İyilik Allah indinde zayi olmaz..
Dindar ve salih bir adam bir gün avlanmaya gider.
Bir de bakar ki acı içinde kıvranan bir yılan görür.
Yılan kendisine
-"Ey adam,peşimdeki beni öldürecek olan düşmanımdan beni kurtar.Allah'ta seni kurtarsın."der.
Bunun üzerine adam yılanı elbisesiyle örtmek ister.
Yılan:
-Düşmanım beni görür.
Adam,yılana:
... -Ne yapmalıyım?diye sorar.
Yılan şöyle der:
-Eğer iyilik etmek istiyorsan bana,ağzını aç karnına gireyim der.
-Adam:
"Ben senden korkarım"der.Yılan,adama eziyet vermeyeceğine dair söz veriri ve ona kendisinin Hz. Muhammet(s.a.v)in ümmetinden olduğunu bildirir.Adam ağzını açar ve yılan adamın karnına girer.Bu sırada adamın yanından elinde kılıcı bulunan bir adam geçer ve kendisine yılanı sorar.Adam da ona yılanı görmediğini söyler.Sonra da yalanından ötürü yüz istiğfarda bulunur.Yılan başını çıkarıp düşmana bakar.Adam yılana düşmanın geçtiğini ve karnından çıkmasını söyler.
Yılan da adama şöyle der.
-Ey adam şimdi iki ölümden birini seç. Ya ciğerini parçalarım,ya da kalbini delerim der.
Adam:
-Sübhanallah! Aramızda olan anlaşma nerde kaldı? diye sorar.
Yılan şöyle cevap verir.
-Senden ehli olmayana iyilik yapmanı kim söyledi?
Adam yılana şöyle der:
-Eğer muhakkak beni öldürmen gerekiyorsa bırak şu dağın eteğinde kendime bir mezar kazayım.
"Yılan:
-Ne istiyorsan onu yap.der.
Adam ellerini göğe doğru açarak:
-Ey Latif ve Kadir olan Allah'ım!Bana gizli lutfunla lutfet.
Ey Hakim,Ey Alim, Ey Yüce büyük olan Allah'ım!
Ya Hayyu Ya Kayyum Ya Allah.Beni bu yılandan kurtarmayacakmısınız?
Beni bu melundan kurtar! diye Cenab-ı Hakka'a niyazda bulunur ve dağa doğru yürür.
Adam şöyle anlatıyor.
''Dağa doğru giderken parlak yüzlü güzel kokulu ve temiz elbiseli bir ihtiyara rastladım.
Bana yeşil bir yaprak verdi ve:
-"Bu yaprağı ye"dedi. Ben de yaprağı yedim. Yılan parça parça düştü ve sancım geçti.
Ben o adama:
-Sen kimsin,ey kendisini bana Allah'ın ihsan ettiği kimse?dedim.
İhtiyar bana şöyle cevap verdi:
- Sen bu dua ile Allah'a niyazda bulunduğun vakit, yedi kat gökteki tüm melekler Allah'a yalvardılar.
Allah-üTeala:
-İzzetim ve celalim hakkı için o yılanın kuluma yaptığını biliyorum. buyurdu ve bana cennete gidip Tuba ağacından bir yaprak koparıp getirmemi emretti. Ben o kimseyim ki bana Maruf(İyilik) denir. Benim yerim göklerdir. Sen yine iyilik yapmaktan geri kalma. Çünkü iyilik kötülükten gelecek zararı önler. İyilik kendisine iyilik yapılacan tarafından zayi edilirse de Allah katında zayi olmaz.
Dindar ve salih bir adam bir gün avlanmaya gider.
Bir de bakar ki acı içinde kıvranan bir yılan görür.
Yılan kendisine
-"Ey adam,peşimdeki beni öldürecek olan düşmanımdan beni kurtar.Allah'ta seni kurtarsın."der.
Bunun üzerine adam yılanı elbisesiyle örtmek ister.
Yılan:
-Düşmanım beni görür.
Adam,yılana:
... -Ne yapmalıyım?diye sorar.
Yılan şöyle der:
-Eğer iyilik etmek istiyorsan bana,ağzını aç karnına gireyim der.
-Adam:
"Ben senden korkarım"der.Yılan,adama eziyet vermeyeceğine dair söz veriri ve ona kendisinin Hz. Muhammet(s.a.v)in ümmetinden olduğunu bildirir.Adam ağzını açar ve yılan adamın karnına girer.Bu sırada adamın yanından elinde kılıcı bulunan bir adam geçer ve kendisine yılanı sorar.Adam da ona yılanı görmediğini söyler.Sonra da yalanından ötürü yüz istiğfarda bulunur.Yılan başını çıkarıp düşmana bakar.Adam yılana düşmanın geçtiğini ve karnından çıkmasını söyler.
Yılan da adama şöyle der.
-Ey adam şimdi iki ölümden birini seç. Ya ciğerini parçalarım,ya da kalbini delerim der.
Adam:
-Sübhanallah! Aramızda olan anlaşma nerde kaldı? diye sorar.
Yılan şöyle cevap verir.
-Senden ehli olmayana iyilik yapmanı kim söyledi?
Adam yılana şöyle der:
-Eğer muhakkak beni öldürmen gerekiyorsa bırak şu dağın eteğinde kendime bir mezar kazayım.
"Yılan:
-Ne istiyorsan onu yap.der.
Adam ellerini göğe doğru açarak:
-Ey Latif ve Kadir olan Allah'ım!Bana gizli lutfunla lutfet.
Ey Hakim,Ey Alim, Ey Yüce büyük olan Allah'ım!
Ya Hayyu Ya Kayyum Ya Allah.Beni bu yılandan kurtarmayacakmısınız?
Beni bu melundan kurtar! diye Cenab-ı Hakka'a niyazda bulunur ve dağa doğru yürür.
Adam şöyle anlatıyor.
''Dağa doğru giderken parlak yüzlü güzel kokulu ve temiz elbiseli bir ihtiyara rastladım.
Bana yeşil bir yaprak verdi ve:
-"Bu yaprağı ye"dedi. Ben de yaprağı yedim. Yılan parça parça düştü ve sancım geçti.
Ben o adama:
-Sen kimsin,ey kendisini bana Allah'ın ihsan ettiği kimse?dedim.
İhtiyar bana şöyle cevap verdi:
- Sen bu dua ile Allah'a niyazda bulunduğun vakit, yedi kat gökteki tüm melekler Allah'a yalvardılar.
Allah-üTeala:
-İzzetim ve celalim hakkı için o yılanın kuluma yaptığını biliyorum. buyurdu ve bana cennete gidip Tuba ağacından bir yaprak koparıp getirmemi emretti. Ben o kimseyim ki bana Maruf(İyilik) denir. Benim yerim göklerdir. Sen yine iyilik yapmaktan geri kalma. Çünkü iyilik kötülükten gelecek zararı önler. İyilik kendisine iyilik yapılacan tarafından zayi edilirse de Allah katında zayi olmaz.