Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kendini üstün görenin hali (1 Kullanıcı)

garip-

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eyl 2006
Mesajlar
78
Tepki puanı
0
Puanları
0
Kibir, kişinin kendisini başkasından üstün görmesidir. Kendini başkasından üstün görmekle, kalbi rahat eder. Kibir; kötü huydur. Haramdır. Halıkını, Rabbini unutmanın alametidir. Çok din adamı, bu kötü hastalığa yakalanmıştır. Hadis-i şerifte, (Kalbinde zerre kadar kibir bulunan kimse, Cennete girmez) buyuruldu.

Kibirli kimseye karşı kibirli görünmek, sadaka vermek gibi sevabdır. Kibir sahibine karşı tevazu eden kimse, kendisine zulmetmiş olur. Bid'at sahiplerine ve zenginlere karşı da kibirli görünmek caizdir. Bu durum kendini yüksek göstermek için değildir. Onlara ders vermek, gafletten uyandırmak içindir. Harpte, cihadda düşmana karşı kibirli görünmek de sevabdır.

Kibir çeşitlerinin en kötüsü Allahü tealaya karşı kibirli olmaktır. Nemrud böyle idi. Tanrı olduğunu ilan etti. Allahü tealanın gönderdiği Peygamberi ateşe attı. Fir'avn da böyle ahmaklardan biri idi. Mısır'da ilahlık iddiasında bulundu. Ben sizin güçlü tanrınızım, dedi. Allahü teala, nasihat vermek için, Musa aleyhisselamı gönderdi. Buna inanmadı. Allahü teala, onu Süveyş denizinde boğdu.

Bunlar gibi, bu dünyanın yaratıcısına inanmayanlara, eski tabirle Dehri ya'ni ateist denir. Her asırda böyle ahmaklar gelmiştir. Böyle zalimler, milyonlarca insanı öldürerek ve işkence yaparak ve din, islam adamlarını ve kitaplarını yok ederek, milletlerini sindirmişler, korkutmuşlardır.

Her istediklerini zorla yaptırarak şımarmışlardır. Ilaha, ma'buda mahsus üstünlüklere sahip olduklarını sanmışlar ve söylemişlerdir. Islam kitaplarının memleketlerine sokulmasını, okunmasını yasak etmişler, dinden, Allahü tealadan bahsedenleri öldürmüşlerdir. Sonunda, Allahü tealanın gadabından yok olmuşlardır.

Tarihte geçen bütün zalimler gibi, la'net ve nefret ile anılmışlardır. Ihtilal ve hile yolu ile, ba'zı arab memleketlerinin başına geçen, zehirli propagandalarla beyinleri yıkanmış zalimler, diktatörler de, o ateistleri taklid ediyor, islam düşmanlığı yapıyorlar. Tarih kitaplarında okudukları zalimlerin feci sonlarından ibret almıyorlar. Dünyada, ahırette başlarına gelecek olan azabları, felaketleri hiç düşünmüyorlar.

Resulullaha karşı da kibirlenenler, üstünlük taslayanlar oldu. "Allahın gönderdiği Peygamber bu mudur?" dediler. "Bu Kur'an, Mekke şehrinin ileri gelenlerine indirilseydi iyi olurdu" dediler.

Tarih boyunca, islamın büyüklerine karşı da, böyle tekebbür edenler, alay edenler, hiç eksik olmadı. Bu kibirlenmeleri, aciz, zavallı, elinden birşey gelmeyen, hatta kendinden ve bedeninin yapısından haberi olmayan kulun, kendine, sahibine, kuvveti, gücü sonsuz olan Rabbine karşı bir savaş idi.

blis de, böyle kibirlendi. Adem aleyhisselama karşı secde etmesi emir olununca, o topraktan yaratıldı, toprağa karşı niçin secde edeyim? Ben ondan daha üstünüm. Beni ateşten, onu çamurdan yarattın diyerek, Rabbine karşı geldi. Ateşin alevini, latifliğini ve ışık yaydığını görünce, onu sudan ve topraktan üstün sandı.

Halbuki üstünlük, kendini üstün görmekte değil, tevazu, alçak gönüllülük göstermektedir. Cennette toprak vardır ve misk gibi kokacaktır. Cennette ateş yoktur. Ateş, Cehennemde azab vasıtasıdır.

Ateş, harap etmeye, toprak, bina yapmaya yarar. Mahluklar toprak üstünde yaşamaktadır. Hazineler, defineler toprakta bulunur. Ka'be topraktan yapılmıştır. Ateşin ışığı gecelere son verir, gündüzü getirir ise de, topraktan çiçekler, meyveler hasıl olmaktadır. Kainatın, varlıkların en üstünü olan Muhammed aleyhisselamın yeri topraktır.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt