SELAMUN ALEYKUM KARDEŞLERİM.
bu gün sizlerle kırklar ve erzurumlu ibrahim hakkı hikayesini paylaşmak istiyorum.
Erzurumlu ibrahim hakkı hazretleri büyük evliyalardan olup,erzurumda yaşamıştır.bu büyük ALLAH dostunun ikide oglu vardır.bunlardan büyügünün adı zakir,küçügünün adı ise şakirdir.
abrahim hakkı hazretleri şakiri oldukça güzel bir medrese egitimi vermiş,onu dini mübin üzre yetiştirmiştir.
zakir ise tam tersine başına buyruk büyümüş ve alkol içip mehnane köşelerinde sabahlarmış.oglunun bu haline çok üzülen ibrahim hakkı hazretleri sabır edip onun hakk yolunu bulması için dua edermiş.hatta belli günlerde zakirin kimseye borcu kalmasın diye gizlice meyhaneciyi dışarı çagırır,zakirin olan bütün borçlarını ödermiş.meyhaneci her ne kadar "efendim sizin oglunuz buralara gelmez içki içmez" desede ibrahim hakkı hazretleri oglunun birikmiş borcunu öder gidermiş.Şakir ise abisini bu haline çok kızar ve onu kınarmış.
İbrahim hakkı hazretleri büyük velilerden oldugu için o bölgeden kırkların geçecegini bilir,küçük oglu şakiride, bir kişi eksilen kırklara katmak için yetiştirirmiş.ve o gün gelip çatmış.şakiri alıp yüksekçe bir tepeye çıkmış.kırklar o gece o bölgeden bir kişi eksik olarak geçecekmiş.ibrahim hakkı kırkların geldigini görünce hadi oglum kendini boşluga at ve kırkıncı kişi sen olaraktan kırklara karış demiş.
bu arada babası ve kardeşini nereye gittigini merak eden zakirde gizlice o bölgeye gelmiş.olan biteni saklandıgı yerden seyretmeye başlamış.
ibrahim hakkı ogluna hadi atla desede,şakir bir türlü kendini boşluga atamamış.daha dogrusu korkmuş oldugundan cesaret edip kendini boşluga atamamış.babasının tüm ısrarlarına ragmen şakir bir türlü kendisine söyleneni yapamazmış.bu arada kırklarda artık tam onların oldugu bölgeye gelmiş hatta artı o bölgeden yavaş yavaş uzaklaşmaya başlamışlar.ibrahim hakkı buna çok üzülmüş,çünkü yıllarca şakiri çok iyi yetiştirmiş,en iyi şekilde dini konularda egitmiştir.fakat şimdi çok arzuladıgı şey olmamaktadır.
Bu arada tüm olup biteni seyreden zakir,saklandıgı yerden çıkıp hızla uçurumun kenerına dogru koşmaya başlar.koşarkende şu sözleri söyler.
-baba belki şakir uçamaz ama zakir uçar.
deyip kendini boşluga bırakmış.bir anda kanatlanıp kırklar evliyalarına karışmış.
bütün bu olup biteni ibretle izleyen baba, oglu şakire dönüp şu cümleleri söylemiştir.
"Harabat ehline hor bakma Şakir
"Defineye malik viraneler var" demiş.
evet kardeşlerim.hiç kimseyi hor görmemek lazım.RABBIMIN KİMİ NE YAPACAGI BELLİ OLMAZ.
ÇÜNKÜ CENNETTE ONUN,CEHENNEMDE ONUN........Selametle
bu gün sizlerle kırklar ve erzurumlu ibrahim hakkı hikayesini paylaşmak istiyorum.
Erzurumlu ibrahim hakkı hazretleri büyük evliyalardan olup,erzurumda yaşamıştır.bu büyük ALLAH dostunun ikide oglu vardır.bunlardan büyügünün adı zakir,küçügünün adı ise şakirdir.
abrahim hakkı hazretleri şakiri oldukça güzel bir medrese egitimi vermiş,onu dini mübin üzre yetiştirmiştir.
zakir ise tam tersine başına buyruk büyümüş ve alkol içip mehnane köşelerinde sabahlarmış.oglunun bu haline çok üzülen ibrahim hakkı hazretleri sabır edip onun hakk yolunu bulması için dua edermiş.hatta belli günlerde zakirin kimseye borcu kalmasın diye gizlice meyhaneciyi dışarı çagırır,zakirin olan bütün borçlarını ödermiş.meyhaneci her ne kadar "efendim sizin oglunuz buralara gelmez içki içmez" desede ibrahim hakkı hazretleri oglunun birikmiş borcunu öder gidermiş.Şakir ise abisini bu haline çok kızar ve onu kınarmış.
İbrahim hakkı hazretleri büyük velilerden oldugu için o bölgeden kırkların geçecegini bilir,küçük oglu şakiride, bir kişi eksilen kırklara katmak için yetiştirirmiş.ve o gün gelip çatmış.şakiri alıp yüksekçe bir tepeye çıkmış.kırklar o gece o bölgeden bir kişi eksik olarak geçecekmiş.ibrahim hakkı kırkların geldigini görünce hadi oglum kendini boşluga at ve kırkıncı kişi sen olaraktan kırklara karış demiş.
bu arada babası ve kardeşini nereye gittigini merak eden zakirde gizlice o bölgeye gelmiş.olan biteni saklandıgı yerden seyretmeye başlamış.
ibrahim hakkı ogluna hadi atla desede,şakir bir türlü kendini boşluga atamamış.daha dogrusu korkmuş oldugundan cesaret edip kendini boşluga atamamış.babasının tüm ısrarlarına ragmen şakir bir türlü kendisine söyleneni yapamazmış.bu arada kırklarda artık tam onların oldugu bölgeye gelmiş hatta artı o bölgeden yavaş yavaş uzaklaşmaya başlamışlar.ibrahim hakkı buna çok üzülmüş,çünkü yıllarca şakiri çok iyi yetiştirmiş,en iyi şekilde dini konularda egitmiştir.fakat şimdi çok arzuladıgı şey olmamaktadır.
Bu arada tüm olup biteni seyreden zakir,saklandıgı yerden çıkıp hızla uçurumun kenerına dogru koşmaya başlar.koşarkende şu sözleri söyler.
-baba belki şakir uçamaz ama zakir uçar.
deyip kendini boşluga bırakmış.bir anda kanatlanıp kırklar evliyalarına karışmış.
bütün bu olup biteni ibretle izleyen baba, oglu şakire dönüp şu cümleleri söylemiştir.
"Harabat ehline hor bakma Şakir
"Defineye malik viraneler var" demiş.
evet kardeşlerim.hiç kimseyi hor görmemek lazım.RABBIMIN KİMİ NE YAPACAGI BELLİ OLMAZ.
ÇÜNKÜ CENNETTE ONUN,CEHENNEMDE ONUN........Selametle