değil.)
işin ilginç yanı, bu para yardımının maliye bakanlığı kayıtlarına yansımamış ve hazineye girmemiş olması. daha da ilginci, doğrudan doğruya mustafa kemalin emrine verilmiş ve osmanlı bankasında 1922 ağustosuna kadar faiz işletilmeden tutulmuş bulunmasıdır. kurtuluş savaşının büyük hazırlık döneminde çekilen türlü mali sıkıntılara rağmen, bu paraya el sürülmemiştir.
bu para neden mustafa kemalin emrine verilmiştir? sultan vahdettinin fermanıyla savaşın komutanı olduğu gerekçesiyle.
bi düşünün bakalım mustafa kemal bu parayı neden bankada tutuyor ve bütün sıkıntılara rağmen kullandırmıyor?
olurda savaş kazanılamazsa, kendini garantiye alma düşüncesi dersem, olmaz dersiniz, mustafa kemal öyle şeyler yapmaz.
o kadar sıkıntı, açlık, sıkıntı var. halkın elindeki herşey seferberlik ilan edilip alınıyor. halk da din uğruna iman uğruna bu yola baş koyuyor, bu yolda savaşıyor. mustafa kemalse kendini garantiye alabilmek için, gerçekte halifenin, yani islam aleminin imamının korunması için gönderilen parayı kendi şahsına ayırıyor.
çanakkale savaşında savaşan ecdadımızın yedikleri yemekler anlatılır değil mi bizlere? hoşaf, kuru ekmek. başka birşey bulamıyorlarmış. ama kurtuluş savaşından bahsetmezler bizlere. sadece sıkıntı ve yokluk, kıtlık varmış derler.
bu ülkenin ecdadı, gavurlardan bile daha beter duruma gelmiş olan bizlerin ecdadları kurtuluş savaşında yiyecek bir şey olmadığı için, kıtlık olduğu için napmışlar biliyor musunuz? atlar, öküzler güçten düşmesin diye, arpayı atlara öküzlere yedirmişler, atlar, öküzler tuvaletlerini yaptıktan sonra, atların ve öküzlerin pisliklerinin içinden arpaları ayıklayıp yıkayarak temizlemişler, pişirip yemişler. ve ne diyorlarmış biliyor musunuz? din uğruna, torunlarımız uğruna başka yapcak bir şey yok!! peki hindistandan gönderilen yardım paraları nerde? olurda savaş kaybedilirse, mustafa kemalin rahat bir hayat sürebilmesi için osmanlı bankasında.
biz napıyoruz peki? tadı, yada görünüşü hoşumuza gitmeyen yiyecekleri bile yemiyoruz, çöpe atıyoruz.
hatta çanakkale şehitliğine giden liseli öğrencilerden, açık saçık giyinen kız öğrencilerden; mezarları tekmeleyip ‘’siz gebermeseydiniz, bizler şimdi istediğimiz gibi giyinemeyecek, istediğimiz şekilde hareket edemeyecektik’’ diyenler var biliyor musunuz?
sadece çanakkalede 253 bin şehidin, kurtuluş savaşında sayısı bile belli olmayan şehitlerin, bu ülke üzerinde şu an yaşamakta olan gavurlardan, hayvanlardan daha aşağılık durumda bulunan bu neslin ecdadı, din uğruna, islam uğruna savaşıp şehit olanların kemikleri sızlıyor ulan.!! kemikleri sızlıyor. torunları, gavur olduğu, kafir olduğu, putperest olduğu için.
mustafa kemalin emrine verilen para istiklal savaşında kullanılmak üzere gönderilmemiş miydi?
nitekim zafer kazanıldıktan sonra kendisine iade edilen parayı yine osmanlı bankasına yatıran mustafa kemal, ağustos 1924’te iş bankası kurulana kadar da orada tutmaya devam etmiştir.
o kadar sıkıntı yokluk var, üstüne mustafa kemalin emrine verilen, hindistandan yardım parası olarak gönderilen paranın kullanılan kısmı, mustafa kemale iade ediliyor. kendi parasıymış gibi.
faiz sisteminin bu ülkeye girmesi. bu ülkenin ekonomisin faiz üserine kurulması.
--faiz yiyene,yedirene,faiz senedi yazan, bu senede şahid olan,dövmeyi de yapan ve yaptırana, sadakayı geciktirene, hicretten sonra islam camiasından çıkıp gidenlerin hepsine birden, kıyamet gününde Muhammed Aleyhisselatu Vesselam dilinden lanet edilmiştir. (ravi: Hz. ibn-i mes’ud raduyALLAHü anhüma)
şimdi gelelim meselenin başka yönüne. bu para, amacı doğrultusunda mı kullanılmıştır? hayır!! bu ülkeye faiz sisteminin getirilmesi için kullanılmıştır. bir pakistanlı, bir hindistanlı gelse; ‘’biz size bankanıza sermaye yapasınız diye mi bu parayı verdik?’’derse, verilebilecek bir cevab var mı? aynı şekilde, ‘’biz size o parayı halifeyi kurtarmanız için verdik, siz gidip halifeliği kaldırdınız.derse, verilebilecek bir cevab var mı?
halifenin, yani din başkanının, islamiyetin imamının korunması için gönderilen paraya el koyan mustafa kemal, üstelik, kendi saltanatı için tehlike olduğu için halifeliği kaldıran mustafa kemal.
3 mart 1924te halifeliği kaldırdığında o parayı geri göndermeyen, üstelik kız kardeşi makbule hanıma oradaki bir hesabından maaş bağlatan mustafa kemal.