Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kelime-i Tevhidi Sadece Söylemek Yeterli mi? (1 Kullanıcı)

Azerbaycan_li

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2010
Mesajlar
1,201
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Kelime-i Tevhid'in Getirdiği Farklılık

İslam kardeşleri! Kelime-i Tevhid kelimelerini ezberleyerek Müslüman oluyorsunuz.
La ilahe illallah Muhammedu'r-resulullah
Allah'tan başka ilah yoktur; Muhammed Onun elçisidir.
Bu sözcükleri söyleyen bir kişinin tamamen değiştiği kabul edilir. Çünkü; bir kafirken Müslüman olmuş, kötülüklerden arınıp saflaşmıştır. Daha önce Allah'ın öfkesine maruz kalırken şimdi sevgisini haketmektedır. Cehennemin kapıları kapanmış, Cennetin kapıları açılmıştır.

Daha somut açıklayacak olursak, toplumsal yaşam içinde Kelime-ı Tevhid iki insanı birbirinden ayıran bir temeldir. Onu söyleyenler ve inkar edenler ayrı topluluklar oluştururlar. Eğer bir baba söylüyor ve oğlu inkar ediyorsa, ne baba aynı babadır ne de oğul aynı oğuldur. Oğul artık babasının mirasçısı olamadığı gibi annesi ve kızkardeşlerine bile yabancı olur. Öte yandan tamamen yabancı bir insan Şehadet getiriyorsa ve Müslüman bir aileye girmişse o ve çocukları ailenin varisleridirler.

Kelime-i Tevhid'in gücü o kadar büyüktür ki kan bağını bile geride bırakır; yabancıları biıaraya getirebilir ve aynı ailenin üyelerini birbirinden ayırabilir.

Kelime-I Tevhidi Sadece Söylemek Yeterli mi?

Nasıl oluyor da Kelime-i Tevhid iki insan arasında böylcsine bütük bir değişiklik meydana getiriyor. Onu bu kadar özel kılan nedir? ‘’L’’ . "A", i", "M", "R" ve ‘’S’’ gibi birkaç harf birleştirilip okununca, bir insanı tamamen değiştirebilecek bir güce sahib olabilir mi? Sadece birkaç kelime söylenerek böylesine muazzam bir değişiklik yaratılabilir mi?

Kardeşlerim! Biraz düşününce ağzınızdan çıkacak birkaç hecenin kesinlikle bu kadar büyük bir etki yaratamayacağını söyleyeceksiniz.

Şüphesiz ki putperestler, anlamını bilmeseler bile birkaç kutsal sözle dağların yerinden oynayacağına yerin yarılıp içinde suların fışkıracağına inanırlar.Çünkü onlar harflere olağanüstü güçler atfederler ve güçlerini işletmek için bunları sadece söylemeyi yeterli görürler.

İslam'da böyle değildir. Kelimelerin etkisi anlamlarında gizlidir ,Eğer kalbinizin derinliklerine işlemiyorsa ve düşüncelerinizi, ahlakınızı, hareketlerinizi etkileyecek kadar güçlü bir etkileri yoksa, sadece söylenmeleri anlamsız ve etkisizdir.

Basit birr örnek verelim. Düşünün ki soğuktan titriyorsunuz ve "pamuk yorgan, pamuk yorgan" diye bağırmaya başlıyorsunuz. Bütün gece tesbih çekip dua ederek aynı sözleri bir milyon kere de söyleseniz soğuğun etkisi azalmayacaktır. Ama eğer bir pamuk yorgan hazırlayıp üstünüze örtersiniz soğuk kesilecektir. Ya da düşünün ki susamışsınız ve bütün gün "su. su" diye bağırıyorsunuz; böyle yaparak susuzluğunuzu dindireınezsiniz. Bütün yapacağınız biraz su bulup içmektir. Ya da tekrar soğuktan üşüdüğünüzü ve ateşiniz olduğunu düşünün. Hastalığınızın en iyi devasının ilacın ismini mırıldanmak olduğuna karar veriyorsunuz. Böyle iyileşemezsmiz; fakat ilacı içerseniz üşüme ve ateş Allah'ın izniyle geçecektir.

İşte Kelime-i Tevhidin durumu da budur. Sadece altı yedi kelime söylemekle ne kafir Müslüman, ne namussuz biri saf, ne de kötü biri iyi olur. Ve ne de bu birkaç söz insanı Cehennem yerine Cennet'e göndermeye yeter. Bunların olabilmesi için kelimeleri anlamanız, gönlünüze yerleştirmeniz ve hayatınızı değiştirmeniz gerekir.

Böylece bu kelimeyi ezberlediğiniz zaman, butun dünya önünde Allah'a ne kadar önemli bir söz verdiğinizin ve bu sözle ne kadar büyük bir sorumluluk üstlendiğinizin bilincinde olmalısınız. Bilinçli olarak kabul ettiğinizde Kelime-i Tevhid bütün düşüncelerinize biçim vermeli, yaşamınızda birinci derecede önemi olmalıdır: düşüncelerinizin içinde ona karşı hiçbir fikir olmamalıdır. Ona karşı olan ne varsa yanlış saymalı ve sadece Kelime-i Tevhidi doğru olarak kabul etmelisiniz. Onun doğruluğunu onayladıktan sonra, inançsızlar gibi her istediğinizi yapmada özgür olamazsınız. Emrettiklerini yapmalı, yasakladıklarından vazgeçmelisiniz.
Kelime-i Tevhidi ancak bu şekilde ezberlerseniz gerçek Müslümanlar olabilirsiniz ve ancak ondan sonra iki insan arasındaki o büyük farkı yaratabilirsiniz

Gelin Müslüman Olalım
Seyyid Ebu'l Ala MEVDUDİ
 

Azerbaycan_li

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2010
Mesajlar
1,201
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
salam aleykum...günümüzde bir çok forumda da görüyoruz bir milyon tane kelimei tevhid söleyelim ve s gibi konu başlıklarını...

azıcık düşünürsek bu kelimenin ne kadar büyük bir kelime olduğunu ve bunu söylemenin okadar basit olmadığını anlarız...

bizden önceki nesil bu kelimeyi sölediğinde, başlarına olmadık işkenceler geliyor, kavimleri onlara düşman kesiliyor, yer yüzü tağtuları onları hapishanelerine attıroyr, yurtlarından yuvalarından, sevdiklerinden oluyorlardı... ama bizler çok basit bir şekilde günde kaç kere Kelimei tevhidi sölüyor hatta bunun için kampanyalar düzenliyoruz ve başımıza hiçbir sıkıntı, hiçbir müsibet ve s gelmiyor...demek ki ya bizim kelimei tevhid anlayışımızda bir problem var, ya da bizden önceki neslin ( ki onlar bundan uzaktır)...

çünki onlar sölerken kelimei tevhidin ne manaya geldiklerini bilerek sölüyorlardı bizler ise ne manaya geldiğini bie bilmiyoruz...

çünki onlar sölerken sonuşlarının ne olduğunu biliyorlardı...bizler ise manasını bilmediğimiz, bu kelimeye uygun yaşamadığımız için sonuçlarını görmek bir yana sonuşlarını hayal bile edemiyoruz...

bu örneklerin hepsi kendime inşallah sadece benim gibi olan kardeşlerde nasihat olarak alırsa sevinirim...

ve sonda bir hadisle bitirelim..

Yine aynı şekilde Ahmed b. Hanbel’in Müsned’inde Abdullah İbn Amr’dan Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in şöyle buyurduğunu naklediyor:

Musa aleyhisselam dedi ki:

- "Ya Rabbi! Bana, seni hatırlayıp dua edebileceğim bir şey öğret."

Allah-u Teâlâ şöyle buyurdu:

- "Ey Musa! La İlahe İllallah de!"

Hz. Musa aleyhisselam dedi ki:

- "Ey Rabbim! Bütün kulların bunu diyorlar." Bunun üzerine Allah-u Teâlâ ona:

- "La İlahe İllallah de."

Musa aleyhisselam dedi ki:

- "Senden başka ibadete layık ilah yoktur ya Rabbi! Fakat ben senden, bana has bir şey bildirmeni istiyorum. Bu sefer Allah-u Teâlâ ona şöyle dedi:

- "Ey Musa! Yedi gökler, yedi yerler ve içinde bulunanlar bir kefeye konsa La İlahe İllallah’da öbür kefeye konsa La İlahe İllallah daha ağır gelir."

(Nesei, İbn-i Hibban, Hakim, Ebu Ya’la, Taberani, Beyhaki, Ebu Naim "El-Hılye" de İbn-i Adil Birr, Begevi rivayet ettiler. Hakim bu hadis için "sahih" dedi.)
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
ve aleykum selam

önemli bir konu tesekkurler kardesim, konunuza katki olmasi amaciyla bende bir alintiyla katilmak isterim;

Tevhîd birlestirme, birleme, bir oldugunu kabul etme ve bu sekilde inanma demektir. Istilahi manasi ise; Allah'tan baska ilâh olmadigina iman etmek, O'ndan baska Rab ve Ma'bud tanimamaktir. Baska bir deyisle; ihtiva ettigi manaya gönülden inanarak "Lâilâhe illallah Muhammedun Rasûlüllah" sözünü söylemektir. iste "Allah'tan baska ilâh yoktur Muhammed Onun Rasûlüdür" anlamina gelen bu söze"Kelime-i Tevhîd" denir.

"Kelime-i Tevhîd " tüm semâvî dinlerin ortak inanç esaslarinin temelini teskil eder. Bu temele dayanmayan inanislarin ve ibadetlerin tümü batildir, Allah'in yaninda makbul degildir. Nitekim, Cenab-i Allah'in göndermis oldugu elçilerinin tümüne vahyettigi ve insanlara teblig edilmesini istedigi en önemli husus, "Tevhîd" inancinin esasini teskil eden bu kutsal kelimedir. Hak Teâlâ, Kur'ân-i Kerîm'de, son elçisi Hz. Muhammed (s.a.s)'e hitaben:

"Senden önce hiçbir rasûl göndermedik ki ona; Benden baska ilâh yoktur, su halde bana kulluk edin, diye vahyetmis olmayalim" (el-Enbiyâ, 21/25) buyurmakla bu gerçegi dile getirmistir.

Allah'tan baska ilâh tanimamak ve yalnizca O'na ibadet etmek tüm semâvî dinlerin ortak hedefidir. En güzel ifadesini "Kelime-i Tevhîd"de bulan bu husus, ehemmiyetine binaen, hem Kur'ân-i Kerîm'de, hem de Rasûlüllah (s.a.s.)'in hadislerinde çokça zikredilmistir. Kur'ân'da:

"Allah, kendisinden baska hiçbir ilâh bulunmayandir" (el-Bakara, 2/255).

"Allah, kendisinden baska ilâh olmayandir, en güzel isimler O'na mahsustur" (Tâhâ, 20/8).

"O, sizin Rabbiniz olan Allah'tir. O'ndan baska ilâh yoktur. Herseyin yaraticisi O'dur" (el-En'âm, 6/102).

"Allah ile birlikte baska bir ilâh çagirma. O'ndan baska ilâh yoktur. O'nun zatindan baska her sey helâk olacaktir. Hüküm O'nundur ve siz O'na döndürüleceksiniz" (el-Kasas, 28/88) buyurulmaktadir. Rasûlüllah (s.a.s.)'in hadislerinde de "Kelime-i Tevhid"le ilgili su ifadelere rastliyoruz:

"Her kim, Lâ ilâhe illâllâh der ve Allah'tan baska tapilan seyleri reddederse, onun malina ve canina dokunmak haram olur. Hesabi da Allah'a kalmistir" (Müslim, iman, 37).

"Lâilâhe illallah, Allah için yüce ve serefli bir sözdür. Bunu samimiyetle söyleyen cenneti kendine vacip kilar. Yalandan söyleyen de malini ve kanini korumus olur, fakat gidecegi yer cehennemdir" (Alauddin Ali el-Hindi "Kenzü'l-Ummâl", l, 220).

"Allah'tan baska ilâh olmadigina ve Muhammed'in, O'nun elçisi olduguna sehadet getirerek Allah'a mülaki olan kimse cennete girer" (a.g.e., l, 215).

"Lâilâhe illallah" çok vecîz ve mana yönünden oldukça kapsamli bir sözdür. Türkçe'ye"Allah'tan baska ilâh (tanri) yoktur" seklinde tercüme edilebilir. Ne var ki, Allah ve ilâh kelimelerinin ifade ettigi manalar tam olarak anlasilmadikça "Allah'tan baska ilâh yoktur." sözü; "Kelime-i Tevhid"in, kafalara ve gönüllere yerlestirmek istedigi mefhumu ifade etmekte çok kisir kalacaktir. Kaldi ki, hiç kimsenin mü'min ve muvahhid sayilabilmesi için, Kur'ân'in tanimladigi sekilde Allah'a iman etmesi ve tüm içtenligiyle O'na teslim olmasi gerekir. Aksi takdirde "Kelime-i Tevhid"i diliyle söyledigi halde, tevhide aykiri düsünce ve davranislarindan dolayi iman dairesinden çikarak kâfir olmasi içten bile degildir.

Kur'ân-i Kerîm, Cenab-i Allah' söyle tanimliyor:

"Allah bir tektir (el-ihlâs, 112/1), O'ndan baska hiçbir ilah yoktur (el-bakara, 2/255). Tüm âlemlerin Rabbi'dir (Fatiha, 1/1), herseyin yaraticisi O'dur (el-Enam, 6/102), hüküm yalnizca Allah'indir (ez-Zümer, 39/3), rizki veren O'dur (ez-Zariyat, 51/58), dirilten de öldüren de (Alû imran, 3/156), hastalara sifa veren de O'dur (el-En'âm. 5/59). O, her seyi; gizli olani da açikta olani da bilir. (ibrahim, 14/38). O'nun irade ve izni olmadan bir yaprak dahi dalindan düsmez" (el-Mâide, 6/59). Kisacasi Allah, akla gelebilecek her türlü noksanliklardan münezzeh ve en mükemmel sifatlarla muttasiftir.

Kur'ân âyetlerinden de anlasilacagi gibi, insanin mü'min ve muvahhid sayilabilmesi için, Allah hakkindaki düsüncelerinin saglikli olmasi, "Tevhîdi" çizgiyle paralellik arzetmesi gerekir. Bir yandan "Allah'tan baska ilâh yoktur " deyip diger Yandan O'nun hükmünü reddetmek ya da hâkimiyetinde O'na ortak kosmak, kesin olarak haram kildigi bir seyi helâl, helâl kildigi bir seyi haram saymak, yalnizca kendisine mahsus özelliklerden birini veya birkaçini, yaratilmislardan herhangi birine isnad etmek, Allah'a yaklastiracak veya O'nun katinda sefaatçi olacak diye O'ndan baska dostlar edinip bunlari ulûhiyyet derecesine çikarmak, Tevhîd inanciyla asla bagdasmaz. Bu tür düsünce ve inançlara sahip kimse "Allah'tan baska ilah yoktur." demekle iman etmis sayilmaz. Cenab-i Allah bu gibi kimseleri yalanci ve inkarci diye nitelemektedir:

"Halis din yalniz ve yalniz Allah'indir. O'ndan baska dostlar edinenler; bizi, sadece Allah'a yaklastirsinlar diye onlara ibadet ediyoruz, derler. süphesiz Allah, ayriliga düstükleri seylerde aralarinda hüküm verecektir. Allah, yalanci ve inkârciyi hidayete erdirmez" (ez-Zümer, 39/3).

"Yoksa onlar, câhiliyye hükmünü mü ariyorlar? iyi anlayan bir toplum için hükümranligi Allah'tan daha güzel hüküm veren kim vardir?" (et-Tevbe, 5/50).

"Allah'i birakip bilginlerini ve rahiplerini ve Meryem oglu Mesih'i rabler edindiler. Halbuki onlara; yalniz bir ilaha tapmalari emredilmisti. O'ndan baska hiçbir ilâh yoktur, onlarin ortak kostuklari seylerden uzaktir " (et-Tevbe, 9/31).

Evet, "Kelime-i Tevhîd"; düsünce ve davranislarda, sirkin her türlü pisliginden arinmayi, sadece Allah'in emirlerine boyun egerek tâgûtun her çesidini reddetmeyi gerektirir. Artik:

"Her kim tâgûtu reddedip Allah'a inanirsa, asla kopmayan, saglam bir kulpa yapismis olur"
(el-Bakara, 2/256. Ayrica bk. La ilaha illallah).

Halid ERBOGA
Kaynak: Sâmil Islam ansiklopedisi
 

Azerbaycan_li

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2010
Mesajlar
1,201
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Allah razı olsun katkınız için

Her kim tâgûtu reddedip Allah'a inanirsa, asla kopmayan, saglam bir kulpa yapismis olur (el-Bakara, 2/256.
 

smyyes

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Eyl 2009
Mesajlar
3,791
Tepki puanı
5
Puanları
0
Yaş
30
Kelimelerin etkisi anlamlarında gizlidir ,Eğer kalbinizin derinliklerine işlemiyorsa ve düşüncelerinizi, ahlakınızı, hareketlerinizi etkileyecek kadar güçlü bir etkileri yoksa, sadece söylenmeleri anlamsız ve etkisizdir.

"Her kim, Lâ ilâhe illâllâh der ve Allah'tan baska tapilan seyleri reddederse, onun malina ve canina dokunmak haram olur. Hesabi da Allah'a kalmistir" (Müslim, iman, 37).

bir saat tefekkür bir sene nafile ibadetten daha hayırlı olabildiğine göre herşey mana da anlamda gizli.
bunun gibi kelime i tevhit gibi mübarek bir kelime de manasız söyşendiğinde hiç birşey ifade etmeyebilir.
her ikinizden de Allah razı olsun.
bunu daima yaşayarak anlayarak söylemek hepimize nasip olur inşAllah.


 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt