Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

KADIN GERÇEK DEĞERİNİ İSLAM LA BULMUŞTUR (1 Kullanıcı)

ADALETIMAHZA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Eyl 2006
Mesajlar
3,630
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
55
Web Sitesi
www.islamiportal.net
Kadınlar, Gerçek Değerini 'İslam'la Bulmuştur

Sadece hanımlar değil aslında “erkek”ler de gerçek kıymetlerini ve şahsiyetlerini İslâm’la bulmuşlardır. Efendimiz, gerçek erkekliğin zorbalık, kabalık ve hoyratlıkta değil, nefsine hakim olmakta, civanmertlikte ve fazilette olduğunu göstermiştir.

Dinimizde, kadın aynen erkek gibi cemiyetin bir parçası olarak kabul edilir, görüşü alınır ve onunla istişare yapılır. Bunun pratikte en güzel örneğini de bizzat Fahr-i Kâinat Efendimiz vermiştir. O ki vahy ile müeyyed Nebiler Sultanı’dır. Önüne gelen bütün mesele ve problemlerin çözümü doğrudan doğruya Arş-ı Azam’dan halledilmiştir. Bununla beraber O, çok defa hanımlarıyla oturur ve bir arkadaş gibi onlarla bazı meselelerin müzakeresini yapardı. Vahiy ile müeyyed olan Allah Rasulü’nün (sas) böyle bir şeye ihtiyacı yoktu; ama O, ümmetine bir şey öğretmek istiyordu: Kadın, o güne kadar olduğundan çok farklı bir yere oturtulacaktı ve işte O, bu önemli vazifeyi bilfiil temsil ediyordu.

İşte bir misal. Hudeybiye anlaşması, Müslümanlara çok ağır gelmişti. Öyle ki, kimsede yerinden kımıldayacak mecal kalmamıştı. Bu arada Allah Rasûlü, kendisiyle hacca gelenlere, kurbanlarını kesmelerini ve ihramdan çıkmalarını emretmişti. Ancak sahabi, ‘Acaba verilen kararda bir değişiklik olur mu?’ diye, meseleyi ağırdan alıyordu. Allah Rasûlü, emrini bir kere daha tekrarladı. Fakat, sahabideki ümitli bekleyiş tavrı değişmedi. Bu, asla Allah Rasûlü’ne karşı bir muhalefet değildi; sadece başka bir alternatifin olup olmadığını öğrenmekti. Zira Kâbe’yi tavaf etmek üzere yola çıkmışlardı. Belki Hudeybiye anlaşmasındaki kabul edilen şartlar tatbik edilmez de anlaşmada bir değişiklik olabilir’ diye bekliyorlardı.

İki Cihan Serveri, sahabideki bu durumu sezince hemen çadırına girdi. Ve hanımı Ümmü Seleme validemizle istişare etti. Bu ufku geniş annemiz de istişarenin hakkını vermek için fikrini beyan etti ve şu mealde sözler söyledi: “Ya Rasulallah! Emrini bir daha tekrar etme. Belki muhalefet eder ve mahvolurlar. Fakat Sen, Kendi kurbanlarını kes ve onlara bir şey demeden ihramdan çık. Onlar verdiğin emrin kesinliğini anlayınca, Sana itaat edeceklerdir.”

Hanımla istişare edilir mi?

Allah Rasûlü de böyle düşünüyordu. Hemen bıçağını eline aldı ve çadırından çıkarak kendine ait kurbanları kesmeye başladı. O daha birkaç kurban kesmişti ki, sahabi de kendi kurbanlarını kesmeye koyuldu. Çünkü, artık verilen karardan dönüş olmadığını anlamışlardı. (Buhari, Şurût 15) (Bir aile reisi olarak kaç kişi, aile hayatında, hanımıyla istişareye yer vermektedir? İslam’ın kadını esir ettiğini söyleyen talihsizlerin kulakları çınlasın!)

Kadın haklarını müdafaa edenlerin düşüncelerinde bile kadın, hâlâ ikinci dereceden bir varlık olmaktan kurtulmuş değildir. Oysa dinimiz, kadına, bir bütünün yarısı nazarıyla bakmaktadır. Kadın, öyle bir bütünün parçasıdır ki, diğer parçanın işe yaraması için onun mevcudiyeti şarttır. Bu parçalardan her birerleri, diğerinin gerçek değerini bulması bakımından önemli bir esastır. Elverir ki, Rabb’imizin koyduğu ölçülere riayet edilsin ve denge için yaratılan bir şey dengenin aleyhinde istismar edilmesin...

Efendimiz (sas), nasıl hareketleriyle kadınlara karşı lütufkâr davranıyordu; sözleriyle de hep bu şekilde davranmayı teşvik ediyordu. Bir hadislerinde şöyle buyururlar: “Mü’minlerin iman bakımından en kusursuzu, ahlâkı en güzel olanıdır. Ahlâkı en güzel olanınız da, kadınlarınıza en güzel davrananınızdır.” (Ebu Davud, Sünnet 15)

Hadisleri çoğaltabiliriz. Görülüyor ki, kadınlık O’nun nurlu beyanlarıyla, kendi şeref ve haysiyetini garanti altına almış, o güne kadar ayaklar altında çiğnenen, hor ve hakir bir varlık olmaktan kurtulmuş, dünya ve ukba saltanatı kazanmıştır.

***

Kadınlara güzel davranmayı Peygamberimiz (sas) emretti.

Ali Demirel

ALINTI-hanımlar.com
 

AFRA_NUR

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Ocak 2007
Mesajlar
2,128
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
54
RE: KADIN GERÇEK DEĞERİNİ İSLAM LA BULMUŞTUR

emeğinize sağlık A.E.O.
 

makinaci06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Kas 2006
Mesajlar
966
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: KADIN GERÇEK DEĞERİNİ İSLAM LA BULMUŞTUR

ALLAH RAZI OLSUN ABLACIM.ÇOK ŞÜKÜR Kİ İSLAMİYET DİNİ ÜZERİNE DOĞDUK BÜYÜDÜK.YA HRİSTİYAN OLARAK DOĞSAYDIM VE HİÇ GERÇEKLERİ BULAMASAYDIM...SELAMTLE ABLACIM EMEĞİNE Sğlık.
 

ADALETIMAHZA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Eyl 2006
Mesajlar
3,630
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
55
Web Sitesi
www.islamiportal.net
RE: KADIN GERÇEK DEĞERİNİ İSLAM LA BULMUŞTUR

ALLAH HEPİMİZDEN RAZI OLSUN.EVET İSLAM ÜZERE DOĞMAK İÇİN BİR ÖMÜR ŞÜKRETSEK YETMEZ.A.E.O.
 

m_muaz

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
7,359
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: KADIN GERÇEK DEĞERİNİ İSLAM LA BULMUŞTUR

ALLAH RAZI OLSUN AVUKAT ABLA PAYLAŞIM İÇİN...SELAMETLE..
 

umeyye

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Şub 2007
Mesajlar
1,936
Tepki puanı
0
Puanları
36
RE: KADIN GERÇEK DEĞERİNİ İSLAM LA BULMUŞTUR

ALLAH RAZI OLSUN KARDEŞİM EMİĞİNE SAĞLIK
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt