Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kibir 3 çeşittir (1 Kullanıcı)

ismaile

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Ocak 2009
Mesajlar
1,872
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
40
Kibirlenmek üç çeşittir

Sual: Kibir kaç çeşittir?
CEVAP
Kibir, kendini başkasından üstün görmektir. Yapıldığı yerlere göre üçe ayrılır:

1- Allahü teâlâya karşı kibirdir:
Kibrin en kötüsü budur. Nemrud, Firavun böyle idi. İlahlık iddiasında bulundular. Bazı dinsizler de imanı, ibadeti, namaz kılmayı aşağılık, gericilik sanarak kibirlenirler. Allahü teâlâ buyuruyor ki:
(Büyüklenerek bana ibadet etmeyenler alçalmış olarak Cehenneme girecektir.) [Mümin 60]

2- Peygamberlere karşı kibirdir:
Bazıları, Peygamberleri kendileri gibi bir insan gördükleri için, kibirlenerek onlara uymayı kabul etmediler. Mesela Peygamber efendimiz için dediler ki:
(Bu da sizin gibi bir insan. Kendiniz gibi bir insana itaat ederseniz, hüsrana uğrarsınız.) [Müminun 33, 34]

3- İnsanlara karşı kibirdir:
Herhangi bir hususta kendini başkasından üstün gören kibirlidir.

Şam Ordusu kumandanı Ebu Ubeyde bin Cerrah hazretleri büyük bir kalabalıkla Hazret-i Ömer�i karşıladı. Hazret-i Ömer kölesi ile nöbetleşe deveye bindiğinden, Halife devesinden indi. Yerine kölesi bindi. Devenin yularından tuttu. Ayakkabılarını çıkarıp deredeki sudan geçti. Bunu gören kumandan dedi ki:

� Efendim, bütün Şamlılar, bilhassa Rumlar, müslümanların halifesini görmek için toplandılar. Size bakıyorlar. Bu yaptığınızı nasıl izah edebiliriz?

Hazret-i Ömer buyurdu ki:
� Ya Eba Ubeyde! Senin bu sözünü işitenler, insanın şerefini, vasıtaya binerek gitmekte ve süslü elbise giymekte sanacaklar. Biz daha önce zelil ve hakir bir kavimdik. Allahü teâlâ, bizleri müslümanlıkla şereflendirdi. Bundan başka şeref ararsak, Allahü teâlâ bizi zelil eder, her şeyden aşağı eder.

Kibir ve tevazu
Aklı olan, kendini ve Rabbini tanıyan, hiç kibredebilir mi? İnsan aşağılığını, acizliğini, Rabbine karşı her an izhar etmek mecburiyetindedir. Bunun için her an her yerde aczini göstermesi, tevazu üzere bulunması gerekir. Hadis-i şerifte de buyuruldu ki:
(Allah rızası için tevazu edeni, [kendini, Müslümanlardan üstün görmeyeni] Allahü teâlâ yükseltir.) [Bezzar]

Ehl-i sünnet âlimleri buyuruyorlar ki:
Allahü teâlâ ilim gibi, kudret gibi bütün sıfatlarından kullarına biraz ihsan buyurmuştur. Fakat yalnız üç sıfatı kendine mahsustur. Bu üç sıfattan hiçbir mahlukuna vermemiştir. Bu üç sıfatı, kibriya, gani olmak ve yaratmak sıfatlarıdır. Kibriya, büyüklük, üstünlük demektir. Gani olmak, başkalarına muhtaç olmamak, her şey Ona muhtaç olmak demektir. İnsan ise ihtiyaç sahibidir. Allah yaratıcıdır, insan ise yaratıktır, fanidir.

Bunun için kibirlenmek, Allahü teâlânın sıfatına, hakkına tecavüz etmek olur. Kula kibirlenmek yakışmaz. En büyük günahtır. Hadis-i kudside buyuruldu ki:
(Azamet ve kibriya bana mahsustur. Bu iki sıfatta, bana ortak olmak isteyenlere, çok acı azap ederim.) [Müslim]

Tevazu sahibi olabilmek için dünyaya niçin geldiğini, nereye gideceğini bilmek gerekir. İnsan, hiç yok idi. Önce bir şey yapamayan, hareket edemeyen bebek oldu. Şimdi de, her an hasta olmak, ölmek korkusundadır. Nihayet ölecek, çürüyecek ve toprak olacaktır. Dünya zindanında, her an, ne zaman azaba götürüleceğini beklemektedir. Ölecek, leş olacak, böceklere yem olacak, kabir azabı çekecek, sonra diriltilip kıyamet sıkıntılarını çekecektir. Cehennemde sonsuz yanmak korkusu içinde yaşayan kimseye tekebbür mü yakışır, tevazu mu?

Kibir ne kadar kötü ise, tevazu da o kadar iyidir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Allah için affedenin şerefi artar, tevazu eden de yücelir.) [Müslim]

(Kişi kibirlenince, iki melek, "Ya Rabbi bunu alçalt!" derler. Tevazu ederse, "Ya Rabbi bunu yükselt!" derler.) [Beyheki]
 

can kırıkları

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Mar 2009
Mesajlar
1,967
Tepki puanı
13
Puanları
38
Yaş
39
(Kişi kibirlenince, iki melek, "Ya Rabbi bunu alçalt!" derler. Tevazu ederse, "Ya Rabbi bunu yükselt!" derler.) [Beyheki]
çok güzel konular açıyorsunuz katılmamak elimde değil açtığınız konular tam benim çevremdeki insanlar ya bu kadar olur.... selametle
 

ismaile

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Ocak 2009
Mesajlar
1,872
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
40
Rabbim sevdikleriyle karşılaştırsın inşALLAH iyi akşamlr
 

Luvi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Ocak 2009
Mesajlar
1,209
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Rahman ve Rahiym olan ALLAH'ın adıyla,
Yüce ALLAHUTEALA cc razı olsun kardeşim, gerçekten çok önemli bir konuda fikirlerinizi söylemişsiniz.

* Kibirden sakının. Topraktan yaratılıp, yine toprağa dönecek olan bir varlığın kibirlenmesi, bugün var, yarın yok olan bir varlığın kendini beğenmesi ne kadar anlamsızdır.

* Tevazu göstermekle, tevazu sahibi olmak çok farklıdır. Tevazu sahibi övülmüş, tevazu göstermeye çalışan ise yerilmiştir. Cüneyd-i Bağdadi hazretleri, (Tevazu göstermeye çalışmak da kibirdir. Çünkü kendinde bir varlık hisseden tevazu göstermeye çalışır. Gerçek tevazu ehli, kendinde bir varlık hissetmez ki, tevazu göstermeye çalışsın. Onun tevazuu tabiidir, yapmacık değildir) buyuruyor. Bazısı da, (Bu günahkâr, bu fakir) diyerek kendinin tevazu ehli olduğunu göstermeye çalışır. Bir günahını söyleyince hemen kızar. O zaman sözünde yapmacık olduğu anlaşılır. Din büyükleri de bu fakir diye kullanırlar. Fakat bunlar böyle sözlerinde samimidir. Kibirlenmek, kibirli görünmek, tevazu farklıdır. Kibirliye karşı, kibirli görünmek sadaka vermek gibi sevaptır.

* Kibir sahibine karşı tevazu eden kimse, kendisine zulmetmiş olur. Bidat sahiplerine ve zenginlere karşı da kibirli görünmek caizdir. Bu kibir, kendini yüksek göstermek için değildir. Onlara ders vermek, gafletten uyandırmak içindir. Savaşta, bidat ehli ile münazara ederken onlara karşı kibirli görünmek de sevaptır. Sadaka verirken de neşe ile karışık kibirli görünmek, malı parayı çöpe atar gibi vermek gerekir. Sadaka verenin kibirli görünmesi, fakire karşı değildir. Verdiği malı küçültmek, mala kıymet vermediğini gösterir. Gösteriş yapan riyakârlara karşı da kibirli görünmek caizdir.

Kendinden aşağı olanlara karşı tevazu göstermek iyi ise de, bunun aşırı olmaması gerekir. Aşırı olan tevazua yaltaklanmak denir ki bu ancak üstada ve âlime karşı caizdir. Başkalarına karşı caiz değildir.

* Yanına başkasının oturmasını istememek ve hastalarla birlikte oturmamak, evine lazım olan eşyaları alıp evine getirmemek ve eski elbisesini tekrar giymekten hoşlanmamak, iş başında iş elbisesi giymek istememek, fakirlerin davetine gitmek istemeyip zenginlerinkini tercih etmek, akrabasının ve çocuklarının ihtiyaçlarını temin etmemek, doğru sözü, haklı tenkitleri kabul etmeyip münakaşa etmek, kusurunu, kabahatini bildirenlere teşekkür etmemek, içeri girince, oradakilerin ayağa kalkmaları hoşuna gitmek gibi şeyler kibir alametidir. Başkasının tenkidinden hoşlanmıyor, onun benden ne farkı var, o da bir insan diyorsa, hakkı onun ağzından duymak zor geliyorsa, bilsin ki bu da kibirdendir.

* Kibir, insanı, Allahü teâlânın bütün emirlerine muhalefete sevk eder. Çünkü kibirli insan, başka birinden hak ve hakikati duysa, onu kabul etmek istemez, hemen karşısına çıkar. Dini konularda bile münazara edilse, hemen inkâra kalkışır. Hatta hakkı, karşıdakinin dilinden duysa hemen çeşitli yollardan, doğru olduğunu bile bile onu çürütmeye çalışır.

* Kibrin en kötüsü Allahü teâlâya karşı kibirdir. Nemrud, Firavun böyle idi. İlahlık iddiasında bulundular. Bazı dinsizler de imanı, ibadeti, namaz kılmayı aşağılık, gericilik sanarak kibirlenirler. Allahü teâlâ buyuruyor ki:
(Büyüklenerek bana ibadet etmeyenler alçalmış olarak Cehenneme girecektir.) [Mümin 60]

Bundan sonra kibrin kötüsü, Peygamberlere karşı kibirdir. Bazıları, Peygamberleri kendileri gibi bir insan gördükleri için, kibirlenerek onlara uymayı kabul etmediler. Mesela Peygamber efendimiz için dediler ki:
(Bu da sizin gibi bir insan. Kendiniz gibi bir insana itaat ederseniz, hüsrana uğrarsınız.) [Müminun 33, 34]

Bundan sonra da İnsanlara karşı kibir gelir. Herhangi bir hususta kendini başkasından üstün gören kibirlidir. Kibrin sebepleri şunlardır: İlim, ibadet, soy, güzellik, kuvvet, servet, mevki, yakınların çokluğu.

* İlim silah gibidir. Düşman elinde zararı, dostun elinde faydası olur. Yani ilim, kibirlinin kibrini, tevazu ehlinin tevazuunu artırır. İlmi ile kibirlenmek, büyük felakettir. İbadeti sebebiyle kibirlenmek de büyük felakettir. Bunun için çok ibadet edenin, kibirden kurtulması zor olur buyurulmuştur. Soyu ile övünmek ahmaklıktır. Kabil, Hazret-i Âdem'in oğlu idi. Babasının Peygamber olması, bunu küfürden kurtaramadı. Güzellik yüzünden kibre düşmek daha çok kadınlarda görülür. Başkalarını ayıplamaya, küçük düşürmeye ve gıybete vesile olur. Halbuki güzellik, insanda kalıcı değildir, er-geç gider. Geçici olan şeyle kibirlenmek, ahmaklıktır. Kibredenin güzelliği, gübrelikte biten gül gibidir.

Gücü, kuvveti ile kibretmek de, cahilliktir. Çünkü hayvanların kuvvetleri, insanlardan çok fazladır. Mesela bir insan fil kadar kuvvetli olamaz. Kaplan gibi koşamaz. Kuş gibi uçamaz. Hayvanlar, bir bakımdan insandan üstündür. Hayvanlarda da bulunan üstünlüklerle kibirlenmek elbette uygun olmaz. Çok zengin olmak da üstün olmayı gerektirmez. Karun'un çok malı vardı. Malı ile beraber kahrolup gitti.

Geçici olarak sahip olunan servet ile, mal ile kibirlenmek, çok çirkindir. Gelip geçici olan makam, mevki de üstünlük sebebi değildir. Birçok krallar, derebeyiler, Firavunlar mevki sahibiydi. Hepsi gitti. Ancak iyilerin iyiliği, kötülerin kötülüğü söylenmektedir. Kötü birinin mevkii, makamı ile övünmesi neye yarar? Akraba ve tanıdıklarının çokluğu ile üstünlük taslamak da yanlıştır. Bir kimsenin kendisi iyi değilse, bütün dünya onun akrabası olsa ne çıkar?

Selam ve dua ile...
 

CAFERİ_TAYYAR

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Şub 2009
Mesajlar
385
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
55
s.a.
birde şeytanın kibiri var unutmayalım.
"Ben ateşten yaratıldım, o ise çamurdan, onamı secde edeceğim. ben ondan üstünüm dedi." ve ilk kibirlenen oldu.
 

ismaile

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Ocak 2009
Mesajlar
1,872
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
40
s.a.
birde şeytanın kibiri var unutmayalım.
"Ben ateşten yaratıldım, o ise çamurdan, onamı secde edeceğim. ben ondan üstünüm dedi." ve ilk kibirlenen oldu.
A.Slm senin dediğin bu kibirde doğru konudaki 2. madde genel olarak hepsini içeriyo
...
 

ismaile

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Ocak 2009
Mesajlar
1,872
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
40
Rahman ve Rahiym olan ALLAH'ın adıyla,
Yüce ALLAHUTEALA cc razı olsun kardeşim, gerçekten çok önemli bir konuda fikirlerinizi söylemişsiniz.

* Kibirden sakının. Topraktan yaratılıp, yine toprağa dönecek olan bir varlığın kibirlenmesi, bugün var, yarın yok olan bir varlığın kendini beğenmesi ne kadar anlamsızdır.

* Tevazu göstermekle, tevazu sahibi olmak çok farklıdır. Tevazu sahibi övülmüş, tevazu göstermeye çalışan ise yerilmiştir. Cüneyd-i Bağdadi hazretleri, (Tevazu göstermeye çalışmak da kibirdir. Çünkü kendinde bir varlık hisseden tevazu göstermeye çalışır. Gerçek tevazu ehli, kendinde bir varlık hissetmez ki, tevazu göstermeye çalışsın. Onun tevazuu tabiidir, yapmacık değildir) buyuruyor. Bazısı da, (Bu günahkâr, bu fakir) diyerek kendinin tevazu ehli olduğunu göstermeye çalışır. Bir günahını söyleyince hemen kızar. O zaman sözünde yapmacık olduğu anlaşılır. Din büyükleri de bu fakir diye kullanırlar. Fakat bunlar böyle sözlerinde samimidir. Kibirlenmek, kibirli görünmek, tevazu farklıdır. Kibirliye karşı, kibirli görünmek sadaka vermek gibi sevaptır.

* Kibir sahibine karşı tevazu eden kimse, kendisine zulmetmiş olur. Bidat sahiplerine ve zenginlere karşı da kibirli görünmek caizdir. Bu kibir, kendini yüksek göstermek için değildir. Onlara ders vermek, gafletten uyandırmak içindir. Savaşta, bidat ehli ile münazara ederken onlara karşı kibirli görünmek de sevaptır. Sadaka verirken de neşe ile karışık kibirli görünmek, malı parayı çöpe atar gibi vermek gerekir. Sadaka verenin kibirli görünmesi, fakire karşı değildir. Verdiği malı küçültmek, mala kıymet vermediğini gösterir. Gösteriş yapan riyakârlara karşı da kibirli görünmek caizdir.

Kendinden aşağı olanlara karşı tevazu göstermek iyi ise de, bunun aşırı olmaması gerekir. Aşırı olan tevazua yaltaklanmak denir ki bu ancak üstada ve âlime karşı caizdir. Başkalarına karşı caiz değildir.

* Yanına başkasının oturmasını istememek ve hastalarla birlikte oturmamak, evine lazım olan eşyaları alıp evine getirmemek ve eski elbisesini tekrar giymekten hoşlanmamak, iş başında iş elbisesi giymek istememek, fakirlerin davetine gitmek istemeyip zenginlerinkini tercih etmek, akrabasının ve çocuklarının ihtiyaçlarını temin etmemek, doğru sözü, haklı tenkitleri kabul etmeyip münakaşa etmek, kusurunu, kabahatini bildirenlere teşekkür etmemek, içeri girince, oradakilerin ayağa kalkmaları hoşuna gitmek gibi şeyler kibir alametidir. Başkasının tenkidinden hoşlanmıyor, onun benden ne farkı var, o da bir insan diyorsa, hakkı onun ağzından duymak zor geliyorsa, bilsin ki bu da kibirdendir.

* Kibir, insanı, Allahü teâlânın bütün emirlerine muhalefete sevk eder. Çünkü kibirli insan, başka birinden hak ve hakikati duysa, onu kabul etmek istemez, hemen karşısına çıkar. Dini konularda bile münazara edilse, hemen inkâra kalkışır. Hatta hakkı, karşıdakinin dilinden duysa hemen çeşitli yollardan, doğru olduğunu bile bile onu çürütmeye çalışır.

* Kibrin en kötüsü Allahü teâlâya karşı kibirdir. Nemrud, Firavun böyle idi. İlahlık iddiasında bulundular. Bazı dinsizler de imanı, ibadeti, namaz kılmayı aşağılık, gericilik sanarak kibirlenirler. Allahü teâlâ buyuruyor ki:
(Büyüklenerek bana ibadet etmeyenler alçalmış olarak Cehenneme girecektir.) [Mümin 60]

Bundan sonra kibrin kötüsü, Peygamberlere karşı kibirdir. Bazıları, Peygamberleri kendileri gibi bir insan gördükleri için, kibirlenerek onlara uymayı kabul etmediler. Mesela Peygamber efendimiz için dediler ki:
(Bu da sizin gibi bir insan. Kendiniz gibi bir insana itaat ederseniz, hüsrana uğrarsınız.) [Müminun 33, 34]

Bundan sonra da İnsanlara karşı kibir gelir. Herhangi bir hususta kendini başkasından üstün gören kibirlidir. Kibrin sebepleri şunlardır: İlim, ibadet, soy, güzellik, kuvvet, servet, mevki, yakınların çokluğu.

* İlim silah gibidir. Düşman elinde zararı, dostun elinde faydası olur. Yani ilim, kibirlinin kibrini, tevazu ehlinin tevazuunu artırır. İlmi ile kibirlenmek, büyük felakettir. İbadeti sebebiyle kibirlenmek de büyük felakettir. Bunun için çok ibadet edenin, kibirden kurtulması zor olur buyurulmuştur. Soyu ile övünmek ahmaklıktır. Kabil, Hazret-i Âdem'in oğlu idi. Babasının Peygamber olması, bunu küfürden kurtaramadı. Güzellik yüzünden kibre düşmek daha çok kadınlarda görülür. Başkalarını ayıplamaya, küçük düşürmeye ve gıybete vesile olur. Halbuki güzellik, insanda kalıcı değildir, er-geç gider. Geçici olan şeyle kibirlenmek, ahmaklıktır. Kibredenin güzelliği, gübrelikte biten gül gibidir.

Gücü, kuvveti ile kibretmek de, cahilliktir. Çünkü hayvanların kuvvetleri, insanlardan çok fazladır. Mesela bir insan fil kadar kuvvetli olamaz. Kaplan gibi koşamaz. Kuş gibi uçamaz. Hayvanlar, bir bakımdan insandan üstündür. Hayvanlarda da bulunan üstünlüklerle kibirlenmek elbette uygun olmaz. Çok zengin olmak da üstün olmayı gerektirmez. Karun'un çok malı vardı. Malı ile beraber kahrolup gitti.

Geçici olarak sahip olunan servet ile, mal ile kibirlenmek, çok çirkindir. Gelip geçici olan makam, mevki de üstünlük sebebi değildir. Birçok krallar, derebeyiler, Firavunlar mevki sahibiydi. Hepsi gitti. Ancak iyilerin iyiliği, kötülerin kötülüğü söylenmektedir. Kötü birinin mevkii, makamı ile övünmesi neye yarar? Akraba ve tanıdıklarının çokluğu ile üstünlük taslamak da yanlıştır. Bir kimsenin kendisi iyi değilse, bütün dünya onun akrabası olsa ne çıkar?

Selam ve dua ile...

Eyvallah cümlemizden inşALLAH konuya katkınızdan dolayı Rabbim razı olsun
 

ismaile

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Ocak 2009
Mesajlar
1,872
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
40
...................
 

ya mucib

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Ara 2008
Mesajlar
1,037
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
34
ALLAH razı olsun kardeşimm ALLAH kibirli olmaktan uzak etsinn
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt