Kelime-i şehâdet’in mânâsı
Bir gün, büyük âlimlerden “Ahmet Mekkî Efendi” hazretlerine;
-Efendim,“Kelime-i şehâdet”in mânâsı nedir ?
diye sordular.
Buyurdu ki:
- Şehâdet’in mânâsı; “Görmüş gibi bilir ve inanırım ki, Allahü teâlâdan başka varlığı lâzım olan ve ibâdete hakkı olan hiç ilâh, hiçbir kimse yoktur”.
Ve ekledi:
- “Yine görmüş gibi bilir ve inanırım ki, aleyhisselâm Allahü teâlânın hem kulu, hem de Peygamberidir”.
Sordular yine:
- Müslüman olmak isteyen bir kimse,
ne yapması lâzım hocam?
- Önce “Kelime-i şehâdet”i söyler ve mânâsına inanır. Sonra guslü, namazı ve lâzım oldukça, “Farzlar”ı ve “Haramlar”ı öğrenmesi lâzımdır.
- Öğrenmezse efendim?
- Öğrenmezse, müslümanlığı devam etmez.
Korktular:
- Devam etmez mi efendim?
- Evet. Çünkü bu din, “bilmek, öğrenmek dîni”dir. Bilmeden müslümanlık olmaz. Hem dînini öğrenmek, Allahü teâlânın emridir, yâni “Farz”dır.
Şöyle bitirdi:
Bunun içindir ki, büyüklerimiz;
“Dînini bilmeyenin, dîni yoktur!”
buyurmuşlardır.
Bugünkü "sesli menkıbe"yi dinlemek için tıklayınız
İmam-ı Rabbani hazretleri
Bir gün, büyük âlimlerden “Ahmet Mekkî Efendi” hazretlerine;
-Efendim,“Kelime-i şehâdet”in mânâsı nedir ?
diye sordular.
Buyurdu ki:
- Şehâdet’in mânâsı; “Görmüş gibi bilir ve inanırım ki, Allahü teâlâdan başka varlığı lâzım olan ve ibâdete hakkı olan hiç ilâh, hiçbir kimse yoktur”.
Ve ekledi:
- “Yine görmüş gibi bilir ve inanırım ki, aleyhisselâm Allahü teâlânın hem kulu, hem de Peygamberidir”.
Sordular yine:
- Müslüman olmak isteyen bir kimse,
ne yapması lâzım hocam?
- Önce “Kelime-i şehâdet”i söyler ve mânâsına inanır. Sonra guslü, namazı ve lâzım oldukça, “Farzlar”ı ve “Haramlar”ı öğrenmesi lâzımdır.
- Öğrenmezse efendim?
- Öğrenmezse, müslümanlığı devam etmez.
Korktular:
- Devam etmez mi efendim?
- Evet. Çünkü bu din, “bilmek, öğrenmek dîni”dir. Bilmeden müslümanlık olmaz. Hem dînini öğrenmek, Allahü teâlânın emridir, yâni “Farz”dır.
Şöyle bitirdi:
Bunun içindir ki, büyüklerimiz;
“Dînini bilmeyenin, dîni yoktur!”
buyurmuşlardır.
Bugünkü "sesli menkıbe"yi dinlemek için tıklayınız
İmam-ı Rabbani hazretleri