Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kibir ve tevazu (2 Kullanıcı)

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Aklı olan, kendini ve Rabbini tanıyan, hiç kibredebilir mi?
İnsan aşağılığını, acizliğini, Rabbine karşı her an izhar etmek mecburiyetindedir.
Bunun için her an her yerde aczini göstermesi, tevazu üzere bulunması gerekir.
Hadis-i şerifte de buyuruldu ki:
(Allah rızası için tevazu edeni, [kendini, Müslümanlardan üstün görmeyeni]
Allahü teâlâ yükseltir.) [Bezzar]

Ehl-i sünnet âlimleri buyuruyorlar ki:
Allahü teâlâ ilim gibi, kudret gibi bütün sıfatlarından kullarına biraz ihsan buyurmuştur.
Fakat yalnız üç sıfatı kendine mahsustur. Bu üç sıfattan hiçbir mahlukuna vermemiştir.
Bu üç sıfatı, kibriya, gani olmak ve yaratmak sıfatlarıdır.
Kibriya, büyüklük, üstünlük demektir. Gani olmak, başkalarına muhtaç olmamak,
her şey Ona muhtaç olmak demektir. İnsan ise ihtiyaç sahibidir.
Allah yaratıcıdır, insan ise yaratıktır, fanidir.

Bunun için kibirlenmek, Allahü teâlânın sıfatına, hakkına tecavüz etmek olur.
Kula kibirlenmek yakışmaz. En büyük günahtır.
Hadis-i kudside buyuruldu ki:
(Azamet ve kibriya bana mahsustur.
Bu iki sıfatta, bana ortak olmak isteyenlere,
çok acı azap ederim.) [Müslim]

Tevazu sahibi olabilmek için dünyaya niçin geldiğini, nereye gideceğini bilmek gerekir.
İnsan, hiç yok idi. Önce bir şey yapamayan, hareket edemeyen bebek oldu.
Şimdi de, her an hasta olmak, ölmek korkusundadır. Nihayet ölecek, çürüyecek ve toprak olacaktır. Dünya zindanında, her an, ne zaman azaba götürüleceğini beklemektedir.
Ölecek, leş olacak, böceklere yem olacak, kabir azabı çekecek,
sonra diriltilip kıyamet sıkıntılarını çekecektir.
Cehennemde sonsuz yanmak korkusu içinde yaşayan
kimseye tekebbür mü yakışır,
tevazu mu?

Kibir ne kadar kötü ise, tevazu da o kadar iyidir.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Allah için affedenin şerefi artar, tevazu eden de yücelir.) [Müslim]
(Kişi kibirlenince, iki melek, "Ya Rabbi bunu alçalt!" derler.
Tevazu ederse, "Ya Rabbi bunu yükselt!" derler.) [Beyheki]
Mail Grubu .:.: www.dinimizislam.com :.:.
 

Hasıl ı Kelam

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Ağu 2008
Mesajlar
2,034
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Aklı olan, kendini ve Rabbini tanıyan, hiç kibredebilir mi?

Allah celle celalüh razı olsun..
 

burak_55

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Mar 2009
Mesajlar
352
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
30
s.a
Allah razı olsun.Selametle.
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Aklı olan, kendini ve Rabbini tanıyan, hiç kibredebilir mi?

Allah celle celalüh razı olsun..

Yaaa değil mi.Bir su damlasından gelen insan toprak olup gidecekken nasıl kibirleniyor buyurmuş din büyükleri.Allahü teala muhafaza eylesin İnşallahü teala..
 

smmmtuba

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
1,639
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
Allahü teala cümlemizi muhafaza eylesin, Allahü teala razı olsun abicim selametle kalın, dualarınızı eksik eylemeyin inşallahü teala.
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
s.a
Allah razı olsun.Selametle.
Aleyküm selam.Teşekkür ederiz sizde selametle kalın kardeşim.

Allahü teala cümlemizi muhafaza eylesin, Allahü teala razı olsun abicim selametle kalın, dualarınızı eksik eylemeyin inşallahü teala.

Amin ablacım amin.Cümlemizden Allahü teala razı olsun.İnşallah ablacım size elbette ki dua ediyoruz ablacım:)

ALLAH CC razı olsun kardeşim
selam ve dua ile

Amin ablacım Cenab-ı Hak cümlemizden razı olsun İnşallahü teala.
 

Kaim

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
11 Ocak 2010
Mesajlar
2,197
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
kibiri bir çesit kalp hastalığı olarak görüyorum.

Evliyalarda kalp hastalığı oldugunu söylüyor.

Dinimizin tedavi yöntemleriyle tedavi edilmesi gerekir.

Acık konuşmak gerekirse.

bir ara bende kibretmiştim. işimi aşımı kaybettim üstüne de hasta oldum.

Allah hastalıkla islah etti beni

kibirin çaresini iyi biliyorum. çünkü yaşatarak öğrettiler ne oldugunu.

şimdilerde kalbim cok iyi kibirin zerresi kalmadı.

Evliyaların kibir recetesi ile tedavi olmak gerekir.
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Kibrin dindeki yeri

Kibrin dindeki yeri

kibiri bir çesit kalp hastalığı olarak görüyorum.

Evliyalarda kalp hastalığı oldugunu söylüyor.

Dinimizin tedavi yöntemleriyle tedavi edilmesi gerekir.

Acık konuşmak gerekirse.

bir ara bende kibretmiştim. işimi aşımı kaybettim üstüne de hasta oldum.

Allah hastalıkla islah etti beni

kibirin çaresini iyi biliyorum. çünkü yaşatarak öğrettiler ne oldugunu.

şimdilerde kalbim cok iyi kibirin zerresi kalmadı.

Evliyaların kibir recetesi ile tedavi olmak gerekir.

Sual: Kibrin dindeki yeri nedir?
CEVAP
Kibir, kendisini başkasından üstün görmektir. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Kibir, hakka, razı olmamak ve insanları küçük görmektir.) [Müslim]

Fudayl bin Iyad hazretleri, (Tevazu, ister cahilden, ister çocuktan duyulsa da hakkı tereddütsüz kabul etmektir) buyuruyor. Kabul edemeyen kibirlidir. Kibirli, kendini başkasından üstün görmekle, kalbi rahat eder. Burada başkasını düşünmez. Kendini ve ibadetlerini beğenir.

Kibir, kötü huydur, haramdır. Allahü teâlâyı unutmanın alametidir. Kibirli olan, salih insan olamaz. Kibirli değilim diyen, kibirlidir. Kibir her iyiliğe engeldir, her kötülüğün anahtarıdır.

İki âyet-i kerime meali şöyledir:
(Cehennem, kibirliler için ne çirkin ve ne kötü bir yerdir.) [Nahl 29]

(Allah, kibredenleri sevmez.) [Nahl 23]

Hadis-i şeriflerde de buyuruluyor ki:
(En şerliniz, katı kalbli ve kibirli olandır.) [İ. Ahmed]

(Kibirli, ahirette Allahü teâlâyı gazaplı bulur.) [Buhari]

(Allahü teâlâ, kibirliyi alçaltır, tevazu sahibini yükseltir.) [Taberani]

(Kibirli, Cehennemin en derin ve azabı en şiddetli olan Bolis çukuruna atılır.) [İ. Ahlakı]

(Kalbinde zerre kadar kibir olan Cennete giremez.) [Müslim]

(Yiyin, için, giyinin ve sadaka verin, fakat israftan ve kibirden sakının.) [İbni Mace]

(Hazret-i Nuh, ölürken çocuklarına, “Şirk ile kibirden çok sakının” buyurdu.) [Hakim]

(Kibir, İblisi Hazret-i Âdem’e doğru secde ettirmemiştir.) [İ. Asakir]

(Kibirliler kıyamette zerre gibi ayak altında kalır. Herkes onları çiğner.) [Tirmizi]

(Allahü teâlânın buğzettiği üç kimse: Zâni ihtiyar, kibirli fakir ve zalim lider.) [Tirmizi, Nesai]

(Kibir, her güzelliğin, [her iyiliğin, her nimetin] âfetidir.) [Deylemi]

(Kibirli fakire şiddetli azap vardır.) [Müslim]

(Cehennem, kibirsiz olan müslümana haram olur.) [Beyheki]

(Kendisine el pençe divan durulmasını isteyen Cehenneme hazırlansın!) [İ. Ahmed]

(Kibir, hıyanet ve borçtan temiz olarak ölenin gideceği yer Cennettir.) [Nesai]

(Allahü teâlâ buyurdu ki: Kibriya ve azamet bana mahsustur. Bu ikisinde bana ortak olanı hiç acımadan Cehenneme atarım.) [Müslim]

Kibir, diğer günahlardan niçin daha büyüktür? Çünkü kibir, yani büyüklük ancak Allahü teâlâya mahsus iken, kulun kibirlenmesi, bir kölenin hükümdarın tacını başına geçirerek onun tahtında oturup hükmetmesine benzer. Hükümdarın bir emrini yapmayarak suç işlemekle, hükümdarlığına sahip çıkmak arasında elbette büyük fark vardır. İşte kibirlenmek, Allah’ın emrini yapmamak gibi bir suç değil, bizzat ilah olmak gibi büyük suç oluyor.

Bu suçun biraz daha aşağısı ilahlığa ortak olmaktır. Hükümdarın maiyetine hakaret eden, onlara üstünlük taslayan ve onları kendi idaresine almak isteyen kimse, bir noktada hükümdara ortak olmuş sayılır. Her ne kadar bunun tahtına oturmak gibi değilse de ona yakındır. Bütün yaratıklar, Allahü teâlânın kullarıdır. Bunlar üzerinde büyüklük, hakimiyet, yalnız Ona mahsustur. İnsanlara bu şekilde kibirlenen, Allahü teâlâya ortak olmuş sayılır.

Aklı olan, kendini ve Rabbini tanıyan, hiç kibredebilir mi? İnsan aşağılığını, acizliğini, Rabbine karşı her an izhar etmek mecburiyetindedir. Bunun için her an her yerde aczini göstermesi, tevazu üzere bulunması gerekir. Büyüklenerek ben demek feyz ve bereketi keser.

Hazret-i Ebu Bekir buyuruyor ki:
Kibirden sakının. Topraktan yaratılıp, yine toprağa dönecek olan bir varlığın kibirlenmesi, bugün var, yarın yok olan bir varlığın kendini beğenmesi ne kadar anlamsızdır.

Kibirli hakkı kabul etmez
Asıl düşman içerdedir, bu da nefsimizdir. En büyük düşman, insanın nefsidir. Nefsinin arzularına tâbi olanın, Allahü teâlâya kul olması zordur. Nefs daima kötü şeyleri ister. Haram işlemek nefse esir olmayı gösterir. Nefs, bütün iyiliklerden süzülmüş, sadece bütün kötülüklerin bulunduğu en ahmak yaratıktır. Nefs bir kötülük deposudur. Kendini iyi zanneder, halbuki süper cahildir. Her istediği aleyhinedir. Gıdası haramlardır. Asıl arzusu ilah olmaktır.

Tatmin olmaz kötülük yaptırmakla,
Rahat bulur kendine taptırmakla.

Büyük küçük herkeste nefs vardır. Hiç kimse emir almak istemez. Küçük diye, çocuk diye geçmemeli, onun gururu ile oynamamalı. Ankara’ya yeğenimi ziyarete gitmiştim. Yeğenimin 2-3 yaşlarındaki kızının ayakları çıplaktı. Bir ayağı betonda bir ayağı halının üzerindeydi. Ona, betona basma, öteki ayağını da halının üstüne koy dedim. Sen bana ne karışıyorsun, ben kârımı zararımı bilmez miyim der gibi, bana ters ters baktı. Sonra hışımla, inatla halıdaki ayağını kaldırıp betondaki öteki ayağının yanına sertçe koydu. Çocuk olduğu için tepkisini gizleyemedi. Büyükler de aynen o tepkiyi gösteriyorlar, fakat ayıplanacağız diye tepkilerini belli etmemeye çalışıyorlar. Bir arkadaş anlattı: Kime sabah namazına gel dediysem herkes bir mazeret buldu, inşallah geliriz diyen kimse çıkmadı. Kimisi, (Sen yatsıya gelmiyorsun biz de sabaha, sen önce kendine bak. Hem biz evde çoluk çocukla cemaat yapıyoruz) dedi.

Halbuki haklı bile olsalar, geçerli bir mazeretleri bulunsa bile, tepki göstermemeleri gerekirdi. Doğru söz kimden gelirse gelsin inat etmeden kabul etmek gerekirdi. Mazeretinden dolayı gelemiyorsa, (İnşallah) da denemez miydi? Nefs, kibir hepimizde mevcuttur. Bunu azaltmaya çalışmamız lazımdır. Dinin her emrine uymakta ve yasak ettiği her şeyden kaçmakta mutlaka nefsi kırma payı vardır. Buna riyazet ve mücahede denir. Riyazet, nefsin arzularını [haram ve mekruhları] yapmamaktır. Mücahede, nefsin istemediği şeyleri [ibadetleri] yapmak demektir.

Kibir, şirkin kardeşidir. Kibir taşıyan kafada, akıl bulunmaz. Nefsi aradan çekmeli, kendimizi beğenmemeliyiz, kendimizden iğrenmeliyiz, kendinden tiksinmeyen kurtulamaz.

Bir kimseye emri maruf yapınca, Allah’tan kork şunu yap, şunu yapma denince, eğer kabul etmezse o kişi nefsine mağlup olmuş demektir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allah’tan kork diyene, sen önce kendine bak diyeni Allahü teâlâ sevmez.) [Beyheki]

Hakkı, doğruyu kim söylerse söylesin kabul etmek gerekir. Doğru olan bir şeyi kabul etmemeye inat denir. İnat, karşımızdakini aşağı görmek, ondan nefret etmek, ona düşmanlık beslemek, haset etmek gibi sebeplerden ileri gelir. Hakkı, düşmanımız da söylese kabul etmeliyiz. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Allahü teâlânın en sevmediği kimse, hakkı kabul etmekte inat edendir.) [Buhari]

(Küçük, büyük, iyi kötü veya hoşlanmadığın biri, hakkı söylerse, kabul et.) [Deylemi]

(Bilmediği bir hususta inat edene, inadından vazgeçene kadar Allahü teâlâ gazap eder.) [İ.Ebiddünya]

(Din kardeşine itiraz etme.) [Tirmizi]

(Kibirli, hakkı küçük görür, inkâr eder, insanlara hakaret gözü ile bakar.) [İ.Gazali]

(Müslümanı hakir görmek, kişiye kötülük olarak yeter.) [Müslim]

(Kendini beğenen helak olur.) [Buhari]

Abdülkadir Geylani hazretleri de, (Kardeşinin yaptığı öğüdü kabul et. Ona itiraz etme) buyurdu.
http://www.dinimizislam.com/detay.asp?id=1251
 

Kaim

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
11 Ocak 2010
Mesajlar
2,197
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Allahın rahmeti okadar cok ki...

bir hatama karşılık büyük bir musibetle sınandım.

Allah beni cok seviyor ki kibirin ne oldugunu gösterdi

bilmediğimizden cahilliğimizden ettik ne ettikse.

Allah sevmese kendi haline bırakır günahkar olup gebeririz

oysa Allahu telala ben kuluna lütfetti hastalıkla islah etti.

öyle büyük bir kibir de değil

ufak bir parca ama Allah onun da olmamasını diliyor.

zerresi yok; kalmadı; cahil ve genc ken hata ettik

tövbe kapısı olmasa halimiz ne olurdu.

kibir bu devirde yaygın bir hastalıktır.

Tıpkı Ahir zamanda zinanın yaygınlasması gibi
 

Kaim

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
11 Ocak 2010
Mesajlar
2,197
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
bu konun üzerinde özellikle duralım.

Kibir cok önemli bir hastalık.

Ve Kibir bulaşıcıdır!!!

daha kibrettiğinin farkında dahi olmadan yaşayanlar var!!!

gizli kibir var.

kibir le alakalı ne varsa herşeyi ortaya dökelim.

bu hastalığa kızdıgım kadar baska birşeye kızmıyorum.

Acılımlarını iyice bir yapalım

gizli kibire örnek verecek olursak.

"sükür ki benden kötü halde olanlar var demek kendine bir mertebe biçmek "

bunu demeyen pek az insan vardır.

daha neler neler var heleki konu iyice bir acılsın.
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Kendini Cennetlik, günahkârı Cehennemlik bilmemeli

Kendini Cennetlik, günahkârı Cehennemlik bilmemeli

Sual: Bir Müslümanın, kendini Cennetlik gibi, günahkârları da Cehennemlik gibi görmesi doğru mudur?
CEVAP
Günahkârları beğenmemelidir, fakat kendini günahkârlardan üstün de görmemelidir. Kendini Cennetlik, günahkârı Cehennemlik bilmemelidir. Hatta kâfir için bile böyle düşünmemelidir. Kâfir, bir Kelime-i şehadet getirerek Cennetlik, kendisi bir söz söyliyerek Cehennemlik olabilir.

İsrailoğullarından bir eşkıya, kırk yıl günah işler. Bir gün Hazret-i İsa’yı havarilerden biri ile giderken görür. Yaptığı eşkıyalığa pişman olur. "Ben bunlara katılayım" diyerek peşlerine takılır. Havarinin yanına yaklaşır, "Benim gibi bir eşkıyanın böyle bir zatın yanında gitmesi uygun olur mu?" diye düşünür. Havari de, "Bu yol kesici nereden çıktı? Benimle nasıl gelir?" diyerek ondan uzaklaşıp İsa aleyhisselama yaklaşır. Allahü teâlâ Hazret-i İsa'ya vahyeder ki:
(İkisine de söyle! İkisinin de geçmişlerini mahvettim. Yeniden amele başlasınlar. Kendini beğendiği için havarinin ibadetini mahvettim. Kendini aşağı gördüğü için de eşkıyanın günahlarını affettim.)

Hazret-i İsa, durumu her ikisine de bildirir ve eşkıyayı havarileri arasına alır. (İ. Gazali)

Amr bin Şeybe hazretleri anlatır:
“Mekke’de Safa ile Merve arasında bulunuyorduk. Bir adamın katır üzerinde geldiğini, etrafındaki hizmetçilerin herkese karşı sert davrandıklarını, adamın heybet ve ihtişam içinde olduğunu gördük. Aradan yıllar geçti, deve üzerinde Bağdat’a girdim. Orada başı açık, yalınayak, uzun saçlı pejmürde bir adam gördüm. Tanıyacak gibi oldum. Adam, kendine dikkatle bakışımın sebebini sordu. (Seni birine benzetiyorum) dedim ve kime benzettiğimi anlattım. Adam da, (İşte o gördüğün benim. Tevazu gösterilmesi gereken yerde kibirlendim. Şimdi ise bu hâle düştüm) dedi.”

Bir kimse, biraz bilgiliyse, ibadet de yapıyorsa, kibirden zor kurtulur. Bilgisiz insanı, hayvan gibi görür. Kendisi için sevdiğini başkası için sevemez. Hak ve hakikati başkalarından duysa kabul etmek istemez. Onların nasihatine, tavsiyesine uymayı nefsine yediremez.

Kibrin dindeki yeri .:.: www.dinimizislam.com :.:.
 

Kaim

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
11 Ocak 2010
Mesajlar
2,197
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
senin çok günahin var artık bizimle oturma camimize mescidimize sitemize gelme demek Allahın müslüman kuluna tavazu göstermeyip

pis günahkar deyip onu kovmak kibirdendir.

Abidlerin düsecegi kibir budur.

biz Allahın düzgün kullarıyız sen se günahkarın tekisin cahilsin git demek kibirdendir.

Hem Allahın kulunu günahından dolayı kovana Allah gazap eder.

Allah hidayet versin deyip sabır ve tevazuyla sahiplenmek gerekir.

Allah kulları günahkar da olsa kullarının üzerine titrer

tövbe etmelerini bekler hidayet bulması için dua edip sabırla beklemeliyiz.

Edeple oturanı kovmak Allahı kovmak gibidir.
 

_ilknur_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Nis 2010
Mesajlar
349
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
27
ALLAH C.C bizi kibir musibetinden korusun inşallah allaha emanet olun....
 

Kaim

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
11 Ocak 2010
Mesajlar
2,197
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
İbadet kibiri kibir tiplerinden biridir.

birinin ibadetini az görüp bak ben daha cok kılıyom

namazım seninkinden üstün tesbihim senden cok vb. şeyler.

Hocam anlattı: Arabistanda teravih namazını kılarlarken uzun sürerlerle uzun zamanda okuyorlarmış.

bizde ise en kısa surelerle çabuk cabuk kılınıyor.

görünüşte bizim namazımız 10 dakka ise onların ki 2 saat sürüyor dedi...

bize bunlar çabuk kısacık okuyorlar aşşa, bizim namazımız daha hayırlı diye düşünüyorlarmış

bu şekilde kendi hevalarında üstünlük buluyorlarmış.

.........

Allah namazlarını yüzlerine çarpsın. Çarpar da kimseyi az ve kısa ibadetinden aşşa gören kibriyadadır.
 

Kaim

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
11 Ocak 2010
Mesajlar
2,197
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Hava Atma Kibiri:

yeni elbise aldın git bir havanı bas.

yeni arabanla mahallede hava at herkezi hasedinden çatlat. (kibirin yanına bide insanları hasede düşürmüyor mu ? )

İlminle hava at.

ibadetinle hava at. (bak bak abid miş desinler)

hava atmak bir kibri ihtiyactır. kendini büyük hissedip piş bir zevk yasamaktır.

İblis insanları bu yola ceker. Hava at bakam der.

Hava atarken ne olur mesela birisinin elbisesi eski olsun yeni elbisesiyle hava atan kişi

eski elbisesi olan kişiyi aşşa görür. kibriyadir.

son söz: KİBRİYA ALLAH A MAHSUSTUR.
 

Kaim

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
11 Ocak 2010
Mesajlar
2,197
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Kibrin zirvesi nedir ?

El cevap:

"Çünkü Biz, onların boyunlarına kelepçeler geçirmişiz de onlar, çenelerine dayanmıştır da burunları yukarı, gözleri aşağı somurtmaktadırlar." yasin 8. ayet.

kibirli kibirli burnunu kaldırıp gözlerini aşşa indirip bakmak kibrin zirvesidir. artık bunu anca cehennem paklar.

bunu bizzat görmüş olabilirsiniz. Başını hafif yukarı kaldırırlar ve göz ucuyla aşşa bakar aşşalamak isterler.

Bu Piş davranış beni çıldırtmıştır... Allah böyle pisliklerle karşılastırmasın diyorum ama

İllaki denk geliyor.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt