-Esmani-
Kayıtlı Kullanıcı
s.a
insan bazan yaşadığı duygusal yüklemeler ve zıtlıklar karşısında bir şeyler anlatmak ister ama yapamaz...sadece yazmak isterya şu anda o haldeyim...
biliyorsunuz ben sivaslıyım ..birtakım işler için meydana çıktım...kongre meydanı adı verilen bir alan var geniş ve sosyal etkinliklere müsait bir yer burası...ilimize gelen çanakkalşe tırını gördüm ve resim sergisini gezmek üzere alana geldim...orada hiç görmediğim ve her türk evladının ciğerini yakacak resimleri gezerken arkada çalan kahramanlık marşları ve tekbir lerle çanakkaleyi 90 yıl sonra yaşamaya başladım...o an arkadan gelen bağırtılar ve sloğanlar dikkatimi çekti...sanki bir grup tekrar çanakkalede ve sanki düşman toplarına rağmen ileri atılıyordu.gayrıihtiyari döndüm ve baktım...oda ne yaklaşık 100 kişilik bir genç grubu şevkle ilerliyor...
ancak arada birkaç fark var...bunların elinde kuran değil flamalar.silah değil davullar.üzerlerinde kırk yamalı kamuflaj değil formalar var.dilde tekbir değil galiz küfürler var.o anda tırdan yükselen çanakkale şehitleri şiirine ne kadarda tezattı bu küfürler...üstelik evlatlarını küffarın küfrüne mağruz kalmamak için dualarla yolcu eden analara tezat yanlarından geçip giden ve kimi gülen kimi kahkaha atan genç kızlar...o an gözüme takılan ise ileri atılan bir grup askerin resmedildiği tablodaydı...ve altında şu yazıyordu...onlar bizler için atıldılar küfrün ateşi üzerine...evet bizler için atıldılar...
bu gençler sivasspor gaziantepspor maçı için küfrederek azgın bir hayvan sürüsü gibi ilerlerken kimbilir 90 küsür yıl önce askerlerimizin üzerine atılan çakal sürüsüde benzer bir ruhla atılıyordu..neydi bu ruh?hiçlik ,hiçten öte hiçlik...amaçsız ,gayesiz sadece eğolarını tatmin emek için,anı yaşamak için ...
bu gün o stadda skorbordda ne yazacak bilinmez ama ,çanakkalede skorbordda yazan rakam 250,000 vatan evladının canına bedel oldu..ve o yazı dijitlerle değil kanla yazıldı...
evet çanakkale geçilmez ama topla tüfekle geçilmez...
insan bazan yaşadığı duygusal yüklemeler ve zıtlıklar karşısında bir şeyler anlatmak ister ama yapamaz...sadece yazmak isterya şu anda o haldeyim...
biliyorsunuz ben sivaslıyım ..birtakım işler için meydana çıktım...kongre meydanı adı verilen bir alan var geniş ve sosyal etkinliklere müsait bir yer burası...ilimize gelen çanakkalşe tırını gördüm ve resim sergisini gezmek üzere alana geldim...orada hiç görmediğim ve her türk evladının ciğerini yakacak resimleri gezerken arkada çalan kahramanlık marşları ve tekbir lerle çanakkaleyi 90 yıl sonra yaşamaya başladım...o an arkadan gelen bağırtılar ve sloğanlar dikkatimi çekti...sanki bir grup tekrar çanakkalede ve sanki düşman toplarına rağmen ileri atılıyordu.gayrıihtiyari döndüm ve baktım...oda ne yaklaşık 100 kişilik bir genç grubu şevkle ilerliyor...
ancak arada birkaç fark var...bunların elinde kuran değil flamalar.silah değil davullar.üzerlerinde kırk yamalı kamuflaj değil formalar var.dilde tekbir değil galiz küfürler var.o anda tırdan yükselen çanakkale şehitleri şiirine ne kadarda tezattı bu küfürler...üstelik evlatlarını küffarın küfrüne mağruz kalmamak için dualarla yolcu eden analara tezat yanlarından geçip giden ve kimi gülen kimi kahkaha atan genç kızlar...o an gözüme takılan ise ileri atılan bir grup askerin resmedildiği tablodaydı...ve altında şu yazıyordu...onlar bizler için atıldılar küfrün ateşi üzerine...evet bizler için atıldılar...
bu gençler sivasspor gaziantepspor maçı için küfrederek azgın bir hayvan sürüsü gibi ilerlerken kimbilir 90 küsür yıl önce askerlerimizin üzerine atılan çakal sürüsüde benzer bir ruhla atılıyordu..neydi bu ruh?hiçlik ,hiçten öte hiçlik...amaçsız ,gayesiz sadece eğolarını tatmin emek için,anı yaşamak için ...
bu gün o stadda skorbordda ne yazacak bilinmez ama ,çanakkalede skorbordda yazan rakam 250,000 vatan evladının canına bedel oldu..ve o yazı dijitlerle değil kanla yazıldı...
evet çanakkale geçilmez ama topla tüfekle geçilmez...