Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kalbin hasta olduğuna alamet. (1 Kullanıcı)

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:

Kalbin, Allahü teâlâdan ve Onun dostlarından başkasına meyletmesi, o kalbin hasta olduğuna işarettir.

Kendisinden ilim öğrendiği zatta ayıp ve kusur arayan, onun ilminden, feyiz ve bereketinden faydalanamaz.

Tasavvuf, güzel ahlaktır. Bu da üç kısımdır:

1- Hakla beraber olmak, yani Allahü teâlânın emirlerine uymak ve bu hususta gösterişten uzak durmaktır.

2- Halkla beraber olmak. Bu da büyüklere karşı saygı ve edep, küçüklere karşı şefkat, emsallereyse, insaflı ve adil davranmakla olur.

3- Nefse sahip olmak. Buysa, nefsin boş isteklerine, heva ve hevese, şeytana uymamakla olur. Bu üç hususu nefsinde doğru bir şekilde tatbik eden güzel huylu olur.

Tasavvuf tamamen ciddiyettir. Şaka cinsinden olan herhangi bir şey, ona karıştırılmaz.

Çalışıp da tevekkül etmek, bir yere çekilip ibadet etmekten hayırlıdır. Tevekkül sahibi, her şeyden yüz çevirip Allahü teâlâya dönen kimsedir.

Sebeplere yapışmalı; fakat bu durum, o sebeplerin ve her şeyin yaratıcısı olan Allahü teâlâya itimat ve tevekkül etmeye mani olmamalıdır.

Farzlardan birini eda etmeyen, sünneti yapmama tehlikesine düşebilir. Sünneti terk edenin de, bid’ate, hurafeye düşmesi muhakkaktır. Taviz tavizi getirir. Tavizden uzak durmaya çalışmalıdır.

Eğer bir kul, ömrü boyunca, bir an riya ve nifaksız kalırsa, o bir anın bereketini ömrünün sonuna kadar duyar.

Arif, gafletten uzak olup, hiçbir zaman kendini beğenmez, ucuba kapılıp kibirlenmez.

İnsanın nefsi, haksızlık yapmaya, haddi aşmaya âşıktır. Yani hep kendini bedbaht edecek şeyleri yapmak ister. Her istediği de kendi zararınadır.

Ölüme hazır olmalıdır, çünkü ölümden kurtulmanın çaresi yoktur. Ölmeden de sonsuz nimetlere kavuşmaya imkân yoktur.

Kul, Allahü teâlânın sevgisini, onun sevdiklerini sevmek ve onun sevmediklerine düşman olmakla kazanır. Onun sevmedikleri şeyler, insanı Allahü teâlâdan uzaklaştıran her şeydir.

Bütün işlerin neticesinin sıhhatli ve faydalı olabilmesi için iki şart vardır: Sabır ve ihlâs.

İrade, nefsin arzularına muhalefet edip, onu Allahü teâlânın emirlerine yöneltmek ve kendisi için Allahü teâlânın takdir ettiğine razı olmaktır..

Mail Grubu .:.: www.dinimizislam.com :.:.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Arif, gafletten uzak olup, hiçbir zaman kendini beğenmez, ucuba kapılıp kibirlenmez.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
İnsanın nefsi, haksızlık yapmaya, haddi aşmaya âşıktır. Yani hep kendini bedbaht edecek şeyleri yapmak ister. Her istediği de kendi zararınadır.
 

GÖNÜLDENİZİ

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Eki 2008
Mesajlar
52
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
peki nefis terbiyesi hakkında ne söylenir. nefis nasıl terbiye edilir. ve kalp nasıl temizlenir.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
ben bu aralar fazla nefsimin kölesi oldum...:(

Aman Abi. Allahü teala nefsinize karşı yardımcınız olsun. İpin ucu kaçtımı toparlamak kolay olmuyor. Nefsin gıdası haramlardır buyuruluyor. Verdikçe semizliyor, kuvvetleniyor.

Cenabı Hak şerrinden muhafaza eylesin.

Dua eder dua beklerim.
 

canom

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Eyl 2008
Mesajlar
163
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
allah bizim nefsimize sahip çıkmamıza yardımcı olsun inşallah..
 

s.s.s

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Şub 2008
Mesajlar
2,871
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
47
ALLAH razı olsun değerli kardeşimiz,selametle.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Bu dünyâ ahiretin tarlasıdır

Bu dünyâ, âhıretin tarlasıdır. Burada tohumlarını ekmeyip yiyenler, böylece bir tohumdan katkat meyve kazanmakdan mahrûm kalanlar, ne kadar tâli’siz ve ahmakdır. Kardeşin kardeşden kaçacağı, ananın evlâdını tanımıyacağı o gün için, hâzırlanmıyorlar. Böyle kimseler, dünyâda da, âhıretde de zarardadırlar ve sonunda pişmân olacaklardır. Aklı başında olan, bu dünyâyı fırsat bilir. Bu kısa zamânda, yalnız dünyâ lezzetleri ile zevklenmek için değil, belki bu fırsatda, tohum ekmek ve bir hayrlı iş, ya’nî Allahü teâlânın beğendiği işi yaparak, âyet-i kerîmede bildirilen katkat fazla meyveleri toplamak istemelidir. Cenâb-ı Hak, bu kısa zamânda yapılacak, hayrlı işlere ve ibâdetlere sonsuz ni’metler ihsân edecekdir. Peygamberine tâbi’ olmıyan, islâmiyyeti beğenmiyenlere de, sonsuz azâb yapacakdır.

[Nitekim, Nisâ sûresi yüzyetmişikinci âyet-i kerîmesinde meâlen, (Muhammed aleyhisselâma inanıp, âhırete yarayan işleri yapanlara [ya’nî ahkâm-ı islâmiyyeye uyanlara], Allahü teâlâ, va’d etdiklerini verecek ve ayrıca çok ihsân yapacakdır. Allahü teâlâya ibâdet etmeği, ya’nî Muhammed aleyhisselâma itâ’at etmeği, aşağılık, gericilik sanıp, kendilerine asrî ve münevver diyerek, büyüklük taslıyanlara, çok azâb edecekdir. Kendilerini herkesin üstünde sanan bu kâfirleri, Cehennemden kurtaracak bir yardımcı, Allahü teâlâdan başka bir kuvvet sâhibi bulunmıyacakdır) buyuruldu.]

Niçin böyle sonsuz azâb yapacağını kendisi bilir. İnsanların kısa aklları, bunun sebebini kavrıyamaz. Meselâ, dünyâda yapılan cinâyetlere de, çeşidli cezâlar emr etmişdir. Bunların sebebini ve hikmetini hiçbir insan anlıyamaz. İşte, böyle geçici kısa bir zamândaki küfre, sonsuz azâb edecekdir.

Kur’ân-ı kerîmdeki emrlerini ve islâmiyyetin hükmlerinin hepsini akla uydurmağa, akla beğendirmeğe kalkışan, Peygamberlik makâmının derecesini anlamamış ve inanmamış olur. Böyle, islâmiyyeti akl ile, felsefe ile îzâha ve inandırmağa çalışan kitâbları okumamalıdır.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt