zunnun_u_misri
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 16 Şub 2008
- Mesajlar
- 292
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 45
şu dönemde nekadar ihtiyacımız var bu duruma lütfen okuyun ve düşünün
selam ve dua ile
Sor Göklerde ve yerde ne varsa kimindir Cevap ver Sevgi ve merhameti (rahmet) kendine farz kılmış olan Allahındır.
2-Rabbin isteseydi bütün insanlığı bir tek ümmet yapardı. Bu yüzden birbirlerine karşı çıkıp duracaklardır. Ancak Rabbinin sevgi ve merhameti (rahmet) ile bağışladığı kimseler hariç; zaten Allah onları bunun için yarattı (Hud 11/119).
3- Biz seni insanlığa yalnızca sevgi ve merhamet (rahmet) için gönderdik. (Enbiya 21/107).
Bu ayetlerin birincisi Yaratanın neyi temel amaç edindiğini, ikincisi insanoğlunun ne amaçla yaratıldığını, üçüncüsü de insanların içinden peygamberlerin ne amaçla seçildiğini açıklıyor. Hepsinde de aynı kelim sevgi ve merhamet (rahmeten)
Yazı boyunca bu ayetleri lütfen aklınızda tutun.
***
İslam, Mekkede itiraz&, Medinede devlet ve toplum olarak doğdu.
Hiç düşündünüz mü, acaba İslamın Medinede bir devlet ve toplum olarak doğuşunun köklerinde ne yatmaktadır?
İslam, özellikle Medinede ilk nasıl duyuldu Nasıl yayıldı?
Peygamberimiz, Medineye gelince ilk ne söyledi İlk yaptığı neydi?
Medinede yükselttiği devlet ve toplum binasının harcında ne vardı?
Bunların ne olduğunu bilirseniz, İslamın bir devlet ve toplum olarak yükselişinin köklerinde neyin yattığını, dahası hangi değerler üzerinde bina edildiğini de anlamış olursunuz.
***
İslamın Medinede ilk nasıl duyulduğuna dair ipucu niteliğindeki şu rivayet bir çok şeyi anlatıyor olmalı
Mekkede bir peygamber çıkmış, bize zinayı haram kılıyor, bizi üfürükçülükten men ediyor diyerek Peygamberimiz hakkında ilk haberi Medineye yayan Medineli cinci ve falcı bir kadındı. Kendisi Neccar oğulları kadınlarından Fatıma binti Numandı. (İbni Saad Tabakat)
Dikkat ediniz, Mekkede bir peygamber çıkıyor, Medinede bundan telaşa kapılan cinci ve falcı bir kadın oluyor!
Peki, Medineye ilk gelen ve orada İslamı yayan, bir nevi Medineyi peygamberimizin gelişine hazırlayan kimdi?
21 yaşında bir genç Muab bin Umeyr
Mekkenin zengin ailelerinde yetişmiş, gösterişli endamı, yakışıklılığı, siyah dalgalı saçları ile sokakta yürürken Mekkeli kızların pencerelere üşüştüğü o Musab ki, Uhutda Hz. Peygamberin etrafında etten duvar ören genç sahabelerden biriydi. Hz. Peygamberin yanında ölümüne savaşmıştı. Kılıç darbeleri ile sancağı tutacak kolu kalmayınca, sancağı hemen yanında vuruşan kendisi ile aynı yaşlardaki (26) Hz. Ali almıştı. Musab şehit olduğunda genç bedenini saracak doğru dürüst bir elbisesi olmadığından, aşağı çekilse yukarısı, yukarı çekilse aşağısı açılmıştı.
Bu genç bedeni böylesine ölümü göze aldıran neydi
Hz. Peygambere Medinede kevser (çokluk, nimet, devlet, ümmet) işte bu gibi sahabelerin çalışması, yiğitliği ve fedakârlığı sayesinde yağmur olup yağmıştır. Ona verilen kevser işte bu alnı öpülesi gençlerden başkası değildir.
Musabın Medinede yaptığı henüz büyük bölümü nazil olmamış, Kuran ayetlerini okuması ve yayması faaliyeti idi. Ahlakı, dürüstlüğü, yiğitliği ve mertliği ile yeni bir genç, yeni bir insan prototipi çiziyor ve herkesi hayrette bırakıyordu.
Haftada bir gün bir yerde toplantı düzenliyor ve coşkulu konuşmalar yapıyordu. Böylece Medinenin her evinde İslam konuşulmaya başlandı. Toplantıları cuma günleri yaptığından, Hz. Peygamber Medineye gelince bunu sürdürerek kalıcı hale getirdi ve bu toplantılar daha sonra gelen ayetlerle Cuma namazına dönüştü.
selam ve dua ile
Sor Göklerde ve yerde ne varsa kimindir Cevap ver Sevgi ve merhameti (rahmet) kendine farz kılmış olan Allahındır.
2-Rabbin isteseydi bütün insanlığı bir tek ümmet yapardı. Bu yüzden birbirlerine karşı çıkıp duracaklardır. Ancak Rabbinin sevgi ve merhameti (rahmet) ile bağışladığı kimseler hariç; zaten Allah onları bunun için yarattı (Hud 11/119).
3- Biz seni insanlığa yalnızca sevgi ve merhamet (rahmet) için gönderdik. (Enbiya 21/107).
Bu ayetlerin birincisi Yaratanın neyi temel amaç edindiğini, ikincisi insanoğlunun ne amaçla yaratıldığını, üçüncüsü de insanların içinden peygamberlerin ne amaçla seçildiğini açıklıyor. Hepsinde de aynı kelim sevgi ve merhamet (rahmeten)
Yazı boyunca bu ayetleri lütfen aklınızda tutun.
***
İslam, Mekkede itiraz&, Medinede devlet ve toplum olarak doğdu.
Hiç düşündünüz mü, acaba İslamın Medinede bir devlet ve toplum olarak doğuşunun köklerinde ne yatmaktadır?
İslam, özellikle Medinede ilk nasıl duyuldu Nasıl yayıldı?
Peygamberimiz, Medineye gelince ilk ne söyledi İlk yaptığı neydi?
Medinede yükselttiği devlet ve toplum binasının harcında ne vardı?
Bunların ne olduğunu bilirseniz, İslamın bir devlet ve toplum olarak yükselişinin köklerinde neyin yattığını, dahası hangi değerler üzerinde bina edildiğini de anlamış olursunuz.
***
İslamın Medinede ilk nasıl duyulduğuna dair ipucu niteliğindeki şu rivayet bir çok şeyi anlatıyor olmalı
Mekkede bir peygamber çıkmış, bize zinayı haram kılıyor, bizi üfürükçülükten men ediyor diyerek Peygamberimiz hakkında ilk haberi Medineye yayan Medineli cinci ve falcı bir kadındı. Kendisi Neccar oğulları kadınlarından Fatıma binti Numandı. (İbni Saad Tabakat)
Dikkat ediniz, Mekkede bir peygamber çıkıyor, Medinede bundan telaşa kapılan cinci ve falcı bir kadın oluyor!
Peki, Medineye ilk gelen ve orada İslamı yayan, bir nevi Medineyi peygamberimizin gelişine hazırlayan kimdi?
21 yaşında bir genç Muab bin Umeyr
Mekkenin zengin ailelerinde yetişmiş, gösterişli endamı, yakışıklılığı, siyah dalgalı saçları ile sokakta yürürken Mekkeli kızların pencerelere üşüştüğü o Musab ki, Uhutda Hz. Peygamberin etrafında etten duvar ören genç sahabelerden biriydi. Hz. Peygamberin yanında ölümüne savaşmıştı. Kılıç darbeleri ile sancağı tutacak kolu kalmayınca, sancağı hemen yanında vuruşan kendisi ile aynı yaşlardaki (26) Hz. Ali almıştı. Musab şehit olduğunda genç bedenini saracak doğru dürüst bir elbisesi olmadığından, aşağı çekilse yukarısı, yukarı çekilse aşağısı açılmıştı.
Bu genç bedeni böylesine ölümü göze aldıran neydi
Hz. Peygambere Medinede kevser (çokluk, nimet, devlet, ümmet) işte bu gibi sahabelerin çalışması, yiğitliği ve fedakârlığı sayesinde yağmur olup yağmıştır. Ona verilen kevser işte bu alnı öpülesi gençlerden başkası değildir.
Musabın Medinede yaptığı henüz büyük bölümü nazil olmamış, Kuran ayetlerini okuması ve yayması faaliyeti idi. Ahlakı, dürüstlüğü, yiğitliği ve mertliği ile yeni bir genç, yeni bir insan prototipi çiziyor ve herkesi hayrette bırakıyordu.
Haftada bir gün bir yerde toplantı düzenliyor ve coşkulu konuşmalar yapıyordu. Böylece Medinenin her evinde İslam konuşulmaya başlandı. Toplantıları cuma günleri yaptığından, Hz. Peygamber Medineye gelince bunu sürdürerek kalıcı hale getirdi ve bu toplantılar daha sonra gelen ayetlerle Cuma namazına dönüştü.